ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
26 temmuz 2023 amerika kongresi ufo oturumu
-
az önce david grusch, david fravor (eski yarbay) ve ryan graves (eski teğmen) amerikan temsilciler meclisinde kongre üyeleri ve halk önünde yeminli ifade verdi. fravor ve graves şahit oldukları ufo karşılaşmalarından bahsettiler. sadece teknolojimizi değil, bildiğimiz fizik kurallarını da fersah fersah aşan bir fenomenle karşı karşıyayız.
grusch ise amerika'nın elinde sağlam halde (intact) insan yapımı olmayan araçların olduğunu yeminli şekilde tekrarladı. amerika'da bu yemin altında kongreye ifade verirken yalan söyleyemezsiniz. araçların yerlerini de bildiğini söyledi. araçları bizzat görüp görmediği sorulduğunda "topluma açık şekilde bunu söyleyemem, ama sizin yetkiniz var, özel olarak size söyleyebilirim" diye cevap verdi. ayrıca bu araçlarla beraber biyolojik varlıklar da ele geçirildiğini de söyledi.
birden fazla kişinin hem bu ufo/uap tarafından, hem de bu konunun dışarı açılmamasını isteyenler tarafından yaralandığını söyledi. cinayetler ve öldürülenler hakkında public olarak konuşamayacağından bahsetti. doğrudan iletişim halinde miyiz sorusuna özelde cevap verebilirim dedi. bakın bunları söyleyen adam istihbaratta görev almış çok üst düzey bir bürokrat. istihbarat içindeki görevlerinden biri de ufo/uap konusunu araştırmak. araştırdıkça pek çok şey buluyor fakat yetkisi olmasına rağmen kapılar ona kapatılıyor.
şimdi de spekülasyon kısmı: teori o ki, bu ele geçirilen araçlar lockheed martin gibi özel güvenlik şirketleriyle ortak olarak inceleniyor. hatta doğrudan o özel şirketlere devredilmiş de olabilir. bu şirketler de reverse engineering ile araçların nasıl çalıştığını vs anlamaya çalışıyorlar. fakat onlarca yıldır çok ilerleyemiyorlar. bob lazar 89'da ilk konuştuğunda en az 9 uzay aracı olduğunu söylemişti. grusch geçtiğimiz haftalarda verdiği röportajda en az 10 uzay aracının amerika'nın elinde olduğunu ve hatta ilk crash retrieval'ın mussolini italya'sında 1933'te olduğunu söylemişti.
bugünkü duruşma tarihi bir duruşma. amerikan ve dünya kamuoyunun önünde yeminli olarak ifade veren eski bürokratlar insan dışı bir medeniyete ait araçların amerika'da olduğunu söylüyor. yakın zamanda bu sırların artık saklanamaması için özel yasa tasarısı oylanacak ve bütün bu ufo ifşa dalgasının arkasında bi-partizan yani hem cumhuriyetçi hem demokrat kongre üyeleri var. kongre çoğunluğu lideri chuck schumer yasa tasarısını hazırlayan adam.
gülün, eğlenin, dalganızı geçin ama farkına da varın ki, tarihe tanıklık ediyoruz: sadece evrende değil, dünyada bile yalnız olmayabiliriz!
edit: ingilizcesi olanlar, iki buçuk saatlik duruşmayı buradan tekrar izleyebilir: https://www.youtube.com/…vy&ab_channel=gopoversight
esnaf esprisi
-
(yıllar evvelinde, saçlara geçici rasta yapılmış, bakkaldan birşey alınmış, çıkılacak...)
- annene temizlikte yardım ediyorsun herhalde?
- nasi abi annamadım?
- saçlarını süpürge etmişsin de aahhaha!
- ehe...
- ahahahahah!!!
ismail türüt'ün korona türküsü yapmaması
-
yapmaması insanlık adına olumlu bir gelişme, şu günlerde böyle bir felaketi daha kaldıramayabilirdik. öte yandan trending topic olmuş her konuda şarkı yazabilen türüt; karantinada değilse şayet bu fırsatı da kaçırmaz, virüsle ilgili bilgi vererek başlayıp dini ve milliyetçi duygulara hitap eden, virüse ve çinliler'e saydırarak diplomatik krize de yol açacak bir türkü patlatırdı.hadi gelin ismail türüt kafasıyla bir türkü yapıp beraber ter atalım :
-ismail türüt mode on-
rakifelır rotşidler * oturdi plan yapti, *
dunyanin nufusini toptan azaltacakti.
çin'de bir virus çıkti, deduler ki corona;
bu millet imanlidur; evelallah kor ona!
köpek yedu doymadu bu şerefsuz çinluler,
fare yedu doymadu da bu şerefsuz çinluler;
yarasa hayvanundan acep ne isteduler,
yarasa hayvanundan da bilmem ne isteduler!
yarasa çorbasundan olur mi helal gida,
mete han'dan berudur kahpelik çin'de moda! *
millete bela oldi bu aşağuluk corona,
dunyaya bela oldi bu aşağuluk corona!
(nakarat x2)
oy corona corona da,
bela oldi dunyaya.
komunis çin yuzunden
düştum karantinaya!
(tulum solo)
el ele tutuşmaya inan ki korkayirum,
uykumda geceleru sel gibi terleyirum.
maskeler karaborsa, bir tane alamadum;
markette bir damlacuk kolonya bulamadum.
(nakarat x2)
oy corona corona da,
bela oldi dunyaya.
allahsuz çin yuzunden
düştum karantinaya!
-ismail türüt mode off-
klibin senaryosu bile belli. ismail türüt sahne alacağı bir düğünde kız tarafının çinli olduğunu görünce terler içinde kalarak bu türküyü patlatıyor: ''çin'de bir virus çıkti, deduler ki corona''
hoşlanılan kişiyi görmezden gelmek
-
akıllara freud'un şu sözünü getiren durum;
"bir insan bir yere bakıyorsa, orada ilgilendiği bir şey vardır. bir insan bir yere hiç bakmıyorsa, orada ilgilendiği bir şey kesinlikle vardır."
yaran facebook durum güncellemeleri
-
sabah uyandım evdeki saati bir saat geri aldım, kardeşim kimse almamıştır diye geri almış, zaten saat otomatik geri almış. şuan temmuz ayındayız. telde 8 duvarda 9 arabada 10 evde 15
yozgat'ta kaza yapan sebze kamyonunun yağmalanması
-
şimdi bu insanlar aç mı?
hayır.
sadece karakter yoksunu her biri.
bizim asıl handikapımız da bu maalesef.
gal arısı
-
dryocosmus kuriphilus yasumatsu (hymenoptera: cynipidae), dünya genelinde kestanenin en önemli böcek zararlısı olarak bilinmektedir. kestane üretiminde önemli kayıplara neden olduğundan avrupa bitki koruma organizasyonu'nun karantina listesinde yer almaktadır.
eylem tok
-
vize istemeyen ve en erken kalkan uçak mısır uçağı olduğu için apar topar mısır uçağına binip ülkeden kaçmışlar ve mısır'dan da 3. bir ülkeye geçmişler. kendisinin vizesi var ama oğlunun yokmuş iddialara göre. yani gideceği ülkeler sınırlı.
kırmızı bülteni yiyince göreceğiz bakalım ne bok yiyeceksiniz. telefonları ben almadım da diyemez çünkü hts kayıtları var. belki telefonları almasa, yaralılar telefon açacaktı ve erken müdahale ile o adam kurtulacaktı. bu nasıl bir vicdansızlıktır.
en büyük acıları, üzüntüleri, hastalıkları, utançları yaşamadan ölmezsiniz inşallah ailecek.
zorunlu edit : avukat ordusuyla, sosyal medyada haklarında yazılan olumsuz yazıların kaldırılması için 4 koldan ellerinden geleni yapıyorlar. ekşi sözlük yönetimi ile de iletişime geçtikleri, haklarındaki olumsuz yazılarını kaldırılmasını talep ettikleri iddiası var. yakında bu başlıktaki entryler silinmeye başlanmaz umarım.
erdoğan'ın istanbul'da 45 günde 39 miting yapması
-
ben en çok havalimanının açılışını kaç kere yapar diye merak ediyorum.
hamileyken sigara içmek
-
7 aylık hamile sigarayı bi türlü bırakamamış bi arkadaşım vardı. doktorun dediği 3 tane iç bari lafını 3 tanenin zararı olmaz olarak algılamıştı zavallım.
ha tabi bu 3 tane ile kalmadı ve içtiği sigara sayısı günde bildiğin 10'u geçmeye başladı. bi gün birlikte kontrole gittik. doktora "sizin dediğiniz 3 tane sigarayı günde 10'a çıkardı" diye şikayet ettim. doktor ultrasona aldı kızı. yak dedi bi sigara.
yuh dedim içimden doktora bak. arkadaşım şaşırdı tabi. yak dedi doktor yak...
yaktı arkadaşım. bak şimdi sana ne gösterecem dedi ve 3 boyutlu ultrasonda arkadaşım içine bi nefes çekerken doktor da o sırada bebeğin yüzünü zoomladı...
ben hayatımda böyle bi irkilme böyle bir rahatsız yüz ifadesi daha önce görmedim arkadaş.
off off!
sigara içerken keyif alan insanlardanım. bırakmayı da düşünmedim hiç. muhtemelen de başlayacam yine sütten kesilince miniğim. şu sıralar 5 aylık hamileyim. ama bana hamileyken sigara içmeyi savunmayın, yapmayın etmeyin.
1 sigara; en fazla 10 fırt bilemedin 15 nefes olsun. 15 nefeslik zevk için değer mi o ifade bilemedim.
o ifadeyi unutmam mümkün mü?
unutulur mu?
trt muhabirini ısıran zombi nine
-
filistinli ninemiz, adı alemmiye hammude'ymiş. vefat etmiş, allah rahmet eylesin.
kendisiyle "yapılmaya çalışılan" röportajda komik görüntüler oluşmuş :)
işte o nine
istanbul emniyet müdürlüğü'nün kaz açıklaması
-
kazların kadınlara ait olduğunu iddia eden emniyet’in açıklmasıdır. bu kadar olmaz, bu kadar olmaz...
avrupa edebiyatı
-
genellikle yunan ve latin edebiyatiyle basladigi kabul edilen ve evrensel yazarlarin buyuk bir bolumunu yetistiren kita edebiyati.
avrupa edebiyati genellikle yunan edebiyati ile baslatilir. yani homeros'un destanlariyla baslar. ilk oyunlar euripides, aristophanes, ilk fabl ornekleri aisopos ilk siirler homeros , sappho ve hesiodos tarafindan hep bu donemde verilmistir.
yunan edebiyatinin kismi devami sayilan latin edebiyatinin en onemli ismi hic kuskusuz vergilius'tur. homeros'un latin edebiyatindaki temsilcisi sayilan vergilius, aenis adli destaniyla meshurdur.
latin edebiyatinin bitimiyle birlikte uzun bir duraklama donemine giren avrupa edebiyatinin imdadina ortacag baslarinda ingiliz chaucer'la birlikte italyan sairler kosar. ozellikle italyan edebiyati, hic kuskusuz altin cagini ortacagda yasamis ve avrupa edebiyatina da canlilik katmistir. dante, petrarca, boccacio gibi uc buyuk italyan isim avrupa edebiyatini derinden etkilemistir.
yenicag baslarinda ispanyol yazar cervantes don kisot adli romaniyla avrupa edebiyatina yeni bir yon vermis ve roman turunun gercek anlamda kurucusu olmustur. iste tam da bu donemde avrupa edebiyati ikinci altin donemini yasamistir. ingiltere'de shakespeare , marlowe, john milton; ispanya'da cervantes, fransa'da moliere, jean racine, montaigne; italya'da tasso gibi isimler avrupa edebiyatini zirveye cikarmislardir. bu yazar-sairlerle birlikte avrupa edebiyati aydinlanma donemi'ne girmis, ve artik avrupa sinirlarini asarak tum dunyayi derinden etkilemeye baslamistir.`
eserlerini felsefik ogelerle susleyen fransiz yazarlar jean jacques rousseau , voltaire, montesqio , denis diderot'nun yaninda, ingiliz yazarlar henry fielding, daniel defoe ; alman yazar-sairler goethe, schiller, holderlin aydinlanma doneminin onemli isimleridir.
18. yuzyil sonlarinda ve 19. yuzyil baslarinda ise yavas yavas modern edebiyatin temelleri atilmaya baslanir. artik yazarlar romanlarinda yorum yapmak gibi bir basitligine, ya da oyunlarinda 3 birlik kuralina uymak gibi bir zorunluluga gerek duymayacakti. zaten modern siirin ve romanin kuruculari hep bu donemde yetismistir. rusya'da puskin rus siirini kurarken, yakin arkadasi gogol ayni donemde rus romaninin ilk onemli orneklerini vermekle mesguldu. ingiltere'de lord byron, shelly, samuel taylor coleridge gibi romantik sairler modern şiire yaklaşırken, jane austen ve thackeray gibi romancilar modern ingiliz romaninin ilk onemli orneklerini verdiler.
19.yuzyilin ikinci yarisi ise hic kuskusuz sadece avrupa edebiyatinin degil dunya edebiyatinin de zirvesidir. en buyuk sairler en buyuk romancilar, en iyi öykü yazarlari bu donemde yetismistir.
fransa'da siirde victor hugo, charles baudelaire, paul verlaine, theophil gautier, stephen mallarme, arthur rimbaud, alphonse de lamartine; romanda honore de balzac, gustav flaubert, stendhal, emile zola, goncourt kardesler, aleksandir dumas, alphonse daudet, pierre loti; oykude en buyuk fransiz oyku yazari sayilan guy de maupassant gibi en onemli isimlerini 19. yuzyilda yetistirmistir.
rusya'da siirde, lermontov; oykude anton cehov, maksim gorki; romanda dostoyevski, tolstoy, goncarov, turgenyev gibi dev isimler yine 19. yuzyilin ikinci yarisinda yasamistir.
ingiltere'de oyku'de katharine mansfield ; romanda charles dickens, thomas hardy, robert louis stevenson, walter scott, george eliot, bronte kardesler ; siirde robert browning, alfred lord tennyson, rudyard kipling gibi isimler 19.yuzyilin ikinci yarısının onemli ingiliz yazarlaridir.
italya'da modern romani kuran alessandro manzoni, yunanistan'da modern siirin ilk büyük ismi konstantin kavafis, norvecte bjornson, polonya'da nobel odullu sienkievicz, macaristanda milli sair sandor petofi, finlandiya'da milli sair elias lonrott gibi isimler hep 19. yuzyilın ikinci yarısında yasamis ve adlarini dunya edebiyati tarihine yazdirmislardir.
20. yuzyilda avrupa edebiyati cesitlilik kazanmis, ust uste yeni akimlar, yeni turler ortaya cikmistir.
oldukca zengin ve bir o kadar da karmasik bir donem olan 20. yuzyil avrupa edebiyati, artik dunya piyasasinda yalniz degildir. bir yandan yukselen yeni guc amerika edebiyatta da agirligini hissettirmeye baslarken, ote yandan kimligini bulmaya baslayan latin amerika ulkeleri ozellikle gabriel garcia marquez ve jorge louis borges ile birlikte etkisini gostermeye baslamis, uzakdoguda ise ozellikle japon yazarlar kawabata, osima gibi dunya capinda yazarlar yetistirmis, diger yandan hintliler tagore gibi dev bir ismi dunya piyasasina sunmustur.
iste edebiyatin boylesine guclu oldugu bir donemde avrupa edebiyati da yenilik pesinde kosmustur. james joyce , robert musil ve carlo emilio gadda dil, teknik ve bicim; marcel proust ve virginia woolf zaman; robert musil uslup ve franz kafka icerik, bakimindan modern romani bicimlendirirken, bernard shaw, luigi pirandello, samuel beckett ve berthold brecht tiyatroda devrim yapmaya baslamislardi bile. mayakovski, william butler yeats, paul eluard, louis aragon, yannis ritsos gibi isimler diger kita sairleri olan pablo neruda ve tagore'a paralel konularda siirler yaziyorlardi.
fransa'da nathalie sarraute, alan robert grillet, claudo simon gibi yazarlarin onderliginde yeni roman akimi romana bir yandan yeni yon verirken, diger yandan kahramani devre disi birakarak romani cikmaza surukluyorlardi. ote yandan thomas mann, andre gide, yasar kemal gibi yazarlar klasik romana nispeten sadik kalarak , romanlarini herkesin anlayabilecegi yalinlikta yaziyorlardi.
italya'da ise italo calvino (metaforik), umberto eco (postmodern) gibi yazarlar bambaska dogrultuda yapitlar uretiyorlardi.
netice itibariyle avrupa edebiyati edebiyat dunyasina yon veren edebiyattir. avrupa edebiyati bu ozgunlugunu 20. yüzyıl sonlarina dogru yitirmeye baslamis gibidir, bircok elestirmenin gorusu de bu yondedir. ozellikle latin amerika ve uzakdogu edebiyati avrupa edebiyatini etkisi altina almaya baslamistir. sonu karanlik gorunen bu edebiyatin bakalim ikinci bir aydinlanma donemi olacak mi...
canlı yayında depreme yakalanan cnn spikeri
-
beraber daha nice sallantılar yaşamak istediğim kişidir.