ah ya rab yehova
-
sevim burak 'ın azınlıkları en güzel anlatan öykücü şeklinde lanse edilmesine neden olan, gerçekten tadından yenmez, 1965 tarihli "yanık saraylar" kitabındaki en sıkı öykü.
-
"bayan zembul allahanati
burada medfundur
tarihi vefatı 7 temmuz 1931
burada medfundur bayan zembul
çabuk soldun ey goncai gül
melekler eder seni kabul
cennette ebedi rahatı bul" sevim burak - yanık saraylar (ah ya rab yehova)
"çünkü ben nişanlım olan aşer'i sevmedim. çünkü beni ona zorla verirsiniz, diye korkmuştum. ondan kaçtım ve onunla beraber anamdan, atamdan, evimden, tunç ve demir eşyadan bana ait olanların hepsinden kaçtım."
"akşamüstü ziya bey, refikası nurperi hanım, madam viktorya ziyaretime geldiler."
"zembul'ün ablası madam domna'nın kuledibi'ndeki evine gittim. madam domna'nın kocası müsyü isak'la konuştum."
"zembul ve furtune'nin nonası da orada idi."
"geceyi istanbul'da geçirdiğim için 11 vapuruyla köy'e* döndüm. vücudum rahatsız olduğundan yattım. yemek yemedim. yalnız çorba içtim. madam domna kızı kalika olduğu halde geldi. akşam oğlu avramaçi de geldi."
"ablam şahende hanımın ve yeğenim ayşegül'ün gece bizde kaldığını zembul'den öğrendim. zembul bana surat yaptı. sebebi gece dışarıda kalmaklığım."
"17 teşrinievvel 1930 pazartesi
bugün üçüncü gündür ki zembul yataktan çıkmamaktadır. bu hali tenkit edişime muğber olarak beni ağır bir lisan ile ziya bey'e şikayet etmiştir. öğleden sonra saat 4'te kiryako'nun gazinosu'na inilip bira ve rakı içilmiş, vakit geçirilmiştir."
"bugün gündüz bebek aile bahçesi'nde içmiş olduğum 50 dirhemlik rakının midemde yapmış olduğu tesir üzerine gasyan etmiş olduğumdan sokağa çıkmayıp akşama kadar evde istirahat ettim."
"bugün aşağıya çarşıya inip ev için mübayaatta bulundum. sütçüye, ekmekçiye borcumu ödedim. ziya bey'e kömürcü moiz'in dükkakında mülaki olup ev için 40 okka kömür, yarım çeki odun aldım."
"akşamüzeri çocuk meselesinden dolayı zembul'le aramızda kavga oldu. o aralık bize gelmiş olan ziya bey de söze karıştı. çocuk kırklandıktan sonra ayrılmaya karar verdik."
"ziya bey ikinci defa kapının önüne gelişinde zembul'ün eline beyaz bir şey vermiştir. aşağıya inilip bakkal yako efendi'nin dükkanından bir teneke gaz alınmıştır."
"kız sanat muhasibi tahir bey geçen sene imtihan ayı olan haziranda tahsis edilen vekalet maaşımı alabileceğimi, 1928'de münteşir maaş kanunu'nda sarahat olduğunu söyledi."
"bir tramvaya atlayarak cumhuriyet bahçesi'ne gittim. burada nameze üç duble bira içtim. novotni'ye de uğrayıp bir rakı da orada içtim. 12.30 vapuru ile eve avdet ettim."
"26 nisan 1931 cumartesi
bugün tasarruf ve iktisat maksadı ile istanbul'a inilmemiştir."
"eve çıkarken iğnenin batmış olduğu yerden biraz yukarıda dehşetli bir ağrı duydum. iğnenin topuğumdan yukarı doğru çıkmakta olduğunu müşahede etmem üzerine gece uyumadım. (...) 13 gündür iğnenin neremde olduğunu bilmemem zaten bozuk olan sinirlerimi perişan etmiştir. ağrı ve sancı yoktur. (...) bugün 1931, 23 haziran pazartesi saat akşamın 10'unda iğnenin yeri anlaşıldı.(...) meğer nasıl olmuş, çok hayret ettim, iğne daha öncesinden de kasığımda duruyormuş."
"zembul beni, saat 4'te doğuracağım diye uyandırıp ziya bey'e haber gönderdi. meğer nasıl olur, ziya bey daha evvelden ebeyi çağırmaya gitmiş. nurperi hanım geldi. biraz sonra da ebe geldi."
"furtune'nin kocası müsyü selu olduğu halde beraber bir tramvaya atlayarak eminönü'ne geldik. eminönü'nde o yanımdan ayrıldı. ben orozdibak mağazası'na da uğrayarak mahmutpaşa'ya çıkıp dondurmacı dükkanında bir dondurma yedim."
"1931-28 mayıs çarşamba saat 9 ile 10 arasında zembul bir oğlan çocuğu doğurmuş - çocuğun adı yahudice verdul (güzel gözlü) türkçe (ferdi) konmuş,"
"- bu askerlik meselesinin tehlikeli bir durum alması üzerine zekeriya bey işi ele almış ve düzeltmiştir - nüfus kağıdım ve kütükler değiştirilerek muzaffer seza namında bir şahsın adına girmek suretiyle asker kaçağı durumundan kurtulunmuş - zekeriya bey, muzaffer seza'nın künyesini de temin etmiş, böylelikle askerlik meselem kapanmıştır."
"zembul'ün doğumunu işitince zembul'ün dayısının oğlu benhabip geldi ve simon efendi geldi ve düz siyah saçlı bir adam geldi. onun da adı issakkar idi. kaç adım ileriden geldiğini sordum. zürriyet sahibi olmadığını ve karısının adetten kesildiğini ve kendi gözünde küçüldüğünü söyledi ve onun da elinde tevrat vardı. saat 12'yi 20 geçe kalbime sancı girdi. saat 12.21. hiç vaktim kalmadı."
"- onları görünce madam bohora, o da kapıya koştu - onları görünce ida - ketura - lusi - betuel - anna - lea - dora - abimelek - milka - diyamande - janet - ventura - naftali - udi - luiza - sofiya - kalo - duşa - yeruşalmi - vivi - matilda - deborah - şuşa - ameliya- biyenvenuta kapıya koştular -"
"gelen ya rab yehova idi
o'nun elinde ateş vardı
bir kalabalık yokuşu çıktı
onların da ellerinde ateş vardı
esvaplarını yırtıp bağırdılar" sevim burak - yanık saraylar (ah ya rab yehova)
(bkz: olmaklık/@ibisile) -
(bkz: yehova)
-
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap