• - usulünce hazırlansaydı,
    - 26 soru sorup tek cevap istemek gibi sikko bir yöntem izlenmeseydi,
    - içine dokunulmazlıkları, kıyak emeklilikleri falan da halkın iradesine sunan maddeler eklenseydi,
    - halamın taşakları olsaydı,
    - seçmenler iktidar tarafından tehdit edilmeseydi

    çok süper bi anayasa olacaktı ve daha büyük bir oranı tatmin edecekti. kuzu postunda kurt geçirmek kolay değil neylersin?
  • halen birilerinin "ama 82 anayasasını da hiç kimse sevmiyodu ki ne yani o mu kalsaydı hey allem yareppim!" diyerek demagojiyle savunmaya çalıştığı anayasa değişikliğidir.

    kardeşim hayır diyenler "biz 82 anayasasını çok seviyoruz kenan evren iyiki bize böyle bi anayasa hazırlamış" diye ortalıkta dolanmıyolar zaten. sorun şu ki akp meclisteki ezici gücünü kullanarak anayasa değişikliğini "tek başına" yapmıştır. bunun en önemli nedeni de akp'nin 2007 seçimlerinde aldığı %46.6'lık oyun meclisteki sandalyelere %60'ın üzerinde yansıtılmış olmasıdır (550 sandalyeden 341'i). bu sayı neredeyse anayasada aranan en büyük nitelikli çoğunluk olan 2/3'e bile ulaşıyor. istikrar için demokrasiyi katleden bu sistemin mimarı kenan evren'den başkası değildir. böyle bir sistem mecliste koalisyon olmadığı sürece hükümetleri diktatörlüğe yaklaştırmaya yetmektedir, 82'den beri görüyoruz bunu zaten. akp bu anayasayı çıkartırken meclisteki iki büyük muhalefet partisinin olurunu almaya bile gerek duymamıştır. iktidarın anayasa değişikliği yaparken muhalefeti kaale bile almadığı bir ülke demokrasiyle yönetiliyor olamaz, olsa olsa demokrasiyle yönetildiğini iddia ediyordur.

    akp aslen kenan evren ve 82 anayasasının karşıtı falan değildir, asla böyle bir amacı olmamıştır. akp için 82 anayasasını karalamak; kendisine daha güçlü, daha işlevsel ve tabiki daha anti-demokratik bir modifiye edilmiş 82 anayasası yapmak uğrunda bir araçtan ibarettir. bu değişiklikle birkaç tane göze hitap eden düzenleme gelmiş, geçici 15. madde kaldırılmıştır. bunun dışında 82 anayasasının gerçekten ruhunu yansıtan anayasa maddelerine hiç dokunulmamıştır. üniversitelerin, trt'nin statüsü olduğu gibi korunmuş, yök'ün varlığını sürdürmesine izin verilmiştir. hsyk, hakimler yüksek kurulu ve savcılar yüksek kurulu olarak ayrılmamıştır. cumhurbaşkanı'nın yetkisiz ve sorumsuz olması gerektiği gerçeği umursanmamaya devam edilmiş, yetkili ama sorumsuz statüsü korunmuştur. 82 anayasasının ruhuna işaret eden, türk anayasacılık tarihinde bir utanç kaynağı olan başlangıç kısmı ne kaldırılmış, ne de değiştirilmiştir.

    sonuç olarak milli irade safsatası ülkemde bir kez daha çoğunlukçu demokrasiye zafer kazandırdı. ülkem hala çoğunlukçu demokrasinin monarşinin kılıf değiştirmiş hali olduğunu anlayabilmiş değil. teşekkürler kenan evren, teşekkürler akp, teşekkürler ülkem.

    (bkz: çoğunlukçu demokrasi)
    (bkz: #18874808)
  • büyük halk düşünürü cengiz çandar'a göre istemeyenler halkın yarısı değil, üçte biri civarındadır. matematik konusunda ibretlik paylaşımlar içeren bu yazının tamamı için;

    http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/…5&tarih=2010-09-14

    "bak, orada 58'e 42 yazıyor!

    türkiye halkının üçte iki civarında bir bölümünün özgürlük ve bunun hukuki çerçevesini çizecek yeni bir “toplum sözleşmesi” yani yeni anayasa istediği ortaya çıktı.
    ..."
  • insanlar meselenin nitelikli çoğunluk - salt çoğunluk meselesi olduğunu sanıyorlar lakin bundan çok ötedir. anayasadan söz ediyoruz lan burada, kat mülkiyeti kanunundan değil, hatta bir kanundan değil. burada bir ilkeler bütününü insanlara sunuyorsunuz. koca bir milletin salt çoğunluğun kabul ettiği bir kanun olabilir ama salt çoğunluğunun sadece iktidar partisinin tek başına hazırladığı bir anayasa değişikliğini kabul ettiği bir anayasa olamaz. anayasa öyle zırt pırt değiştirilebilecek, hatta tek bir partinin önce kendi iç komisyon çalışmasıyla yapıp ondan sonra "haydeee oyluyoruz" diyebileceği hukuki bir metin değildir.

    azınlığın tercihine çoğunluk karşısında ayrıcalık tanınmasıyla ilgili olarak,

    (bkz: çoğunlukçuluk)
    (bkz: çoğulculuk)
    (bkz: çoğulcu demokrasi)
  • çoğunluğun (çok daha fazla kişinin istemesi gerekirdi bence ama yine de çoğunluğun) istediği anayasa değişikliklerini içeren anayasadır. umut vericidir ama yeterli değildir.
    murat belge nin dediği gibi "...“12 eylül anayasası” diye tanıdığımız o korkunç “yasakname” yüzde doksanın üstünde bir oyla kabul edildi. aradan neredeyse otuz yıl geçtikten sonra –yani bu kadar “denenmişlik”ten sonra- bu yasaknamenin korunmasından yana hâlâ yüzde kırkın üstünde oy çıkması, türkiye toplumu adına çok da göğüs kabartacak bir durum gibi görünmüyor bana..."
  • yürürlüğe girmesi demokrasinin açığıdır.

    demokrasideki bug bir nevi.
  • maddelerin eski halini de seçmenin yarısından biraz fazlasının istemediği anayasadır aynı zamanda. ee çözüm nedir dostum?
  • bu konuyla ilgili olarak "1982 anayasası yüzde 92'yle kabul edilmişti. o da toplumu temsil etmiyordu" diyenler aslında kendi ağızlarıyla kendilerini ele vermekteler. önceki yüzde 92'yle temsil etmiyor, bu yüzde 58'le mi temsil edecek o vakit?

    mesele anayasanın oylanmasıyla çözülemez. eğer adam gibi bir anayasa istiyorsanız o anayasayı oylatmadan önce bütün sivil toplumun, siyasi partilerin, hukukçuların vb. katıldığı katılımcı bir anayasa hazırlamanız gerekir. yineliyorum, anayasa öyle nitelikli kanun falan değildir. anayasa bir ilkeler bütünüdür. bir anayasa değişikliğini tek bir siyasal parti hazırlayıp paket halinde önünüze sunuyor ve bu paketin içinde toplumun yarısının kesinlikle kabul etmediği iki adet madde varsa bu işte bir sorun var demektir.
  • aynı zamanda %58 ile %42 arasındaki farkın %16 olduğunu öğrendiğimiz anayasadır . oysa %8'i %42'ye ekleyince %50 yapması ilginçtir. tabi hep bunlar eğitim sisteminin artıları.
  • ülkenin yarıdan fazlasının istemediği partinin iktidarı ile benzeşebilir, ya da benzeşmez.
hesabın var mı? giriş yap