• "kasırga nasıl sökerse
    meşeleri kökünden
    öyle sarsıyor yüreğimi aşk."
    ("seçme şiirler"den)

    edit: imla
  • kasırga nasıl sökerse
    meşeleri kökünden
    öyle sarsıyor yüreğimi aşk..
  • dörtlük, üç onbirlik bir beş hecelik dizeden oluşan kendi biçimini yaratmıştır. bu biçimi yunan'da alkaios; roma'da horatius ve catullus kullanmış olup. kendisi lesbia nın da manevi isim anası olmuştur.

    gündelik yaşamın şiire konu olması sappho yla başlar.
  • midilli-lespos'da ya$amı$ $air hatun.
    afrodit'e a$ık olduğu için lezbiyen olduğu iddia edilmi$.lezbiyen kelimesinin de lespos
    kelimesinden geldiği varsayılıyor kimi tarihçilerce.
  • kasırga nasıl sökerse
    meşeleri kökünden
    öyle sarsıyor yüreğimi aşk
    ......
    sappho, yeter! dedim
    boşuna ne uğraşıyorsun
    yumuşatmaya
    o taş yüreği?
    .....
    ne garip!
    en iyi davrandıklarım
    bugün en çok incitenler beni
    ....
    yalınayak dolaşma
    kıyıdaki çakıllarda
    o kadar nazlıysan
  • lezbiyen kelimesinin isim adası lesbos'ta (bugünkü midilli) yaşamış antik çağın değerli aynı zamanda sevici kadın şairi.

    iki genç kız
    bir yatakta
    çırılçıplak yatarsa
    elma gıcırtıları çoğalır

    sümbülün içi
    daha çok morarır
    tesbihlerin dedesi
    uykusuz kalır

    uzun saplı nilüferler ıslanır
    billurlarda
    yastıklar birbirine yaslanır
    kenarda

    iki genç kız
    bir yatakta
    çırılçıplak yatarsa
    çiçekler daha çok düşünür
    baharda

    bal kabağı parmaklanır
    ama iz bırakmaz
    ayvalar tırnaklanır
    tırnaklar batmaz

    iki genç kız
    bir yatakta
    çırılçıplak yatarsa
    ağustos ayı daha çok ıslanır
    avuçlarda
  • yalınlığın derinliği. en eski ölümsüzlerden.

    "uçtum sana,
    bir çocuk nasıl koşarsa annesine."
    ("seçme şiirler"den)
  • yirmi beş asır, hatırasının üzerinden kasırga gibi değil yumuşak bir rüzgar gibi geçmiştir zira sappho'nun dürüstlüğünün, duruluğunun ve ifade kuvvetinin eşi yoktur. örneklemek gerekirse;

    kızlığım ah kızlığım
    nereye gideceksin
    seni yitirdiğimde?

    bir daha
    dönülmeyen
    bir yere gideceğim
    tatlı gelin!
    bir daha sana hiç
    dönmeyeceğim!
  • "1703 yılında, erkek iktidarının burcu konumundaki katolik kilisesi, safo'nun bütün kitaplarının yakılmasını emretti. az, çok az şiiri bu kıyımdan kurtulabildi."

    s. 62, aynalar, eduardo galeano
  • demiş ki;

    kimi der, en güzel şey kara toprağın üstünde
    bir süvari birliği, kimi piyadelerden bir ordu
    kimi gemilerden bir filo; ben derim ki
    "gönül verdiğidir insanın en güzel şey"

    (bkz: ben guzele guzel demem guzel benim olmayinca)

    bir de "iyilik ettiklerim yaralıyor beni en çok" demiş
    ki bunu pir sultan abdal da demiş;

    "şu ellerin taşı hiç bana değmez
    ille dostun gulu yareler beni"
hesabın var mı? giriş yap