7 entry daha
  • bilmem kaç zaman önce ceza ile, candan erçetinli bi turneye çıktıklarında muhattab olmuştum. yaş itibarı ile hafif bi baş ağrısı yapıyor, yetişmek istiyor insan sözlere, eşlik etmek. ama zor. e biz bir dönemin çocuğuyuz hani "elime alayım çakmağımı ritme uygun sallanayım" isteyenlerden.
    ve bir gün, el mecbur bir stajyeri alıp karşınıza "haydi bakalım, bütün günü birlikte geçiricez" moduna girdiğinizde başlıyorsunuz onun gibi yaşamaya, onun müziklerini dinlemeye. şikayet etmek ayıp, ruhumuzu tazeliyor çıtır. ceza ile ikinci karşılaşmam bu günlere denk gelecekmiş demek. bu parça ise gün içinde en az onbeş kez dinlediklerimizden. ister istemez sözler belleniyor. fena da değil hani. ben "hımm viyola ile giriş yapmışlar, ilginç" diyorum. o "o kadar sanatsal yaklaşmasak" diyor. buyrun, sözleri yazayım da tam olsun... ooo yeeaaahhh...

    gözlerim ateşte donmuş bir süre
    yoktum ortalarda
    beni gören herkes
    beni ben zannetmişti merkez
    naapiyim bana yardim et allah
    ıslak gözlerin üstüne nur gibi kar yağmış
    bahçesinde solmadı tek bir çiçek bile
    kuru kuru gitmek olmaz
    bir dilek dile
    ölümün önüne geçmek olmaz yok isyan
    ancak buna kalp dayanmaz
    ancak farkına varmak gerekir
    herhangi bir suçlu aranmaz
    ilk nefesimde ben senin
    son nefesinde sen benim kollarımda
    şimdi ise güneşim, ayım, meleğim, yıldızım...**
22 entry daha
hesabın var mı? giriş yap