• geldik bu haftaki safsatayla mucadele kosemize: acayip acayip forward emailleri yazanlar neyse onlar delidir de, o mailleri okuyan milyonlarin suphe duymalari, baska kaynaklara danismadan bu efsaneleri dogru kabul etmeleri onlenebilir bir yanlis.

    piramitler jiletleri keskinlestirmezler. bu patenti alan adam, piramitlerin dizilimi hakkindaki modeli almis, halihazirda yayginlik kazanmis bir sehir efsanesiyle birlestirmis. o sehir efsanesi de diyormus ki jiletleri manyetik kuzeye dogrultursaniz keskinlesirler. piramit falan yok isin icinde yani. patenti alan adam namussuzun teki anlayacaginiz

    suyun temizlenmesi, yok efendim yuz losyonu olarak kullanilabilir hale gelmesi, ote yandan bakterilerin olmesi falan filan da hepsi asilsiz iddialar. isin asli bu piramit efsanelerinin cikis noktalari da bulunmus ve uydurma hikayelerden, hic yapilmamis deneylerden, hic yasamamis bilimadamlarindan, hayatindan piramit gormemis uzmanlarin yalan tanikliklarindan olusuyorlar. kritik bir esigi asinca da bunlar populer kulturde kendine yer edinmis ve sorgulama aliskanligi olmayan insanlarin beyinlerine new age zirvaliklari yoluyla islenmis. yok esrarengiz kuvvetleri varmis da, misirlilar atlantislilerden bunlari ogrenmis de, ne ararsan var.

    yahu piramit, icine bakteri mi, bocek mi, sut mu, jilet mi kondugunu nereden biliyor da bir tanesini oldurup, otekini muhafaza edip, digerinin de molekullerinin yerini degistiriyor belli bir plana gore? inanmayin soyle seylere yahu. varsa bir etkisi nemdir, zarttir zurttur, piramit degil afedersin yarrak seklinde bina yapsan ayni yerlerde ayni malzemeyle oradan da yuz losyonunu, el kremini, sampuanini uretirsin.

    hele bir de kolye yapip takmak, kapilara piramit asmak falan varmis ki aman aman, hemen kacayim.
  • kavalalı mehmet ali paşa'nın zeka krizi geçirip "aa, bu taşları alıp nil'e baraj yapalım, ne iyi fikir!" dediği ama allahtan ki projeyi uygulamaya geçirmediği yapılar. utanırdık sonra.
  • mısır'ı özellikle mısırlıları gördükten sonra uzaylıların yaptığına emin olduğum eserler.
  • kefenin abartilmi$ versiyonu
  • piramitler hakkında yepiz yeni bilgi:

    piramitlerde kullanılan okadar kireç taşının uzaklardan geldiği zannediliyordu ama piramıtlere çok yakın olan mısır zamanından kalma kireç taşı ocakları bulundu böylece uzaklardan taş getirildiği teorisi çürütüldü.
  • abartıldığı kadar olmayan, şahsıma "adamlar yapmışlardır ya nolucak" dedirtmiş yapılar.
    piramitlerin yapımında 100000 kişi çalıştırıldığı -çalıştığı- düşünülüyor, bunların köle değil inançlı dönem mısırlıları olduğu iddia ediliyor. inanç insana neler yaptırır.. bu adamlar da firavunun timsah ve su aygırı kırması bir tanrının yeğeni olduğuna ve o yeğenin süt annesi ile evliyken gözünün asıl tanrı tarafından çıkartıldığına ve firavunları olan bu soydan gelen yarı tanrı ölümden sonraki hayatında rahat etsin diye türlü türlü odadan geçmesi gerektiğine, bu yer altındaki türlü türlü odaların bilmemkaç çeşit parfümle yıkanması gerektiğine, bu firavunun daha sonra geri geldiğinde kim olduğunu hatırlaması için duvarlara her bir şeylerin yazılması gerektiğine, firavunun bedeninin ayrı iç organlarının ayrı muhafaza edilmesi gereğine ve bu organları çıkarmak için çok çeşitli objeler kullanılabileceğine en nihayetinde "yaşa firavun sen büyüksün senden sonraki daha büyük ona da piramit yapalım" inancına bağlı -şu anki inançlı insanların inandığı saçmalıklardan daha az saçma diil aslında tüm bunlar- normal mısır yurdu insanları olabilir, canla başla senelerce firavunlarının ölüsünün keyfi için taşları -iddia edildiğinin aksine yüzbinlerce km ötede diil hemen kahirenin yanı başında olan- maden yataklarından taşımış ve üstüste koymuş olabilirler.
    zaten önce sakkara'daki pastaya benzeyen katlı piramit yapılmış daha sonra diğer piramitlere geçilmiş, yani sakkara bölgesinde başarısız piramit örneklerine de rastlanmaktadır. bu da piramitlerin uzaylıların aniden "ahanda gel lan şuraya bi piramit yapalım da 5000 yıl sonra bakıp da insanlar varlığımızı anlasınlar" diye yaptığı şeyler değil zamanında insanların deneme yanılma sonucu hesaplamalarla ulaştıkları şeyler olduğunun göstergesi kabul edilir. mısır medeniyeti pek çok alanda -denizcilik, tıp, ecza, tarım vebe- zaten ileriyken mimaride de ileridir o kadar.
    piramitler amaç olarak gösterişli birer mezardırlar ve bilinen kahiredeki sfenks'in arkasında bulunan 3 piramitten fazlasıdırlar -bildiğim kadarıyla mısırda 600 küsür piramit vardır-. bu yapıların asıl amaçları firavunun büyüklüğünü göstermektir -her iktidara gelen firavun hemen piramidini inşa ettirmeye başlar ve bunu çok önemli görürmüş- ancak üstteki piramitlerden daha da önemlisi altlarındaki mezardır -yani ölümden sonraki yaşamın geçirileceği yer-.
    daha sonra mısırlılar bu eşşek kadar piramitlerin mezar soyguncularının iştahını kabarttığını fark etmişler ve "ahanda gelin biz buraya firavunumuzun bütün mücevherlerini ve ölümden sonraki yaşamda ihtiyaç duyacağı lüks eşyalarını gömdük size de kapak niyetine piramit yaptık" demek yerine mezarları gizlemişlerdir. açılmadan bulunan tek mezar -başka bir mezarın altında kaldığı için soyguncuların gözünden kaçmıştır- tutankamon'un mezarı olup sırf onun içinden çıkan hazine -kahire müzesinin koca bir katı- bile asıl büyük olan firavunların -tutankamon 18 yaşında mı ne ölmüş genç bir firavundur ve mezarı da küçüktür- mezarlarından çalınanlara dair fikir vermektedir.
    velhasıl bu piramitlerin içlerinde ne vardır?
    piramitlerin içi taştır. altında mezarlar vardır. önceki zamanlarda, belirttiğim üzere, firavunun tüm giysileri, tahtı, lahiti-tabutu-, odaları, araçları, salı, şusu busu, mücevheri, yelpazesi, heykelleri, yatakları hepsi altından ya da değerli taşlardan yapılmış bir biçimde mevcutlarmış piramitlerin altında -içi doludur efendim piramitlerin, altlarındadır mezar-. bu mezarlardaki değerli her şey çağlar boyu çalınmış, kalanlarınsa hepsi çıkarılmış ve kahire müzesine taşınmış.
    şu anda ise keops ve kefren ziyarete kapalıdır. mikerinos'un içine -altına- küçücük dar bir yoldan zorluklarla girilebilmektedir ve içinde hiçbir şey yoktur -ne yoğurt süt olur orda ne yara iyileşir-. sakkara bölgesindeki piramitlerden içine -altına- girmeye izin olan tek piramidin içi hiyerogliflerle kaplıdır ve günlük mısır yaşamından kesitler anlatılmaktadır. çok çeşitli mezar odaları birbirine bağlıdır.
    bir son ayrıntı olarak: piramitler şu andaki hallerinden farklı bir taşla kaplıyken o taşların da çeşitli sebeplerle sökülmesi sonucu şimdiki hallerinde kalmışlardır. önceki taşlar daha pürüzsüz ve güzel görünür, şu anda dış cephe olarak kalmış olansa zamanında içleri doldurmak için konulmuş öylesine olan malzemedir, kefren'in tepesinde ya da sakkara'daki piramitlerin dibinde piramitlerin asıl görüntüsü hakkında fikir verebilecek asıl dış cephenin kalıntıları mevcuttur.
    napolyon'un 1800lerdeki ilgisine dek ne iskender, ne romalılar, ne persler, ne müslümanlar, ne osmanlılar bu piramitlerle ilgilenmemişler ancak içlerindeki değerli madenler soyguncular tarafından götürülmüşlerdir. 4000 yıl sonra ezilip geçilmiş yok edilmiş bir medeniyetin tüm bıraktıklarına inat -iskenderiye kütüphanesinin bergama'ya taşınması, modern tıbbın temeli olabilecek pek çok şey ve benzeri- "uzaylılar amma da piramit yapmış bak sen güneş ışığı içine yansıyomuş oradan da yaralar iyileşiyormuş" falan demek kanımca saçmadır. tarih bu, neler olmuştur, her şey olur...
    gidin görün, araplar sizi bahşiş karşılığı deveyle gezdirip piramitlerin etraflarında tayvan malı üstü firavun desenli kap kacak satıyorlar, ne uzaylısı kardeşim...
    ayrıca (bkz: zaman piramitlerden korkar)
  • içinde ekmek bayatlamıyomuş hacı. öyle diyolar. nedense uzaylılar bu yapıların inşasına yardım ederlerken bu konuya çok önem vermişler.

    -öyle değişik ve hayvani yapılar olsun ki bunlar, yüzyıllar sonra gören dünyalıların bile aklı çıksın. vay anuna koyiim desin. nasıl olmuş da olmuş bunlar diye kafa patlatsınlar devamlı.
    +bi de içinde ekmek bayatlamasın.
    -tabi bayatlamıycak lan, manyak mısın? yoksa neden milyon milyon ışık yılı ötede böyle şeyler yapalım. tek derdimiz içinde ekmek bayatlamasın.
    +içinde ekmek bayatlamasın, aman diyeyim. çok önemli.
    -sen merak etme cicoşum.
  • azami 40-50 yıl dayanabilen çirkin yapılar inşa eden bir toplum olarak bizden geriye hiçbir şeyin kalmayacağını gösteren zamana meydan okuyan yapılar.

    baştan söyleyelim: bin sene sonra toprak altından çıkacak bir teflon tava sapı ile biz dahil, hiçbir millet anılmak istemez dünyada.
  • sabanci ikiz tepelerin yüksekliginin pi'ye bolümü sonucunda cimko hisse senetlerinin kar marji hesaplanabilmektedir.
    ikiz tepelerin ic acisinin bir milyarla carpimi sonucunda kambiyo kurlarina ula$ilabilmektedir.
    bundan bin yil sonra insanlar 'vay bee ulan nasi yapmi$lar amma da gizemli' diyeceklerdir.dememeleri halinde mesuliyet kabul edilmez.
  • ilkini imhotep'in yaptığı tahmin edilen eserlerdir.
    mısırdakiler hem kralın güç gösterisi olarak yorumlanırken hemde öldükten sonra mezarlarını ve hazinelerini korumalarına yardım ediyordu. bu yüzden üzerinde merdiven yoktur.
    maya ve azteklerin yaptığı güney amerikadakiler ise tanrıları için hem tapınak hemde kurbanlarını sundukları bir sunak olarak iş görmekteydiler. kurban merdivenlerden çıkarılır ve tanrılarının görmesi için piramitin üstünde kurban edilirdi. hatta merdivenlerinin dik olması, kurbanı öldürdükten sonra tanrıları için daha çok kan akmasını sağlamak ve etrafta toplanmış olan kalabalığı tatmin etmek için merdivenlerden aşağı yuvarladıklarına bağlanmaktadır.

    piramitler birsürü farklı yerde bulunmasına karşı neden (amaç olarak olmasada) yapı olarak benzedikleri ise şu teoriye dayandırılmaktadır: insanlar tanrının ve cennetin yukarıda olduğunu düşünürler ve tanrıya, cennete yakın olmak için yüksek yapılar inşa ederler (tıpkı babil kulesinde olduğu gibi). piramitlerde geçmişin gökdelenleridir. o zamanlar çelik kirişler olmadığı için bizim gibi yukarıya doğru uzanan düz bir yapı yapmaları imkansızdı. yapabilecekleri tek şey yukarıya doğru incelen, böylece dengelenen bir yapı inşa etmekti.
hesabın var mı? giriş yap