• ing. warp motoru

    star trek'te warp teknolojisine ula$mi$ bir irkin yildizlararasi i$iktan hizli seyahat icin gemilerinde kullandigi teknoloji. her irkin warp motoru uygulamasi farkli olsa da federasyon*un kullandigi ve 2063 yilinda zefram cochrane tarafindan icat edilen versiyonu yakla$ik olarak $u $ekildedir :

    1) warp cekirdegi* :

    1a) yakit : federasyon warp motorunda yakit olarak doteryum ve anti-maddesi yani antidoteryum kullanilir. bilindigi gibi madde ve anti-maddenin birle$iminden buyuk miktarda enerji aciga cikar. yanma odasina doteryumun ta$inmasi icin madde enjektoru*, antidoteryumun ta$inmasi icin de antimadde enjektoru* kullanilir.

    1b) enerji : yanma odasinda madde ve anti-maddenin birle$imi dilityum kristalleri araciligiyla regule edilir ve buyuk miktarda enerji iceren plazma(electro plasma) aciga cikar.

    2) transfer : reaksiyon sonrasinda aciga cikan plazma yildiz gemisinde kullanilacagi yere elektro plazma sistemi*'ni olu$turan manyetik iletim hatlari* araciligiyla ta$inir. plazmanin buyuk miktari warp alani* olu$turulabilmesi icin plazma enjektorleri`*ne getirilir.

    3) warp alani : plazma enjektorleri ta$idiklari plazmayi, yuksek radyasyonun gemiye ve murettebata zarar vermemesi icin geminin ana iskeletine kolonlarla baglanarak ayrilmi$ nacelle adi verilen unitelere getirirler. bir warp alani olu$turulabilmesi icin cift sayida nacelle gerekmektedir. bu nacelle'lerin icleri yuksek radyasyona dayanikli malzemeyle kaplanir. her bir nacelle icerisinde tungsten, magnezyum gibi madenlerden yapilan warp bobinleri* yer alir ve plazmayi kullanarak kararli bir warp alani olu$tururlar.

    4) yardimci uniteler
    4a) jefferies tupleri* : gemi icerisinde turbolift haricindeki eri$imi saglayan tunellerdir. nacelle'ler icerisinde de bulunur.
    4b) bussard kollektorleri* : her bir nacelle'in on tarafinda yer alan ve geminin ihtiyaci olan doteryumun bir kismini uzay bo$lugundan toplamaya yarayan aygitlardir.

    *
  • gene roddenberry ve diğer yazarlar, warp teknolojisini hayal ettiklerinde ne yaptıklarının açıkça farkındaydılar. böylece mürettebat, galaksinin büyük kısımlarını yaşlanmadan gezebilecekti. çünkü ışık hızında yol alınsa dahi, dünya'ya en yakın yıldız olan proxima centauri'ye ancak dört yılda varılabilir. kısacası, eğer "yeni ve garip yaşam biçimleri" ararken izleyiciyi sıkmak istemiyorsanız, ışık hızını aşmalısınız.

    şu an herhalde einstein'in izafiyet kuramına göre hiç bir şeyin ışık hızına yakın hızlarda yol alamayacağını söylemeye hazırlanıyorsunuzdur. ve haklısınız...

    einstein'a göre, bir yıldız gemisi ışık hızına yakın hızlara ulaşırsa, garip durumlar ortaya çıkacaktır. gemi mürettebatına güvertedeki olaylar normal gözükürken, durağan bir gözlemci için, gemideki zaman yavaşlamış gibi gelecek; hatta gemi daha kısa ve mürettebat daha ince görünecektir. ve daha önemlisi, gemi daha da ağırlaşacaktır; o kadar ki, ışık hızına yaklaştıkça, onu hızlandırmak için sonsuz bir enerjiye gereksinim duyulacaktır. ama eğer warp space'deyseniz (bükülmüş uzay) ışık hızı, hatta fazlası mümkün hale gelir

    case western reserve üniversitesi fizik departmanı başkanı lawrence krauss'a göre, bu mümkün olmakla kalmıyor, şu anda oluyor bile! yine einstein'in izafiyet teorisi sayesinde biliyoruz ki uzay statik (durağan) değil, hayli elastiktir.

    kütlesi olan her cisim uzayı bükecektir (veya sıkıştıracaktır da denebilir). ve tabi ki kütle arttıkça bu etki de artacaktır. yıldızlar veya kara delikler bu konuda oldukça iyidirler.

    krauss'a göre uzayı büken tek şey kütle değildir. evrenimizi ihtiva eden "boşluk" şu anda bükülmektedir ve hep bükülmüştür.

    "evren genişliyor" diyor krauss. "ve evrenin diğer ucundaki bir galaksiye göre biz, şu an neredeyse ışık hızında uzaklaşmaktayız, her ne kadar durduğumuzu sansak da."

    bir "warp sürüşü" nasıl gerçekleşir? basit bir roketin içinde, bir uzay istasyonundan ayrıldığınızı farzedin. bir çok ışık yılı uzaklıktaki bir başka istasyona gitmek istiyorsunuz. şimdi de, rokette bulunan bir warp cihazını çalıştırdığınızı farzedin. bu cihaz, etrafınızdaki uzayı büküyor, arkanızdakini geriyor, önünüzdekini ise sıkıştırıyor olsun. şimdi hemen arkanızda olan istasyon ışık yılları uzaklığına gerilerken, bir an önce ulaşılmaz derecede uzak olan istasyonsa hemen önünüzde beliriyor... ve en güzeli de, tüm bu yolculuk esnasında hiç bir noktada ışık hızına yaklaşmamış olmanız!..

    "bu uzay yolu'nda en sevdiğim şey" diyor krauss. "pratikte olandan kurtulup evrende mümkün olanları görmek. çünkü, eğer medeniyetimiz sürerse, önümüzde uzun bir zaman var."

    hazırlayan: çetin bal
  • halihazirda "fantazi"ye girmeden isiktan hizli hareket etmenin tek aklibasinda yolu gibi goruluyor. geri kalan tum yontemler, egri uzay-zaman cizgisi uzerinde duz kestirme yollar bulma ve bu yollarin sizi goturecegi yere odaklanmis durumda. yani bir anlamda belirsizlik tasirlar ve bu belirsizlik icinde rastgelelik ihtiva ederler.

    oysa warp drive, rastgelelik haricinde bir yon ve hedef belirleme imkani sunmasi acisindan klasik yolculugun dogalligini ve mantikliligini da beraberinde getiriyor. yine, yapilabilirlik acisindan teorinin elverdigi diger kuramlardan daha saglam bir temele oturmasi ve "tercih" edilir niteliginin bulunmasi, uzerinde calisilabilir ve anlasilabilir bir sistem olmasini da sagliyor.

    elbette warp drive, su an ve yakin gelecekte beklentileri karsilayabilecek bir teorik altyapiya sahip degil. henuz bir hayal olmasina ragmen, yapilabilirlik ve islevsellik anlaminda diger "hizli" yolculuk alternatifleri karsisinda sadece bir adim önde duruyor. hepsi bundan ibaret fakat, olasiliklar irdelendiginde karsimiza cikan en "uzerinde calismaya deger" sistem olmasi, uzun vadede onu tercih edilebilir kilan yontem yapiyor.

    yine, bugunku fizik bilgimizin uzerine kuruldugu genel gorelik ve kuantum teorisi tarafindan da "budur" denmese bile "dislanmiyor" olusu, yapilabilirlik yonunde gelecek icin bir umut ihtiva ediyor...
  • ışıktan hızlı seyahat etmeyi amaçlayan zımbırtının adı. (bkz: nasa)'daki amcalar çalışmalarını sürdürüyorlarmış.

    http://www.dailygalaxy.com/…-2013-most-popular.html

    deney maymunu arıyorlarsa direk gemiye binerim. para da istemem
  • tüm dünyaya hayırlı olsun. darpa ödenekli ve peer review'den geçen bu araştırma doğruysa ilk warp baloncuğunu elde etmişiz.

    verdiği röportajda harold white, şöyle bile demiş:

    "to be clear, our finding is not a warp bubble analog, it is a real, albeit humble and tiny, warp bubble."

    meali:

    "netleştirmek isterim, keşfimiz warp baloncuğu benzeri bir şey değil; her ne kadar mütevazı ve minik de olsa gerçek bir warp baloncuğudur."

    pratiğe dökülmesine bile gerek yok, eğer yeniden üretilebilirse yüzyılların buluşu olacaktır.
  • gemi ve yakin cevresini kapsayacak gucte bir singularity yaratarak gitmek istedigimiz noktayi kendimize getirebiliyoruz diyelim.

    bunu yapabilecek bir geminin uzayda bolca zaman gecirecegini varsayiyorum.

    dolayisi ile gemi murettebatinda yercekimi olmayan ortamda bulunmalarindan dogan fizyolojik problemler cikmasi mumkun.

    bu problemleri engellemek icin her halukarda ilgili gemide bir yercekimi simulatoru olmasi gerekecegini dusunebiliriz.

    ilgili yercekimi de warp motorunda kullanildigi sekilde fakat cok daha dusuk gucte calisan bir singularity motoru ile yaratilir saniyorum.

    hatta 3 boyutlu ortamda devamli ayni yonde ve ayni gucte calisacak yercekimi sistemi bu metod ile cok daha kolay olacaktir. (doner parca uzayda sikinti cikarir net.)

    bu ayni zamanda su demek:

    warp drive calistirilmadan once yercekimi sistemi kapatilmali, yoksa buyuk sikinti olur.

    hatta warp etmeden once butun gemide dolu bardak olup olmadigi herkesin emniyet kemerinin bagli olup olmadigi vb. de kontrol edilmeli. uzun is.
  • heyecan verici konu. internette şu tür "warp bubble bulundu" haberleri dolaşıyor. lakin anladığım ve çevremdeki fizikçilere sorduğum kadarıyla bu haberler gerçeği tam yansıtmıyor. bir structure keşfetmişler ve bu teorik olarak laboratuvar koşullarında bir warp bubble ortaya çıkarabilirmiş. pbs space time'ın şu bölümünde warp drive nedir ne değildir anlatmışlar. sanırım gerçekten keşfedilmiş olsaydı bu ve benzeri mecralarda bir haber görürdük. ve fizikçi arkadaşımın dediğine göre daha arxiv'e bile koymamışlar ilgili bir makale. umarım yaparlar ve uzay gezmeleri başlar.
  • erik lentz isimli bir fizikçinin karantinada evinde otururken uzayı bükmesi için negatif/egzotik enerjiye gerek olmadığını keşfettiği, ışıktan hızlı hareket etmeyi sağlayan büküm sürüşü motorunun ingilizce adıdır.

    daha detaylı bilgiyi bu bağlantıdan elde edebilirsiniz.
  • uzay yolu’nda ışıktan hızlı seyahat edebilen uzay gemisi atılgan’ın ve star wars’ta uzay-zamanı bükebilen uzay araçlarının teknolojisi olan, çalışan bir "warp motoru”na (warp sürücüsüne) artık daha yakınız.

    bilim insanları, fiziği kullanarak “ışıktan daha hızlı” seyahat etmemize olanak sağlayacak yeni bir model üzerinde çalışıyorlar. özetle, uzay-zaman dokusunu kendi irademize göre bükerek yıldızlararası yolculuk yapmamıza olanak sağlayabilecek bir gelişme.

    öncelikle albert einstein'ın görelilik teorisi’ne göre, ışık hızına ulaşmanın veya aşmanın hiçbir yolu olmadığını belirtmek gerekiyor. diğer yandan, yıldızlararası yolculuk yapmak için ışık hızını aşmamız şart, yoksa komşu bir yıldız sistemine asla gidemeyeceğiz. warp, “ışıktan daha hızlı” yolculuk yapabilmek için önerilen -teorik- bir teknolojidir. temelde; ışık hızını geçmek yerine “uzayı bükerek ışık hızına ulaşmak” üzerine kuruludur.

    bilim insanları; fizik kurallarını ihlal etmeden, etrafından dolanmanın bir yolunu bulmaya çalışıyordu. 1994 yılına gelindiğinde ise, meksikalı bilim insanı miguel alcubierre; einstein’ın denklemlerini çözerek, warp drive’ın mümkün olduğunu gösterdi. güncel olarak oldukça büyük gelişmeler yaşanan bir alan ve araştırmalar hızla devam ediyor.

    sistem nasıl çalışıyor?

    uzay aracında bulunan “warp sürüşü” sistemi, meydana getirdiği dalgayla etrafındaki uzayı büküyor, böylece aracın çevresinde bir kütleçekim dalgası, yani “uzay-zaman alanı” oluşuyor. bu alan ayrıca ”warp baloncuğu" olarak da adlandırılıyor. sörf yaparken denizdeki dalgaların bizi hareket ettirmesi gibi, uzay aracı da bu kütleçekim dalgasına binerek yerini değiştirebiliyor. yani aslında ışıktan hızlı ilerleyen uzay aracı değil, uzay aracının üzerine "bindiği" uzay-zaman dokusu.

    modern fizikte, maddeyi ışık hızının ötesinde asla hareket ettiremeyiz. ancak uzay-zamanın kendisi için böyle bir kural yoktur. bu yöntem ile uzay aracı ışıktan daha hızlı hareket etmiyor, uzaydaki dalgalar ışıktan hızlı yol alıyor. bu sebeple, einstein’ın “görelilik teorisi”ne ters düşmüyor. pek tabii, bir şeyin teoride mümkün olması pratikte mümkün olacağı anlamına gelmiyor.

    bilimsel gelişmeler

    bilim insanları, warp sürücüsü için “fiziksel bir model” oluşturduklarını duyurmuştu. şimdi başka bir astrofizikçi, aynı derecede heyecan verici bir warp sürücüsü atılımı gerçekleştirdi. önceki warp drive tasarımları, henüz keşfedilmemiş negatif kütleli bir madde olan “egzotik madde” kaynağına dayanıyordu.

    egzotik maddelerin varlığına dair henüz elimizde hiçbir veri yok ve nerede bulacağımızı bilmiyoruz. fizikçi erik lentz, egzotik madde formlarına ihtiyaç duymadan warp sürücüsü yaratmanın yeni bir yöntemini ortaya koyuyor. buluşu, normal madde ve enerjinin kullanılmasına izin vererek uzay-zamanı yeniden tasarlıyor.

    lentz, yaptığı açıklamada: "çalışma ile ‘ışıktan hızlı seyahat’ sorununu, temel fizikteki teorik araştırmalardan bir adım öteye taşıdık ve mühendisliğe yaklaştırdık." diyor. lentz’in warp balonu hâlâ en büyük engellerinden birini aşamıyor: uzay zamanı çarpıtmak için gerekli olan muazzam miktarda enerji.

    özetle: yıldızlararası yolculuğumuz, “nükleer füzyon” gibi yenilikçi teknolojileri geliştirmekten geçiyor.

    kaynaklar:

    https://arxiv.org/abs/2006.07125

    https://iopscience.iop.org/…0.1088/1361-6382/abdf6e

    https://www.popularmechanics.com/…rive-is-possible/

    https://www.sciencealert.com/…new-calculations-show
  • biz henüz bu teknolojiye ulaşamasak da evrende warp motoru mantığıyla çalışan araç yapmayı başaran medeniyet olduğuna inanıyorum. mantık olarak ışık hızını geçmeden evreni bükerek ışık hızından hızlı seyahat etmek. bunun bir yerlerde icat edildiğine eminim ama tabiki ispat edemem.

    edit: emin falan değilim aslında… sadece evren o kadar büyük ki “bunu da artık bi zahmet biri bulmuştur.” görüşüydü bu entry. çok eminmişim gibi yazmışım. neyse kalsın böyle ileride sadece ekşi sözlük yazarlarının emin olduğu şeyler başlığı açılırsa bunu da ekleriz.
hesabın var mı? giriş yap