6 entry daha
  • şuursuz bir taksici tiplemesi barındıran dizidir. hangi durağın taksicisi bilmem (bilmek de istemem) ama, ben öyle iki göz iki çeşme, sinir içinde taksiye binersem, geveze taksiciye de "işine baksana sen!" dersem taş ederim adamı bir daha ağzını açamaz. zaten taksici, ev sahibi (yani bizim eski avukat )abla ve nü model abla hariç bütün kastın şakülü kaymış. aşk acısıyla kavrulmuş, biri mahallenin bakkalı (kendi değilse dedesi kesin bakkaldı bunun) öbürü terzi, en ufakları da nerdeyse (lezbiyen olacakken kenardan dönmüş gibi dursa daha inandırıcı olacaktı ama herhalde o ciddi bi ihanet yaşamadı fasulyeden, öykünüyor yani ablalarına) şaolin bozması, sorbone mezunu üç genc kadın.

    fantastik bir kumarhaneci mafya. ya abicim, sen deli misin? illegal kumar işi yapıyorsun, sonra da elinden tutanla ev basmaya gidiyorsun. biz böyle iki tane incik boncuğa yola düşen külhanbeyine alışık değiliz ki kardeşim. halbuki külhan dediğin alır adresi, yerinden kalkmaz yollar iki itini, oturtur kızı karşına doldurur şarabını, kestirir kavununu inceden keyfine bakar. türk sokak tarihinde bir tane boyu 1.78'i aşmış kabadayı mı var, eğer aşiret/ aile sebebiyle kavuk teslim almadıysa? zaten cüssenin değil karizmanın işlediği bir sistemden bahsediyoruz. "kaba, vahşi" tanımının karşılığı iki metre üzeri bir cüsse midir? yok ileriki bölümlerde pehlivanlıktan geldiği gibi bir hikaye ortaya çıkmayacaksa eğer dikinciler de doğru kast değil. keşke heykeltraş'ı o oynasaydı.

    zavallı deniz*'e ne demeli acaba. bu kız kenar mahalleden patronunu apartarak düze çıkmaya çalışan, diğerlerine göre daha güzel olan bir kızımız değil mi? kardeşim kızın elinden ayağından, saçından, evindeki en küçük eşyasından kalite akıyor valla. bir de bilmiş filan kız. nasıl bir ustrupla kakalıyor arkadaşlarının ona olan hasetlerini ağızlarına, bayıldım kıza. bir de kızın duygularıyla oynayan patron var. ayıp be kardeşim, bari iki gün kapat telefonu kaybol. al yeni çıtırı, tak koluna, ak sardunya adalarına filan. sözlenmeye iki saat kala adam, sabah telefon açıp hatır sorarak, akşam kaybolarak genç kızların ümitleriyle oynamaz ki. ama sen böyle yapsan, taksiciyle, mafya tiplemesi nasıl girecek hikayeye değil mi? zaten taksici de prodüksiyon kardeşliği jesti olmuş. benimki de laf işte. zaten bunların hepsi annemin fikri.

    yok, anlamayacaksınız. evet elinize sağlık, evet haluk bener elindeki senaryoyu mükemmel çekmiş. ama ali ulvi hünkar acilen sıradan tipleme, sıradan dialoglar yazmayı denemeli. içim kan ağlasa da... neyse dilerim, on sezon oynar bu dizi.

    edit: çöp olmuş web sitesi adresi sebebiyledir.
75 entry daha
hesabın var mı? giriş yap