5 entry daha
  • insan öyle bir faredir ki seçtiği yolağı kötüler, kendi yoluna sıçar; çaresizce tıkanırsa tersine usluca oturur.

    güzel türkçemiz'de yürümek*, yükselmek, yazmak gibi anlam değişmesi/genişlemesine uğratılmış sözcüklerin doğal anlatım seçenekleri vardır (tahmin ediyorum). ama bu moda nitelikli geçici jargonların önü alınamaz. dil böyle yolaklara saparak olasılıkla kendi ağırlığından bir süreliğine kurtuluyor, dinleniyor. sonra kendi akağını* buluyor veya akağına dönüyor. (bkz: güzel türkçemiz/@ibisile)

    sözcüklerle, kalıplarla, atasözleriyle oynamak. bunlar basit beyin açıcı, ezber bozumları. türkçede ses uyumu, ünlü uyumu sözcükleri büyük ölçüde dokunulmaz yapıyor. bu da dilimiz mantıklı olmakla birlikte hep aynı yolaklardan yürüyüp basmakalıp, öngörülebilir düşünmemize neden oluyor. ezber bozan sıralama olarak örneğin at koşumu* yerine koşum atı demek. beynimizde başka biçimde düşünmeyi, başka sıralama, başka vurgu bile başlatabiliyor. sözcüklerle oynayan düşüncelerle de oynar ve güvenilmez. öyle güvenilmez beklenmedik olmak gerekir. dümen suyunda gitmemek. kendi diyeceğini kendi bulabilmek. ben oynarım hep sözcüklerle. sözcük köklerini de düşünürüm. böylece söyleyecek şeylerim olur ve birikir.

    resim tekniğini hiç bilmeyen bir bireyin resmi ruhsal olarak, yani kendisini ortaya çıkarma hedefiyle yorumlanabilir. bileninki ise yorumlanamaz. resim bilgisi öteki hedefimiz olan ressamın iç ruh bilgisine giden yolakları bozmuş, dönüştürmüş olur. o bakımdan özellikle ustaların resimleri karşısında artık kendi ruhumuzu okuruz, onların iç bilgisi hedef olmaktan çıkmıştır. bizi anlatması zaten yeterli ve büyük hizmettir. en fazlası kendinden yola çıkarak alıcısını, bakıcısını anlatmış olabilir. ustaların iç bilgilerini anılardan, sanat tarihinden, diğer olanak ve olasılıklardan edineceğiz. eser* sahibini tanıtıcıdır, sahibinin vekilidir, ama ilke olarak sahibinin bilgisi ya da bilgi tekniği (kendini ele vereni) değildir. sanat nesnesi sahibini hem ortaya koyar hem saklar, aynı sözcükler, söz öbeği gibi. nesne sahibi artık bağımsız, kendinden ibaret, masum değildir, bir evrene mal olmuştur.

    (ilk giri tarihi: 29.1.2017)

    (bkz: büyük ünlü uyumu), küçük ünlü uyumu, sesli uyumu
    (bkz: intihar/@ibisile)
hesabın var mı? giriş yap