• toprakları için önemli kararları şarap masasında tartışıp karara bağlamak gibi güzelcene bi adetleri varmış.. sabah kalktıklarında da gece aldıkları kararları hatırlayıp hala olur veriyolarsa kararlar yürürlüğe girermiş.
  • milattan önce 6. yüzyılda imparatorluk haline gelen fars/pars/pers olarak adlandırılan halk. imparatorluk haline gelmeden önce de perslerin aynı bölgelerde milattan önce 25. yüzyıllara kadar uzanan geçmişleri tarihi belgelerle kanıtlanmış durumda. buna kanıt olarak gösterilen ise perslerin uzunca bir süre kullandıkları elamcadan ileri gelmektedir.

    pers topluluklarını bir araya getiren ahameniş, imparatorluğa da adını vererek kendi ismiyle anılmasını sağlamıştır. etrafta büyük medeniyetlerden medler, lidyalılar, mısırlılar ve çeşitli yunan devletleri bulunmaktaydı. o dönemlerde genişleme durduğunda imparatorluğun yıkım ile sonuçlanacağının bilinmesi üzerine persler inanılmaz bir genişleme ülküsü edinerek hindistan sınırlarından tutun ege sahillerine kadarki tüm toprakları zamanla fethetmiş ve egeye kadar sınırlarını genişletmiştir. bundan sonra ise yunan devletleriyle amansız bir savaş sürecine girmiştir. ahameniş imparatorluğunun milattan önce 558 yılında başlayan imparatorluk süreci milattan önce 330 yılında darius’u bozguna uğratan iskender ile noktalanmıştır.

    tüm pers toprakları düşünülünce o kadar geniş toprakların yönetiminin çok zor olacağını düşünen iskender, perslerin satraplık sistemini benimseyerek pers topraklarını komutanlarından selevkos’a bırakarak bölgenin bu isimle anılmasını sağlamıştır. selevkos egemenliğinde yaşayan persler, her bölgedeki satrapın bir süre sonra kendi bağımsızlığını ilan etme yoluna girerek selevkos imparatorluğunun kısa sürede dağılmasına sebep olmuş.

    selevkosların 200 yıl süren dönemine parthlar son vererek bölgenin tamamına hakim olmuştur. partların iskit olduğu düşünülüyor fakat tam olarak kesinleşmiş bir bilgi değildir. parthlarların kültürel kökleri sağlam olan perslerle yaklaşık 500 yıl iç içe yaşamaları parthların asimile olmasını sağlayarak tamamen erimelerine sebep olmuştur. kazılardan yapılan incelemelerde parthların tamamen perslere dönüştüğü sonucu çıkarılıyor.

    partların persleşmesinden bahsettik ki nihayet milattan sonra 3. yüzyılda persler çok da kanlı olmayan bir savaşla susanya/sasani olarak yeniden ortaya çıkarlar. başlangıçta günümüz iran toprakları ve etrafına hakim olan sasaniler çok geçmeden iskender’in fethettiği tüm topraklara sahip olmuş. 3. yüzyıldan yedinci yüzyıla süren yeni pers kökenli pers imparatorluğu olan sasaniler milattan sonra 7. yüzyıla kadar parlak bir şekilde varlığını korumuş, medeniyet olarak dünyanın geri kalanından çok çok ilerde durmuştur. sasaniler de islamiyetin doğuşu ve genişlemeci cihat politikasının sonucu 630 yılından itibaren 30 yıl süren savaşlarla dağılmıştır; günümüzde kurulan iran devletine kadar da devlet olamamıştır.

    dünyanın en gelişmiş yönetim sistemleri, şehirleşme ve imar özellikleri, kültür, sanat ve edebiyatına sahip olan zengin pers insanının geçmişe kıyasla en karanlık dönemlerinden birini yaşadığını görünce insan hayret edemeden duramıyor. son iran şahı pehlevi döneminde görece modern ve özgürlükçü duran pers/iran halkı 1979 yılında yönetimi humeyni yönetimindeki koyu islami gruplara kaptırınca maalesef karanlık dönemlere dönüş yaptı. pehlevi düşerken “eski iran’ı çok arayacaksınız.” dediği rivayet edilen cümlesi beddua olarak iran halkı üzerinde durmakta.
  • bir aiskhylos oyunudur.

    eserde 5 ana karakter vardır:

    yaşlılar korosu
    kraliçe atossa
    ulak
    darius'un ruhu
    serhas

    oyunda persler'in yunanlar tarafından bozguna uğratılması anlatılır. tarihsel bir olay aktarılır, hatta bu oyunu ilk tarih kitabı olarak kabul eden insanlar vardır. her ne kadar bütün oyun bir olay üzerinden anlatılsa da daha çok bu olayın ruh halleri vurgulanır. savaş öncesi övgüler, gurur, sonra bilinmezlik, bunun yol açtığı sıkıntılar, gerçekle yüzleşme, bunun sonucundaki acı eserde işlenmektedir. sahnede göremediğimiz bir ordunun gücünden bahsedilir. böylece sahne dışında bir kavram kafamızda şekillenir. güç vurgusuna eserde yer verilir. örneğin:

    kaynaşan asya'nın atılgan başbuğu
    saldı yeryüzüne tanrılara yaraşır
    bir yavuz ordu
    iki koldan, denizden ve karadan
    güvenip pek yürekli sarp komutanlarına,
    altın yağmurundan doğma kral
    o tanrı dengi ölümlü

    bu şekilde kral serhas'ın da güçlü, kutsal biri olduğu anlatılır. buna benzer fikirler epey yinelenmektedir. savaş persler'in gözünden işlenir. ciddi bir empati durumu vardır. onların bilinmezlikleri, acıları, herhangi bir küçümseme durumu olmadan aktarılmaktadır. ancak empati kendileri (persler) için barbarlar (ötekiler) derken bozulmaktadır. koro düz bir anlatıcı değildir. tragedyada aynı zamanda bütün bu övülen güce rağmen insani duygulara, korkulara da yer verilmektedir:

    anlatılmaz, katmerli bir acıyla
    burkuluyor yüreğim.
    zenginliğin ne değeri var halkın gözünde
    kocalar, evlatlar olmayınca?
    zenginliğin olmadığı yerde
    kudret ışıyamaz yeterince.
    zenginliğimiz duruyor yerli yerinde, korkum
    gözlerimiz için, çünkü bizce
    evin gözüdür efendinin varlığı.

    tanrılara teslimiyet, kadere boyun eğmek bütün esere hakim bir düşünce, anlayıştır. acılar üstü kapanmadan, en açık haliyle anlatılmaktadır. "kafaları çarpa çarpa ezildi/ öldüler" gibi ifadelere yer verilmektedir. ulak yenilgiyi haber verdikten sonra, izleyiciye tanrılara denk olduğu kabul ettirilen kral serhas için yergi içerikli sözler söylenir, kral babasıyla karşılaştırılır. bu sayede hala sahne dışında olan serhas hakkında yeni düşünceler şekillenir. ama bu geçiş çok keskin bir geçiştir. sonra darius'un ruhu çağrılır, bu bölümde daha çok didaktik sözlere yer verilir.

    ... kimse de
    hor görüp kendi mutluluğunu
    bir başkasınınkine göz koymasın
    yitirmesin elinde tuttuğunu.

    şeklinde öğütler vardır ama bu öğütlerde yazar yunanlar'ı yücelten sözlere yer vermez. aksine düşmanlarının atalarını, onların gözünden yüceltmektedir. oyunun sonlarına doğru serhas hem kendi hem halkı için üzülür. böylece daha önceden yaratılmış fikirlerin ötesinde bir şey gözlemlenir: kral serhas'ın ötesindeki insan serhas. oyunun genel havasında olmasa da" iyonyalı kaçmaz savaştan" şeklindeki bir cümleyle yunanlar övülür. oyunun sonuna doğru uzun cümleler biter. acı ünlemleri sıklıkla tekrarlanır, duygusallık tırmanır ama oyun çok vurucu bir duygusal cümleyle değil, kendi içinde tutarlı bir acının sürekliliği ile son bulur.
  • türklerin en büyük düşmanlarından biridir,sinsidirler fakat şunuda unutmamak gerekir ki bürokrasi ve hiyerarşi düzenini yaratan kadim bir millettir tarihteki ilk medeni ve büyük imparatorlukları kurmuşlardır
  • büyük trajedi ustası, dialoğun babası ve sophokles’in hocası aiskhylos’un zaman ve mekan aşmış ölümsüz eseri...

    kaynağını mitlerden değil de gerçek olaydan alan tek antik trajedi...

    persler karşısında alınan zaferi mağlup hükümdar kserkses’in hesapsız gururu ve bu durumun kaçınılmaz sonu üzerinden anlatarak dramaya bambaşka bir boyut kazandırmıştır.

    tıpkı galya zaferinden galip dönerek kendini ölümsüz imparator olarak gösteren sezar’ın kulağına eğilip momento mori yani fani olduğunu hatırla diyen köle gibi aiskhylos da persler ile tüm güç sahiplerinin kulağına bu gerçeği haykırmıştır.
  • herodot'un persler'e ait olan en sevdiği gelenekleri şöyledir:

    hiç kimse hatta kralın kendisi bile, bir insanı tek bir suçtan ötürü ölüm cezasına çarptıramaz. hiçbir pers bir tek suç için, hizmetçilerinden hiçbirine telafi edilemeyecek bir ceza veremez. böyle bir durumda şunlar yapılır: bir kişinin iyisi de kötüsü de bir teraziye konulur; kötüsü hem nicelik hem de nitelik bakımından daha ağır basarsa, ancak o zaman ceza verilebilir. bir kimse annesini veya babasını öldürmüşse; diyelim ki böyle bir suç işledi, derler ki eğer ucu bucağı iyi araştırılırsa sonunda o çocuğun ya evlilik dışı bir çocuk ya da evlatlık olduğu ortaya çıkar. zira onlara göre, tabiat kanunları gereği, öz çocukların gerçek anne ve babalarını öldürebilmeleri mümkün değildir.
  • persiya (ahameniş-sasani) kronolojisi (mö 1000 - 627)

    mö 1000 - iskitlerin, persiya'dan asya'ya göçü

    mö 553 - büyük kiros'un medlere karşı zaferi, ahameniş imparatorluğu'nun kurulması

    mö 546 - likya'da pers hükmünün başlaması

    mö 539 - büyük kiros'un babil'i fethi ve babil'in sonu, yahudilerin serbest bırakılması

    mö 530 - indus vadisi'nde pers hükmünün başlaması

    mö 530 - ikinci kambises'in hükmünün başlaması

    mö 525 - mısır'da pers fetihlerinin başlaması

    mö 525 - ikinci kambises'in pelusium'u ele geçirmesi, mısır'ın fethi

    mö 525 - ikinci kambises'in ölümü ve büyük darius'un hükmünün başlaması

    mö 520 - büyük darius'un iskitlere karşı başarısız seferleri

    mö 520 - büyük darius'un nil ve kızıldeniz'i bir kanal aracılığıyla birleştirmesi

    mö 515 - başkentin persepolis'e taşınması

    mö 513 - büyük darius'un avrupa iskitleri üzerine seferi ve başarısızlığı

    mö 513 - büyük darius'un anadolu'yu fethi

    mö 499 - iyon kolonilerinin isyanı

    mö 492 - büyük darius'un yunanistan'ı fethi

    mö 490 - maraton savaşı, atinalıların zaferi

    mö 486 - büyük darius'un ölümü, kserkses'in tahta geçişi

    mö 480 - salamis deniz savaşı, kserkses'in donanmasının mağlubiyeti, atina zaferi

    mö 479 - kserkses'in kuvvetlerinin plataea savaşı'nda mağlubiyeti, yunanistan'daki pers emellerinin sonu

    mö 449 - atina ve ahameniş imparatorluğu arasında kallias barışı

    mö 448 - kent devletlerinin perslerden bağımsızlığını kazanması

    mö 412 - sparta ile ahameniş arasında ittifak

    mö 333 - issos savaşı, iskender'in üçüncü darius'a karşı zaferi

    mö 331 - iskender'in ürdün'ü fethi

    mö 330 - üçüncü darius'un ölümü ve ahameniş imparatorluğu'nun sonu

    ***

    224 - birinci erdeşir'in sasani devleti'ni kurması, zerdüştlük'ün resmi din olarak kabulü

    387 - roma imparatoru theodosius ile üçüncü şapur'un ermenistan'ı roma ve sasani devleti arasında paylaştırması

    484 - sasani devleti'nin nvarsak antlaşması ile ermenilere özerklik ve ibadet özgürlüğü hakkı tanıması

    607 - 627 - doğu roma ile sasani savaşları, sasaniler'in sonu
  • iranlilarin atasi kabul edilirler. antik pers toplumunda ayni siniftan insanlar dudaktan dudaga opuserek, astlar ise ustlerini yanagindan operek selamlasirlardi. topluluk icinde sumkurmek yemek yemek tukurmek vs yasakti. dinleri zerdustluk ve mitraizm di
  • haklarında ne söylesem gg olacak uygarlık. şimdilik içime atıyorum. lakin size saymak sövmek istiyorum.

    sebebini uzaklarda arama... (bkz: ayetullah humeyni)
  • persler dünyanın en eski ve en büyük imparatorluklarından biridir. hint-avrupa ırkından gelirler. perslerin kökeni i.ö 1000 yıllarında güney batı iran'da kurulan med krallarına bağlı olarak yaşayan ahamenid hanedanıdır. ahamenid hanedanının siyasi birliği ve yapılanması ilk kez i.ö vıı. ve vı. yüzyıllarda büyük kiros tarafından gerçekleştirilmiştir. kiros, i.ö 553 yılında medleri yenilgiye uğratmıştır ve bunun sonucunda güney asya'da güçlü bir pers imparatorluğu kurmuş oldu. ardından kiros babil imparatorluğuna saldırdı ve kendi topraklarına kattı. ( i.ö 539). kiros 529'da öldüğünde yerine oğlu ıı. kambisos geçti. devletin sınırları bu dönem kafkasya dan hint okyanusuna, iyonya'dan orta asya'ya kadar genişlemişti. ıı. kambisos mısırı işgal ederek aldı. ıı. kambisos öldükten sonra ı. darius başa geçti. bu dönemde imparatorluk en parlak dönemini yaşadı. darius, ülkenin bayındırlaşmasına önem verdi. yollar yapıldı. (bkz: kral yolu). ülkeyi yirmi bölgeye ayırdı ve bunların başına satrap denen yöneticiler atadı ve bunların denetimi için polis teşkilatı kurdu. ne yazık ki bu imparatorluğa en altın çağını yaşatan bu imparator, aynı zamanda ülkenin gerileyiş ve çöküşüne de zemin hazırlamıştır. ağır kayıplar vereceği yunan seferi düzenledi. i.ö 492'de yunanlıları dizgine getirmek için yaptığı sefer, maraton denen yerde yunanlılaraca durduruldu. 50.000 kişilik pers ordusu ağır kayıplar verdi. 10 yıl kadar sonra oğlu ı. kserkses yunanlılara saldırdı. persler yine başarısız oldu ve geri çekildiler.
    persler ile yunanlılar arasında devam eden çekişme i.ö 331'de büyük iskenderin ııı. darius'u yenilgiye uğratmasıyla son buldu. persler makedonya egemenliğine girmek zorunda kaldı. büyük iskender, ııı. darius'un kızıyla evlenerek kendisini pers imparatoru ilan etti.
    iskender öldükten sonra ülke selevkos'a bırakıldı. selevkos burada bir krallık kurdu. (i.ö 3. yüzyıl). selevkos, afganistan'dan mezopotamya'ya kadar olan bu imparatorluğu tekrardan diriltti. bu arada arsekses tarafından kurulan part krallığı perslerin devamı sayıldı. 224 ile 226 (i.s) yılları arasında partların yerini sasaniler aldı. bu dönemde pers kültürü tekrardan canlandı. ülkenin resmi dini zerdüştlük kabul edildi.
    sasaniler döneminde romalılar ile eskiden beri süre gelen mücadele devam etti. bizanslıların pers ülkesine yaptıkları saldırılar durduruldu ve geri püskürtüldü. sasaniler, 611 ve 616 yılları arasında halep, kudüs ve mısır'a kadar ilerledi. ancak son hükümdarı ııı. yedzgerd 651 yılında araplarla yapılan savaşı kaybetti ve pers imparatorluğunun bağımsızlığı sona ererek arap kültürünün etkisi altına girdi.
    sanat ve kültür
    pers hükümdarları egemenlikleri altına aldıkları halklara hoşgörülü ve iyi davranmışlardır. ahamenid ailesi sanata büyük önem vermiştir. imparatorluğun sınırları içerisinde yer alan sanatçılar saraya davet edilmiştir.
    sarayın içi, bekçi hayvanlarıyla süslenmesi, duvarların alt bölümlerinin kabartma levhalarla kaplanması geleneği babil, asur ve hititlerden gelme bir mimaridir. yapıların içinde ve uzun dış kemerlerde kullanılan sütunlar ise ege - yunan kültüründen gelmektedir. evlerin dış görünüşü ve terasları ise anadolu urartu sanatının etkisinde gelişmiştir. hayvanlar ise bir süsleme öğesi olarak kullanılmıştır. sanatçılar hayvanları gerçek ya da gerçek dışı biçimlerinde ustaca işlemiştir.

    ordu:pers askeri güçleri hakkında çok az yazılı bilgi var . bildiğimiz şey, kara ordusu ve donanma olarak ayrıldılar. ordu söz konusu olduğunda, düzenli (daimi) bir ordu ve bir yedek orduya bölündü. ilki , piyadeyi oluşturan 10.000 süvari ve 10.000 ölümsüzden oluşuyordu. "ölümsüzler" adı, her savaştan sonra sayıları hemen yeni askerlerle doldurulduğu için, güçlerinin 10.000 kişide sabit kalmasından kaynaklandı. ayrıca, 1.000 asker ("akrabalar" olarak adlandırılır) içeren ve genellikle kralın korumaları olarak görev yapan özel bir ölümsüz birlik de vardı.

    kaynakça
    büyük ansiklopedi cilt 3, s.756,757
    dünya tarihi ansiklopedisi s.16,17
hesabın var mı? giriş yap