7 entry daha
  • öyle bir kavram ki hakkında fikir sahibi olmak ya da üzerine kafa yormak varlığını göz ardı etmeye yetecek bir paradoks oluşturmuyor. özgür irademin yetkisi dışında gelişecek hemen her şeyden korktuğum kadar korkuyorum ben bundan. metabiliş nasıl bir güçse bu da öyle bir zaaf nazarımda.
    bir şeyi neden yaptığını bilememek, bir şeyi neden sevdiğini idrak edememek, hatta bazen mevcut değer yargıları ya da bakış açıları sebebiyle bunları sorgulayamayacak halde yaşam sürdürmek söz etmeye çalıştığım şeyin ufak parçaları. dondurma yerken dinlediğiniz radyo haberine yaklaşımınızın faklılaşmasından bahsediyorum en basit haliyle ya da matematikteki denklem çözümlerinde öncelikle pozitif kökü almanızdan. haftaiçinde 3 dklık sürede fikrini aldığım bir konuyu, haftasonunda bağlantılı olmayan başka bir konuya aktaran ve ödevin bir kısmını sözlerim üzerinden temellendiren hocamdan söz ediyorum.
    koşulsuz kabule sahip olmak ya da objektif olmak birer ütopya evet, bunları erdem haline getirme limitinde belli bir değere yaklaşmaksa "ideal" olan. ancak insan asla gizil öğrenmelerden arınmayı başaramayacak ve bununla yalnızca hafızasıyla - prangalarından birisiyle- savaşmayı seçebilecek. tam bu noktada da gelişim, değişim gibi süslü sözcükler girecek devreye. misenformasyon, dezenformasyon ve manipülasyonların da desteğiyle bu aksamadan işleyen düzenin bir parçası olmaya mahkum olacak yani birey.
    sözlerim karamsar bir bakışın harflerle buluşması gibi duruyor değil mi? peki bunların ne kadarı bana ait? determinizme göz kırpan bu durum gizil öğrenme denilen şeyin aslında tam olarak karşılığı.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap