• piyangodan büyük ikramiye kazanan adamın,bunu duyunca kalp krizinden ölmesi sonucu ortada kalan çocuklarının içler acısı durumu.
  • diğer adı şanslı piç olan insanlardır. hiç unutmam yıllar önce boğaz turu yaparken yanımdaki arkadaşımla yalılara bakarak "lan oğlum şurda oturmak nasıl bişeydir ya" falan diye laflarken bir yalının boğazın kıyısındaki bahçesinde top oynayan bi çocuk görmüştük. "şanslı piç" demiştik aynı anda, "bazıları şanslı doğar oğlum" muhabbeti yapmıştık. o çocuk şimdi başına birşey gelmediyse 18 yaşını geçmiştir herhalde, babasına da tmsf falan çökmediyse aynı kral hayata devam ediyordur. hatta ferrari bile almıştır. o zaman çocuğa "şanslı piç" dedik halbuki o sadece bir çocuktu. okuyorsan affet bizi. ama oğlum görseniz harbiden çok şanslı duruyordu. buarada ferrari güzel araba.
  • efendim, içinde bulunduğumuz yıl ikibinon itibariyle söz konusu insan modelinin tanımı şu şekilde yapılabilir: bir piçten söz ediyorsak, bunun bir kere arabası olacaktır. arabanın markası değişmekle birlikte, ne biliyim işte son model bir jip, bmw veya audi falan olabilir. altta bir bülujin, ve üstte de yaz-kış çıkarılmayan kısa kollu tişörtler olur. üstüne palto giyilse de alttan kesin o sarı, mavi, beyaz tişörtlerden çıkar. yazın kesin güneş gözlüğü takarlar. şort giyerler mütemadiyen. kızları da giyer. keskin, orayı burayı saran kokulu parfümleri sürünürler. sigara içerler. içmiyorlarsa, onlar zengin piçi değil, zengin insanlardır.
    kültürsüz olmaları en önemli özellikleridir kanımca. piç kelimesi özü itibariyle erkek çağrışımı yapsa da, kız veya erkek farketmez, her iki tipi de bir boktan anlamaz. bu tiplerin ettikleri muhabbetlerin konuları sadece şunlardan ibaret olacaktır: karı-kız-erkek (olmazsa olmazdır), gece dışarı çıkmalar, belki araba-alışveriş vs gibi gereksiz muhabbetler. bunların dışındaki konularda bariz olarak sıkılganlık gösterirler.
    bencildirler, kendisinden başkasını düşünmemeyi öğrenmişlerdir. onların istedikleri olmuyorsa (-ki genelde oluyodur), diğerleri ölsündür, herkes ve herşey gözden çıkarılabilir. anaya, babaya sövenleriyle çok karşılaştım zira. genellikle ya kemalisttirler (onla ilgili de bir bok bildiklerinden değil de işte), ya da fikirsizdirler. oh'dur onlara göre hayat, keyfe eşdeğerdir, üzmeye gerek yoktur bünyeyi.
    diğer derslerden çakmamakla birlikte, büyük bir kısmı yurtdışında yaz okuluna falan gittiğinden, ingilizceleri fena değildir. daha doğrusu gramerleri olmaz ama çakma bir amerikan aksanıyla fena konuşmazlar. diğer derslerdense gerçekten çakmazlar. üniversite okuyanlarının çoğu özel okul sıralarını aşındırıyordur zira. gerçi bu aşındırma da, benim görebildiğim kadarıyla sıraları kazımak şeklinde gerçekleşir. sınavlar içinse her zaman bir çareleri olacaktır. çalışkan bir "ezik"in kafalarına bir şekilde (nasıl bir şekilse) konuları sokması veya kopya şeklinde zühur edebilir bu çareler.
    sosyal farkındalıkları sıfıra yakınsar. sınıfsal ayrımlardan bihaberdirler. zenginlerden olumsuz bir bahis açıldığında, bu konuşmaya cahil birkaç katkıda bulunurlar. söz konusu grubun içerisinde yer aldıklarını zaten anlamazlar, zorlamayın. diğer insancıklara bakış açıları da yine bu yöndedir. gerekmezse muhatap olunmaz pek fazla "ezik tiplerle". olunacaksa da, kasıtlı mı yoksa kasıtsız mı olduğunu anlamayadığım bir şekilde, karşıdaki "ezik" için büyük olan paralardan küçük paraymış gibi bahsetmeyi severler.
    kaybetmeyi sevmezler tahmin edebileceğiniz üzere. zira kazanarak başlamışlardır hayatlarına. kibirlidirler. dik başlıdırlar, yamuk bir durumda aniden kavga çıkaracakmış gibi bir imaj verirler. ama öylesine cesaretli de değillerdir esasında. sokaklarda o son model arabayla diğerlerinin canlarını tehlikeye atanlar da tam bu tip tiplerdir işte. bu yarışlarının kurbanları, kimi zaman bir öğrenci, kimi zamansa fabrikada çalışan bir kadın olacaktır. kaçılır kaçılmasına, bir şekilde plakaları alınmışsa, bir şekilde de halledilir durum. zira adalet öyle ritmik işleyen de birşey değildir bu memlekette.
    tabii ki bir de zengin ailelerin çocukları vardır. bu insanlar, herkes gibidirler ve böyle kalmaya özen gösterirler. tevazuları takdire değerdir. ancak sayıları çok da değil maalesef.
  • yillar suren calismalarimi az once tamamlayip ingilizce cevirisini yapmayi basardigim terim.
    (bkz: son of a rich)
  • dünya kupası finaline karaborsadan milyarlar verip tribünde tuzluk gibi oturan kaşar evlatlarının genel adı.

    bugün değilse ne zaman ulan mına koduklarım?!
  • babasının sahibi olduğu otomobil galerisindeki arabalarla ayrı ayrı fotoğraf çekilip, facebooka koyan insandır. hatta hiç gocunmaz 16 yaşından bugüne kadar o galerinin sahibi olduğu bilgisini (!) paylaşır sanal alemle. bir de üstüne çok bir bok yapıyormuş gibi ''kendi paramı kazanıyorum ben yeaaa'' triplerinde dolaşır ki tam dayaklıktır.

    olmaz ya oldu diyelim, böyle tiplerle es kaza aynı ortama denk gelirsem (ortak arkadaşlar falan filan), iki lafı bir araya getirip kendini anlatamayan bu adamı itin götüne sokmadan bırakmam arkadaş. lisede herkes it gibi ders çalışırken karı-kız peşinde dolaş, baba parasıyla osuruktan bir bölüm ya da açık öğretim oku (o da kaç senede biterse artık), etrafında kendini birilerine yamamaya çalışan kaşarları eksik etme, sonra gel burda bana iphone, marlboro, araba anahtarı üçlemesiyle artistlik yap. o üçlüyü bir tarafına sokarım senin afedersin.

    ulan dürzü, babasının bakkalında kasada duran çocuktan ne farkın var senin. akıllı ol bir daha uyarmayacağım.
  • dişi olanı da vardır.

    seninle aynı maaşı aldığı halde senin cücük kadar arabanın yanına küfür eder gibi cipini yanaştırır.

    öğle saatinde kuaföre koşar.

    her muhabbeti microsoft'un bıdı bıdı müdürü benim kankim, akbank'ın bıdı bıdı yöneticisi kuzenim şeklinde başlar.

    orada kahvaltı burada barbekü şurada parti gezer anlatır durur.

    akar akar akar.
  • örnek gösteriyorum: aile şerefi'ndeki oktay *
  • "zengin piji" diye okunur.
hesabın var mı? giriş yap