• (bkz: banknot/@galatyphoon)

    petrodolar döngüsünü daha iyi anlamak için aşağıdaki tabloya bakın.

    http://img458.imageshack.us/…image=dolardngs6cy.jpg

    petrodolar döngüsünü kırmak için ilk ciddi adım 6 kasım 2000 tarihinde saddam hüseyin tarafından atıldı. saddam artık petrol ödemelerini euro ile kabul edeceğini açıkladı. bu açıklamadan sonra euro tarihi dip seviyesinden hareketlendi ve yukarı trende geçti. 20 mart 2003'de amerika ırak'a saldırdı. bu saldırıdan sonra euro değer kaybetmeye başlamıştı ki, iran 2006'dan sonra petrolü euro ile satacağını açıkladı (daha doğrusu tahran'da bir petrol borsası açacağını ve burada euro bazlı kontratlar satacağını duyurdu. böyle bir durumda avrupa ülkelerinin dolar üzerinden kontratlar bulununan londra borsasını değil tahran borsasına ilgi göstereceği aşikar) , bunun üzerine dolar tekrar değer kaybetmeye başladı. dolar euro karşısında tarihi düşük seviyelere çekildi. iran'ın bu açıklamasından bir sene sonra g.w. busht iran'a askeri müdahale dahil olmak üzere her seçeneğin masada olduğunu söyledi. aynı sıralarda, amerika venezüella'da da başarısız bir darbe düzenledi. tesadüfe bakın ki, venezüella kısmen de olsa petrol ödemelerinin bir kısmını euro ile kabul eden bir ülkeydi (kabul eden başka bir ülke yok).

    aşağıdaki grafikte euro-dolar paritesinin akışı ve olayların seyrini izleyebilirsiniz.

    http://img458.imageshack.us/…p?image=eurousd1om.jpg

    bu sebeple 2006 yılında amerika iran'a kesin olarak müdahele edecek***. bunun için kamuoyu hazırlığına başlandı bile.

    (bkz: israil haritadan silinmeli/@galatyphoon)

    amerika ırak'tan sonra iran'ın da petrol yataklarının kontrolünü ele geçirirse, ırak, azerbaycan ve iran ile beraber dünya petrolün büyük kısmının kontrolünü ele geçirmiş olacak.

    ya peki ondan sonra suudi arabistan ya da diğer bir ülke euroya geçmeye kalkarsa ! amerika bir kere petrol üretiminin büyük kısmını ele geçirdikten sonra petrol piyasasında tekel gibi olacak. eğer başka bir petrol üreticisi euro yada başka bir para birimine geçmeye kalkışırsa, ırak, iran ve azerbaycandaki petrol üretimini artırarak arz-talep dengesini bozup, bu dengeye çok hassas olan petrol fiyatlarının bugünkü 60 $ seviyesinden isterse 10 $ seviyesine kadar çekebilecek. bu da diğer üreticilerin ekonomik olarak mahfolması anlamına gelir. yani o vakitten sonra hiçbir petrol üreticisi buna cesaret edemez bile !
  • * başta opec üyeleri olmak üzere petrol üreticisi ülkeler, kendi bünyelerinde değerlendiremeyecekleri miktarda ihtiyaç fazlası paralarını abd ve avrupa'daki bankalara yatırırlar.
    * abd ve avrupa'daki bankalar ve hattâ imf, bu paraları nakit ihtiyacı içerisindeki gelişmekte olan ülkelere satar.
    * krediyi alan gelişmekte olan ülkeler, bu parayı bağımlı oldukları petrolü satın almak için harcarlar.

    petrol üreticisi - finans kurumu - petrol tüketicisi arasındaki bu dolar çevrimi, petrodolar döngüsüdür.

    mısır ve suriye 6 ekim 1973'de yahudilerin yom kippur tatilinde israil'e saldırarak dördüncü ve en yıkıcı arap-israil savaşını başlattı (bkz: 1973 arap israil savaşı). mısır, suudi arabistan'ı, israil'in en büyük destekçisi abd'ye karşı petrol ambargosu uygulaması konusunda iknâ etti. iran, suudi arabistan ve diğer birkaç ptrol üreticisi arap ülkesi petrol fiyatlarını %70 oranında arttırdıklarını duyurdu. bir yıldan kısa bir süre içerisinde, tüm arap petrol üreticilerinin ambargoya katılımıyla, petrolün varil fiyatı beş kattan fazla arttı.

    ambargo, abd'de büyük bir yıkıma yol açtı. abd, bu felâketin tekrarlanmaması için son derece ilginç bir çözüm buldu. elinde ihtiyaç fazlası korkunç miktarda amerikan doları bulunan, ancak doğru dürüst hiçbir altyapıya sahip olmayan suudi arabistan'a şu teklifi götürdü:

    * suudi arabistan, böyle bir ambargoyu tekrarlamama karşılığında, abd tarafından yeniden inşâ edilecekti. ülkenin tüm alt ve üst yapısı, ordusu abd tarafından kurulacaktı.
    * abd, suudi hanedanının bekâsını diplomatik ve askerî anlamda garanti edecekti.
    * ve tüm bunları suudi sermayesiyle yapacaktı.

    suudi arabistan elindeki ihtiyaç fazlası petrodolar ile abd hazinesi'nden değerli kağıtlar alacak; abd'de bu sermayenin kârıyla, abd mal ve hizmetlerini suudilere müthiş bir katma değerle geri satacaktı. suudiler bu teklifi kabul etti; modern suudi arabistan, kendi parasıyla amerikan şirketlerince yeniden inşa edildi. böylece petrodolar döngüsü'nün ilk çevrimi başlamış oldu.

    bu durum, suudi arabsitan'ın israil'e neden tavır almadığını, ırak'ın işgâline nasıl yardımcı olduğunu anlamaya yardımcı olacaktır.
  • http://www1.milliyet.com.tr/…10/10/son/soneko20.asp

    çin merkez bankasının üst düzey bir yetkilisi, çin'in döviz rezervlerinde fazla abd doları tutmasının riskli olduğunu söyledi.
    çin halkın bankası (merkez bankası) para politikası komisyonu üyesi fan gang, abd dolarının değerindeki sürekli aşınmasının döviz rezervlerinde bu paraya fazla yer vermeyi riskli kıldığını savundu.
    fan, para politikasıyla ilgili bir panelde yaptığı konuşmasında, çin'in döviz rezervlerinin 954,5 milyar dolara ulaştığını ve bir kaç ay içinde 1 trilyon doları aşacağını da ifade etti.
    ___________________

    (bkz: gecti bor un pazari sur essegini nigde ye)

    çin'lilere tavsiyem ellerindeki amerikan senetlerinin arkasını mafyaya yazdırıp, kırdırmaları. ancak öyle alırlar o parayı geri.

    amerika sizden evvel bir kazık da avrupa'ya atmıştı 1971 yılında. bir kazık da siz yersiniz oturursunuz aşağı.

    (bkz: marshall planı/@galatyphoon)
    ___

    marshall planı ertesinde, 1950 ve 1970 yılları arasında avrupa umulandan çok daha büyük bir kalkınma göstermiş. 1945-50 arası abd’den ithalat yapmaya dahi gücü yetmeyen avrupa devletleri 1960’ların ortasından itibaren abd’ye karşı ticaret fazlası vermeye başlamışlardı. bunun sonucunda da ellerinde dolar fazlası oluşmuştu. o yıllarda bretton woods toplantıları’nda alınan kararlar gereği her hangi bir ülke elindeki dolar karşılığı kadar altını amerikan merkez bankası’ndan (fed) talep edebiliyordu. özellikle franceís de gaulle yönetimindeki fransa, abd’nin vietnam savaşı sonucu oluşan bütçe açıklarından endişe duyarak sürekli olarak amerikan merkez bankası’ndan altın talep etmiştir. 1971 mayısı’na gelindiğinde, fed’den ülke dışına olan altın akışı o kadar büyük boyutlara ulaşmıştır ki, bu durum abd’nin elindeki altın rezervlerini ciddi miktarda tehdit eder hale gelmişti. sonuç olarak 1971 ağustos’unda nixon yönetimi şok bir kararla altın standardını tamamen kaldırdı ve doları serbest dalgalanmaya bıraktı. o vakte kadar bir ons altının değeri 35 $’a sabitlenmişti. fed kendisine dolar getiren bu ülkelere bu fiyat karşılığında altın veriyordu. nixon’un doları serbest dalgalanmaya bırakmasıyla dolar altın karşısında hızla değer kaybetti. böylece avrupa’nın elinde birikmiş olan dolarlar birden bire devalüe olmuş oldu. bu durum aslında bir nevi bretton woods kararları’nın iflas etmesi demekti. fakat abd’nin yeni bir düzen tesis etmesi çok uzun sürmedi. tamamen anglo-amerikan firmaları güdümünde fiktif olarak çıkartılan 1973 opec petrol krizi sonrası petrol fiyatları % 400 oranında artmıştı. abd, amerikan dolarının sırtını nereye dayayacağını bulmuştu. 1973 yılından itibaren dünya petrodolar kavramı ile tanıştı.
  • http://www.hurriyet.com.tr/…mi/13021646.asp?gid=254

    "iran'ın dış ticarette abd dolarının yerine avro kullanması bu ülkeye 3,5 milyar euro kazandırdı.

    iran merkez bankası başkanı mahmud behmeni, döviz sepetinde abd doları yerine avro'ya yer vermekle 3,5 milyar euro kazanç sağladıklarını söyledi.
    “iran, döviz sepetindeki abd dolarını büyük ölçüde diğer para birimleriyle değiştirdi” diyen behmeni, 2007'den beri petrol satışlarında yüzde 85 oranında dolar dışındaki para birimlerini kullandıklarını belirtti. ..."
  • petrodolar döngüsü düzeninden önce, abd dünyanın en büyük kreditör ülkesiydi. bugün ise dünyanın en çok borç alan ülkesi.

    tabi bu durumdan ilk etapta negatif bir anlam edinebilir insanlar. lakin, borcunuzu ödemek mecburiyetinde değilseniz ya da üç kuruşa kağıt para basıp ödeyebiliyorsanız, öyle borca can kurban...
  • petrodolar döngüsü ya da daha doğrusu dolarizasyon hakkındaki ilk fikirlerim 2000'li yılların başında oluşmuştu. gerçi o zamanlar, petrol ile bağlantı kuramamıştım. ben daha ziyade, yabancı dille eğitim yani ana dilimizin ingilizce ile ikame edilmesi ile paramızın dolar ile ikame edilmesi arasında paralellik kuruyor, bu ikisinin bağlantılı olduğunu düşünüyordum. neyse o vakitlerden beridir, bu konu hakkında her yerde yazı yazarım, genelde insanların bu konuya olan en iyi bakışı dahi "akla yatkın komplo teorisi" kıvamından öte değildi. çoğu kişi saçma buluyor, en nefret ettiğim laflardan biri olan,"kimse söylemiyor, bir sen mi biliyorsun bunu"* gibi ucuz itirazlar ya da neden "bilimsel kaynaklarda böyle bir konu yok" gibi haklı olabilecek itirazlar sonucu susmak zorunda kalıyordum ve sonuçta da konu kapanıyordu.

    öte yandan bugün ise, durum oldukça farklı. artık bu konu hakkında akademik sayılabilecek yazılar da çıkmaya başladı. bunlardan bir tanesi de, dr.bülent gökay ve prof. paul rogers tarafından yazılan ve kısa süre önce piyasaya çıkan "iraq, iran and the end of petrodollar" adlı kitap.

    http://www.informationclearinghouse.info/…13089.htm
    http://www.ideefixe.com/…p?sid=p7wrzduqd8dtl3i0gkyr

    bu kitap, sık sık aldığım ve konu hakkında akademik kaynak rica eden mesajlara da geç bir cevap olsun aynı zamanda.

    son olarak, şu biline ki, bu konu artık basit bir komplo teorisi değildir. akademik ortamlarda dahi tartışılan ve artık iyice ayyuka çıkmış bir konudur.
  • who controls the food supply controls the people; who controls the energy can control whole continents; who controls money can control the world.

    ------------------------henry kissinger
  • chavez'in venezulla'sı ve saddam'ın ırak'ı bu döngüyü kırmaya çalışmıştır.

    biri 5 kez kanser oldu, öldü. diğerinin kafasıyla ise top oynadılar.

    hayat...
hesabın var mı? giriş yap