• ilginçtir kendisi aslında denizaltı birliklerini istiyormuş ama onlar yeni eleman istemediğinden mütevellit panzer tümenine razı olmuş.. bir de esir kampında karşılıklı zar attıkları, 17 yaşındaki utangaç bir oğlandan bahsediyor; adı joseph.. joseph ratzinger.. bildiğiniz papa benedict canım işte..

    bir de şimdi geldi aklıma, sözlüğün alman versiyonu olaydı, ne popüler olurdu dedenin nazi çıkması başlığı.. hakkaten başa giydirilecek bi başlık olurdu.. aşağı erfurt'tan bildirdim..
  • günter grass'ın ss'de çarpışmış olmasına "nazi geçmişi itirafı" tanımıyla sansasyonel haber yapan güzel insanlar: günther grass öncelikle değil ss'de değil waffen-ss'de çarpıştı. iki resim arasındaki bir kaç farkı bulmak için evvela biraz kitap okumanız lazım geliyor. ikincisi, grass 1944'de waffen-ss'e katıldığında waffen-ss'de hintlilerden, fransızlara; ingilizlerden tibetlilere kadar 900.000 asker vardı. hani ss sarışın, mavi gözlü fetişli yalnızca 4 kuşaktan almanların girebildiği bir örgüttü; ağır ırkçı, naziydi? nasıl oluyor da oluyor öyle değil mi? istirham ederim biraz beyin, biraz vukuf...
  • gazeteci h.m. broder (weltwoche, zürih) taşı gedigine oturtmus:

    „2006’nin sivil alman toplumu, 80 yasina basmak üzere olan büyükannenin genç kizlik döneminde genelevde calistigini ögrenen bir aile gibi tepki gösteriyor: büyükanneyi evden kovamazsin, ama evde de görmek istemezsin".

    (bkz: atsan atilmaz satsan satilmaz)

    edit:
    der spiegel, yarin cikacak sayisinin kapak konusunu günter grass'a ayirmis. e-book'tan okumak isteyenlere yardimci olunur. http://www.spiegel.de/img/0,1020,686395,00.jpg
  • bugün, 87 yasinda lübeck´te ölmüstür.
  • "berlin duvarı yıkılmadan önce almanlar birbirinden nefret ederlerdi. bugün ise doğu alman kökenli biri, bu duygusunu, bir batı alman kökenliye gösterememektedir. bu nefret şimdilerde yabancılara kusularak giderilmeye çalışılmaktadır." diyen bıyıklı yazar.
  • savaşın hafızalarından biriydi benim için. okurluk hayatımı die blechtrommel öncesi ve sonrası diye iki döneme ayırmıştır kendisi.
  • was gesagt werden muss şiirinden sonra israile'e girişi yasaklanmış olan edebiyatçı.
    merak ediyorum aynı olayı türkiye paul auster için yapsaydı dünya'da nasıl tepki alırdı,
  • nobel ödülü sahibi grass otobiyografisini („beim häuten der zwiebel“) yazmis, önümüzdeki ay yayinlanacakmis. yeni kitabinin („sogani soyarken) yayinlanmasindan cok kisa süre önce patlattigi bomba su:
    bugün frankfurter allgemeine zeitung’la (yarinki baski) yaptigi bir söyleside „waffen-ss“ (bkz: waffen ss) üyesi oldugunu itiraf ediyor. simdiye kadar neden beklemis, bilinmiyor. ayrica vatikan’da oturan papa ile de savas tutsakligini birlikte yasamis.
  • itiraf icin neden 60 yil bekledigi kac kez soruldugu halde verdigi cevap hep aynidir:
    "yeni cikacak kitabimda her seyi yazdim". bu cümlenin anlami sudur: kitabimi satin alin, okuyun, reklamim yapilsin, daha cok para kazanayim ve ünüme ün katayim.

    80'lere merdiven dayamis bir almanin zamaninda "führer"i icin silahi eline alip carpismamasi istisnai bir vakadir. herr grass da kendi türündekiler gibi kaideye uymus. oysa biz onu demokrasinin yilmaz savunucusu bilirdik. aldatildigimizi ögrenince sasirdik.

    bay grass'in parmak izleri:

    http://www.directupload.net/…how/d/791/unu7y3zw.jpg

    edit: yukardaki link kayiplara karismis.
    yenisi:
    http://www.spiegel.de/img/0,1020,684084,00.jpg
  • türkiye almanya kültür forumu'nun onursal başkanlığını yakın dostu yaşar kemal'le paylaşmaktadır.

    http://www.das-kulturforum.de/index.php?id=17
hesabın var mı? giriş yap