*

  • ikinci dünya savaşında tokyo'ya yapılmış önemlice bir hava saldırısı.
  • 1942 yılında, japonya amerikalıları önüne katmış güney pasifik'i süpürmektedir. uçak gemisi hornet etrafına kurulu ufacık tefecık bir can tadında bir grup sessizden sessizden japonya'ya yaklaşır. 500 mil kala hornet ruzgara karşı döner ve ya allah çekip 36 knotta gazlamaya başlar. albay james doolittle komutasındaki 15 adet b-25 (mitchell olmalı) bombardiman uçağı güç bela havalanır, gider tokyo'yu vurur. uçaklardan biri düşer. biri rus kontrolündeki vladivostok'a kalanı çin'e iner.

    verilen maddi hasarın hiçbir etkisi yoktur ama manevi hasar çok büyük olmuştur. amerikan morali tepeye vurmuş, japonlar imparatorlarını bombalanmaya maruz bırakmanın utancıyla kıpkırmızı kesilmişlerdir.
  • amerikalılar b-25'lerin çin'den havalandığını duyurur. japonlar döner çin'e daha bir dalar. kabak çinliler'in başına patlar.
  • pearl harbor filminin son yarim saatinde etraflica anlatilan olay.
  • pearl harbor sonrasında amerikan hükümeti bir misilleme yapmaya karar verir, bu misilleme aynı zamanda "yıkılmadık ayaktayız" tadında bir şey olmalıdır. nihayet japonya'ya şok bir baskın düzenlemeye karar verirler. ilk bakışta çılgınca görünen ve bombardıman uçaklarıyla japonya'nın dibine girerek bomba atıp geri dönmekten oluşan plan, son bakışta da çılgınca görünmektedir, üstelik de risklidir. pasifikte fırtınalar estiren japon donanmasının "hoop noluyo lan nereye" diyerek uçak gemilerini bombalaması durumunda abd büsbütün çökecektir, yine de planı uygulamaya koyarlar. tazecik yarbay james doolittle (ki kendisi ne o güne dek, ne de o günden sonra aktif olarak savaşmamıştır) komuta etmeye gönüllü olur, artık herşey hazırdır.

    ilerleyen aylarda midway'de de görev alacak olan uss hornet; 2 nisan 1942 günü, her an havalanmaya hazır 16 adet b25 mitchell ile yola çıkar. yolda uss enterprise ile birleşir ve enterprise ve çetesinin korumasıyla güle oynaya yola devam eder. 18 nisan sabahı japonya'ya yaklaşırken farkedilen grup, kendilerini görenleri ortadan kaldırır, ancak işlerini şansa bırakmak istemediklerinden saldırıyı başlatırlar. zamanından önce havalanan uçaklar tokyo başta olmak üzere yokohama, kobe, osaka ve nagoya'daki askeri hedefleri ve sanayi bölgelerini vurur, fazla bir direnişle karşılaşmadan ve uçak kaybetmeden görevi tamamlarlar.

    ne var ki bu başarılı ekip tamamen bahtsız bedevilerden kuruludur. dönüş yolunda gece olmaya başlamıştır, hava felakettir, üstüne üstlük erken havalandıkları için yakıtları da tükenir. 16 uçağın 15'i çin'e iner (çakılır demek daha doğru olacaktır sanırım), kalan tek uçak da rusya'ya iner*. "oh be kara gibisi yok valla, yaşasın" diyen ekip erken konuşmuştur; bir kısım mürettebat esir düşer, kalanlar da çinlilerin ve oradaki amerikalıların yardımıyla kurtulur. esir düşenlerin bir kısmı idam edilir, bir kısmı sağlıksız koşullar yüzünden ölür, kalanların da kurtulması için savaşın sona ermesini beklemesi gerekmektedir. grup ayrıca çin'e ayak basar basmaz çinlilere de talihsizlik bulaştırmıştır; amerikalıları bulmak isteyen japon ordusu, bu uğurda binlerce* masum sivili ortadan kaldırır.

    dönüş yolunda doolittle'ın kafası karışıktır ve moralman pek de iyi durumda değildir. vurdukları hedeflerde kayda değer zarar yaratamamışlardır, ayrıca adamlarının bir kısmını ve uçakların tamamını kaybetmiştir. "mahkemede ne desem acaba" düşüncesiyle ülkesine dönen doolittle aslında kahraman olmuştur da haberi yoktur. halkın ve ordunun moralini yükselten bu göreve liderlik etmesi kendisine bir adet onur madalyası* kazandırır; ayrıca iki rütbe birden yükselerek bir anda tuğgeneral olur. ölen mürettebat için "cesurca savaştılar", esir düşenler için "kalbimiz sizinle" denmiş; çinlilerin kayıpları ise istatistik haline gelmiştir.*

    baskının askeri açıdan en önemli sonuçlarından biri de japon ordusunda dalgalanmaya neden olmasıdır. uçakların amerika'dan ülkelerine kadar uçtuğunu düşünen japonlar, amerika'nın üstün bir uçak teknolojisi yarattığını düşünerek hava kuvvetlerinin büyük kısmını olası bir saldırıya karşı savunma amacıyla geri çağırırlar. güç dengesindeki bu değişim, sonraki aylarda yaşanan pasifik savaşlarında japon hava desteğinin nispeten zayıflamasına neden olmuştur.
  • bu harekatı kendi halimle biraz inceledim, bazı önemli noktalarını belirtmek gerekirse:

    abd için japonya ana karasını bombalamak o tarihte gerçekten zor ve riskli bir şeydi. mesafe çok uzaktı adeta imkansız gibiydi. ama pearl harbor'a misilleme yapılması gerekiyordu. emir büyük yerden başgan ruzveltten gelmişti..

    uçak gemilerindeki uçaklar o devirde hafif, bombardımandan ziyade avcı niteliğinde ve mühimmat kapasitesi sınırlı uçaklardı. ilk kez bir uçak gemisinden diğerlerinin iki üç misli ağırlıkta büyük uçakların kalkması gerekiyordu.. ama nasıl?

    öncelikle karada denemeler yapıldı. futbol sahası çizgileri gibi carrier'lerin pist ebatlarında yerler çizildi.. denemeler yapıdı. aday bombardıman uçakları arasında eleme yapıldı, kalkabilecek en makul olanı b25 olarak tespit edildi. diğer adaylara göre hafif bir uçaktı ve açıkçası pek işlevsel değildi. mesela uçan kale olarak bilinen b17 ye göre sinek gibi bir siklete sahipti.. ama gemiden kalkabilecek en uygun uçaktı ve neticede seçildi.

    ilk defa denenecek bir operasyondu.. uçakların menzilin uzak olması nedeniyle modifiye edilmesi gerekiyordu. bunun için gereksiz ağırlıklar atıldı, ek yakıt tankları eklendi, depolar üç misline çıkarıldı, kuyruk kısmına makineli tüfek koyuldu.. buna rağmen gemiye geri dönme imkanı yoktu, yani uçaklar kalkacak ve geri dönmeyecekti.. bu nedenle sovyetler'den vladivostok civarına iniş izni istendi, ama stalin batıda nazilerle uğraşmaktaydı ve doğuda bu inen uçaklar yüzünden japonlarla savaş çıkmasını istemiyordu.

    uçaklar japonya'yı vurup, çin'e ineceklerdi.. bu arada mançurya bölgesinin işgal altında olduğunu belirtmekte fayda var.. aslında en vahim durum da budur.. epi topu 15 uçak ve çin topraklarına inen 75 abd mürettebatını bulmak için japonlar, -kaynaklara göre değişiyor- 20 bin ila 80 bin çinli köylüyü kesmişlerdir.

    düşünsene, köyü japon askerler basıyor olan biten bir şey yok, nerde amerikan pilotları diyorlar, buraya kimse gelmedi diyorsun haklı olarak, inanmıyor komple yakıyorlar köyü, tecavüzler kıyımlar.. sonuçta kaynaklara göre 8 amerikan askerini bulabiliyorlar ama binlerce insanın kanına giriyorlar..

    atom bombası atmasaydı amerikalılar haklı diyeceğim ama ikisi de haksız şerefsizler bu savaşta.. japonların pearl harbor baskını çok hafiftir aslında.. onların doğu asya'da yaptığı işgaller ve kıyımlar ayrı bir inceleme konusudur. nazi almanyasının bir benzeridir..

    japonların bu şerefsizliklerine karşı, abd ayrı bir şerefsizlik yaparak hiroşima'da sivil halkın üzerine atom bombası atmıştır. suçlu japon rütbelilerinin cezasını, çoluk cocuğa uranyon bombası atarak silmişlerdir. kağıttaki yanlış yazıyı silmek yerine buruşturup çöpe atmışlar, sonra da o çöpü benzin dökerek yakmışlardır..

    edit imla
  • abd hava kuvvetleri komutanlığının resmi twitter hesabı baskına katılan son pilot dick cole'ün bugün* 103 yaşında hayata veda ettiğini duyurdu. teğmen dick cole baskın esnasında yarbay james doolittle'ın yardımcı pilotluğu görevini üstlenmişti.

    https://twitter.com/…ein/status/1115678713629368322
  • island hopping doktrini ile mainland japonya'yı b17 ve b29 ağır bombardıman uçaklarının norden bombsight nişangahının ortasına oturtmadan önceki ilk abd akını.

    tesiri, yarattığı yıkım ile değil de evinde oturan bir japonun okyanusun ötesindeki bir ülkenin uçağının çatısını titreterek geçmesi ve kayınçosunun çalıştığı fabrikayı bombalaması neticesinde "nasıl yani ya?" sorusunu sordurtmasıyla ölçülmelidir.

    kutsal bilgi kaynağına bir hediyem olsun, çok benzer bir akını falkland adaları savaşında ingilizler tek bir vulcan bombardıman uçağı ile, beyin kanatan bir ikmal/strateji/combat readiness kombosuyla yapmışlardır. atılan bombaların isabet oranı rezil (sanırım bir tanesi pisti vurmuştu) olsa da arjantinliler "vulcan geri gelecek" korkusu ile gerilmişlerdir.

    bir edit yapıp bulabilirsem kaynakları ekleyeceğim.

    edit: operation black buck
  • pearl harbor baskınına yönelik ilk önemli abd misillemesidir. japonya abd donanmasını büyük oranda ortadan kaldırdıklarını düşünmektedirler. ancak altı aydan kısa bir sürede donanma kayıplarını telafi etmiş dahası uçak gemisi filosu ortadan kalkmadığı için misilleme şansı elde etmiştir.

    harekatın iki önemli sonucu olmuştur. ilki japon imparatorluk ailesine yönelik bir saldırı olarak kabul edilmiş olmasıdır. imparatorun meşruiyeti ilahi güçlere dayandığı için bu japonyada infial etkisi yaratır. ikinci sonuç ise midway muharabesinin amiral yamamato tarafından yönlendirilmesidir. yamamato amerikan uçak gemisi filosunun yok edilmesi gerektiği fikrini tüm japon üst yönetimine kabul ettirebilmiştir. zira yamamato pearl harbor harekatının orta vadede bir başarısızlık, uzun vadede ise bir felakete gebe olduğunu bilmektedir.

    sonraki dönemde midway tuzağın kurma imkanı elde eden yamamato'nun en büyük talihsizliği ise amiral nagumo ile birlikte savaşmak zorunda kalmasıdır neyse sonraki tabi başka bir konu.

    dolittle baskını savaşı pasifik'e sürüklemesi bakımından önemlidir. japonlara göre amerika pearl harbor saldırısından sonra kabuğuna çekilmeli ve savaştan izole hale gelmeliydi ancak baskın göstermişti ki, amerikan savaş makinesi daha ısınmamıştı bile. midway saldırısı da göstermişti ki, amerika bir tür hidra idi. yok edildikçe büyüyordu. mercan denizi savaşlarında gemi üstüne gemi kaybeden amerika midway adasında üstü yerle bir olan amerika, üç torpido filosu kaybeden amerika, pike filosu sayesinde japon uçak gemisi filosunun içinden geçer. ironik olarak japonya'nın o kadar yolu gelme sebebi aslında tam da budur. kısaca yamamato aslında işlerin çoktan bittiğini artık bilmektedir. şüphesiz amerika'nın gücü çok iyi bir ordusu olmasından veya üstün teknolojisinden gelmemektedir. japon ordusu savaşın ilk döneminde hem nitelik hem de sayı bakımından amerika ordusundan kat kat üstündür. ancak amerika vuruldukça büyümekte öldükçe çoğalmaktadır. japonya bir ülke ile değil bir kıta ve ayrı bir gezegenle savaşmaktadır. nitekim savaş sona erdiğinde küllerinden yükselen en büyük güç de o olacaktır.
hesabın var mı? giriş yap