4 entry daha
  • tarih yazımında etkili olan akımlardan biri. ben, vakt-i zamanında teleolojik suçlaması bağlamında tanışmıştım bu kavramla.

    örnek vermek gerekirse, musevilerin tarihe bakış açısı, eski ahit'ten kaynaklanan nedenlerle teleolojiktir, çünkü bir gün vaadedilmiş topraklara döneceklerine inanırlar.

    bu kavrayışa göre hedef bellidir, tarih o yönde akar. bugün gerçekleşen her şey yarın olması kaçınılmaz olanın yoluna döşenmiş birer taştır. dolayısıyla, tarihin bir yönü, varacağı bir yer, gerçekleşecek nihai bir amacı vardır.

    bu düşüncenin felsefi alandaki en mükemmel ifadesi, bilebildiğim kadarıyla, hegel tarafından dile getirilmiştir: bir gün kendi varlığını idrak eden tin. ama karl marx'ı da unutmamak gerekir: insanlık, tekrar sınıfsız bir toplum haline erişecektir, üstelik doğaya da egemen olarak.

    teleolojik bakış açısının son örneklerinden biri, sıkı bir hegelci olan kojeve'nin öğrencisi olan francis fukuyama tarafından dillendirilen tarihin sonu savıdır. karşı bakış açısı için immanuel wallerstein'e bakmak gerekir: geleceği bilemeyiz. bütün bilgimiz geçmişe aittir.

    başta da söylemiştim: teleoloji'yi teleolojik aracılığıyla öğrenmiş biriyim ben.
29 entry daha
hesabın var mı? giriş yap