• ne itmeli ne de çekmeli sistemin tek başına yeterli olmadığını savunan optimized production technology adlı üretim kontrol felsefesine ilham kaynağı olmuş yazarın kendisi kadar kıymetli kitabıdır. sıkıcı bir çok teknik kitabın aksine cümlelerine "karımla aram yine kötüydü" diye başladığından, dur bakalım bu adam nasıl bir üretim sistemi kurmuş ki karısıyla arayı düzeltmiş diye düşünmek kitabın ana fikrini vermese de, kitabı 3 saatte okuyup bitirmenize yardımcı olur.

    örnek verelim,

    bottleneck (darboğaz) konusunu şöyle anlatmıştır eliyahu goldratt;

    oğlu ile birlikte gittiği bir izci kampında bir şekilde çocuklara bakıcılık yapmak zorunda kalan abimiz, patikada çocukları birbirlerinden kopmadan yürütmeye çalışmaktadır. grubun dağılmaması gerekirken önde hızlı yürüyenlerin sürekli farkı açtığını ve grubun dağıldığını farkeder. karanlık çökmüştür ki aklına bir fikir gelir. en yavaş olanı grubun en önüne koyar ve sırayı bozmamalarını tembihler. en yavasın arkasındakiler adımlarını bi öndekine göre ayarladığından, grup en öndeki en yavasın hızında dağılmadan ilerler.

    sonuç şudur, bu izci grubunun darboğazı en öndeki yavas olandır. dolayısı ile hızlı olanı daha hızlandırmak sisteme fayda sağlamaz. en yavaş olanı hızlandımak ise grubu hem dağıtmaz hem hızlandırır.

    öyleyken böyle
  • kahramanı olan 38 yaşında, yüksek lisans yapmış fabrika müdürü olan endüstri mühendisi alex'in o yaşına kadar bir fabrikanın var oluş amacını bilmediği, bunu sorgularken de fabrikanın varoluş amacı olarak "buldum buldum teknoloji, yok yok şimdi buldum kalite!" gibi saçma sapan şeyleri düşündüğü fakat bizim şuradaki bakkal emmiye bile sorsan ilk duyacağın şeyi; para kazanmayı, yani karı düşünemediği bir kitaptır.

    alex'in, kibrit oyununda tüm kaselerdeki olası kibritlerin hepsini bağımsız değişkenmiş gibi hesaplaması (ve tabi daha sonra göt olması) bu adam nerede endüstri mühendisliği okudu, nerede yüksek lisans yaptı dedirtir. fabrikada üretim planlamada yapılan hatalar akıl alır gibi değildir!

    kitaptaki yazarın kendi avatarı olan jonah karakteri dışında (israilli, fizikçi, danışman - e ayıp, bari karakter adı da eliyahu olsaymış) tüm karakterlerin zeka, fikir yürütme ve anlama-algılama konularında çok büyük problemleri vardır (ki kitabın türkçe versiyonunun 3. baskısında sayfa 52-56 ve özellikle 233'te kitabı sinirden yırtıp atasınız gelir), bunun yanında semi-god jonah karakteri bilmem kaç kilometre ötede verdiği konferansın 10 dk.lık kahve arasını telefonda geçirip fabrikanın sorunlarını adeta superhero edasıyla çözer. bunu da direk yapmaz, karşısındakine soru sorarak buldurur (karşıdakinin akıl yürütmedeki zaafını tekrar hatırlayın) ki okuyan iyice delirsin dellensin.

    yazar kitabı yazarken sorunların cevaplarını bir söyleşide de söylediği gibi baş karakter alex'ten önce bulmamız için böyle bir yol izlemiştir fakat tuzu biraz fazla kaçırmış, kitaptaki karakterler yılan hikayesinin bir şeyi 4 defada anlayan karakterlerine dönmüşlerdir.

    yazarının gerçekten bir yazar değil, kitap yazmış bir fizikçi-danışman olduğu belli bir kitaptır. (julie-alex bölümleri hariç)

    tüm bu çemkirmelerime rağmen eğer karakterlere benden fazla sabır gösterebilirseniz, öğrettikleriyle daha net düşünmenizi sağlayan ve öğretilerini unutturmayan bir kitaptır.
  • ilk 100 sayfasında, sanki birisi bizim fabrikayı izlemiş ve aynen yazmış hissine kapıldığım inanılmaz kitap.

    bütün orta ve üst düzey yöneticiler okumalı.

    ama bizim memlekette herkes her boku çok iyi bildiğinden ve işler üç beş gerizekalı ergenin eline kaldığından ilgi göreceğini sanmıyorum.
  • sadece endüstri mühendislerinin değil, serbest piyasaya iş yapan her mühendisin, yöneticinin okuması gereken kitap.
    yapılması gereken işin amacını kavramadan sadece bildikleri ve öğretilenlerle çözmeye çalışanların niçin maymun olduklarını ananeye anlatmış gibi anlatmıştır. okuması zevklidir.
    hele bir de üretim alanında çalışıp bu kitabı okumayan, adını duymayanlar var ki kafalarına vurmak yetmez götlerine sokmak lazımdır.
  • endüstri mühendislerinin holly bibble i
  • 2008'den bugüne, karşılaştığım hemen her problemde yardımıma yetişen eşsiz çalışma. sadece fabrikada değil birçok sorunun üstesinden gelmede yol göstermiştir.

    kitabın özetini anlattığım ustalar tamamını okumak istediği için toplu sipariş verdim. şimdi her gün "amaç okuma saati"miz var. daha önce üretimdeki sorunların sebebi olarak birbirini gösteren bant şefleri artık "ortadaki problemi birlikte nasıl çözeriz"e odaklanıyor.

    bunun için teşekkür etmem gereken biri var:

    (bkz: vefa arıkan)
  • sadece sistem üzerindeki dar boğazları kontrol ederek tüm bir üretim sistemini kontrol edebilineceği fikri kalbimi çalmıştır. güzel kitaptır.
  • leonard cohen'in ölümü sonrası çıkarılan bir albüm. baya güzel. *

    https://www.youtube.com/watch?v=mszjwxszwkm

    i can't leave my house
    or answer the phone
    i'm going down again
    but i'm not alone

    settling at last
    accounts of the soul
    this for the trash
    that paid in full

    as for the fall, it
    began long ago
    can't stop the rain
    can't stop the snow

    i sit in my chair
    i look at the street
    the neighbor returns
    my smile of defeat

    i move with the leaves
    i shine with the chrome
    i'm almost alive
    i'm almost at home

    no one to follow
    and nothing to teach
    except that the goal
    falls short of the reach
  • eliyahu goldratt in urunu, bir fabrikada endustri muhendisliginin jit ve bottleneck resolving yontemleriyle neler yapabilecegini anlatan, endustri muhendisi adaylarini gaza getirme potansiyeli yuksek kitap. kitabin kurgusu surukleyici, yazar daha bi okunur yapmak icin olayin kahramaninin aile yasantisini (ask mesk hesabi) da isin icine katmis, guzel olmus.
  • sistemde envanter neden olusur, bottleneck nedir, bottleneckle nasil gecinmek gerekir gibi temel endustri/uretim muhendisligi sorularini basit orneklerle roman formatinda cevaplayan guzel kitap.
hesabın var mı? giriş yap