• faşist italyaya ve nazi almanyasına müzik sunmayı reddedecek kadar hümanist düşünceye sahip, müziğini satmayan büyük şef
  • gelmiş geçmiş en önemli orkestra şeflerinden; hatta bu işin en önde flama taşıyanlarından olan mühim italyan. işin ilginç tarafı, bu paye kendisine tek bir tane bile mahler kayıtı olmamasına rağmen rahatlıkla verilebilmiş durumdadır. internetlerde rahatlıkla bulunabileceği üzere, orkestra üyelerini provalarda feci şekilde haşlamaları ve fırçalamaları da meşhurdur. provalardaki feci fırçalara, aşağılamalara, vs... rağmen; aktif olarak müzik yaptığı dönemlerde dünyanın bazı en önemli müzik kurumları/oluşumları, kapasitesinden ve müziğe/müzisyene kattıklarından ötürü, adamın neredeyse ölene kadar peşinden koşmuştur. bu azar hususuyla ilgili şunu da belirtmek isterim: şu ligde koşturan döneminin üstün şefleri arasında -bildiğim kadarıyla- amerika'da sadece kendisine epey müsamaha gösterilirmiş fırça atma hususunda. leopold stokowski, fritz reiner gibi önemli şeflerde bile o kadar olmayan bir imtiyazdan bahsediyoruz.

    hiç mahler kayıtı yok dedim yukarıda; olay, amiyane tabirle, -artık avrupa ve/veya new york'ta aralarında ne geçti bilmiyorum- mahler'e hafiften gıcık olmasından kaynaklanıyor. mahler'le olan yönetimsel/yöntemsel zıtlığının* haricinde bence bu durum biraz da bruckner/mahler tarzı eserlerin pür "kağıtta ne yazıyorsa o olacak; o sesler, o şekilde çıkacak aga!" mantığıyla pek de realize edilebilirliğinin olmamasından kaynaklanıyor (zaten bildiğim kadarıyla bruckner yönetmişliği/kayıtı da bir iki tanenin dışında pek yok.).

    mahler/bruckner tarzı eserlerle pek işi olmadığını belirttim. opera olayının membağı italya orijinli olmasına ve wagner konusunda da normalde bir italyan şefin anlaşılır şekilde tepki görmesinin normal olduğu dönemde yaşamasına rağmen epey wagner de yönetmiş olması da, bence yukarıda belirttiğim durum bazlı da düşünüldüğünde, ilginç ve de aslında biraz ters bir durumdur.

    dediğim gibi mahler'in dönemdaşı bir şef. dolayısıyla kayıt teknolojilerinin yeni yeni yaygınlaşmaya başladığı vakitlerde yaşamış. stereo dönemine ise hayatının sonlarında yetişebiliyor. bu sebeple de stereo kayıtı var olmakla beraber sıfıra yakın. her ne kadar muhtelif mono kayıtları günümüzde de güzelce dinlenebilir hale getirilse de; insan, kayıtlarının çoğu stereo olsa ne güzel olurdu diye düşünmeden edemiyor.

    velhasılı kelam, youtube vs... gibi olanaklarla kolayca erişebilir halde iken her klasik müzikseverin mümkün mertebe dinlemeye çalışması gereken bir şef toscanini. entry'i kendisinin stereo bir wagner kayıtı ile bitireyim: https://www.youtube.com/watch?v=alsbfs7ddes

    -----
    *: bahsettiğim bu yöntemsel/yönetimsel zıtlıkla alakalı olarak: (bkz: klasik müzik yorumlarında romantik analitik ayrımı/#33616397)
  • damadı ünlü piyanist vladimir horowitz ile beraber çaykovski'nin 1. piyano konçertosunu kaydetmiş olan kıymetli italyan maestro. buyrun
  • müziğin içsel dinamiklerini, kendi terminolojisi içinde, deriyi yırtarak fırlayan kırılmış kemikler misali dışarıya çıkaran karındeşen şef. nasıl hastasıyım belli değil..

    şuradan (bkz: #3569051) hareket alıp görselleştirmeye çalışırsam stokowski veya beecham gibi her sesi bir renge çeviren monet-vari, ya da karajan gibi mükemmel renk-ışık-kompozisyon dengesine ulaşan raphael-vari bir anlayış yerine sadece sert karakalem resim şeraitleri içinde dolaşır. buna örnek olarak da rembrandt'ın eskizlerini söyleyebilirim. ışık ve karanlık arasında gidip gelen siyah beyaz yorumları vurgu ya da basınç seviyeleriyle varolur. renklere ve tempo serbestisine yer olmayan benzersiz müzikal dünyasında eserleri sadece basınç, keskinlik, kuruluk ve ışıksal değişikliklerle kavrarız. ayrıca tarihte, 70, 80 yıllık kayıtlarıyla "orada olma heyecanı"nı plak ya da cd üzerinden verebilen -furtwangler ile birlikte- iki şeften biridir.

    toscanini dinleyici veya besteci ile iletişim kurmak yerine ikisini de kendi terminolojisine çeker. müziği buna niyetli olmayan dinleyici için "gereğinden fazla yoğun, karanlık ve egosantrik" iken böyle bir yolculuk için çoktan bavulunu toparlamışları sarsıcı bir deneyim beklemektedir.
  • ölümünün 54'üncü yılında ali murat hamarat'ın kaleminden hikayesi ve bir performansıyla jiyan'a konuk olmuş "büyük şef".

    illa ki birini öldürecekse musollini'yi öldürmek istediğini söyleyen bu adam, baskılara karşı mücadele etmiş ve italya'nın kara gömlekli bakış açısına rağmen sanatını icra etmiştir. tam da bu nedenle mühimdir, çok mühim.

    türkiye'de sanatı başbakan aşığı nihat doğan'a atfedenler için utanma nedeni olabilecek denli güzel insan.
  • insanlari haslamasiyla da ünlü olan klasik müziğin bilinen isimlerinden. canto di mignon eseri favorimdir. milleti azarlarken italyanca ile ingilizce arasında gider gelir. you have eyes on your feet der sayın üstad.d
  • olağanüstü bir şeftir. müzisyenlerin kafasına baget fırlatıp kırmasıyla da ünlüdür. orkestra üzerinde inanılmaz bir kontrolü vardır. (bkz: die walküre) viyana'da * adlı interaktif müzik müzesini ziyaret ederseniz orada orkestra şeflerine ait bölümde sergilenen bagetinin de kırık olduğunu görebilirsiniz.
  • gelmiş geçmiş en büyük orkestra şeflerinden biridir.
  • 1867-1957 yılları arasında yaşamış ünlü italyan kompozitör. faşizm ve nasyonal sosyalizme karşı takındığı tavırla da hatırlanmayı hak eden büyük bir bestecidir.
hesabın var mı? giriş yap