• birbirlerinin üzerine yüzlerce mermi boşaltıp da ıskalama kabiliyetine sahip beceriksiz vampirler ile kör kurtadamların hikayesidir.

    -- spoiler --

    filmin sonunda melez dostumuz ile viktor'un dövüşü var. hesapta viktor yaşlı ve güçlü ya... ama o da ne? melez dostumuz viktor'u kavrıyor boynundan, viktor ise ne yapıyor? herifin yüzüne bakıp tıslıyor!! ulan sen kaz mısın? vursana ağzına iki tane? en yaşlı ve güçlüsü böyle olan vampirin torunları da böyle kurşun atarken karavana sallar işte!!!

    -- spoiler --
  • bu filme bir yorum getirebilmek icin oncelikle rpg oyun sistemlerinden uzaklasmak gerekiyor. vampir dedigin kisi aynaya bakmaz, derseniz, veya baska bir takim kaliplasmis fikirlerle sinemaya giderseniz hic zevk alamazsiniz.
    nasil ki buffy the vampire slayer veya angel dizilerindeki sistem oyunlardaki sistemlerden farkliysa, bu filmdeki sistem de farklidir. esas olan, sistem kaygisini atmak ve filme hak ettigi degeri verebilmek icin onu kendi dunyasinda izlemek. bu dunya fantastik bir dunya. gercek dunya degil. dolayisiyla dogrusu sudur veya budur denemez. vampirler kan icmeden saatlerce durabiliyormus demek ki. diger filmlerde de insanlar tuvalete gitmeden duruyorlar. en azindan bu film fantastik oldugu icin "gercekci" olmamakla suclanamaz. tabi eger "ben vampirleri biliyorum, kurt adam tanidiklarim var, biz boyle degiliz, degiliz, onlar boyle degil!" diyen bir kisi varsa, kendisine vampir ve kurt adam arkadaslariyla uzun bir omur dilerim ve de tekrar hatirlatirim, bu bir film, gercek degil.

    yani lutfen sistem kaygisini atalim bir kenara. bram stoker ile john carpenter veya anne rice farkli vampir dusuncelerinden yola cikmamislar miydi. o halde bu fantastik dunyayi kendi sistemini yaratmis kabul etmek lazim.

    oncelikle filmin konusu cok ozgun. kabul etmek gerekir ki savas ve barisa bu kadar farkli bir acidan bakabilen cok az film vardir. ingiliz filmi olmasi sadece muhtesem ingiliz aksanindan degil, oyuncularin kalitesi, oyunculuk gucu ve inanilmaz basarili seciminden de belli. filmde rolune azicik dahi olsun oturmamis hicbir karakter yok. ezik olmasi gereken karakterler, hem de karizmatik olmalarina ragmen ezik, karizmatik olmasi gereken karakterler ise tanrisal bir etkileyicilige sahip. burada sadece goruntuden bahsetmiyorum, bakis, durus, ses tonu, mimikler ve jestler inanilmaz. muhtesem.
    savas sahnelerinde bile avrupa sinemasinin etkisi farketmemek mumkun degil, kan ve vahset ile korkutmak yerine basarili kamera acilari ile hareket saglanmis. cizgi filmlerden hoslanan biri icin manga gibi bir kurgusu var diyebilirim. yani tom jerry'nin kafasina vurmuyor, onun yerine artistik bir edayla suzuluyor. kisaca, aksiyon estetik olacaksa, budur.
    filmin sonuna dogru basindan beri dusundugunuz herseyi bir kenara birakiyorsunuz, tamamen fikrinizi degistiriyor butun karakterler hakkinda. sirf bu bile inanilmaz basarili bir senaryo oldugunu gosterir. ayrica cok akici bir film ve senaryo ile ilgili bir acik yok (kendi sistemi dahilinde). hicbir mantik hatasi veya puruz yok filmde.

    fakat yine de oyunculari buyuluyor. sadece basroldeki bayan oyuncu degil, butun oyuncular. hele viktor rolunu oynayan bir kisi var ki, kendisine insan demek mumkun degil. bu karizma ile insan olmamasi daha akla yatkin. ayrica lucien rolundeki kisi de kesinlikle karakteri en iyi yansitacak yuz yapisina sahip. yani oyuncu secimi inanilmaz.
    ingilizlerin christopher lee'den bu yana vampir oynayabilecek oyuncu konusunda hic de geri gitmediklerini ben bu filmde gordum.

    ozetle. harika bir senaryo, mukemmel bir oyunculuk, estetik sahneler, muhtesem oyuncular ile bezenmis harika bir ingiliz filmi. gitmemek kesinlikle hatadir, hele ki fantastik kurgudan hoslanan ve on yargili bakmayabilen kisiler icin. (kendi sistemi icinde cok tutarli ve cok basarili bir film.)
  • bu güne kadar yapılmış eski dünya mitlerine yönelik yapımlar arasında gotik atmosferi olsun, vampir olayına bakışı ve kurt adamların sürü psikolojisiyle olan hareketlerini vurgulayarak özellikle kurt adam ve vampire formunu fiziksel olarak çok iyi yansıtması bakımından en iyisidir. önümüzde the vampire diaries , twilight, true blood, buffy the vampire slayer gibi örnekler var. bunlara baktığımızda eski dünya mitlerinin bokunun çıkarıldığını çok rahat görebiliyoruz. güneşin altında ay parçası gibi gezenler, güç yüzükleriyle dolaşanlar*, kurt adama dönüşünce uyuz köpekten farkı kalmayan kurt formu, insanlıkla sürekli dertlerinin olması; kimi zaman aşk kimi zaman özlem duyulan insanlık doğasının mide bulandıracak seviyelere çıkması değerini daha bir anlaşılır kılar.
  • anathema'nın en tehlikeli şarkısı.
  • dubnobasswithmyheadman albümünün 20. yılı için bbc 6 music de yaptıkları mix ile imana getirmişlerdir.

    https://soundcloud.com/…c-radio-6-music-10-oct-2014

    1. finitribe - 101 (sonic shuffle edit)
    2. the future sound of london - papua new guinea
    3. amorphous androgynous - liquid ınsects
    4. shakespears sister - black sky (underworld dub)
    5. dj moby - go
    6. kinetic - golden girls (frank de wulf 12" remix)
    7. the drum club - sound system (underworld remix)
    8. hardfloor - acperience 1
    9. jam & spoon - stella
    10. sıl - windows (original update)
    11. global communication - sensorama
    12. vapour space - gravitational arch of 10
    13. planetary assault systems - twilight
    14. orbital - lush 3.1
    15. age of love - the age of love
    16. humate - love stimulation (paul van dyk love mix)
    17. vernon's world - wanderer
    18. x-press 2 - rock 2 house (plastikmans acid house remix)
    19. paperclip people - throw

    dip not: papua new guinea sen nasıl bir parçasın...
  • karl hyde, darren emerson ve rick smith üçlüsü.. elektronika'ya hacim katmış ekiplerden..

    genelde 93'teki dubnobasswithmyheadman ilk albümleri gibi işlem görür fakat ondan seneler önce de iki albüm yapmış underworld ekibi.. neyse.. bizim miladımız bu plaktır..

    sonra second toughest in the infants, beaucoup fish ve finalinde de* everything everything isimli konser albümleri mevcuttur..
    ilaveten, emerson, şu an solo uçmakta olup gruptan ayrılmış durumdadır..
  • anathemanin yeni albumunde* yer alan bir parca.sozleri $u $ekilde geli$mektedir:

    there’s always something that you
    would dare to say your good
    intentions are boring
    take me away if it keeps you sane
    is that ok?
    if i played it safe would it save me
    i’d like to get some rest now
    if i could just ignore the truth

    scratching at my window this time i’ve got to make a
    move ego obliteration stand back and watch me
    melt away dissolve all recognition (but i got to) burn
    this weight out of my mind (running) through my veins
    till i disappear

    this feeling is over
    this feeling is over me

    climbing up my wall gonna creep between the cracks
    get out of my skull tighten the rope
    around my neck destroy all emotion got to
    rip my face to shreds cut my eyeballs open
    burn this weight out of my mind run it
    through my veins till i disappear
    this feeling is over me.
  • amerikan yapımı olup, amerikan propagandası ve aralara itelenmi$ gereksiz amerikan esprileri barındırmayan nadir filmlerden. matrix vari çekim tekniklerinin kullanılmamı$ olması filmi daha özgün hale getirmi$ ki asıl filmi güzel kılan mekanlar, ı$ık ve renkler olmu$. kısacası atmosfer filmi izlenebilir hale getirmi$.
  • vampir-kurtadam konusunun defalarca işlenmiş olmasına rağmen farklı yaklaşıp izlettirmiş film. araya insan katmadan kendi aralarındaki meseleyi anlatmış, güzel de olmuş.

    --- spoiler ---
    yahu benim anlamadığım, bunlar ha bire savaşıyor da maşallah hepsi de bill gates'in çocukları gibi aşırı zenginler. elitist kısım olan vampirler malikanelerde takılmakta, jaguarlarda gezmekte, paso birbirini ısırışlardalar*. fakat bu değirmenin suyu nereden gelir bir bahsedin. sadece bir sahnede, o da sentetik kan üretiminden para kazandıklarını söylüyorlar. hadi elitist vampirleri geçtim, , yer altlarında yaşayan varoş köle takımı olan lycan'lar ne ile geçiniyor. bir bunlara da değinin yahu.*

    araya bir de beyaz tenli fettan sarışın koymuşlar, kraven'a veriyor ki, ileride kraliçe olayım diye. baktı ki kraven ağzının tadını biliyor (selene), kraven bizimkini hapse tıkınca, bizim kızı michael'in peşine saldı.* yakalanıp öldürülsün de alem bana kalsın diye.

    neyse bunlar bir yana, mabed sadece iki vampirden oluşmuyor, bir üçüncü vampir daha var ama bu bu filmde ve diğer filmde bahsedilmemiş. viktor'un dediği üzere " birimiz uyanık diğer ikimiz uykuda, bu yüzyıllardır devam ediyor" sözünden de anlıyoruz. ama ortalıkta herhangi bir bulgu yok.

    bir de dikkatli bakılırsa michael'in arkadaşı olan doktor, prison break'in michael'ı.
    --- spoiler ---
  • fason bir aksiyon filmi olduğunu sanıp izlemeyi reddettiğim, sonra tesadüfen izleyince yanıldığımı anladığım filmdir.

    --- spoiler ---

    filmin fragmanını izlemeyen birisi için konu oldukça ilgi çekici ve başarılıdır. filmin büyük bir kısmında vampirlerin haklı taraf olduğu, çeşitli aksiyon sahnelerinden sonra koyan tarafın vampirler olacağı, lucian'in filmin "güçlü ve karizmatik" kötü adamı olduğu ve tercihen filmin sonunda seline veya victor tarafından öldürüleceği izlenimi uyandırılmaktadır. halbuki filmin sonunda lucian'in en asil duygunun insanı olduğunu gözlemledik. konu güzel bağlanmıştı bence ve film oldukça akıcıydı.

    --- spoiler ---

    ayrıyeten unutulmamalıdır ki "vampir filmi" diye bir film türü yoktur ve dolayısıyla içinde vampir geçen filmler de bu türe girmezler. bu sebepledir ki içinde vampir olan her filmi birbiriyle kıyaslayıp, "bu daha iyi, bu daha kötü" gibi yorumlar yapmak, yılanlarla ilgili bir belgesel ile anaconda'yı karşılaştırmaktan farksızdır.

    blade, interview with the vampire ve underworld aynı türün filmleri olarak izlenmişse ohadır, daha nelerdir.
hesabın var mı? giriş yap