• ilginçtir, bizim yapay olarak laboratuarlarda ürettiğimiz bu maddenin uzayda toz ve gaz bulutları içinde yer aldığı keşfedildi. böylelikle, oldukça karmaşık olan bu karbon molekülünün, yıldızlararası ortamda kendiliğinden oluşabileceğini bulmuş olduk.

    bu aslında şunu gösteriyor; sadece dünya gibi gezegenlerde özel şartlar altında oluşabileceğini düşündüğümüz birçok molekül, uzay boşluğunda kozmik ışınlar altında kendi kendine oluşabiliyor. zaten gözlem tekniklerinin ilerlemesi sayesinde, birçok organik molekülün, hatta aminoasitlerin uzay boşluğunda öylece oluştuğunu görmüştük.

    grafen ise, yapay olduğunu düşündüğümüz bir maddenin dahi uzay boşluğunda oluşabildiğini farketmemiz açısından ilginç bir yere oturuyor. bu da, karmaşık moleküllerin ve dolayısıyla yaşamın yapıtaşlarının var olabilmesi için çok özel şartlar gerektiği savını bir anlamda çürütüyor.

    grafen'i üretmeyi ilk başaran andre geim ve konstantin novoselov, bu sayede 2010 yılında nobel ödülü almışlardı...

    http://www.astronomidiyari.com/?p=4475
    http://www.noao.edu/news/2011/pr1103.php
    http://www.spitzer.caltech.edu/…y-detected-in-space
  • kursun kalemlerin yazmasını sağlayan grafitik karbonun karizmatik isimli ana maddesidir. karbonun allotropi'si demek daha dogru olur ve bunun yalnızca bir atom kalınlığında ayrılmış haline bu ad verilmekte. yeryuzunde su an bilinen en kuvvetli materyellerden birisidir grafen. ideal bir super kahraman zirhi, silahi hatta ic camasiri bile olabilir. lityum pillerde anod ve elektrod malzemesi olarak kullanimi yaygindir bu hedenin. pilin omrunu uzatmada kullanilan en onemli materyal diyebiliriz. saniyede 800 kilometre gibi sapikca hizlarla hareket edebilen elektonlara sahip olmasi- ki bu neredeyse bir foton davranisina denk geliyor- onu gelecegin materyali yapmis durumda. resmen elektronlari bas bas bagiriyor: ''kabima sigamiyorum, cekilin ulan onumden yikarim ortaligi'' der gibi. boyutuna baksan kucucuk, esamesi okunmaz pezevengin. 3 milyon grafitik karbonu ust uste koysan 1 mm kalinliga anca geliyor ama tasima gucu, dayanikliligi soz konusu oldugunda hicbir materyal eline su dokemiyor bu kucuk enistenin nedense.

    silikonu tahtindan edecegini soyleyenler ziyadesiyle mevcut. super hizli bilgisayarlar ve biyokimyasal sensorlerdeki stratejik kullanimi surekli artiyor. hayatimizi kolaylastiran teknolojik devrimlerin kalbinde yer alan bir materyal bu. hayat grafenle daha guzel!

    usta miyagi san guzel aciklamis su video'da:

    http://www.youtube.com/…zroyr-q9f_o&feature=related
  • özellikle yapısal bozukluklarının elektrokimyasal sensörlerde performans arttırması nedeniyle, biyosensör vs. inşaasında en gözde materyal son yıllarda.

    kimyasal olarak önce yükseltgeyip sonra indirgeyerek grafit tozundan saçma sapan grafen yaprakları elde edip kullanıyoruz, eğleniyoruz. zaten saçma sapan olanı bize lazım.

    yıllardır, "kalemler dijital çağa yenik düşecek, kaybolacak" diyenlere güzel bir cevaptır grafen. çünkü o kalemlerdeki grafit katmanları önümüzdeki 10-20 yıl içerisinde o dijital araçların ekranında, pilinde, sensöründe, kasasında, işlemcisinde, her yerinde kullanılacak ve varlığını sürdürecek.

    demek ki:

    karbondan kaçılmaz.

    şeffaftır, hafiftir, sağlamdır, süper iletkendir, istersen yarı iletkendir, içinden sadece suyu geçirir, istersen por çapı ayarlanacak şekilde köpürtürsün, akustik ve elektromanyetik dalgaları hem üretir, hem cevap verir, fotolüminesans yapabilir, hücre zarına bağlanabilir, etken madde taşıyıp kanser hücresi hedefleyebilir, biyouyumludur, esnektir veya çok serttir, kimyasal modifikasyona müsaittir vs. vs. vs..

    grafen, sen ne istiyorsan odur.
  • daha hızlı işlemciler vb güzelliklerinden daha çok, enerji saklama konusundaki kabiliyeti sebebiyle elektrikli araç teknolojileri, temiz enerjinin biriktirilebilmesi gibi gezegeni kurtaracak projelere katkı sağlayacak geleceğin süper molekülüdür.
  • grafenin süper bir malzeme olduğunu hepimiz biliyoruz – çok dayanıklı, yalnızca bir atom kalınlığında ve esnek, hafif bir malzeme; çoğu malzemeye göre ısı ve elektriği de daha iyi iletiyor. ama gerçekte, enerji, tıp ve üretim endüstrilerinde henüz devrim niteliğinde kullanım alanlarına sahip olmamasının tek sebebi buralarda düşünülmeyecek kadar pahalı oluşu.

    iskoçya’da bulunan glasgow üniversitesi’nde çalışan araştırmacılar, daha önceki yöntemlere göre yüksek saflıkta grafeni 100 kere daha ucuz bir şekilde üretmenin bir yolunu bulmuşlar.

    şu andaki en yaygın grafen elde etme yöntemi, kimyasal buhar biriktirmesi (cvd) yöntemi olup gaz halindeki reaktanlar substrat adı verilen özel bir yüzey üzerinde ince bir grafen filmi oluşturuyor.

    geçmişte, bu substrat hep platin, nikel veya titanyum karbür gibi pahalı malzemelerden yapılmıştı. bu malzemeler yumuşak, böylece yüksek kaliteli grafen tabakaları üretebiliyor, ancak bunlar son derece maliyetli malzemeler, bunun anlamı da pek çok endüstride uygulanabilecek kadar ucuz değil.

    son zamanlarda bilim adamları maliyeti düşürmek için bakır kullanmayı denedi, ancak metalin yine de işlem görmesi gerekiyor ve dolayısıyla hiç ucuza gelmiyor. glasgow üniversitesi’ndeki araştırma ekibi bakır levhalar kullanarak grafen elde etmeyi denediler; bu levhalar evde yapılan lityum iyon pilleri için bol miktarda üretiliyor.

    başka bir işlem gerektirmeksizin, araştırma ekibi bu bakır levhaların yüksek kaliteli, tek atomluk grafen levhalarını üretebileceğini buldu.

    daha etkileyici olanı da, test sırasında grafen levhalarının optik elektrik özellik göstermesi ve transistörlerde levhaların yerine daha uygun olacağını bulmaları oldu (levhalar şu anda pahalı bir substratla üretiliyor).

    baş araştırmacı ravinda dahiya, ticari olarak mevcut bakırın metrekaresi 1 dolardan alıcı bulduğunu ve grafen üretiminde şu anda kullanılan bakırın ise 115 dolara sağlandığını belirtiyor. bu daha pahalı bakırın çoğu zaman kullanılmadan önce bir hazırlık safhasından geçtiğini ve maliyetin daha da arttığını ekliyor. dahiya, “üretim sürecimiz ucuza yüksek kaliteli grafen elde ettiğimizi söylüyor ve çoğu uygulama için yeni elektronik cihazları üretebileceğimizi açıklıyor, bunlar geleceğin akıllı şehirlerinden uzaktan tıbbi yardım almaya kadar uzanıyor” diyor.

    yeni teknoloji ile bilim adamlarının sonunda grafeni yüksek teknolojili filtrelerde ve malzemelerde ve tıbbi cihazlarda kullanılmasında bir engel kalmamış oluyor.

    dahiya, şöyle diyor: “alandaki araştırmalarımızın çoğu sentetik cilt üzerine. grafen son derece esnek, iletken bir yüzeye sahip ve protez taşıyan bireyler günümüzün en ileri protezleriyle bile mümkün olmayacak his duygusunu kazandıracak yeni protezleri sağlayabilir” diyor. “bu çok heyecan verici bir keşif ve araştırmalarımızı şevkle yürütmeye devam ediyoruz.”

    araştırma scientific reports isimli dergide yayınlandı.

    kaynak: sciencealert.com

    -barbaros akkurt

    alıntı
  • mithril lan bu okuduklarımdan anladığım kadarıyla. baya baya yapabiliriz o cibinliği. tüy kadar hafif, delinemeyecek kadar sağlam. tolkien ne ayak bilemedim şimdi.
  • prezervatif üretiminde kullanılması da planlanmaktadır. bu molekülle üretilen prezervatiflerin özellikle hissetme anlamında devrim yaratacağı söyleniyormuş.

    http://www.bbc.co.uk/…1120_prezertavif_grafen.shtml
  • sentezlemesi ev ortamında bile yapılabilen, ama sentezledikten sonra elektrik iletkenliği olanı, olmayanı ve karbon nano tüpleri o sentezlediğiniz çorbadan ayırmanın samanlıkta iğne aramaktan zor olduğu c60 molekülleri. genelde kat kat üst üste binen tek katlar halinde bulunuyor, bu katlar ne kadar üst üste ise verim o kadar azalıyor. tek katlar halinde sentezlemek çok kolay bi iş olmadığından gramı altından değerli hal alıyor. z tipi ve koltuk tipi olarak 2 türü var. 6 genlerden oluşan c yapısını enıne kestiğiniz zaman çıkış- düz-iniş şeklinde birbirini takip ediyorsa koltuk tipi, köşeli yerleri dşa geliyorsa z tipi oluyor. z ler elektriği iletiyor koltuklar iletmiyor. ancak koltuklar da inanılmaz bir mukavemet gösteriyor. dayanıklılık verileri 700 kat daha yüksek pazar poşeti yapabiliyorsunuz. tabi bir tek pazar poşeti yapmakta kullanılmıyor. 2010 nobel ödülünü aldıran güzide maddedir. 2010 da adamlar sentezlemesini açıklarken kurşun kalemin içerisindeki grafiti bir yüzeye sürtüyorlar sonra oraya izola bant yapıştırıp çekiyorlar, bunu tekrar ede de bandın üzerinde bir sürü tabaka kaldığını söylüyorlar. en basit yöntemi bu, en garanti yöntemi ise asitle çözelti oluşturduktan sonra grafenlere, konjugasyon yaparak ortamdan uzaklaştırmak sonra konjugasyon yaptığınız malzemeyi yıkamak. hatta bu bantlı sentezi denemek için dev izolabantları grafit yüzeylere yapıştırıp çekmek üzerine kurulu çin fabrikaları bile mevcut :) nano teknolojiye yön verecek olan madde. şeffaf yüzeylerde elektronik devreler yapılmasına izin veriyor. meraklısına ev ortamında nanoteknoloji imkanı sunar.
  • çok ilginç bir malzeme gerçekten, dünyanın en ince ve yapılması çok ucuz iki boyutlu bir maddesidir. hafif, güçlü, iletken, esnek, saydam ve bir araya getirildiğinde tüm bu özellikleri taşıyabilen bir malzemenin daha olmaması, grafeni süper malzeme olarak tanımlıyor. örneğin; mevcut telefonunuz bir saat doluma sekiz saatlik ömür veriyor. ancak grafen pillerini kullandığımızda üç saniyelik doluma yirmi saatlik ömür verebilecek. yani bir kağıdın inceliğinde yapılmış olan grafen telefonunuzu haftalar boyunca şarj derdi olmadan kullanabilmenizin mümkün olduğunu söylüyor. sadece bu değil televizyonunuzu duvardan alıp katlayıp cebinize koyup dilediğiniz yerde izlemek, grafen filtreler sayesinde dakikalar içinde deniz suyundan içme suyuna dönüştüğümüz suları afrika’ya ulaştırabilmemiz artık hayal olmayacak.

    keşfettiğimiz ilk iki boyutlu kristaldir. dünyada elde edilen en ince nesne, dünyanın en kuvvetli maddesi. elektriği bakırdan çok daha iyi iletiyor, saydam ve bükülebilir. grafenin kullanıldığı alanlar; havacılık, otomotiv, elektrik, enerji depolama, kaplama ve boya, iletişim, sensörler, güneş enerjisi, petrol ve niceleri.. hızla geliştirilen seri üretim sayesinde herkesin yakında kapısını çalabilecek bir buluştur.
  • aşı karşıtı bir arkadaşımın attığı video aracılığıyla varlığından haberdar olduğum hede.
    maskelerin içinde tek elden tüm dünyaya yayılıyormuş, pcr aracılığıyla herkese yükleniyormuş. bir şeyler bir şeyler.. neyse link bırakayım merak eden baksın.
    ya açıkçası umrumda değil. salgının başında zaten vücudumdaki bütün deliklere maske takabilecek kadar takıntılı haldeydim. artık kolunda maske aksesuarıyla gezenler grubuna dahilim. neyse ne.. yahu bizi öldürecekler mi? öldürsünler amk ya! valla bir an önce öldürsünler hatta mümkünse..
    şu kıyamet senaryolu filmler vardır ya.. dünya bitmiştir birkaç kişi yaşamak için g.tünü yırtar, ordan oraya yemek, cephane araya araya gezer vs. hep derim ne uğraşıyorsunuz olm? böyle yaşasan ne kazanacaksın, bu nasıl bir yaşam şevki amk?!
    haaa grafen mi ne haltsa. ulan sevdiğim herkes ölmüş, geri dönülmez halde rahatsızlanmış. nesine yaşayayım zaten o saatten sonra. grafen vücudumda ürüyor mu, beynimi mi izliyor ne bok yerse yesin. umrumda değil amk.
    öleceksek de ölelim artık yeter yıldım be!! herkes ayrı manyağa bağladı, böyle dünya düzeninin de amk gerçekten bıktım.
hesabın var mı? giriş yap