• daniel pennac'ın kullandığı dil*, yazın biçemi kitaplarının türkçe çevirilerinde anlatmakta olduğu konuya ne yazık ki asla oturamamıştır. çeviri ilkelerinden ve kuramlarından bihaber olan çevirmenler tarafından çevrilmişlerdir.

    örneğin "au bonheur des ogres"u çeviren selda arkan'ın -bu işi çeviriye ve yayına katkı programında yapmasına ve de fransız dışişleri bakanlığı'ndan destek görmesine karşın- ciddi bir emek ve katkı sunup sunmadığı tartışılır. mesela ben bu çeviriden tankların kuleleri* olduğunu öğrendim; aynı zamanda da ofiste nasıl oluyorsa büro*nun üstüne yaslanabildiğimizi; ve büronun da üstünde yazı falan yazılan, dört ayağının üstünde düzgün bir yüzeyi taşıyan bir şey olduğunu keşfettim... çeviri bir şey söylüyor gibiydi de(!); ehem, nasıl anlasam, anlamlandırsam, diye düşündüm, kıt aklımla beceremedim ve sonunda kitabı kapadım.

    yani aslında bu çeviride hatırlayamadığım diğer abukluklar dışında beni en çok etkileyen "namlu" kelimesini "kule" diye birebir uyduruveren ve "masa"yı da "büro" olarak bırakan bir çevirmenin nadide işinin akıllara ziyan güzelliği oldu... "babelfish" bile daha insaflı oluyor kimi zaman...

    neticede frenkçe bilmiyorsanız; danyal bey'in türkçesini okumayınız... vakit kaybetmeyiniz.
  • köpeklerin en sevdiği yiyecek şehirdir diyen muhteşem faransız.can yayınları teşekkür ederim i yayımladı son olarak.
  • bartleby, mon frere adlı kitabı 6 mayıs'ta çıktı.
  • süper kitapları olan, (misal: malaussene serisi, roman gibi) bir fransız amca... fransızdan adam çikmaz sözünün istisnası... belleville mahallesinin hayranı...
  • (bkz: okur hakları)
  • son yillarda kendini tamamen çocuk edebiyatina veren yazar. buram buram zeka, incelik ve insan sevgisi kokan kamo serisinin ilk dört kitabi türkçe'ye de çevrilmistir. büyük küçük herkesin okumakligi gerekir.
  • "okul sıkıntısı" adlı yapıtı insanlığa armağan etmiş yazar.

    "devlet dersinde" -ece ayhan'a selam çakayım dedim- öldürülen/ bezdirilen (bu bezdirilen içinde yer aldım ve mutluyum) çocukların anlatıldığı bir yapıt. can yayınları, barış behramoğlu'nun çevirisiyle yayımlamış. otobiyografimi, bugünümü yazmış sanki. cumhuriyet kitap'ta (sayı 1099, mart 2011) ali bulunmaz şöyle diyor: " o bilindik sözü şöyle değiştirirsek, 'her büyük insanın geçmişinde kötü bir öğrenci vardır.'"

    ben de, " oglum/ kızım senden adam olmaz." gibilerinden sözleri çok duymuş olanların özellikle okuması gerektiğini düşünür, öneririm. hem de şiddetli şiddetli.
  • okur hakları bildirgesinin yazarı. 1970 lerde daha çok siyasal konuları ele alan kitaplar yazarken, kendi deyimiyle “anlamlı” kitaplar yazmayı bırakarak, 1982 yılından itibaren çocuk edebiyatına yönelmiştir.
  • aklımda,la petite marchande de prose'a sebep, sevimli polisiye/macera kitapları yazmış bir yazar olarak dururken journal d'un corps'la bambaşka bir koltuğa oturmuş iyi yazar. yine neşeli, yine alaycı ama çok daha fazlası...
  • 2007'nin prix renaudot sahibidir.
hesabın var mı? giriş yap