• yahu yakışıklı, karizmatik falan diyorduk biz bu adama adam amoloji üstadı çıktı. 'hadiii biraz yolla da patlatim' nedir ya . nude istemenin de bir adabı olmalı. yemin ediyorum twitter'da görmemle gece 2'de patlamalı kahkaha atmam bir oldu. bu hikayede farklı da olsa patlamak bize nasipmiş.

    daha önce de evliyken başka bir kadından çocuk sahibi olmuştu. sabıkalı adam. bekar erkek istediğine yürür falan da kardeşim bu kadar da kör eşek misali önüne gelene yürünmez ki. adam almış telefonu eline şişme bebeğe benzeyen kadınlar diye google'da arama yapmış, oradan devam etmiş. gerçi kadından hızını alamayıp transeksüellere kadar uzanmış. kerem zevkine tüküreyim çok afedersin.

    öf gece gece... olmadı be kerem.
  • basketçi dediğin elit, kültürlü olur algısını yerle bir eden adam. bu ne kardeşim anadoludan istanbul'a yeni gelmiş futbolcu musun sen?
  • adamdaki aslı merakı, kerem ile aslı efsanesini hayata geçirme gayesinden.
  • arda turan adamın yanında özdemir erdoğan kaldı be..
  • aslı enver,yüzü gülmeyenler derneği kur.
    üye olalım.
  • sabah sabah şükela modunda okurken yarıldım başlığı da. bir arkadaş "bırak şu adamları efendi bul takıl" gibisinden bir şey yazmış. problem bunları efendi zannetmesinde zaten. bu tip adamlarin aslında efendi görünümlü piç olmasında zaten aslı'nın asıl problemi. aslı efendi buldum sanıyor ama bölüm sonunda hello motherfucker şeklinde bir şey yaşanıyor. hahaha ayh sinirlerim bozuldu. kıza baktıkça geçmişim aklıma geliyor. her neyse erkekler ne demek istediğimi anlamaz belki ama aslı moduna alan kızlarımız anladı bile.

    efendi görünümlü piç dünyanın en tehlikeli hayvanıdır. bilen bilir.

    her neyse tanim yapalım aslı'nın bir diğer bölüm sonu canavarı.

    edit: birisi altta 'ah salak aptal kızlar' diye daha babasinda bile değilken varolan bir kavramı bugün öğrenmiş ve yeni uydurulmuş gibi anlamış. veryansın etmiş. rica ediyorum beyni enes baturlarla falan eriyenleri şuraya almayın.
  • yer: sinan erdem spor salonu istanbul

    zaman: türkiye-sırbistan dünya şampiyonası yarı final maçının bitmesine 5 dakika 35 saniye var.

    o ana kadar olan performanslarına göre oyun kurucuların karşılaştırılması;

    teodosiç- 13 sayı 11 asist

    tunçeri- 2 sayı 4 asist

    bir saniye önce turnuvanın, sırbistan'ın ve maçın yıldızı milos teodosic bir üçlük daha atarak, sırbistan'ı 72-64 öne geçirdi. maç içinde bir kaç kez geriden gelmeyi başarmıştık fakat her seferinde teodosiç sazı eline almıştı.

    5.36 var ve top kerem tunçeri'nin ellerinde.. 2010 yılında kadroda düşünülmeyen ve harika bir turnuva, kötü bir maç geçiren kerem tunçeri topu eline alıyor ve korkmadan, çekinmeden sazı eline alıyor ve üçlüğü yapıştırıyor. salondaki seyirciler ve evlerindekiler ümitsizliğe kapılmışken sazı eline alıyor. o andan itibare oyun kurucuların karşılaştırılması

    teodosic- 0 sayı 0 asist

    tunçeri- 10 sayı 1 asist ( son 16 saniye; 1 asist ve maç kazandıran 2 sayı

    basketbol bu, gardın kadar konuşursun ve bizim en üst seviyede, dünya çapında bir oyun kurucumuz var. harika bir turnuva geçiriyor ve 35 dakika kendi standartlarına göre iyi oynamamasına rağmen maçın sonuna damgası vurdu. yere göğe sığdırılamayan teodosic, kırklara karışırken kerem tunçeri dev bir adam gibi sahneye çıktı ve takımını 8 sayı geriden dünya şampiyonası finaline taşıdı.

    4 saniye kala hidayet'in elinde canlanan topu çekerek alan ve maçı kazandıran kerem tunçeri hem bir milletin basketboldaki makus talihini yendi hem de maç boyu bizi sevmeyen topa sözünü geçirdi. setin hidayet'e çizilmiş olmasına rağmen topun kerem'e gelmesi hem ülke hem de kerem tunçeri açısından çok iyi oldu zira hidayet türkoğlu hakettiği övgüleri alan çok iyi bir oyuncuyken kerem tunçeri hakettiği övgüleri alamayan büyük bir oyuncuydu. o topu oradan çekti aldı ve bir yandan ülkesini finale taşırken bir yandan kendisini de hakettiği yere taşıdı.

    türkiye'nin ve dünya şampiyonasının en iyi oyun kurucudur. teodosic daha iyi diyen varsa son beş dakikayı izlesin.

    nasıl playoff zamanı çocuklarla adamların ayrıldığı zaman ise maç sonları da öyledir. ilk 35 dakika oynamak ile son 5 dakika oynamak arasında fark vardır.
  • eurobasket 2001'de birçok kesim tarafından turnuva boyunca hiç şut sokamadığı ve türkiye'yi hücumda bir kişi eksik bıraktığı saçmalıklarıyla delicesine eliştirilirken, önce turnuvada daha grup maçlarında elenmekten kurtulduğumuz ispanya maçı* sonrası kameralar karşısında gözleri dolarak konuşmak istemeyen; sonrasında da tıpkı bugünkü sırbistan* galibiyeti gibi yarı finalde yine küçük çaplı bir mucizeyle kazandığımız almanya* maçı sonrasında röportaj sırasında ağlayarak bütün türkiye'den kötü oynadığı için özür dileyen insandı kerem tunçeri.

    sonrasındaki yıllarda uzun süre bogdan tanjevic tarafından 2010 dünya basketbol şampiyonası'nda yaşı sebebiyle oynamayacağı gerekçesiyle milli takıma çağrılmadı...

    işte o kerem, 11 eylül 2010 akşamı bize, türk basketbol tarihinin en önemli maçını kazandırdı. sadece son saniyedeki basketiyle değil, son çeyrekteki ısrarı, kritik basketleri ve asistleriyle.

    1999 yılında avrupa şampiyonasında* daha gencecikken, çok büyük bir oyun kurucu olacağının işaretini vermişti. belki de bu yüzden ondan herkes çok şeyler bekledi ve 2001'deki form düşüklüğüyle bir türlü kimseye yaranamadı. ama en sonunda sanırım ilahi adaletle son gülen kerem oldu:

    çok teşekkürler kerem; ve evet sen türk basketbol tarihinin en önemli oyun kurucularından biri olarak her zaman hatırlanacaksın.
  • şurda takılır, arabası da vardır, konuşuruz ben tanıyorum siz tanımıyorsunuz anladınız mı ben ta no yo rum ok!
hesabın var mı? giriş yap