• dünyanın en ünlü aşıklarının şehri. öncelikle türkiye kaynaklı italya gezilerinin popülariteye göre 3. segmentteki şehridir. ne demek bu?

    1. segment: roma, venedik, floransa
    2. segment: napoli, milano
    3. segment: la spezia, verona, bologna
    4. segment: sicilya ve diğerleri

    tabi bu segmentleme işi tamamen kişiseldir ve her daim çürütülebilir.

    aşağıda bahsedilecek tutarlar 2012 yazındaki tutarlardır. italya'nın kuzeyindeki bu 250binlik küçük şehir için 1 gün yeterlidir. muhtemelen milano veya venedik'ten tren ile geleceksiniz. istasyon yakınlarında kalınabilecek güzel oteller mevcut. zaten istasyon ile şehir merkezi yakındır. hatta tüm şehri herhangi bir toplu taşıma aracı veya özel araç gereksinimi duymadan gezebilirsiniz.

    gezelim/görelim:

    - castel vecchio: güzel korunmuş, nehir üzerinde bir de köprüsü olan kale. özellikle gün batımında güzel manzaralar sunuyor.

    manzara1
    manzara2
    manzara3

    - piazza erbe: verona'nın güzel bir meydanı. turistik, kalabalık ve güzel.

    - piazza bra: verona'nın en büyük meydanı. etrafta birçok kafe, lokanta ve ihtişamlı binalar var. iki bin yıl önce inşa edilen ve günümze gelen en korunaklı amfi tiyatro olan arena di verona yine bu meydanda.

    - casa di julliet: tahmin etmişsinizdir. juliet'in evi. tabi evin avlusuna giren giriş kapısnın duvarlarında şu epik sözler insanı başka alemlere götürüyor: bize her yer trabzon.

    - via mazzini: istiklal caddesi'nin verona versiyonu.

    ne yiyelim? ne içerlim?

    alla torre: piazza erbe'de güzel bir restoran. sardalya tabağı, spagetti pomodoro, lazanya ve tiramisu, içecekler birlikte 55 avro. yemekler muhteşem değildi ama meydanın havası yemeği güzel kılan şey.

    değerlendirme: biraz kadınvari bir tabir olacak ama verona şirin bir şehir. biraz daha opera, klsaik müzik festival severleri tatmin edecek. velhasıl milano - venedik arasında bir durak olduğu için 1 gün ayrılabilir. sakin, huzurlu bir şehir.

    edit: italya için faydalı olabilecek diğer entriler:

    istanbul'un bacısı roma - (bkz: #31302638)
    rönesansın başkenti floransa - (bkz: #33174412)
    italya rivierası ligurya - (bkz: #33244979)
    ligurya merkez üssü la spezia - (bkz: #31300246)
    puzzle aleminin ekmeğini çokça yediği cinque terre - (bkz: #31299854)
    i found my love in portofino - (bkz: #31167831)
    modamania milano - (bkz: #33041063)
    garip venedik - (bkz: #33082321)
    italya içerisinde huzurlu transferin tek adresi trenitalia - (bkz: #31324482)
  • veronaya gittiğimi öğrenen herkes elime romeo ve jülyetin evinin olduğu söylenen duvara yapıştırmam için birşeyler söyleyip yazdı verdi. bir ben bilmiyormusum dilek duvarı olduğunu...tek tek yer kalmayan duvarlara yapıştırdım dilekleri... herkes klasik aşk diliyordu ben zaten aşık gitmiştim şehre dedim ki ne dileyeceğim ya zaten ölmüş bunlar kavuşamadan, sakızların üzerine yapıştırmakla aşkmı gelecekmiş,burada dilek dilerim sevgilimden ayrılırım kesin diye geçti içimden... sene 2007 di... dilek dilediğim 3 arkadasım aşık oldu, 2 si nişanlı biri 1 hafta sonra evleniyor... sanırım üzerime romeo ve jülyet laneti düştü... ben şehirden ayrıldıktan 2 ay sonra sevgilimden ayrılmıştım ... bir de herkes jülyetin memelerini elliyordu memede hikmet var herhalde dedim insanlar bu kadar aşksızmı kalmış heykel memeden medet umuyorlar...herkesin gidip bir umut la bakıp dilek dilediği yerlerde dalga geçilmeyeceğini öğretmiş olan romeo ve jülyet evinin dışında güzel olan şehir...
  • romeo ve juliet'in şehri.
  • italya'nın kuzeyinde, romeo ve juliyet balkon sahnesine atfedilen ev'in bulunduğu, romantik şehir ...
    gezilecek yerler;

    piazza delle erbe (meydan): etrafında mermer heykeller bulunur.
    piazza bra (meydan): arenanın yanındadır
    arena
    roma tiyatrosu
    castelvecchio bridge
    ponte di pietra: taş duvarlı köprü
    santa apostoli kilisesi

    yemek yenilecek yerler;
    ristorante osteria casa vino (all is home made tabelası ile gönülleri fethetmiştir. tortellini, bigoli ve gnocchi denemeniz tavsiye edilir.)
    ristorante maffei (piazza delle erbe meydanınında, diğerlerine nazaran biraz daha tuzlu ama, italyaya gelip şık ve güzel bir restoranda, şarap eşliğinde bir yemek yemek herkesin hakkı)
    pizzeria salvatorec (pizza konusunda süper bir mekan, fast food havası var ama dışarıda oluşan sırayı görünce ne kadar lezzetli yaptıklarını daha tadmadan anlıyorsunuz)

    akşam yemekleri 19.00'da başlar, daha öncesinde pek açık bir yer bulamayabilirsiniz.
    ilginç olaylardan biri de; ristorante osteria casa vino'da çalışan servis elemanın (ukraynalı) bayan, italyan kadınların evde yemek yapmadıklarını, bu yüzden hep akşam yemeklerini dışarıda yediklerini söyledi. bakımlı ve süslüler, ama evde yemek yapmayı kabul etmiyorlar, hatta çalışan italyan sayısı da yok denecek kadar az. restoran ya da otel sahipleri italyan, ama burada hizmet veren çalışanlar hep yabancı ...
    yine garson bayan "kocada para çok tabi, eşleri gezsin tozsun ohhh" dedi :)

    alışveriş yapacaksanız (dükkanlar hariç), mutlaka ama mutlaka pazarlık yapın, yarı fiyatına bile alabilirsiniz herşeyi :)

    casa di giulietta (juliet'in evi); burası her daim kalabalıktır, eğer ki dilek dilemek istiyorsanız kalem ve kağıdınızı alıp gelmeyi unutmayın. bahçedeki juliet (temsili) heykelinin de sol göğsünün diğer kısımlarından daha parlak olmasının sebebi, burayı okşayarak dilenen isteklerin gerçekleştidiğine inanılması :)
  • kuzey italya'nın (bkz: veneto) en güzel şehirlerinden biri.

    romeo ve juliet hikayesine ilham veren yer olduğu için, havada aşk kokusu var cümlesinin gerçeğe dönüştüğü yer olduğunu söyleyebiliriz.

    verona ile ilgili beni en çok şaşırtan konu ise, italya'da bugün hala ayakta olan iki arena'dan birinin burada olması oldu. diğeri için (bkz: colosseum) muhteşem korunmuş. şirin sokakları, renkli evleri, meydana bakan kafe ve restaurantları ile verona gerçekten görülmeyi, kalınmayı ve havasını solumayı hak eden bir şehir.
  • plan program yapmadan gidilmesi, sokaklarında kaybolunması gereken şehir. rastgele yürümelisiniz sokaklarında, her köşeyi döndüğünüzde başka bir güzellik çıkıyor karşınıza. eski binalar, camlardan sarkan çiçekler, pencerlerin hepsi birbirinden farklı ferforje parmaklıkları... sanki çok eski bir zamana ışınlanmışsınız gibi. böyle romantizm çevrenizdeki havaya işlemiş, her adımda içinize çekebiliyorsunuz. hele benim gibi bihaber gidip tamamen şans eseri jülyet'in evini ve adige nehrini keşfederseniz değmeyin keyfinize. belki meydanda ortaçağ'dan kalma dokuma tezgahları, körükler, eski para tezgahlarının başında aynı çağın giysileri içinde amca ve teyzeler de görürsünüz bonus olarak. en büyük üzüntüm, sabah kıçımı kaldıramadığım için 2 saat gibi çok kısıtlı bir sürede gezmek zorunda kalmış olmamdı. nehre karşı oturup bir şeyler içmek vardı, ah ah...

    edit: evet koca nehri şans eseri buldum. baştan nehir olduğunu biliyordum tabii ama gördüklerimle o kadar büyülenmiştim ki nehir çıktı gitti aklımdan. rastgele bir sokağa daldım ve sokak nehre çıktı, bu da benim için çok güzel bir sürpriz oldu.
  • ismini romeo ve juliet ten almış şehirdir.

    - ya bilemedimki ne yapsam, nasıl sence o çocuk?
    - romeo mu?
    - evet
    - verona
  • jülyet'in evinin bulunduğu enfes şehir. colosseum ve capu'dan sonra roma dünyasının üçüncü büyük amfitiyatrosu olan arena'nın bulunduğu yer.
    arenasında bu yaz carmen'in sahne aldığı zengin şehir. sokakları en lüks ve pahalı italyan mağazalarıyla dolu güzel yer.
  • bir gece sabaha karşı piazza bra'daki bar bra'da sksafoncu bir abiyle arkadaşlık etmişliğim var. hafta içi şehirde açık gece kulübü ve bar bulmak zor geç saatlerde. ben de geceleri uyumak yerine şehri keşfetmeyi seven biri olarak ıssız sokaklarda deli danalar gibi dolanıp en sonunda burayı açık buldum. hafif yağmur atıştırıyordu ve mekanda birkaç junky, faslı bir deli, iki travesti, gayler ve çıtır kızlardan oluşan bir grup ve yan masamdaki cazcı abiyle arkadaşları vardı. yüksek alkollü bir turist olarak ortama dahil oldum.

    yanımdaki kel abi, hangi caz yorumcusunu seversin, dedi. chet baker, yanıtını duyunca yanındaki kutuya uzandı ve "tanıştırayım en iyi arkadaşım, az önce restoranda hediye ettiler ama çok iyi anlaştık" diyerek saksafonu çıkardı. kıyafetlerine bakınca sokak çalgıcısı olmadığını anlamıştım ama bu kadar üst düzey bir cazcıyla karşı karşıya olduğumu bilmiyordum. sabah 5 e kadar sevdiğimiz şarkılardan bahsettik, o çaldı biz eşlik ettik. arkadaşları sandalyelerde sızdı kaldı. "the girl from ipanema"'yı çaldı ve "ben bunu the girl from verona olarak söyledim yıllar önce, çünkü restorandan içeri veronalı çok güzel bir kız girmişti, tanıştırayım eşim" diyerek karşıda uyuklayan belladonna'yı işaret etti.

    güneş doğarken kahvelerimizi içip vedalaştık. sabah ışıklarında görmek istedim şehri ve adige'nin kenarında bir yürüyüşle verona'yı hafızama kazıdım
  • eğer bu şehre tur vs olmadan tren ile gelirseniz, istasyon çıkışında ne tarafa gidicem diye düşünüp uzaklaşmadan, sol taraftaki otobüs duraklarından 93, 94, 95 ve 98 nolu otobüslere binebilir, arena'ya gidebilirsiniz. ortalama 5 dk süren yol sonunda tam merkezde bulunan arena'ya ulaşabilir ve şehrin görülecek gezilecek yerlerini dolaşmaya buradan başlayabilirsiniz.
    otobüs şöförleri genelde ingilizce bildikleri için * sorarsanız yardımcı olup size haber vereceklerdir.
hesabın var mı? giriş yap