• tam 50 sene kafeste kalan osmanlı padişahı.
    kafes hayatından sonra tahta çıkar ve 3 senelik saltanatından sonra da vefat eder.
    evet gerçekten kendisi, sıradışı bir dolu şeye imza atmıştır.
    kadınların sokağa çıkmasını yasaklamıştır, müzisyenlerden nefret ettiği için tüm müzisyenleri saraydan kovmuştur.
    akli melekeleri pek yerinde değildir. ama bu durum hiç de şaşırtıcı değildir. 50 sene kafeste kalan bir adamdan mantıklı ya da akıllı davranılması beklenilemezdi.

    kendisini anlatan şarkı için (bkz: pentagram)
    (bkz: lions in a cage)
  • osmanli tarihinde genelde bilinen padisahlar fatih yavuz kanuni dorduncu murat falandir. şoyle herkesin bildiklerini sayin desek 10 tane falan sayilir heralde. ama asil tarih bu cokta bilinmeyen padisahlar doneminde saklidir.

    cok enteresan adamdir ucuncu osman. daha dogrusu hayat hikayesi son derece ilginctir. 1699 dogumludur kendisi. babasi ikinci mustafa dir . babasi tahttan indirildiginde henuz dort yasindaydi. babasinin yerine lale devri padisahi olan amcasi ucuncu ahmet gecmistir. ancak bu abimiz o yillarda sarayda kafesteydi. bildiginiz uzere ekber ve ersad yasasi geregi hanedanin en buyuk erkek uyesi tahta gectiginden diger erkek uyeleri sarayda simsirlik denen iki oda bi salondan hallice bi yerde sadece sarayda gorevli kadinlar ve hadim agalarla muhatap olabiliyordu.

    bir cok padisah ve sehzade ozellikle 17. yy in basindan devletin yikilisina yani 20. yy in basina kadar bu tarz gozlem yerlerinde kalmissa da bunlarin en aciklisi hic kuskusuz ucuncu osmandir. tam 51 yilini kafeste gecirmistir. dusunun 51 yil. biz surda 3 ay sokaga cikamadik sosyallesemedikte kafayi yiyorduk bu adam yarim yuzyil boyunca kafes hayati yasamis.

    e tabi dogal olarakta hafif kafayi cizmis. lale devri gibi osmanli tarihinin en orjinal , en kendine has ortaminda kapi disari adim atamamis. dusunun millet sarayin lale bahcelerinde geceleri kaplumbagalarin sirtina mum takip gezdiriyor , icilen sarabin siniri , girilen ortamin haddi hesabi yok. nedim gibi adamlar siirler sarkilar besteliyor , 10 sene suren bir ilkbahar mevsimi dusunun oyle kral bir ortam var. ama siz butun olan bitenden uzaksiniz veya muhtemelen bunlari pencerenizden seyrediyorsunuz. hayatinizin en guzel yillarinda , millet kop kop yaparken siz eliniz bogrunuzde uzaktan bakiyorsunuz. bunlari acindirmak icinde soylemiyorum ha kendisi delinin tekidir az sonra saltanatinda yaptiklarini yazinca siz de goreceksiniz ama delirmesinin de bir sebebi vardir.

    neyse amcasi ucuncu ahmet patrona halil isyani ile tahttan indirilince bu sefer tahta kendisinden 2 yas buyuk abisi birinci mahmut cikmis. bir 14 senede abisinin saltanatinda kapali kapilar ardinda beklemis ve nihayet artik kader kendisine gulmus mu dersiniz yoksa tam tersi mi bilemem soguk bir kis gununde (bkz: 13 aralik 1754) abisinin ölümuyle osmanli tahtina oturmus.

    butun hayati sarayda kapali kapali gectiginden son derece asabi ve kararsiz bir adammis. sevgisi de ofkesi de inanilmaz abartiliymis. kimseye guveni olmadigindan en ufak bir sozle supheye duser , kulagina fisildanan en kucuk jurnalle devlet islerini bozarmis. sabirsiz ve aceleci oldugundan zaman alacak islerin derhal yapilmasini emredermis. neyse ki kisa suren saltanati boyunca herhangi bir savas cikmamistir. unlu macar kokenli subay baron de tott kendisini asabi , zayif karakterli , sabirsiz ve son derece mutecessis ( gizliyi arayan , merak eden , öküz altinda buzağı aramak ) biri olarak tanimlamis hatiratinda.

    ucuncu osman muzikten ileri derecede nefret edermis. abisi sultan mahmut doneminde sarayda yetisen butun muzisyenleri saraydan kovmus. sarayda gezerken cariyelerle karsilasmak istemediginden ayagina okceleri gumus civilerden yapilmis ayakkabilar giyermis ve mermerler uzerinde yurudugunde cikan sesten kendisinin geldigini haber alan kadinlar hemen bir koseye saklanirmis. ilginc olay tabi 50 sene kafeste kaldiktan sonra adamin bu kadin nefreti. ancak bunun da sebebi muhtemelen amcasi doneminde saray entrikalariyla bir sekilde hadım edilmesi olabilir. cunku hem abisi sultan birinci mahmut hem de kendisinin cocugu olmamistir. yani ikisinin birden kisir olmasi son derece dusuk ihtimal oldugundan konuya boyle bakabiliriz.

    kiyafet degistirip istanbul un cesitli semtlerinde gezmeyi cok severmis. e tabi 50 sene sokaga cikamasaydim bende bir daha iceri girmek istemezdim. ozellikle geceleri dolasmayi severmis ve cikacagi gunler haftada uc gun , daha onceden halka bildirilerek kadinlarin sokaga cikmasini dahi yasaklarmis (bkz: oha) adam buyuk kadin dusmani allah vermesin. hatta kadinlarin suslenmesini bile yasaklamistir.

    o siralarda her isi cozen rusvet ten kesinlikle hazzetmezmis hatta en sevdigi adamlarindan , silahtarliktan alip sadrazam yaptigi biyikli ali pasa yi da bu yuzden idam ettirmistir.

    kararsiz biri oldugun soylemistik , abisi zamanindan kalan devlet adamlarini cani sikıldikca degistirirmis. mesela abisi doneminden kalan sadrazam bahir mustafa pasa yi ortada hic bir sebep yokken azledip rodos a surgun etmis yerine ise eski sadrazamlardan hekimoglu ali pasa yi goreve getirmistir.

    etrafindakilerin etkisiyle surekli olarak devlet islerine mudahele edermis. bundan dolayi sadrazamlarin eski forsu kalmamis ve neredeyse gorev yapamaz hale gelmislerdir. artik is oyle noktaya gelmis ki sadrazam hekimoglu ali pasa devlet islerinin bazilarina kendisinin karistirilmadigi ( adam sadrazam ) ve padisahin diger islerde de yanina surekli adam gondererek is yapamaz hale getirilmesinden dolayi soylenmeye baslamis.

    bu sozler padisahin kulagina gidince , sadrazami besiktas sarayi na cagirip alenen tehdit etmis , ancak yurekli sadrazam devlet isinin ortak kabul etmeyecegini soyleyince ucuncu osman ;

    - ben simdi seni azleder yerine hamallar kethudasi ali ustayi vezir edinirim . ( simdi seni kovar yerine bahcivani sadrazam yaparim sen kimsin amk demek istemis )

    demesi uzerine , buna cevaben ali pasa da ;

    - evet yapabilirsiniz ama hamal ali pasa olur , hekimoglu ali pasa olamaz.

    deyince 53 gun suren saltanati orada sona ermis ve azledilip bogdurulmak uzere kiz kulesi ne gonderildiyse de padisahin annesinin ricasi uzerine kalebend olarak kibris a surulmustur.

    bu arada bir rivayete gore ise ; amcaogullarini yani diger sehzadeleri öldurmek istemis ve bunu sadrazam ali pasa ya belirtmisse de ali pasa bunu siddetle reddetmis ( kendi cocuklari yok , ama diger sehzadeleri öldurecek ) ve padisah bunun uzerine ali pasaya hain diye bagirmis , ali pasada cevaben katil olmaktansa hain olmayi tercih ederim demis ve azledilmis.

    son derece degisken biri oldugundan surekli olarak 2 - 3 ayda bir sadrazam degistirirmis. nihayet ustte belirttigim silahtarliktan sadrazam yapacak kadar sevdigi biyikli ali pasa yi sadarete getirmis. ancak son derece duzenbaz , haris ve rusvetci biri olan biyikli ali pasanin sadrazam olmak icin cevirdigi firildaklar ortaya cikinca padisah , kendisini sadrazam yaptiktan 2 ay sonra idam ettirmis ancak 2 saat sonrada adami öldürdügüne pisman olmustur. oyle de degisik bi abimizdir ucuncu osman . *

    silahtarin yerine yirmisekiz celebizade said mehmet efendi getirilmis olsa da onu da gorevden alip eski sadrazam bahir mustafa pasayi sadrazam yapmis kisa sure sonra ondan da sıkılıp koca ragip pasa yi sadrazam yapmistir. kisacasi sadrazam degistirmek kendisi icin alelade bir olay olmustur. bu arade yeri gelmisken de sadrazam said mehmed efendinin babasi olan yirmisekiz mehmet celebi den bahsetmemek olmaz ki kendisi lale devrinde fransa ya buyukelci olarak gitmis ve orada gorduklerini kitaplastirmistir. devrin avrupalilarinin , osmanlilari nasil gorduklerini , onlara ne kadar ilginc geldigini hatta ramazan ayinda oruclarini actiklarinda yuzlerce fransiz soylusunun gelip bunlarin yemek yemelerini falan izledigini anlatir. cok enteresan olaylar vardir hatiratinda mutlaka bir goz gezdirin kisacik bi kitap zaten. (bkz: sefaretname)

    sultan osman a donecek olursak bu kadar sık sadrazam degsitirmesinin sebebinin altinda yatan neden aslinda amcaoglu olan kuzen sehzadeleri oldurmek icin kendisine yanci aramasiymis. abisinin ve kendisinin cocugu olmadigindan bu durum halk icinde de duyulmus ve veliaht sehzade olan en buyuk kuzeni sehzade mehmet in 42 yasinda ölümunun asil sorumlusunun padisah oldugu istanbul da yayilmis ve infiale sebep olmustu. gercektende hekimoglu ali pasa nin sadaretten azlinin ve ölumden yakayi zor kurtarmasinin asil sebebinin sehzadelerin olumune yanasmamasiymis. hekimoglu nun siddetle reddetigi bu teklifi ikinci sadareti doneminde bahir mustafa pasa hayata gecirmis ve boylece veliaht sehzade bogdurulmustu. buyuk ihtimalle amcaogullarina olan bu ofkesi amcasi doneminde sarayda bir sekilde hadim edilmesine bagliydi. ancak tum kuzenlerini oldurmeyi basarsaydi da o zaman hanedanin soyu kuruyacakti ki muhtemelen bunu da o yuzden yapamadi ya da yaptirtmadilar diyelim. adam yari deli sonuc olarak.

    hatta bir diger sehzade ve ucuncu mustafa sifatiyla kendisinden sonra tahta gececek olan kuzeni kendisinden o kadar killanmis ki kucuk dozlarda zehir icerek vucudunun zehre bagisiklik kazanmasini saglamis. hatta bu yuzden yuzu asiri derecede beyaz ve donukmus.

    koca ragip pasa nin sadareti sirasinda , padisah uzerinde kizlaragasi ebu kof isimli bi herif cok tesirliymis ve sadrazamin azledilmesi icin surekli telkinde bulunmaktaymis . hatta padisahin hasta oldugu son gunlerinde kendi yerini saglama almak amaciyla kendine yakin olanlardan birini sadrazam yapabilmek amaciyla koca ragip pasa yi saraya cagirip bir baskinla sadaret muhrunu elinden almak istemis. fakat saraydan baska bir haberci ragip pasaya ulak gonderip " sultan osman bugun yarin ölecek , bir kac gun saraya ugramayin ortalikta gorunmeyin yoksa muhru elinden alip sizi bogduracaklar . " deyince pasa saraya ugramyip ortadan kaybolmus ve bir kac gun tebdil kiyafetle gezdikten sonra saraya gelince sultan ucuncu osman in şirpence den vefat ettigini ogrenmis ve kendi postunu kurtarmistir. daha sonra da kizlaragasini once rodos a surgun etmis ardindanda orada katlettirmistir.

    velhasili kelam sultan osman in comertliginden bahsedilse de bu kisitliymis , verdigi paralar 60 akceyi gecmez bazen cok keyfi gelirse 100 akce ihsan edermis. gobekli ve son derece kilolu biriymis ve muhtemelen fil hastaligi ndan muzdaripti. sekilsiz bir vucudu olmasi sebebiyle belki de bu yuzden yine kadinlardan nefret ediyordu.

    istanbul da tebdil kiyafet gezerken etrafta satilan , gozleme , kebap , leblebi , muhallebi gibi seyleri satin alip acikta yermis. saltanati suresinde meydana gelenhocapasa ve cibali yanginlari medeniyle istanbul un dortte ucu yanmistir. yine ayni yillarda veba salgini yasanmis ve istanbul bogazini donduracak kadar siddetli kis sartlari yasanmistir. halk olumunu sevincle karsilamis ve bu olaylardan oturu kendisini ugursuz saymistir.

    ahirkapi feneri kendisinin zamaninda yapilmistir.

    2 yil 10 ay 18 gun saltanat surdukten sonra biraz da acili bir sekilde yatalak halde 30 ekim 1757 de sirpence den vefat etmistir. osmanli tarihinin en kisa sure hukum suren padisahlarindan biri olup en uzun sure kafeste bekleyen padisahidir.

    bize de allah rahmet eylesin demek duser heralde.
  • ikinci mustafa ve şehsuvar valida sultanın oğlu. 56 yaşına kadar sarayda hapis hayatı yaşadığı için biraz sinirli bir yapısı varmış. müziği sevmediği için bütün müzisyenleri saraydan uzaklaştırmış.sarayda dolaşırken cariyelerle karşılaşmamak için ayakkabılarına demir okceler taktırmış. 3 yıla yakın saltanat sürmüş.1757de ölmüş.
    ahırkapı deniz feneri onun zamanında yapılmış.
  • tahta kaldığı süre içerisinde, çıkan yangında istanbul'un yarısı yanmış,boğazın buz tuttuğu muazzam soğuk bir kış ve beraberinde kıtlık yaşanmış ayrıca veba salgını olmuştur.
  • en uzun süre (56 ya$ına kadar) kafes'te kalma rekoruna sahip $ehzadedir.
    (ondan sonra ikinci ahmet ve birinci abdülhamit gelir)

    (bkz: $im$irlik)
  • 1754-1757 yılları arasında hukumdarlık yapmış bu zatın doneminde kayda değer olan olaylar sadece istanbul yangınlardan ibarettir.
  • sultan üçüncü osman 2 ocak 1699 günü istanbul'da doğdu. babası sultan ikinci mustafa, annesi şehsuvar valide sultan'dır. şehsuvar valide sultan rusdur. tahta çıktığı 56 yaşına kadar sarayda hapis hayatı yaşadığı için sinirli bir yapıya sahip oldu. ancak yine de şefkat ve merhamet sahibi, özellikle yalanı ve rüşveti sevmeyen bir insandı.

    sultan üçüncü osman'ın musikiden nefret ettiği için bütün müzisyenleri saraydan uzaklaştırdı. sarayda dolaşırken cariyelerle karşılaşmak istemediği için ayakkabılarına demir ökçeler taktırmıştı. ökçelerden çıkan sesi duyan cariyeler padişahın geldiğini öğrenip yoldan çekiliyorlardı. 2 yıl, 10 ay, 18 gün saltanat sürmüş bu süre içinde yedi tane veziri azam değiştirmiş, dönemi boyunca içte ve dışta barış ve huzur yaşanmıştır.

    sultan üçüncü osman'ın zaman zaman kıyafet değiştirerek halkın arasına karıştığı bilinmektedir. 30 ekim 1757'de vücudunda çıkan bir çıbanın verdiği hastalıkla vefat etti. cenazesi yeni camiye sultan birinci mahmud han'ın yanına defnedildi.

    padişahın geride bıraktığı eserler arasında,
    ağabeyi sultan birinci mahmud zamanında yapılmaya başlanan ve onun döneminde inşaatı tamamlanan, kendi adını verdiği nur-i osmaniye camii meşhurdur (5 aralık 1755).
    sultan üçüncü osman döneminde yapılan diğer eserler şunlardır;
    aydın cihanoğlu camii ve
    ahırkapı deniz feneri.
  • veli karakterdeki birinci mustafa, müstebit ananın elinden çok çekmiş deli ibrahim ve hassas yaradılışlı beşinci murat gibi kıymetli insanlara "deli" yaftasını rahatlıkla yapıştıran tarihin/ tarihçilerin bu psikolojisi oldukça bozuk hünkarımızı çok normalmiş gibi anmasını anlayabilmem mümkün değil.

    selatin camilerimizden nuruosmaniye camii onun döneminde tamamlanmıştır.

    ha bir de kendisine feci derecede kıl olan sadrazamı yüzünden canlı canlı gömülmesi korkunç.
  • elli küsür sene ben de kafes hayatı yaşasam ben de her şeyden nefret ederim. bu amcamız da en çok kadınlardan ve müzikten nefret ediyormuş. artık kafes günlerinde ut eşliğinde sürekli dedikodu dinlemek zorunda mı kaldı ne oldu bilemiyorum ancak kadınlar duyunca uzaklaşsınlar diye ayakkabılarına demir bağlaması nereden bakarsanız bakın manyaklık.

    o kadar sene kafes hayatı yaşadıktan sonra sadece üç sene(1754-1757) tahtta kalabilmesi ise hayatın ne kadar boktan olduğunun bir göstergesi. üstelik üçüncü osman tahttayken boğaz donmuş, büyük açlıklar yaşanmış, istanbul'un dörtte üçü çıkan yangınlar sonucu yanmış, salgın hastalıklar istanbul'u esir almış. ben böyle cenabetlik görmedim.
  • belki de osmanlı devleti'nin gelmiş geçmiş en şanssız padişahıdır. 1699 yılında doğmuştur ve babası ikinci mustafa'nın 1703 yılında tahttan indirilmesi üzerine henüz 4 yaşındayken kafese alınmıştır. 1703 yılında kafese alınan üçüncü osman burada 1754 yılına kadar yani tam 51 yıl kalmıştır. bu konudaki rekor da kendisindedir zaten. amcası üçüncü ahmet'in ve abisi birinci mahmut'un saltanatı süresince kafeste kalan üçüncü osman için bence en trajik olan şey gençliğinin en güzel dönemlerinde osmanlı devleti lale devri'ni yaşarken kendisinin kafeste tüm bunlardan uzak bir şekilde yaşamasıdır. nitekim 51 yıl kafeste kalmak kendisinin akli dengesini fena bozduğu için müzikten ve kadınlardan ölümüne nefret edermiş. bu sebeple de tahta çıktığında saraydaki tüm müzisyenleri kovmuş ve sarayda dolaşırken cariyelerle karşılaşmamak için ayakkabılarına demirden topuklar yaptırmış. kendisinin ayakkabılarından gelen sesi duyan cariyeler padişahın yaklaştığını anlayıp hemen ortadan kaybolurlarmış. zaten kendisinin hiç çocuğu da olmamıştır. 51 yıllık bekleyişin ardından çıktığı tahtta ise yalnızca 3 yıl kalabilmiş ve 1757 yılında kanserden ölmüştür. kendisinin diğer bir ilgi çeken yanı da 3 yıllık saltanatında tam 7 farklı sadrazam atamasıdır. kendisinin döneminde yaşanan öyle önemli bir savaş falan yok, genel olarak sakin ve barış içinde geçmiş dönemi. söyleyebileceğim kayda değer olaylar ise tahta geçtiği gün çıkan ve istanbul'un yarısını kül ettiği söylenen büyük istanbul yangını ve yıllardır yapımı süren nuruosmaniye camii'nin açılmasıdır.
hesabın var mı? giriş yap