6 entry daha
  • türkiye'den çıkmış en büyük üç trompetçiden biridir****. bu üçlü arasında kronolojik olarak ilk sırada gelen büyük ustanın aynı zamanda bu topraklardan çıkmış uluslararası çaptaki ilk caz solisti olduğunu da rahatlıkla söyleyebiliriz (tespitini ödünç aldığım allmusic.com'daki francesco martinelli'yi böylece selamlayayım). bunu da büyük ölçüde, kapağı atıp soluğu aldığı amerika'da ve ardından isveç'te başarmıştır. kariyerinin erken bir noktasında da dusko goykovich gibi başka bir trompet devinin bir aralar kasıp kavurduğu kenny clarke ve francy boland'ın big bandiyle çıktığı turneler ve yaptığı kayıtlar yeteneğine ve müzisyenliğine dair gayet mühim ve ikna ediciliğin ötesinde kanıtlar teşkil eder.

    muvaffak bey, akbank caz festivali kapsamında 14 ekim 2011 cuma akşamı crr'de şahane bir konser verdi. anonsta "sikstet" olarak duyurulan sextet, engin recepoğulları (tenor saksofon), elvan aracı (tenor trombon), carl fredrik orrje (piyano), per-ola gadd (kontrbas) ve davulda ferit odman'dan meydana geliyordu. 2 saatlik performans ekseriya hard bop bestelerinden oluşuyordu (ki avant-garde ve free jazz'la birlikte cazın en sevdiğim alt türü oluşundan kelli ayrıca mest ediciydi). söz konusu standartlaşmış hard bop materyelinin ilk kayıtlarının tamamen blue note çıkışlı olduğunu da söylemeliyim. 81 yaşındaki üstadın tonu, 1950'lerin sonları ve 1960'ların başlarındaki lee morgan, donald byrd, kenny dorham kayıtlarının parlaklığına, gevrekliğine ve sıcaklığına aynen sahipti. 78'indeki wayne shorter son yıllarda canlı performanslarındaki güçten düşmüşlüğüyle büyük hayal kırıklığı yarattığından, maffy'nin doğaçlamalarındaki yaratıcılığı, canlılığı ve formunun altını özellikle çizmek istiyorum. parça seçimlerinin ballad ağırlıklı olabileceği ihtimaline kendimi hazırlamışken, programın medium swing ve up tempo'lardan geçilmeyişi harika bir sürpriz yarattı.

    tenor saksofonun orta siklet şampiyonu hank mobley'den gelen üç kompozisyon hayli kulak doldurucuydu, engin recepoğulları da bu vesileyle kendini bu efsanevi ve kıymeti yeterince bilinememiş adamın izinden ne ölçüde gittiğini göstermiş oldu. başka bir tenor saksofon devi joe henderson'ın kaleminden çıkmış "recorda me" ise kesinlikle gecenin en muhteşem ve büyüleyici yorumuydu (ki bu parça benim için kenny dorham'a da aynı derecede aittir — bu nükte için lütfen bkz. #15337691). başka üç beste ise hard bop'un zirvede olduğu dönemin birinci sınıf piyanistleri sonny clark ve freddie redd ile "piyanonun charlie parker'ı" bud powell'ın kardeşi richie powell'ındı (sonny ve richie de maalesef erken ölen efsanelerdendir).
    falay'ın sidemen'i tahmin edebileceğiniz gibi hayli sağlam, herkesten çok iyi sololar geldi, fakat ferit odman'ın philly joe jones mükemmeliyetinde çaldığını hiç abartmadan belirtmek zorundayım (bilhassa "junka"daki solosunda yaptığı max roach quote'u inanılmaz sevindiriciydi).

    muvaffak bey'in her parçanın ardından besteci ve eser isimlerini belirtişi takdire şayandı (ha, miles davis gibi işi seyircinin bilgisine/cehaletine bırakma tavrı da aynı meşruiyettedir gözümde). bu esnalarda söylediklerine göreyse en sevdiği trompetçi cilfford brown, kendisi için tüm zamanların en iyi trompetçisiyse dizzy gillespie imiş (bana göreyse freddie hubbard ve/veya woody shaw'dur, kesin yargıya varmamak sanırım daha iyi).
    son kertede, yeniden harmonize edilerek bossa nova havasında icra edilen kız sen istanbul'un neresindensin, solo içermeyen ve melodi etrafında dönen kolektif swing şeklinde çalındı. ki hatırlanacağı üzere zamanında falay, don cherry'nin tarihi 1969 ankara konserinde (bkz: live ankara) yorumladığı geleneksel parçaların aranjmanlarını ve caza uygun harmonizasyonunu üstlenmişti.

    ek:
    setlist
    ———
    hank's tune (hank mobley)
    i'm gonna be happy (freddie redd)
    recorda me (joe henderson)
    so many stars (sergio mendes)
    junka (sonny clark)
    we six (donald byrd)
    tin tin deo (dizzy gillespie)
    this i dig of you (hank mobley)
    time (richie powell)
    roll call* (hank mobley)
    kız sen istanbul'un neresindensin?
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap