1 entry daha
  • tarhiselciliğin sefaletinde sürüklenenlerin yeniden ve yeniden üretmekten bıkmadığı banalliği* bir maske olarak* giyinmeyi ve bu maskenin suratı sıkmasının yarattığı huzursuzluğu anlatan konsepttir.

    erkekliğin çirkin bir temsilini zorlama pozlar üzerinden yaşatmak bünyede ve etrafta sıkıntı yaratır; bu sıkıntının gebe olduğu sonuçları ile de en başta erkeği bu pozlara zorlayan toplum yüzleşmek mecburiyetinde kalır.

    en başta erkeğin kendisine sıkıntıdır; kadına, doğaya, topluma yani öteki olana getirdiği sıkıntılar dolaylıdır.

    psikolojik çerçeveden bakınca bastırma* mekanizmasının işlerliğidir burada tehlikeli olan. erkek ağlamaz, erkek umursamaz, erkek siker geçer, erkek hissetmez, erkek korkmaz gibi insan-dışı beklentilerle ketlenen ve insanlığından soyutlanarak kazananı olamayacağı bir savaşa asker hale getirilen erkek, bu insan-dışılığını bir iletişim modeli olarak benimsemeye başlar.

    götünde ayı bağıran erkek de ayı gibi bağırmayı normali haline getirecektir haliyle.

    bir yönden de erkekliğin toxic olmayan bir versiyonu olduğu fikrini de a priori hakikat olarak baz alan bir fenomenin kabulüdür ki erkekliği yıkmak peşinde koştuğunu iddia edenlerin bu fenomenin varlığı ne oranda ve nasıl kabul ettiklerini merak eder insan.

    ne var ki yeller esiyor başlıkta, tuhaftır.
40 entry daha
hesabın var mı? giriş yap