• 1996 yılının ocağında, aynı isimli mangadan uyarlanarak tvde gösterime giren anime. orijinal adı 'meitantei conan'dır. 2003 yılında yeniden başlamıştır ve halen devam etmektedir; manganın çizeri "hayat biter, dedective conan bitmez" demektedir.

    daha lise çağında üne kavuşmuş bir dedektif olan shinichi kudo'nun kendisine zorla içirilen bir ilaç yüzünden bir ilkokul çocuğun dönüşüp kendine conan adını vermesi ve babası da bir dedektif olan çocukluk arkadaşı ve platonik aşkı ren'in yanında yaşamaya başlamasıyla tadından yinmez bir hal alır olaylar.

    geçen 8 yıl içinde conan'ın hiç büyümemesi, ran'in hala umutla ve yaşlanmayı bırakın liseyi bile bitiremeden shinichi'nin dönüşünü beklemesi ve bölümlerin içinde yaklayabileceğiniz bir kaç mantıksal hatası olsa da eğlenerek izleyeceğiniz, her bölümünde ipuçlarını kullanarak conan'dan önce cinayeti çözmek için çabalayacağınız bir seri.

    bir zamanlar show tv'de yayınlanmışlığı vardır.

    edit: yıllar sonra hatalarımı düzelten triny'e teşekkürler.
  • küçüklüğümde severek izlediğim animelerden biri. velakin acayip derecede korkutucu gelirdi bana. bu animede ölen herkes garip pozisyonlarda, garip yerlere, ağızları kocaman açık ölürlerdi bende korkardım. özellikle bu sahnelerin çizimleri çok yaratıcıydı. yıllar sonra bile bu animeyi sadece ağızları kocaman açık öldürülmüş insanlar olarak hatırlarım, anlatırım.
  • bir ara show tv de yayınlanmış seridir. japonya da 12 yıldır devam etmektedir. bu 12 yıl içinde conan hiç büyümemiştir. şu an seri 500 bölümü geçmiştir. bunun yanında 12 filmi 7 ovası vardır.
  • en sevdiğim hareketi, ayakkabısına ayar verip herhangi bir nesneye allah ne verdiyse vurmasıydı.
  • bazı bazı diyorum ki, keşke conan bu kadar doğrucu davut olmasa, hercule poirot gibi bazı şeylere kapısını açık bıraksa.
    küçükken bazı bölümlerini izlediğim bu animeden yalnızca üç şey hatırlıyordum, 36. bölümü izleyince 2 tanesini görmüş oldum. biri conan'ın ran'la yıkanması, diğeri ise ayumi'nin dişçi macerasıydı. bence o dişçiye merhamet edebilirdi conan, tıpkı poirot'nun doğu ekspresinde cinayet'te yaptığı gibi. ama japonlar kuralcı miletti değil mi, nee conan-kun?
  • dokuzuncu sinema filmi ile görüyoruz ki, "olay çok basit lan bu sefer" diyerek dahi şüphelenebiliyormuş. sonunda haklı çıktı tabi işin içinde iş varmış meğersem.
  • 325-326-327'deki hikaye agatha christie'nin bir romanıyla paralellikler taşır, hatta hikayenin ortasında conan ve heiji bunu fark eder. poirot'yu da çok hoş çizmiş mangaka amcamız.
  • --- spoiler 675-76 ---
    animeyi izlerken hep kadın düşmanlığını sezinliyordum, ama rahatsız etse de çok üstünde durmuyordum. ran'ın sırf aşk falında çıkan "sevdiğine kavuşmak için erkek fatma olmamalısın" tarzı bir ifade yüzünden, ciddi ciddi kendisini öldürmeye yeltenen adama karşı koymaması, en sonunda falın aslında kendisine değil de sonoko'ya ait olduğunu anlamasından sonra herifi karateyle devirmesi, hatta ve hatta ran suçluyu hakladıktan sonra yetişen sonoko'nun "aaa ran erkek fatmalık yapmak yoktu ama ;)))" diye takılması falan ucubeliğin ötesinde şeylerdi zaten. (not: demek ki neymiş, kadın karakterlerin pata küte birilerini dövmesi güçlü karakterler oldukları anlamına illa ki gelmiyormuş)
    ama 675-676. bölümlerdeki hikaye bu çarpık kadın-erkek ilişkisini bile masum hale getirdi. daha önce şu entri'de (bkz: #29380067) de belirttiğim gibi, conan aşırı kuralcıdır, bu hususta tipik japonluk yapıyor. herhangi bir suç işlendiği zaman ne olursa olsun, öldürülmeye çalışılan kişi ölmese ve suçluyu affetse bile polise ihbar eder. ama demin yazdığım bölümlerde, conan, karısını bıçaklayan, ve bunu bir cinnet anında değil de bilinçli olarak plan yaparak tasarlayan bir adamı polise ihbar etmedi. kadının adamı bu kadar çileden çıkartmasının sebepleri şunlar: "son zamanlarda kendini kötü hissedip sürekli söylenmesi, ev işlerini aksatması, adamın yaptığı yemekleri kusması, karısını aldattığı için karısının cep telefonunu karıştırmasına sinirlenmesi". ve conan bu adamı ihbar etmedi. niye? kadın hamileymiş, vay efendim çocuğa ne olurmuş. bi yavrum haibara "böyle bir şeyi asla affetmezdim" diyerek postayı koydu ama onun karakteri de sürekli söylenen mızıkçı bir tip olarak çizildiği için bu lafın etkisi tartışılır. bu arada kadın da kendisini bıçaklayıp neredeyse hem onu hem de doğmamış çocuğunu öldürecek herifi affetti, mangaka senin zihniyetine sıçayım orospu.
    --- spoiler ---
  • tv original bölümleriyle manganın spoilerını vermekte. senaristler sakeyi fazla kaçırıyor sanırım.
    @ spoiler lafından tam anlaşılmamış olabilir, aslı yayınlanmadan kendilerinden çalmışlar diyeyim.
  • tv original bölümlerinin çoğunda tokyo'dan gayri bir yerlere geziye giderler. bu mouri-san bu kadar parayı nasıl buluyor anlamak mümkün değil a dostlar.
hesabın var mı? giriş yap