ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
okunmaya değer distopya kitaplar
-
bir distopyakolik olarak görünce mutlu eden başlıklardandır.
bütün entryler'i okudum, birçoğu aynı olmakla birlikte bir sürü kitap adı yazacağım ben de. yukarıda yazılmış deyip de kızmayın yani.
öncelikle kara dörtleme'den bahsetmek gerek tabii ki. ben demiyorum, literatürde böyle geçiyor. peki nedir o dörtlemenin içinde yer alan kitaplar?
yazılış sırasına göre:
mıy - yevgeni zamyatin
brave new world - aldous huxley
nineteen eighty-four - george orwell
fahrenheit 451 - ray bradbury
en çok bilinen distopik kitaplar bunlar zaten. fakat asıl bundan sonrası önemli. bu türü yeterince özümsemek için bu 4 kitap yetmez. ama benim gibi iflah olmaz bir distopya okuru iseniz bu 4 kitap da zaten sizi kesmeyecektir.
o halde devam edelim.
high rise - j. g. ballard
kingdom come - j. g. ballard
crash - j. g. ballard
concrete island - j. g. ballard
myths of the near future - j. g. ballard
kongres futurologiczny - stanislaw lem
powrot z gwiazd - stanislaw lem
niezwyciezony - stanislaw lem
pamietnik znaleziony w wannie - stanislaw lem
solaris - stanislaw lem
eden - stanislaw lem
lord of the flies - william golding
a clockwork orange - anthony burgess
player piano - kurt vonnegut jr.
swastika night - katherine burdekin
make room! make room! - harry harrison
the left hand of darkness - ursula k. le guin
the dispossessed - ursula k. le guin
the handmaid's tale - margaret atwood
the status civilization - robert sheckley
childhoods end - arthur c. clarke
la planete des singes - pierre boulle
the iron heel - jack london
the last castle - jack vance
animal farm - george orwell
tower of glass - robert silverberg
ape and essence - aldous huxley
never let me go - kazuo ishiguro
when the sleeper wakes - h.g. wells
the time machine - h.g. wells
the war of the worlds - h.g. wells
camp concentration - thomas m. disch
do androids dream of electric sheep - philip k. dick
the man in the high castle - philip k. dick
rosumovi univerzalni roboti - karel capek
softlove - eric sadin
the road - cormac mccarthy
i am legend - richard matheson
ensaio sobre a cegueira - jose saramago
darkness at noon - arthur coestler
picnic extraterrestre - boris ve arkadi ştrugatski
the hunger games - suzanne collins
catching fire - suzanne collins
mockingjay - suzanne collins
wool - hugh howey
shift - hugh howey
dust - hugh howey
ekleme:
memoirs of a survivor - doris lessing
in the country of last things - paul auster
der prozess - franz kafka
when she woke - hillary jordan
atınç nukan
-
'' çocuk demiş beşiktaş atınc'ı 5 milyona sattı 5 yıl içinde satışından %20 pay da alacakmış kız demiş ne kadar fc porto bi takım. ''
disney+
-
family guy ve the simpsons' ı baştan izlemek için abone oldum fakat iki temel problemi olduğunu görüyorum, belki de çözümü vardır da benim haberim yok.
mubi, netflix gibi benzer platformlarda gün gün hangi içeriğin eklendiğini görmek mümkün, disney+ da bununla ilgili ne ayrı bir bölüm ne de bugün bunu yükledik diye bir bildirim mevcut. siteye yeni olarak hangi içerik ekleniyor belirsiz.
diğer bir sıkıntı da altyazılar. bilgisayardan izlemeyi denediğimde altyazıları istediğim renge, büyüklüğe ayarlayıp kullanabiliyorum, televizyon da xiomi mi box üzerinden izlemek mecburiyetiddeyim, box üzerinde sadece seslendirme ve altyazı dilini seçme dışında başka hiçbir ayar/opsiyon sunmuyorlar. varsayılan altyazı rengi ve boyutu o kadar kötü ki okurken gerçekten gözlerim ağrıyor.
bunun dışında şimdilik sorunsuz çalışıyor diyebilirim.
songs of innocence and of experience
-
william blake'in ingiliz romantik dönemini en iyi temsil eden eserlerinden birisi, bir şiir koleksiyonudur. ayrıca sanayileşmekte olan dünyadaki insan hayatının metaforudur bu eser. iki bölümden oluşmaktadır ve ilk bölümdeki hemen her eserin ikinci bölümde karşılığı bulunur. ilk bölüm olan "songs of innocence" bir insanın henüz teknoloji ile tanışmadığı, hayatın kötülüklerini öğrenmediği dönemini sembolize eder. "little lamb" şiiri bu masumiyetim en belirgin şiirlerinden biridir. kuzucuk seni kim yarattı diye başlar ve tanrının ona verdiği güzellikleri sıralar. orijinal metni şu şekildedir :
little lamb who made thee
dost thou know who made thee
gave thee life & bid thee feed.
by the stream & o’er the mead;
gave thee clothing of delight,
softest clothing wooly bright;
gave thee such a tender voice,
making all the vales rejoice!
little lamb who made thee
dost thou know who made thee
little lamb ı’ll tell thee,
little lamb ı’ll tell thee!
he is called by thy name,
for he calls himself a lamb:
he is meek & he is mild,
he became a little child:
ı a child & thou a lamb,
we are called by his name.
little lamb god bless thee.
little lamb god bless thee.
"songs of experience" , tecrübe bölümü ise insanın hayatın kötülükleri ile çarpıştığı, saflığı kaybettiği ikinci evresini temsil eder. "the tyger" şiiri kuzunun güzellikleri ve tatlılığının aksine bir kaplanın sertliğini, vahşiliğini ürkütücülüğünü anlatır.
tyger tyger, burning bright,
ın the forests of the night;
what immortal hand or eye,
could frame thy fearful symmetry?
ın what distant deeps or skies.
burnt the fire of thine eyes?
on what wings dare he aspire?
what the hand, dare seize the fire?
and what shoulder, & what art,
could twist the sinews of thy heart?
and when thy heart began to beat,
what dread hand? & what dread feet?
what the hammer? what the chain,
ın what furnace was thy brain?
what the anvil? what dread grasp,
dare its deadly terrors clasp!
when the stars threw down their spears
and water’d heaven with their tears:
did he smile his work to see?
did he who made the lamb make thee?
tyger tyger burning bright,
ın the forests of the night:
what immortal hand or eye,
dare frame thy fearful symmetry?
khan academy
-
finansal konularda sık sık kullandığım eğitim platformu.yıllarca karmaşık eğitim sistemimizden kaynaklanan bir çok konuyu anlamamı sağlamıştır.ısrarla tüketilir.
sözlük yazarlarının çocuklarına düşündüğü isimler
-
detercan.
9 kasım 2022 a. ılıcalı'nın kaçak yayın açıklaması
-
giriyor da diziyi ayrı, filmi ayrı, maçı ayrı, basket maçını ayrı, avrupa maçını ayrı, araba yarışını ayrı, masa tenisini ayrı, misketi ayrı tasoyu ayrı platforma alıp orta sınıfı ayda 300-400 lira harcamaya mecbur etmek de hırsızlığa giriyor.
o hırsızlıksa bu da hırsızlık.
yok bu hırsızlık değilse, milletin yaptığına da hırsızlık demeyelim; servet otlakçılığı diyelim.
türkiye gibi alım gücünün her geçen gün düştüğü bir ülkede verilen hizmet ve istenen para adil değil. internet yayıncılığı meselesi serbest piyasa yüzünden zaten eziyete dönüştü. netflix ilk başladığında “istediğine istediğin zaman reklamsız ulaş” hizmeti para vermeye değer bir kolaylıktı. şu an her şey başka yere dağıldığı için platformlar hem istediğimiz yayına ulaşmamızı zorlaştırıyor hem de bizi gasp ediyor. 6 tane zamazingoya üye oluyorsun, aklına bi film geliyor düştüğün yer yine hdfilmcehennemi. house of the dragon'ın haftalarca hem yayını yoktu hem telif nedeniyle sitelerden kaldırılıyordu. bu zulme karşı her türlü anarşi caizdir. kimse kusura bakmasın.
çocuklar için okula kar getiren belediye başkanı
-
erdemli belediye başkanı mukerrem tollu'dur.
mersin'in bir ilçesi olan erdemli'ye coğrafi şartlar nedeniyle kar yağmaz. bir ilköğretim okul öğrencilerinin, erdemli'ye kar yağmıyor diye üzüldüğünü duyunca mükerrem tollu'nun aklına okulun bahçesine bir kamyon dolusu kar dökmek gelmiş...
http://scontent.cdninstagram.com/…44296212480_n.mp4
(bkz: mükerrem tollu)
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''otobüsteki siyah gözlüklü, büyük çantalı, asık suratlı kıza da anlam veremiyorum. hayır sanki onun limuzin'ide zorla binmişiz sıkışmışız.''
yer yarılsa da içine girsem denilen anlar
-
ilkokul 3. sınıftayız. bi özel okul sıra olduk. müdürün ismi ''maşallah sayın '' kendisiyle o yaşımda sayın maşallah sayın diye dalga geçerdim her neyse sabah sıra olmuşuz. dizilmişiz. o zamanlar kısa boyum en önde duruyorum. her neyse bu müdür çıktı konuşma yapıyor. ben de o esnada hayallerde yaşıyorum yok işte şuraya bi göktaşı düşse tam kürsüye nasıl kurtulurum ki lan geriye koşamam sola kaçayım falan diye hesap yapıyorum. o esnada assolist gibi mikrofonla sağa sola dönüp dolaşan müdür mikrofonun kablosunun yetmediği alana doğru ısrarla mikrofonu çekiyor falan. ben bir anlığına hayallerden çıkıp gerçek dünyaya dönüyorum müdür arkası dönük mikrofonun yetmediği yere ısrarla giderken bir anda
-kopacaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaak !!!
diye bağırdım. 500-600 kişi susuyor. bütün gözler bende amk.
sonra tabi herkes güldü. ben kıpkırmızı oldum.
sonraki günlerde,haftalarda,aylarda üst sınıftaki kızlar yanıma gelip kopacaaaaaaaaaaaaaaaaaaak diye bağırıp durdu.
skiyim ya :/
alman polisinin türk aileyi sınır dışı etmesi
-
tanımsız ve yorumsuz:
"polisin kendilerine “terörist muamelesi” yaptığını ve travmatize olduklarını kaydeden aile, avukata başvurduklarını ve almanya'ya geri dönebilmeleri için bir imza kampanyası başlattıklarını söyledi."
iphone x
-
2016 yılında çıkacak 10. nesil iphone.
(bkz: başlık parsellemek)
(bkz: kim öle kim kala)
edit büdüt: 6 sene öncesinden ismini tayin edebildiğim ancak bütçe ayıramadığım teknoloji harikası ürün. tonla mesaj gelmiş, ölüp ölmediğimi soranlar olmuş ama ölmedim efenim.