• siyasi bakımdan kendince tabuları yıkmaktadır. bireyci yaklaşımları bana göre doğru ama bu dönemlere bol gelir. çünkü çevresinin çıkarlarını, iktidarın çıkarlarını gözetmeksizin kendi düşüncelerini yazıp çizmiştir. kendi sözlerine biat etmeye çalışmıştır. bireysel mutluluk ve çıkarlar esastır. bende olsam her şeyden uzak kendi halime olmak isterdim.

    kendisiyle çeliştiğini düşündüğüm kısım, insan çıkarları amacıyla bireysel hazzından fedakarlık yaparak toplumu ortaya çıkarmıştır. çünkü toplumda karşılıklı hazlar ve yasalar söz konusu. bilge kişininde topluma ihtiyaç duymadan kendi halinde bireysel hazza sahip olabileceğini, topluma ihtiyaç duymadığını belirtmektedir. ayrıca insanlar arası ayrım söz konusu değildir. insanlar arası ayrım söz konusu değil ise, bilgeler kendilerini soyutlarlarsa siyasi katılım nasıl olacaktır? ya da topluma gerek kalır mı? topluma gerek kalmazsa siyasi hayvandan ne farkı kalacak? ya da toplum olduğu için mi siyasi hayvan? siyasi hayvan düşüncesine karşı ancak sadece bireysellik esas alınarak ne nasıl anlamlandırılır, ölçütü var mıdır, bunu okuyarak göreceğim artık.
  • kendi tanımlamamla mutluluğun peşinde bir filozof

    epikuros (bkz: epikür) (mö 341 - mö 270), antik yunan'da yaşamış ve felsefe tarihinin en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen bir filozoftur. mutluluğun ve huzurlu bir yaşamın peşinde koşan epikuros, "epikürcülük" (bkz: epikürcülük) olarak bilinen felsefi bir akımının da kurucusu. epikürcülük, günümüzde de hala etkisini sürdürmekte ve dinlerin baskısına rağmen birçok insana ilham kaynağı olmakta.

    epikuros'un hayatı;
    epikuros, samos adasında doğmuş. babasının bir öğretmen olması nedeniyle epikuros'a iyi bir eğitim verdiği rivayet edilir. gençliğinde platon'un felsefesini incelemiş, ancak onun fikirlerine katılmamıştır. kendi felsefi görüşlerini geliştirmek için mö 306 yılında atina'ya taşınmış. burada "kepos" (bahçe) adını verdiği bir okul kurmuş ve bu okulda felsefe dersleri vermiş. epikuros'un dersleri oldukça popülerleşmiş ve bu sayede tanınmış ve birçok öğrencisi olmuş.

    epikuros'un felsefesi;
    epikuros'un felsefesi, mutluluğa ve huzurlu bir yaşama odaklanır. ona göre mutluluğun anahtarı, "ataraksiya" ve "aponia" olarak bilinen iki kavramdır. ataraksiya, ruhun dinginliği ve huzuru anlamına gelir. aponia ise bedensel acılardan arınmış olma halidir. epikuros, bu iki kavrama ulaşmanın yolu olarak, zevklerin peşinden koşmaktan kaçınmak ve erdemli bir yaşam sürmek gerektiğini savunur.
    epikuros'un felsefesinin temelinde, atomlar ve boşluktan oluşan bir evren anlayışı yatar. ona göre evren, tesadüf eseri oluşmuştur ve tanrılar insan işlerine karışmaz. bu nedenle ölümden korkmamak gerektiğini savunur. ayrıca ölümü deneyimleyemeyeceğimizi. dolayısıyla ölümün sizin başınıza gelmiş olmayacağınızı. ölüm gerçekleştiğinde ise zaten sizin onu hissetmeyeceğinizi savunur.
    epikuros'un felsefesinin diğer önemli bir unsuru da dostluktur. ona göre dostluk, mutluluğun en önemli kaynaklarından biridir. gerçek dostların her zaman birbirlerine destek olacaklarını ve zor zamanlarda birbirlerine yardım edeceklerini savunur.

    epikuros'un etkisi;
    epikuros'un felsefesi, antik dönemde oldukça etkili olmuştur. roma imparatorluğu döneminde birçok romalı filozof epikuros'un fikirlerinden etkilenmiştir. lucretius, epikuros'un felsefesini anlatan "de rerum natura" adlı tek bir şiirden oluşan bir kitap yazmıştır.
    epikuros'un felsefesi, orta çağ boyunca da kilise tarafından bastırılmış olsa da, rönesans döneminde yeniden ilgi görmeye başlamıştır. günümüzde de birçok insan epikuros'un fikirlerinden ilham almakta ve onun felsefesini günlük yaşamlarına uygulamaya çalışmaktadır.

    epikuros hakkında ilginç bilgiler;
    • epikuros, kadınların ve kölelerin de felsefe öğrenmesini savunmuştur.
    • epikuros, oldukça sade bir yaşam tarzı benimsemiştir.
    • epikuros, "ölüm varken ben yokum, ben varken ölüm yok" sözüyle ölümden korkmamak gerektiğini savunmuştur.

    sonuç olarak epikuros'un felsefesi günümüze de ışık tutabilir;
    mutluluğa ve huzurlu bir yaşama odaklanan felsefesi, stresli ve kaotik bir dünyada yaşayan bizlere ilham olmalıdır. epikuros'un erdemli bir yaşam sürmenin ve dostluğun önemini vurgulayan fikirleri bugün de geçerliliğini koruyor. sadeliğin ahengine verdiği önem ise her geçen gün daha da anlaşılır oluyor.
  • epikuros (m .ö . 341 - m .ö . 270) (epikür)'e ait okuduğum "özdeyişler, mektuplar ve aforizmalar" kitabından yaptığım alıntılar... (kitabın adını ayrı bir başlıkla açmak istemediğimden epikuros başlığı altında veriyorum.)

    ahlakın amacı acıları ve sıkıntıları ortadan kaldırmak, ruhu dinginliğe ulaştırmaktır.

    eğer biz varsak ölüm orada yoktur, eğer ölüm orada ise, o zaman artık biz yokuz.

    kanunlar, bilgelere göre, kendisinin haksızlık etmemesi için değil, aksine, başkalarından haksızlık görmemesi için vardır.

    karşılıklı kötülük etmemek anlaşmasının yasak ettiği şeylerden birini gizlice yapan kimse, o zamana kadar binlerce defa yakasını kurtarmış olsa bile, bunun meydana çıkmayacağına emin olamaz, çünkü ömrünün sonuna kadar gene de yakalanıp yakalanmayacağını kesin olarak bilemez.

    tanrı, kalabalığın düşündüğü gibi değildirler ve kalaba-lığın tanrı tasarımını bir yana bırakan değil, asıl tanrılara onların tasarımlarını yükleyen dinsizdir. kalabalığın tanrı için söyledikleri doğru tanrı tasarımlarına değil, yanlış sanılara dayanır.

    bütün iyi ve kötü şeyler sadece duygularımıza dayanır; ölümse duyguların ortadan kalkmasıdır. yaşamayışın korkunç bir şey olmadığını göreni hayatta artık hiç bir şey korkutamaz.

    haz, bedenen acı çekmemek, ruhen de hiçbir huzursuzluk duymamaktır.

    hiç bir şey hiçten doğmaz; eğer böyle olma-saydı tohuma lüzum kalmadan her şeyden her şey doğabilirdi.

    eğer birbirimizi göremezsek, birbirimizle buluşamazsak ve bir arada kalamazsak çok geçmeden sevgi duygusu kaybolup gider.

    biz dostlarımızın yardımlarından ziyade, onlardan her zaman yardım isteyebileceğimiz güvene muhtacız.

    sevginin zevkleri bize hiç bir zaman fayda vermemiştir, eğer kötülüğü dokunmazsa buna bile sevinmeliyiz.

    herkes hayattan yeni doğmuş gibi ayrılır.

    evrende her şey insan, için haz objesidir. ancak erdemle gelen bilgi arttıkça haz da artar. bu nedenle yönelim hazza değil bilgiye olmalıdır.

    kim etrafına korku salarsa, kendisi de korkusuz değildir.

    hayatını gizle.

    insanlara karşı güvenlik, kuvvet ve zenginlikle bir dereceye kadar sağlanabilirse de, tam bir güvenlik ancak başkalarının işine karışmadan ve kalabalıktan uzak olarak yaşamakla sağlanır.
  • mutluluk öğretmeni epikuros, insan gereksinimlerini doğru ve güzel bir biçimde üç sınıfa ayırdı.
    birinciler doğal ve zorunlu olanlardır: bunlar, karşılanmadıklarında acı çek meye neden olurlar. o halde bu sınıfa salt victus et amictus (beslenme ve giyinme} girer. bu gereksinimleri karşılamak kolaydır.

    ikinciler ise doğal ama zorunlu olmayanlardır: bu da cinsel doyum gereksinimidir; bu ge reksinimi doyurmak daha zordur.

    üçüncüler, ne doğal ne de zorunlu olanlardır: bunlar lüks, zenginlik, şatafat ve gösteriş gereksinimleridirler: sonsuzdurlar ve karşılanmaları çok zordur
    yaşam üzerine aforizmalar -a. schopenhuer
  • *ölüm korkusunun zaman kaybı olduğunu ve yanlış bir mantığa dayandığını savundu.

    *ona göre felsefenin amacı daha iyi bir hayata sahip olmak ve mutluluğa ulaşmaktı.

    *ona göre hayatın anahtarı da hepimizin aradığı şeyin haz olduğunu fark etmektir. daha da önemlisi mümkün olduğunca acıdan kaçınmamızdır.

    - neden ölümden korkmamalıyız?

    o' çünkü bunu deneyimleyemeyeceğiz. ölümünüz sizin başınıza gelmiş bir şey olmayacak. ölüm gerçekleştiğinde siz orada olmayacaksınız.

    o' ölüm korkusuna çare olarak da geçmişte hissettiklerimizle gelecekte hissettiklermiz arasındaki farka işaret ediyordu. doğmadan önce ne hissediyorduk? hayat ne kadar umrumuzdaydı? öldükten sonra da aynı şekilde...
  • "ölümden korkmaya lüzum yoktur çünkü ölüm varsa ben yokum, ben varsam ölüm yok."
  • (bkz: epikouros)
  • "asıl dinsiz, halkın inandığı tanrıları reddeden değil, halkın inançlarını tanrılara yükleyen adamdır."

    epikuros
  • acaba epikur kadar felsefesi manipule edilmiş, ilgisiz ota boka referans edilmiş başka felsefeci var midir?
    yari ömrünü ekmek ve su ile geçirmiş epikuros’ un adina ithafen her bir elementi özel tedarik edilmiş şaşaalı sofralara epikuryen mutfak diyene mi kızarsın , minimalizmin atasinin adını kullanip, hayatını yiyip içip, harvurup harman savuran adam/ kadınların kendine hedonist demesine mi..
    “azdan mutluluk dogar “ düşüncesini sanırım ilk ortaya atan da epikuros’dur.

    kimileri ilk ateist dese de, epikuros’un reddettigi olimpos’ta yaşayıp gününü gün eden tanrılarilardir.
  • haz ve acı duygulanımlarının da bilgiyi etkilediğini, bilginin doğruluk değerinin kişilerin haz ve acı duyumlarına bağlı olarak değişiklikler gösterdiğini öne sürmesi aslında bilinen birçok şeyin duygusal veya fiziksel kondisyonlara göre şekillendiğini buna istinaden de bilindiği kadar doğru olamayacağını düşündürüyor. umarım alttaki filozoflar yanılıyordur.

    (bkz: john locke)
    (bkz: david hume)
    (bkz: thomas hobbes)
    (bkz: george berkeley)
    (bkz: francis bacon)
    (bkz: john stuart mill)
    (bkz: condillac)
hesabın var mı? giriş yap