• outback'te servis edilen en buyuk biftek. yarim kilo civarindadir.

    (bkz: porter house)
  • esas itibariyle t-bone steak' in bi boy büyüğüdür. 700 grama kadar gördüm, ortalamada 600 gram civarlarındadır.
  • butcha'da 650 gram olarak servis edilen ve porsiyonu 52 tl olan yemektir.
  • t-bone üzerinde (t kemiğinin sağında ve solunda) iki kısım et vardır. bunlardan büyük olanı kontrfile, daha ufak olan diğer kısım ise bonfiledir. bonfile yapısı gereği uzunca bir koni gibidir, yani geniş bir çaptan daralarak ilerler. bu sebeptendir ki her t-bone dilimi birbirinden farklı olacaktır. bonfilenin en baş kısmına gelen dilimin bonfilesi kocamanken, öbür uçtaki t-bone diliminde bonfile neredeyse yok gibidir.
    işte bonfilenin en büyük olduğu bu t-bone bifteklere porterhouse adı veriliyor.
  • limuzin diye adlandırılan danadan elde edilen şahane bir ettir.

    üstünüze afiyet pişirip yiyeceğim ettir.
    veganlar ve fakirler kotuleyebilir, sıkıntı yok.

    bu arada veganlar boşa yaşıyor, söylemeden geçemeyeceğim...
  • ne yazık ki oldukça pahalı ama bir o kadar da lezzetli olan, dananın sırtından elde edilen -bana göre- en güzel eti.
  • ıngilizce de ulkesine gore kesim degismekte. o yuzden kesin olarak x tir denilemez.

    avustralya da porterhouse denilen sey, abd de sirloin icin denilen kesimle ayni iken; abd de porterhouse denilen sey t-bone un belli bir kesimidir.
  • dublin'de bir pub
  • dananın sırt bölgesinden çıkarılan bonfile ve kontrafileden oluşan bir biftek
  • (bkz: bistecca alla fiorentina)

    italyanlar bunu az pişmişten de az pişmiş sever. (bkz: blue rare) ama tabii orta pişmiş eti bile kanlı bulan insanımız için biraz uç bir nokta lezzet.
hesabın var mı? giriş yap