• bize yandan yandan baktığını sandığım sahşiyet...

    bana, cidden görmedim, duymadım, sadece sandım hakim bey dedirten sahşiyet...

    (bkz: yan yan bakmak)
  • adam saka gibi "kompil silin benim adimi sozlukten ve arsivinden" demis, oldu olacak interneti de kapattirsin tam olsun. yeni ece erken vakasi.
  • çevremde hep, karşılaştıkları olaylara birkaç kelimelik yorumlar yapan insanlar olmuş olacak ki ben de hep bu şekilde yorumlar yapan biri olmuşum. fatih altaylı hakkında yaptığım bu yorumları bi alt alta yazayım dedim de ne çok yorum yapmışım gördüm:

    - olağanüstü bir sarraf
    - azimli rişar
    - olumlu sert
    - istendik hırs
    - postmodern tarih
    - ağzı uğurlu
    - çekemeyeni bol
    - tek eksiği bir polo
    - cübbeli hoca
    - yalnızca duygulu
    - gece gündüz faal
    - ısrar gurusu

    başı sonu bir bi adam bu

    edit: hukuksal sarmallara takılmamak adına, umarsızca
  • entryleri sildirmesini, içinde yaşadığı camdan kulenin yıkılmasına "aslansın, kaplansın" övgülerinin gerçek olmadığının anlamasının hıncıyla yaptığına karar verdiğini anladığım adam. burda hakkında tek cümle bile olmasa bünyesinde oluşan rahatsızlık yeter de artar.
  • televizyonda ne zaman görsem gazeteci ve televizyoncuya benzetemediğim yazar, televizyoncu, gazeteci ve bilim insanı.
  • son olaylardan dolayı kendisine iki çift lafım olacak gazeteci

    bir - iki entry sildirdiniz, hakkınızda düşnülenleri kafalardan sildiremediniz ; peki adam etmekten bahstmiştiniz , adam mı etmiş oldunuz şimdi onları yazanları; yoksa bu insanların fikirlerini; hem üslup açısından, hem de bana göre saçma sapan saptamalar yapan bazı gazete yazarlarının yaptığı gibi işi kitabına uyduramadıklarından dolayı; sadece duyurmalarını bir süreliğine engellemiş mi oldunuz ?

    peki şunu düşündünüz mü; internet değil direkt olarak bu sözlüğü hedef alarak, sizin tabirinizle kokuşmuş bedenlere sahip bu insanların yazdıklarının, yani bu sitenin de, en az diğer basın kadar okunur olduğunu teyit etmiş olmadınız mı ?

    merak etmeyin işi kitabına uydurup yine size - argo üslupla* - giydirenler çıkacaktır; fakat bu sefer işi sizden öğrendikleri aslında adam olmanın, işi kitabına uydurarak " düşüncelerini " açıklamak olduğunu bilerek, bunu yapacaklardır.

    saygılarımla...
  • şöyle bir demeci vardır:
    (doğan grubundan ayrılmasıyla ilgili) "(...) umur talu'ya bakın. hadi ben boktan bir adamım diyorsan. umur talu da aydın doğan'ın yanında yıllarca en üst düzeyde çalıştı. o da şimdi doğan'ı eleştiriyor. üstelik benimki daha makbul. umur, doğan'dan yollandı. ben kendim bıraktım. (...)" yeni harman, ağustos 2007, sayı 109

    umur talu kadar muteber bir gazeteci olmadığının -ve hakkındaki genel kanaatin de bu yönde olduğunun- kendisi de ayırdındaymış demek ki. şu halde hakkında beyan edilmiş olumsuz fikirleri mahkum ettirmek için gösterdiği çaba da mezkur çapsızlığının bir parçası olsa gerek.
  • gazete habertürkün genel yayın yönetmeni kişi.

    bu akşam didem yılmaz'ın sunduğu türkiye'nin nabzı programında hüseyin çelik tarafından tekzip edilen, açık açık yalanlanan heberlerin sorumlusu dürüst, çalışkan, zeki, çevik aynı zamanda ahlaklı gazeteci, televizyoncu, yazarcı. çelik basının güvensizliğinden konuya giriyor. diyor ki;

    habertürk ünlü sanatçıların bir kısmının referanduma hayır diyeceklerini yazdı. ben de çıkan haberdeki sanatçılardan bazılarını bizzat aradım ve sordum. onlar da bana kesinlikle böyle ifadelerinin olmadığını söyledi. behzat uygur, mehmet ali erbil, adnan şenses'le görüştüm kendileri evet ya da hayır demediklerini söylediler, hatta sevgili kardeşim mustafa sandal kendisinin amerikada çekimlerde olduğunu bu konuyla ilgili kimsenin fikrini sormadığını, konuyla ilgili kimseyle görüşmediğini söyledi. ama siz gazetenizde bu kişileri hayır cephesinde gösterdiniz."

    bu şok tekzip karşısında canlı yayında donup kalan sunucu didem yılmaz ilk başta bu sanatçıları dolaylı olarak kıvırmakla, inkarla, korkalıkla itham eden cümleler sarfetti, ciçek'in benden neden çekinsiler? ben amirleri değilim, patronları değilim, işverenleri değilim niçin yalan söylesinler demesi üzerine iyice köşeye sıkışan sunucu pası fatih altaylı'ya attı ve sayın altaylı'nın bu işin peşine düşeceğini belirterek konuyu daha fazla uzatmadan kapattı.

    keşke habertürkte haberin dibine akıllı bkz'la gg (good game) koysaymış. zira öyle oldu sanki...
  • had bildirme ve hakaret zengini, ekşi olduğu kadar hassas olduğu da anlaşılmış karun. o değil de, yıllardır köşesinden ve dahi ekranlardan bildirdiği hadleri, savurduğu hakaretleri nasıl sildireceğiz? hadi bir mucize oldu da sildirdik, yaşattığı dumurların, önderliğini ettiği kötücül kanaatlerin izleri nasıl silinecek, o da var. bonus track: (bkz: atlantis'ten gelen adam).
  • 12 eylül referandumunda oyunu nejat sabuncu ilköğretim okulu'nda kullanacak adam.

    (bkz: götümüze girmeyecek entry'ler)
hesabın var mı? giriş yap