şairin seyir defteri
-
edip cansever'in adam yayinlari'ndan cikan toplu siirleri serisinin ikinci cildi. icerisinde
ben ruhi bey nasilim (1976),
sevda ile sevgi (1977),
sairin seyir defteri (1980),
eylulun sesiyle (1981),
bezik oynayan kadinlar (1982),
ilkyaz sikayetcileri (1984) ve
oteller kenti (1985) kitaplari vardir. -
(bkz: kaptanin seyir defteri)*
-
zaman zaman sığındığım kitap, kitaplığımın en değerlisi.
-
aldığım ilk baskısının son sayfasında şu satırlar yer almakta;
mehmet güleryüz'ün 8 metin dışı desenini içeren bu kitabın dizgi, sayfa düzeni ve yapımı data kuruluşu tarafından gerçekleştirilmiş ve 1980 yılının ocak ayında istanbul'da kaya basımevinde, birinci hamur kağıda ofset sistemiyle 1.600 adet basılarak 1'den 1.600'e numaralandırılmıştır. -1083-
lütfen kıskanınız! -
ikinci baskısı kasım 1990'da adam yayınlarından çıkmış edip cansever'in toplu şiirlerinin diğer yarısı.
sözün dizede yanışını görürsünüz bu kitapta.
okunası. -
edip'im garibim benim...
yalnız olduğum her anı en iyi dillendirmiş adamdır.
okunası bilinesi anlanası adamlardan... -
adam yayınları kasım 1990 ikinci basımına sahip olduğum biricik kitabım.
nam-ı diğer edip cansever toplu şiirleri iki . *
"ben ruhi bey, mutlu olan ruhi bey
ölümü gömdüm, geliyorum
bir sonbahar günüydü, geliyorum
güneşler buz gibiydi, geliyorum
ve bütün kötülükler
ölümün armaları gibiydi
size anlatırım, geliyorum.
hepsini, hepsini gömdüm, geliyorum!" -
(bkz: başlangıç/#1092114)
doğanın bana verdiği bu ödülden
çıldırıp yitmemek için
iki insan gibi kaldım
birbiriyle konuşan iki insan.
istanbul, 1980
(bkz: ölü bir deniz yıldızı/#2915971)
(bkz: kuşatma/#2906379)
(bkz: rüzgarların dinlendiği yer/#3264616)
(bkz: neler almalıyım yanıma)
(bkz: bir şiir yazılırken)
(bkz: içerikler/#80533013)
"...geçti mezarlığı, oteli, taş köprüyü
yitecekti gözden tam
bir silah patladı ormanda -kimmiş vurulan ormanda-
öldü düş."
(bkz: şu küçük şey/#2915877)
(bkz: kokmayı paylaştım/#9892096)
(bkz: yontucu kares/#21798875)
"gidelim gidelim
iyisi mi esrikken kanırtmalı yaşamı
yüzlerimiz ve bütün söylediklerimiz
nasılsa tarih olacak onlara
söyle sen, bizi yontsun yontucu kares!"
(bkz: iki kent/#1706080)
"görüyorsun değil mi
ne kadar inceldi kent,
nerdeyse şuracıktan
ansızın bir kent daha görünecek."
(bkz: anısındayım/#2036739)
"ve
insansız anı yoktur. var mıdır?"
(bkz: kaktüs/#2340059)
(bkz: kitap menekşe tırnak/#9352801)
(bkz: pathetique)
."..ne bir kımıltı var, ne bir ses
ne de bir düşünce, bir anımsama işte
diyorum, yaşamima dadanan bir an bu
sophokles aiskhylos'a dargın belki de."
(bkz: yaz ve kış otelleri/#80347218)
"bütün bir yıl neler oldu neler geçti kimbilir
sevdalar şurda burda
yaz ve kış otellerinde neler birikti.
örneğin bir paslı bıçak ilk parıltısına
koştu koştu yenildi."
(bkz: beş mevsim/#3264650)
"yaşamim bir şarkıcının iç çekme anıdır
beş mevsim yaşarım yılda. " -
“doğanın bana verdiği bu ödülden
çıldırıp yitmek için
iki insan gibi kaldım
birbiriyle konuşan iki insan.”
edip cansever: doğa, son yıllarda iyiden iyiye yerleşti şiirlerime. doğanın verdiği yalnızlık, kendi kendinelik, beni hem monoloğa hem de diyalog kurmaya yöneltiyor. şiiri doğadan sağlığıma göre, bu iç konuşmayı söyle özetleyebilirim: duymayı düşünmek, düşünmeyi duymak…
oysa, şair “iç yalnızı”dır, bence.
genellersek, insan yalnızdır. yalnızlığını başkalarıyla gideren tek yaratıktır. kapanık bir yaşamım yok. her zaman kalabalıkların içindeyim. ne var ki gene de çoğu zaman yalnızım. belki de bireyliğimin (bireysellik değil) bilincine vardığım için. belki de genel geçer duyarlıktan sıkıldım. kendimi açıklayarak yaşamaktan bıkmış da olabilirim. ama sorun bu kadar özel değil. kendimi toplumdan istesem de soyutlayamam. toplumla, toplumsal olaylarla kopmaz bağlarım var. ayrıca şiirlerimi yaşamımdan özümlediğime göre… öyleyse insansal bir durum bu, daha çok zamanla ilgili. kişi kendindeki karşıtlarıyla karşılaşıyor. çoğu kez de birinden birini seçerek.
(bkz: mustafa öneş), “edip cansever: şair, yaşadığı zaman diliminin dışına çıkabilir” -
her geçen gün daha değerlenen edip cansever şaheseri.
"kaçmış olmalıydım sığ ilişkilerden
içimde ve dışımdaki
şimdi bakıyorum da ayrıntılardan uzak
küçük büyük kıvrımlardan iyice uzak
boşluğun birim olduğu ortamda
belli belirsiz bir birim
gökyüzünde bir gölgeydim
evet nerdeydim"
(bkz: seçemiyordum iyi)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap