• ing. kaburganin di$indan alinan et parcasi. (kesin turkce kisa bir ismi vardir)
  • fakir adamin isinin olmadigi et turudur.

    edit: koca sozlukte 2 sayfa entry var. en buyuk fakirlik belirtisi.
  • "antrikotla falan alakası yok" diyen çok bilmiş arkadaşları üzeceğim ama bildiğimiz antrikottur. yurtdışında bir steakhouse'a giderseniz ve antrikot seviyorsanız; söylemeniz gereken biftek çeşidi genelde rib-eye'dir.

    dananın aynı bölgesindeki ettir bunlar. anglo-sakson toplumlar rib-eye der, fransızlar "entrecote" der. biz de fransızlarınkini kullanıyoruz.

    daha detaylı bilgi için: https://en.wikipedia.org/wiki/entrecôte

    yani 2 sayfa buraya yazı yazılmış, övülmüş övülmüş. bir arkadaş dışında kimse de "aga bu bizim bildiğimiz antrikot" dememiş.
  • her ne kadar bir chateaubriand kadar lezzetli olmasa da, evde pişirmek için en uygun bifteklerden birisidir. bazı lezzetleri kaliteli restaurantlara saklamak da bence insanın kendini ödüllendirmesi açısından önemli.
  • kırmızı et sevenler için garanti tercih olabilecek et, kendinden hafif yağlı ve yumuşaktır. tabii bu yapılma şekline göre lezzet farkı ortaya koyabilir.
  • yedikten sonra sığırın diğer steaklik yerlerini sorgulatır.

    iç yağı lezzeti katlar.

    bbq steak için şu ana kadar yapıp yediğim en iyi yer. maceraya gerek yok al düzgün pişir ye başka bi şey yapmazsın artık.
  • (bkz: antrkot)
  • (bkz: porterhouse) ile birlikte favori steak kesimim. wet aged sekli kaliteli bir napa cabarnet sauvignon ile dunyanin en muthis ikilisini olusturur.
  • löp, yağlı ve tamamı yenebilen yumuşak bir ettir. sinir vs içermez. dana etinin doruk noktasıdır.

    türkçesi nedir diye merak ediyordum öğrendim: (bkz: çıralı antrikot).
  • kuzu pirzola' nin dana' dan cikani. antrikot' la, t- bone ile falan alakasi yoktur. dana pirzola yapilacaksa en lezzetli yeridir.
hesabın var mı? giriş yap