8 entry daha
  • diyarbakırda yaşamış ve 1200lerin başında artukoğulları beyliğinin saraylarına hidro-mekanik etkilerle çalışan otomatik makinalar yapmış türk bilgini. yaptığı mekanik aletlerde palangalar ve şamandıralarla mekanik sisteme geri bildirim sistemi de eklemiş. yazmış olduğu kitab-ül cami-i beyn-el ilm-i vel-amel en-nafi-i fi sınaat-il hiyel adlı kitaptan bir alıntı:

    "..kapıların arkalarında her biri ayrı seslerle öten kuşlar saklıdır. saat başı gelince, üst kapılardan bir adam çıkıyor, yürüyor, ikinci bir kapı önünde duruyor eliyle kapıya dokununca, derhal bir kuş kanatlarını çırparak oraya fırlıyor, saati sesleniyor ve aynı zamanda da ağzındaki madeni küreleri, saatine göre, makinenin altındaki aynalı tabağa atıyor. bu tabaktan çok uzaklara kadar giden bir ses çıkıyor gündüz, saate bakan bir adam. güneşim, ufukta o saatteki durumunu gördüğü gibi. gece de renkli camlar önünde, ay'ın. gökteki durumunu görebilir. saatler, bu şekilde tek bir biçimde ve sıkıcı bir şekilde bildirilmiyor. saat başı gelince, saatin sahnesine, davul, boru, zurna ve zil çalan adamlar çıkıyorlar. çalıyorlar, söylüyorlar.." bu satırlar yazıldıktan yaklaşık 700 yıl sonra işviçrenin bern şehrinde bu saatin bir benzeri yapılmıştır..
42 entry daha
hesabın var mı? giriş yap