1 entry daha
  • kitabını* okurken kafasında yarattığı ideal karşı cinsi benimle aynı şekilde tanımladığını farkettiğim, hakkında "keşke aynı yüzyılda, aynı yerde yaşasaydık, belki..." dediğim, onun yüzünden sartre'ı (her ne kadar onunla aynı mertebeye gelme imkanımın, ikimizin de 17 yaşımıza geldiğimizde okuduğumuz kitap sayısı arasındaki dağlar kadar fark (oran) nedeniyle imkansız olmasına ve bu yüzden de simone'u onun benden daha çok hak etmesine rağmen) kıskandığım, felsefeyle uğraştığını gördüğüm tek(ender?) dişi karakter.

    edit: ne bu saçmalık! al bunu burdan. "felsefeyle uğraştığını gördüğüm tek dişi karakter"miş. yuh! rezil... ibret olsun diye bırakıyorum. erkek egemen kültür yapısı genç, kendini açık fikirli zanneden zihinleri nasılda kodluyor, ne zevzek laflar ettiriyor. satır aralarından karşı cinse dair bilgi sahibi olmamanın kokusu geliyor, ezikliğini ezerek bastırma çabası seziliyor.
249 entry daha
hesabın var mı? giriş yap