büyüleyici
-
olağanüstü çok etkileyici, aşırı beğenilen
-
"deneyimin bizi bunca ürkütüşünün nedenlerinden biri de bu: dünya, hem içsel, hem de dışsal olarak ansal büyüleyiciliği olan bir yoğunlukla yüklenir." rollo may - the courage to create
"(...); zaten genellikle büyüleyicilik olgusunun anlamı, azgınlık derecesine varmış ve sınırsız bir çekicilikle zirveye oturtulmuş bir dişilikten başka bir şey değildir; bundan yola çıkılarak da, büyücülük* hep mükemmel, hatta kadınlara özgü yegane hadise ve iş olmuştu; erkeklere özgü bir cadılık ustasına rastlanmamıştır -aksine doğal olarak da bunda daima aşk müthiş bir rol oynuyordu; aşk büyüsü, doğal olarak tercih edilen bir nesneden çok, bütün büyüleri içeren bir kavram olarak kabul edilmelidir." thomas mann - joseph und seine brüder
"yılanlardaki büyüleyici güç. -kulakları işitmediğinden mi?" elias canetti - die stimmen von marrakesch
"elhamra'da insan, musiki ile mimarinin aynı kaynaktan, yani matematik'ten fışkırıp birleştiklerini anlar. monoton, büyüleyici, hep aynı zengin kafiyelerle örülü bir şark şarkısı; ağır, tutku dolu bir ilahi; insan uzun zaman elhamra'yı seyrettiğinde, düşüncesi böyle yavaş ve mistik bir dalgalanma kazanıyor." nikos kazancakis - ispanya, yaşasın ölüm
"ölüm, onun sedirdeki boşluğuydu işte, o kadardı: büyüleyici, esritici bir yanı olmadığını o gün anlamıştı. bir şeyin birdenbire yerinde olmaması, ama aynı tiktakın sürüp gitmesiydi ölüm." tomris uyar - yaz düşleri / düş kışları
"germen kökenli eşseslisinin yanına eklenen argodaki 'cool' sözcüğü, belki de 'büyüleyici, mükemmel' anlamındaki batı afrika kul sözcüğünden alınmıştır." steven roger fischer - dilin tarihi
(ilk giri tarihi: 2.2.2017)
(bkz: sehhar)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap