• çocukluğumun bay yanlış’ı ve meddahı, değerli oyuncu. görsel hafıza projesi kapsamında kendisiyle yapılan şu söyleşide, kırk dakika boyunca hayatını ve tiyatro geçmişini soluk almadan anlatıyor:

    görsel hafıza projesi | erol günaydın

    izlerken daha iyi anlıyorsunuz bir ömrü tiyatroya ve sanata adamanın ne demek olduğunu. tiyatro tarihimiz için de değerli bir arşiv olarak kayıtlara geçmiş.

    iyi ki yaşamış. ruhu şad olsun.
  • saat 00:00'da günün en popüler olacak başlığına kötü şeyler yazayım da sözlükte meşhur olayım amacında olan bazı orospu çocuklarının çekemediği büyük üstad. bu orospu çocuklarının hayatından ekşi sözlük yazarlıklarını alın geriye ne kalır ki?
  • zorla askere alinsa, televole'de askerlikte cektigi zorluklarin goruntuleri ciksa, sonra askerde hastalansa (banko) ve hastane odasinda sondaya bagli resimleri yayinlandiktan sonra olse cok guzel toplum trajedisi olur, elimizde cipslerle izleriz.

    (bkz: olse de yesek)
  • kendini bin kere oynayıp, bir kere bile tekrar etmemiş bir oyuncu.
  • kanserle savaşıyor olmasına rağmen "sahnelere geri dönücem", "şu filmde de oynamak istiyorum", "hala çalışabilirim" gibi azimli fakat yürek burkan cümleler kurarak yaşam sevincini koruyan, gerçek anlamda bir sanatçı. ayrıca kanser tedavisi olan eşini kastederek "onu kıskandım! beraber gideriz diye ben de kanser oldum" diyebilecek kadar cesur bir espri yeteneğine sahip değer.
  • ölümüyle, gandalf'tan sonra bilbo baggins de sessiz kalmıştır. hobbit türkçe izlenmez artık.
  • aklımda hay kafana sıçayım damat repliğiyle yer edinmiş türk tiyatro ve sinema dünyasının üstadı. nur içinde yatsın, toprağı bol olsun.
  • sabah, yazı arşivime göz atarken, 2009 yılının ocak ayında milliyet'te yer alan söyleşisinde şöyle bir ifadesine denk geldim.

    "özdemir asaf'la çok muhabbetim vardı. yolda dikilir dururdu. 'hadi gidelim' derdim. 'yok gitmem, ben geldiğim yerdeyim; buraya gelmek istiyordum, buradayım' diye sokakta dururdu."

    heyhat..
  • sözlükten istediği voleyi hiçbir zaman vuramamış ikinci sınıf trollerin hakir gördüğü yitik sanatçı.
  • askere çağrılması gerçekten nasıl bir ülkede yaşadığımızı gözler önüne sermiştir. zira kendisi, askerliği döneminde babamın öğretmenliğini yapmıştır. babam, onu her televizyonda gördüğünde ayrı bir gururlanır. sonuç olarak, erol günaydın'ın nerede ve ne zaman askerlik yaptığını benim bile bilmeme rağmen tsk'nın bilmiyor olması gerçekten acıdır.

    işin en kötü tarafı ise, bu ve bunun gibi eleştiriler sanki bir mağaranın içinde yaşayan bir canavara yönlendiriliyor gibi algılanması. hayatımızda sürekli böyle canavarlar var. trafik canavarı, terör canavarı, aids canavarı. oysa bunların hepsini yapan insanlar. hatta biziz. yerine getirmediğimiz kişisel sorumluluklarımız bir araya gelince "bu ülkede" diye başlayan cümlelerin kurulmasına neden oluyor.

    bu olaydan sonra, askere alma daire başkanlığı'nda, bu işlerle ilgilenen kim varsa 75 yaşında bir türkiye cumhuriyeti vatandaşını, hayatının en huzur dolu günlerinde huzrunu bozmaktan ve türk silahlı kuvvetlerinin itibarını zedelemekten ötürü cezalandırlılmasını bekliyorum.
hesabın var mı? giriş yap