6 entry daha
  • inanılmaz bir oyun olmuş. yazım kalitesi muhteşem, bu anlamda planescape torment ile karşılaştırılıyor ki abartı bir karşılaştırma değil. yıllardır bu kadar muhteşem, bu kadar devrimsel bir oyun oynamamıştım. bir kere her rpg'de karşımıza çıkan klasik "güç, çeviklik, sağlık" gibi karakter özellikleri yerine, duygular, motivler, bilişler yani direkt "beyin" gelmiş durumda. "empati, retorik, bilgi, drama, el göz koordinasyonu" gibi yeteneklerle birlikte, şehre karışmaya, şehrin ruhunu anlamaya yarayan "shivers", çeşitli kimyasallara olan düşkünlük diyebileceğim "electrochemistry" gibi çok eğlenceli yetenekler de var yatırım yapabileceğiniz. diyaloglar sırasında (oyunun çok büyük bir bölümü diyaloglardan oluşuyor bu arada ve savaşmak vs. yok) bu bahsettiğim beyin bölümleri sık sık araya girerek birbirleriyle -veya sizinle- taşak geçebiliyor, ya da çok eski bir anıdan muhteşem bir dille bahsederek sizi duygulandırabiliyor. bir de klasik rpg'lerdeki karakterinizi tamamlayan "perk sistemi" gibi düşünülebilecek bir "thought cabinet" olayı var ki, o da apayrı bir devrim olmuş resmen. diyalog seçimlerinize göre ya da sadece bir çöp kutusunu tekmeleyerek bile açabileceğiniz bu "düşünceler", size çeşitli bonuslar (ve beraberinde götürüler) veriyor, her biri kişiliğinizi belirliyor diyebilirim ve -artık söylemeye gerek yok- her birini okumak ayrı keyif. özgün yetenekler ve thought cabinet, oyuna inanılmaz bir derinlik katıyor. katman katman açılıyor oyun resmen ilerledikçe. 47 saatte bitirdim ama asla tek oynanışta oyunun tamamını göremezsiniz. farklı yeteneklere ağırlık vererek, farklı diyalog seçimleriyle bambaşka bir şekilde tekrar oynamak ve ilk oynayışınızda göremediğiniz diyalogları görmek mümkün.

    estonyalı küçük bir ekip olan za/um, hayran olunacak bir yapım çıkarmış ortaya gerçekten. çok farklı, daha önce hiçbir oyunda yaşamadığınız bir deneyim sunuyor disco elysium. benim için direkt game of the year.
461 entry daha
hesabın var mı? giriş yap