7 entry daha
  • gene roddenberry ve diğer yazarlar, warp teknolojisini hayal ettiklerinde ne yaptıklarının açıkça farkındaydılar. böylece mürettebat, galaksinin büyük kısımlarını yaşlanmadan gezebilecekti. çünkü ışık hızında yol alınsa dahi, dünya'ya en yakın yıldız olan proxima centauri'ye ancak dört yılda varılabilir. kısacası, eğer "yeni ve garip yaşam biçimleri" ararken izleyiciyi sıkmak istemiyorsanız, ışık hızını aşmalısınız.

    şu an herhalde einstein'in izafiyet kuramına göre hiç bir şeyin ışık hızına yakın hızlarda yol alamayacağını söylemeye hazırlanıyorsunuzdur. ve haklısınız...

    einstein'a göre, bir yıldız gemisi ışık hızına yakın hızlara ulaşırsa, garip durumlar ortaya çıkacaktır. gemi mürettebatına güvertedeki olaylar normal gözükürken, durağan bir gözlemci için, gemideki zaman yavaşlamış gibi gelecek; hatta gemi daha kısa ve mürettebat daha ince görünecektir. ve daha önemlisi, gemi daha da ağırlaşacaktır; o kadar ki, ışık hızına yaklaştıkça, onu hızlandırmak için sonsuz bir enerjiye gereksinim duyulacaktır. ama eğer warp space'deyseniz (bükülmüş uzay) ışık hızı, hatta fazlası mümkün hale gelir

    case western reserve üniversitesi fizik departmanı başkanı lawrence krauss'a göre, bu mümkün olmakla kalmıyor, şu anda oluyor bile! yine einstein'in izafiyet teorisi sayesinde biliyoruz ki uzay statik (durağan) değil, hayli elastiktir.

    kütlesi olan her cisim uzayı bükecektir (veya sıkıştıracaktır da denebilir). ve tabi ki kütle arttıkça bu etki de artacaktır. yıldızlar veya kara delikler bu konuda oldukça iyidirler.

    krauss'a göre uzayı büken tek şey kütle değildir. evrenimizi ihtiva eden "boşluk" şu anda bükülmektedir ve hep bükülmüştür.

    "evren genişliyor" diyor krauss. "ve evrenin diğer ucundaki bir galaksiye göre biz, şu an neredeyse ışık hızında uzaklaşmaktayız, her ne kadar durduğumuzu sansak da."

    bir "warp sürüşü" nasıl gerçekleşir? basit bir roketin içinde, bir uzay istasyonundan ayrıldığınızı farzedin. bir çok ışık yılı uzaklıktaki bir başka istasyona gitmek istiyorsunuz. şimdi de, rokette bulunan bir warp cihazını çalıştırdığınızı farzedin. bu cihaz, etrafınızdaki uzayı büküyor, arkanızdakini geriyor, önünüzdekini ise sıkıştırıyor olsun. şimdi hemen arkanızda olan istasyon ışık yılları uzaklığına gerilerken, bir an önce ulaşılmaz derecede uzak olan istasyonsa hemen önünüzde beliriyor... ve en güzeli de, tüm bu yolculuk esnasında hiç bir noktada ışık hızına yaklaşmamış olmanız!..

    "bu uzay yolu'nda en sevdiğim şey" diyor krauss. "pratikte olandan kurtulup evrende mümkün olanları görmek. çünkü, eğer medeniyetimiz sürerse, önümüzde uzun bir zaman var."

    hazırlayan: çetin bal
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap