• türkiye'nin ilk uçan arabasına ismi verilen islâm bilgini, sibernetiğin kurucusu ismail el cezerî.

    kendisi, yaşadığı dönemin çok ilerisinde mekanik alanında eserler vermiş bir mucittir.

    12. yüzyılda ( 1136?) cizre'de doğmuştur. o tarihlerde bölgede bir oğuz - türkmen hanedanı olan artuklular hüküm sürmektedir ve cezerî, kitâb fî mâ'rifeti'l hiyeli'l- hendesiyye adlı eserini türk hükümdâr emir nasirüddin mahmud'un isteği üzerine yazmıştır.

    bu dönemde bölge halkı çoğunluğu türkmenlerden oluşmakla birlikte arap ve ermeni nüfus da vardır. bu sebeple cezerî'nin türk mü arap mı? olduğu konusunda tam bir fikir birliğine varılmamıştır.

    " makine yapımında yararlı bilgiler ve uygulamalar " adlı eserini sukman bin artuk'un isteğiyle neden yazdığını eserin giriş kısmında şöyle açıklar:

    " bir gün onun huzurundaydım ve yapmamı emrettiği şeyi getirmiştim.ne düşündüğümü sezdi ve gizlediğimi açığa vurdu ve bana şöyle dedi: ' eşsiz araçlar yapmış, onları gücünle işler duruma getirmişsin. seni yoran ve kusursuz biçimde inşa ettiğin bu şeyler kaybolup gitmesin. benim için icat ettiğin bu araçları bir araya toplayan ve her birinden ve resimlerinden seçmeleri kapsayan bir kitap yazmanı istiyorum. '
    onun bana sunduğu modeli uyguladım ve önerilerini kabul ettim.
    gerekli çalışmayı yapmak üzere gücümü topladım ve bu kitabı kaleme aldım. "

    yine kendisi artuklu sarayında türkçe yerine arapça konuşulduğu ve dönemin bilim dili kabul edildiği için eserini arapça yazdığını fakat konuştuğu dilin türkçe olduğunu söylemiştir.

    kısaca kitabu'l hiyel diyebileceğimiz eseri altı kısımdan oluşmaktadır.
    su saatleri, kandil saatleri, kan alma için kullanılan kaplar, mekanik yollarla hareket eden müzik aletleri, su pompalayan makineler ve çeşitli ev aletleri her biri değişik renklerde çizilmiş resimlerle ayrıntılı olarak anlatılmış ve çalışma usulleri belirtilmiştir.
    ayrıca termos, kendi kendine çalışıp hareket edebilen çocuk oyuncakları, şifreli kilitler, çeşitli saatler, abdest alma makinesi, yiyecek - içecek servis eden robotlar, küçük palangalı sistemler gibi 60'tan fazla makinenin mucididir.

    hani günümüzde montaj gerektiren bir eşya aldığımızda parçaları numaralı olarak ayrı ayrı görürüz ya kullanma kılavuzunda, işte bu olayı başlatan adamdır cezerî.
    makinelerin bütün parçalarını da ayrı ayrı numaralandırmış ve nasıl montaj edileceğini anlatmıştır.

    avrupa'nın 18. yüzyılda icat ettik dediği regülatörü cezerî 12. yüzyılda eserinde çizimleriyle birlikte anlatmıştır.

    icatlarından su çarkı ile işleyen tulumba bugünkü modern sanayi toplumunun en önemli yapı taşlarından biri belki de en önemlisidir.
    çift etki ilkesi, dönme hareketinin ileri - geri çevrilmesi ve emme borusunun ilk kez kullanılmasıyla bu makine buhar makinesinin ilk örneğidir.
    günümüzde otomotiv sektöründe hâlâ kullanılan içten yanmalı motorların var olmasını sağlamıştır. bunu hidrolik sistemle yapmış olsa da piston sistemini tasarlayıp uygulayan ilk insan olarak tarihe geçmiştir.

    su hilesi adlı çalışmasıyla terazi ucunda bulunan iki kovanın ardışık zamanlı çalışmasını sağlamış; bu mantık, sanayi devrimi sonrası gelişen yağ püskürtmeli seri üretim makinelerinin belli aralıklarla durup diğer makinelerin çalışmasını sağlayan düzenin icat edilmesine vesile olmuştur.

    bugün dünya mühendislik terminolojisinde bulunan bazı makine parçalarını ve imalat usullerini ilk kez tanımlayan bilim adamıdır.
    bunlardan bazıları şunlardır:

    - aletlerin maketlerinin yapılması
    - tekerleklerin balans ayarı
    - ahşap şablon kullanımı
    - konik vanalar
    - emme borusunun kullanımı
    - belirli aralıklarla su boşaltımı sağlayan makine sistemleri
    - kapalı kum kutuları ile döküm
    vs.

    bugün özellikle mühendislik fakültelerinde okuyan arkadaşlar daha iyi tespit edeceklerdir ki avrupa, 20. yüzyıla kadar üniversitelerinde cezerî'nin buluşlarını onun adını anmadan ders olarak okutmuştur.

    " tek bir insan dünyaya ne katabilir? " sorusunun içimizden çıkan örneğidir cezerî.
    modern hayata yaptığı katkılar bir yana yaşadığı dönemde kuraklıkla mücadele eden halkı da bu sıkıntıdan kurtarmış, su yatağına dakikada 100 litre su yükseltebilen çarklı aletler kurmuştur.
    bu muhteşem bir şeydir o döneme göre.
    neden mi?
    çünkü bu çarklıların çalışması için ne bir insana ne de hayvana gerek vardır. suyu taşıyan çarklılar yine suyun kuvvetinden yararlanarak çalışmaktadır. sonsuz döngü, mükemmel.

    tabii hükümdâr için yaptığı abdest alma makinesi var bir de.
    karmaşık ama mükemmel bu da o döneme göre:

    bir tankın içinde bulunan su, dibindeki musluk aracılığıyla ince bir borudan akıtılıyor. " u " şeklindeki boruyu takip eden su, hizmetçi robotun elinde tuttuğu testiye doluyor. iki bölümden oluşan testinin içine giren suyun bir miktarı testinin ucundan akıyor. diğer bölümdeki sifonun kapanmasıyla da testi içinde dolmaya başlayan su, bu kez ince bir boru içinden geçerek testinin üst bölümüne basınç yapıyor. bu basınç sonunda da ince borunun ucundaki yüzükten düdük sesi çıkıyor. düdük sesi testideki su yükselinceye kadar sürüyor. testideki suyun ağırlığı, testiyi aşağıya doğru eğecek miktarda olunca, hizmetçinin testiyi tutan kolu aşağıya doğru uzanıyor ve testinin içindeki suyu çanağa akıtıyor. başka bir boru aracılığıyla sistemin altındaki havuzun içinde toplanan su da şamandırayı tetikleyerek, hizmetçinin diğer kolunu hareket ettirerek havlu ve tarak uzatmasını sağlıyor.

    tüm bunlar eserlerinde çizimleriyle birlikte anlatılmıştır.

    leonardo da vinci'nin de cezerî'nin kitaplarını okuduğu ve etkilendiği düşünülür.

    eserinin günümüze ulaşan 15 kopyasından 10'u avrupa'nın çeşitli müzelerinde, 5'i topkapı ve süleymaniye kütüphanelerinde bulunmaktadır.

    tüm bu çalışmalarında ulaştığı noktayı ise yine kendisi şöyle açıklar:

    “ benden çok evvel gelen âlimlerin kitaplarını ve onları takip edenlerin çalışmalarını gözden geçirdim. nihayet nakillerden kurtuldum, başkalarının yaptıklarından sıyrıldım ve problemlere kendi gözümle bakabildim. uygulamaya dönüştürülemeyen her teknik ilmin doğru ile yanlış arasında muallakta kaldığını gördüm. ”

    mekanı cennet olsun.
  • mardin'in cizre ilcesinde yasamistir, ama kendisinin yasadigi donemde mardin mardin, diyarbakır da henüz diyarbakır olmadigi icin, cizre'de yasadigini söylemek daha uygun olur. netekim cezeri adi da buradan gelmektedir. aslen fizikcidir, ve 80'den fazla icadi vardir, bu icatlardan bazilarini topkapi sarayi'nin web sayfasinda gormek mumkundur, ama ille de örnek vermek gerekirse, otomatik abdest almak makinasi gibi icatlari vardir ki, yasadigi donemde bugunki zihni sinir projelerine denk düsmektedir. ancak mühim bir adamdir ve icadlarini topladigi kitabi günümüzde üç nüsha kalmistir, biri topkapi sarayinda biri süleymaniye kütüphanesinde biri de neresi oldugunu tam bilmedigim bir yurtdisi yerindedir. bu kitabin tipki basimini (ki dogal olarak arapca) kültür bakanligi yapmisti ama simdi baskisi kalmadi. saygilarimlan.
  • kendisi `kitab-ül cami-i beyn-el ilm-i v-el-amel en-nafi-i fi sınaat-il hiyel` isimli kitabı yazmıştır. kendisi bu kitabı neden yazdığını şu şekilde belirtmiştir:

    --- kitabın önsözü ---

    ben, bu kitabı, artukoğulları'ndan diyarbakır hükümdarı eb-ül-feth mahmut ibn-i mehmet ibn-i karaaslan adına yazdım. ben, bu değerli hükümdarın babasına ve kardeşine 25 yıl hizmet etmiştim. bir gün, yaptığım makinelerden birini göstermiştim. o, bu işimi büyük bir ilgi ile tetkik etti ve bana "dünyada eşi bulunmayan bir şey yaptın. emeğin boşa gitmeyecektir. bana bütün yaptıklarını gösteren ve içine alan bir kitap yaz" dedi. ben de bütün enerjimi toplayarak, gücüm yettiği kadar çalıştım. bu kitabı yazarak kendisine sundum. kitabımı bir ön söz, 50 şekil ve 6 çeşit üzerine hazırladım.

    --- kitabın ön sözü ---

    james watt'ın 1780 yılında icat ettiği regülatörü el cezeri yada eb-ül-iz 1205 yada 1206 yılında yayınladığı kitabında ayrıntılı bir şekilde çizimleriyle beraber anlatmıştır. topkapı sarayındaki kitabın 171. sayfasında eb-ül-iz 'in regülatör çizimlerini görebilirler. kendisi çizdiği makinaların üretimini de diyarbakır' da iç kaledeki sarayda yapmıştır. yani sadece çizimde hesapta kalmamıştır, imal edip kullanmıştır. eb-ül-iz james watt'dan tam 575 yıl önce regülatörü icat etmiş ve bunu bütün ayrıntılarıyla yazmıştır. işin üzücü tarafı itü makina fakültesinde james watt'ın makinaları ayrıntıları ile tehşir edilip james watt şöyleydi, böyleydi ilk modern makina mühendisiydi denilirken, eb-ül-iz den tek kelime bile bahsedilmemesi oldukça üzücü.

    eb-ül-iz 'in kitabından süleymaniye kütüphanesinde bir nüsha daha vardır. fakat bu nüshanın 60 sayfası çalınmıştır vakti zamanında. kitapta anlatılan makinalardan birkaç tanesi alman profesörlerden widemann tarafından yapılmış ve başarı ile işletilmiştir. bu makineler almanya' da erlangen üniversitesinde sergilenmektedir.

    eb-ül-iz'in yazdığı kitap artukoğullarının sarayında konuşulan saray dilinin arapça olması sebebiyle bu kitabı türkçe olarak yazmamış, arapça yazmıştır. kendisi konuştuğu dilin türkçe olduğunu belirtip o zamanki durumlardan dolayı arapça yazdığını anlatmıştır. dil bilmek çok önemli. elin almanı ingilizi türkçeyi, türkçenin kökenini bizden daha iyi biliyorken biz daha düzgün türkçe bilmiyoruz. belkide batının bu kadar ilerlemesinin en önemli sebeplerinden bir tanesi okumuş adamlarının bir çok dili iyi bir şekilde bilmesidir. bizde ilber ortaylı böyle. ama başka bilim dallarında ilber ortaylının yarısı kadar dil bilen bilim adamımız çok çok az.

    bu büyük bilim adamının asıl önemli icadı robot falan değildir. elbette çeşitli robotlar yapmış ve sibernetiğin kurucusu olmuştur. asıl durum ise şöyledir. batıdan 400 sene önce aslında içten yanmalı motorların temelini ve hatta uygulamasını yapmıştır. tabi ki içten yanmalı olarak değil. yaptığı hidrolik sistemde bu gün hala araçlarda kullanılan krank-biyel ve piston sistemini tasarlamış ve bu tasarladığı mekanizmayı bir makina olarak uygulamıştır. 1700 lü yılların sonu ve 1800 lü yılların başlarında avrupada özellikle almanyada bu bilim adamının yada makine mühendisinin kitabı çevrilip ders kitabı olarak 1900 lü yıllara kadar farklı insanların derlemesi olarak okutulmuştur. kendisinin yazdığı kitapta icat ettiği sistemlerin resimleri bulunmaktadır. işin en önemli kısmı bulduğu bu prensipler avrupada yaklaşık 400 yıl sonra yine kendisinin yazdığı kitap tercüme edilerek sanayi devrimini başlatmış avrupanın belkide bu günkü durumuna gelmesini sağlamışken müslüman dünyasının bu kitabı sadece bir yerlerde saklayıp okumaması veya okumaya ihtiyaç duymayışı müslüman dünyasını bu günkü rezil durumuna getirmiştir.

    kendisi ve yaptıkları hakkında daha ayrıntılı bilgi için bilim teknik dergisinin 42 senelik dev arşivi programında 1974 nisan, 1976 haziran ve 1977 ocak ayı sayılarına bakılabilir.

    edit: ttk kitab-ül cami-i beyn-el ilm-i v-el-amel en-nafi-i fi sınaat-il hiyel kitabını basmış. isteyen bulup okuyabilir. bilgi için lechief' e teşekkürler.
  • dunyada ilk robotu yapan kisi. mezari cizre'dedir. 1153 yılında cizre'de doğmustur. fizikçi ve 60 makina mucididir. robot ve bilgisayar ana temelleri, saatler, su makineleri, musluk, kilitler, çocuk oyuncakları buluşları arasında yer alır. 1233 yılında vefat etmiştir. nuh peygamber camii avlusunda gömülüdür. kitapları uzun yıllar avrupa üniversitelerinde okutulmuştur.
  • tam adı ebû'l-izz ibn-i ismail ibn-i rezzaz el-cezerî. batı'da al-jazari adıyla bilinmesi dolayısıyla türkiye'de de el-cezeri diye bilinirse de doğu'da ve muhtemelen çağdaşlarınca da ebu'l-iz diye bilinir.

    ilaveten belirtmek gerekir ki el-cezeri cizreli demektir. mesela ali el-cezeri = cizreli ali

    `ortaçağ'da yaşamış islam bilginlerinin milliyetini tespit etmek` denen hafifliğe ben de düşüp akıl yürüttüm.

    öncelikle arapçada "iz" yani ayın-ze gibi iki harften ibaret bir isim olmaması lazım. ana, baba, su gibi çok temel kelimeler hariç arapça kelimelerin %99'u üç sessiz harfle oluşur. lakabı farsça mıdır bilmem ama iz kelimesi türkçede vardır ve eski türkçede topuk demektir (aradaki bağlantıyı kurmak zor değil, yürürken izi topuk bırakır).

    lakin şu da var eğer bu kişi türk ya da fars olsaydı artuklular için kaleme aldığı eseri farsça kaleme alırdı. arapça kaleme almasının nedeni aslen arap olması, en azından arapçaya daha hakim olmasıyla da açıklanabilir ama o zamanın ortadoğu bilim dilinin arapça olmasıyla da açıklanabilir. sırrı çözdük mü? çözmedik. e hadi eyvallah.

    ek: ebu'l-iz değil değil ebu'l-izz yani şeddeli imiş "aziz"im.**
  • sibernetigin* babasi, artuklu turklerin basmuhendisi, diyarbakirli mucit
    leonardo kitabinda cezeriyi kastederek "doguda yasayan, ama adini animsayamadigim bir bilginin bu konudaki calismalarindan yararlandim" yazar.
    otomatik kapilar, kuyulardan su ceken aletler, pnomatik aletler, otomatik kontrol sistemleri, su saatleri, sifreli anahtarlar ve robot tasarimlari yapmistir.

    (bkz: http://www.turkmucit.com/bilgin/cezeri.htm)
    (bkz: http://en.wikipedia.org/wiki/al-jazari)
    (bkz: http://orionrobots.co.uk/…-index.php?page=al jazari)
    (bkz: http://www.marcdatabase.com/…lemur/rbt-figures.html)
  • nasil ki soul müzigin babasi "james brown" ise el cezeri de, mühendislik ve robotçuluk (terminolojiye cok hakim degilim.. hoş robotculuk da biraz ayip oldu) ilimlerinin babasidir.. bunu ben degil, bunu biz degil tüm dünya soyluyor arkadas.. kendisi diyarbakir ilinden bir kürttür.. aslinda kürt de olmayabilir o zamanlar pek dert edilmiyormuş bunlar.. hele ki cezeri gibi bir adam soyunu sopunu çok dert etmiş bir adam degildir bence.. en nihayetinde mühendis.. her neyse.. 1154 senesinde öss'den 362 puan alarak, itu işletme mühendisligine kaydolmuş, okulu 2 senede bitirip üstüne bir de makine mühendisligi okumuştur..

    tarihte "çark" i ilk bulan insan oldugu soylenmektedir.. bu baglamda, çekici bulan "mahmud buhrani" ile birlikte dünya sendikalaşmasinin da babasi oldugunu söyleyebiliriz.. zira gösterin bana bir tane sendika bayragi içinde çark ve çekiç olmasin?

    kendisi arşimet'in teorilerini geliştirmiş, ve tarihte bilinen ilk su pompalarini bulmuştur.. şam'in tüm camilerine abdest alinacak su basmiş, bir iki hastaneyi de susuz koymamıştır.. bu sirada suyun gücünü kesfetmis, ve suyla calisan mekanik robotlar icat etmistir.. hatta müzik kutusu bile yapmistir suyla calisan (hoş kutu dedigime bakmayin bir odadir resmen)

    el cezeri'nin icatlari say say bitmez.. ilk kol saatini bile buldugu soylenmektedir ( bu da nasil igrenc bir trt cümlesi oldu) fakat calismalari cengiz han ipnesin onderligindeki mogol akiniyla birlikte yok olmustur.. cehennemde yanasica cengiz han..
  • 1200'lü yillarin basinda "olaganüstü mekanik araçlarin bilgisi hakkinda kitap"ta tanittigi su teknolojisi, 1900'lerde sibernetik'in kesfine temel olusturmustur..
  • diyarbakırda yaşamış ve 1200lerin başında artukoğulları beyliğinin saraylarına hidro-mekanik etkilerle çalışan otomatik makinalar yapmış türk bilgini. yaptığı mekanik aletlerde palangalar ve şamandıralarla mekanik sisteme geri bildirim sistemi de eklemiş. yazmış olduğu kitab-ül cami-i beyn-el ilm-i vel-amel en-nafi-i fi sınaat-il hiyel adlı kitaptan bir alıntı:

    "..kapıların arkalarında her biri ayrı seslerle öten kuşlar saklıdır. saat başı gelince, üst kapılardan bir adam çıkıyor, yürüyor, ikinci bir kapı önünde duruyor eliyle kapıya dokununca, derhal bir kuş kanatlarını çırparak oraya fırlıyor, saati sesleniyor ve aynı zamanda da ağzındaki madeni küreleri, saatine göre, makinenin altındaki aynalı tabağa atıyor. bu tabaktan çok uzaklara kadar giden bir ses çıkıyor gündüz, saate bakan bir adam. güneşim, ufukta o saatteki durumunu gördüğü gibi. gece de renkli camlar önünde, ay'ın. gökteki durumunu görebilir. saatler, bu şekilde tek bir biçimde ve sıkıcı bir şekilde bildirilmiyor. saat başı gelince, saatin sahnesine, davul, boru, zurna ve zil çalan adamlar çıkıyorlar. çalıyorlar, söylüyorlar.." bu satırlar yazıldıktan yaklaşık 700 yıl sonra işviçrenin bern şehrinde bu saatin bir benzeri yapılmıştır..
  • sibernetik bilimin babası sayılan el cezeri'nin yaptığı otomatik saat, su pompaları ve otomatik abdest alma makinası tarihteki ilk robotlar olarak kabul edilir.
hesabın var mı? giriş yap