17 entry daha
  • çayın o doğal ve katkısız kokusudur.
    bergamut, tomurcuk v.s. gibi mevzuyu sulandıran katkılardan uzak ve kendine has özgün aromasıdır çayın kokusunu eşsiz kılan.

    ne çok fazla demli ne çok açık; tavşan kanı denilen kıvamda. özellikle ince belli cam bardakta ve hatta az biraz da büyük boy olabilir eskilere kıyasla. işte o çay daha ağzınıza doğru götürürken buram buram emek kokar ki; yudumlamadan önce duraklar, burnunuza yakın ve dudağınıza sıfır noktasında derin bir kaç nefes çekersiniz içinize, kokusu aklınızda kalsın diye bittikten sonra da.
    öyle lipton, sir winston, kaçak çay, seylan çayı falan değil bahsettiğim. bildiğin, öz be öz karadeniz çayı. illaki ve özellikle de çaykur olmalı ama. hatta bulabildinizse altınbaş ya da en kötü ihtimalle rize turist çayı...

    emeğini katan köylüden, yaylaların yeşil ve derin nefeslerine kadar; toprağa dair her şey içindedir o çayın.
    o yüzden çay kokusu bir başkadır bu memlekette. ne kahveye benzer, ne başka uyduruk içeceklere...

    sabahları ayrı keyiflidir, akşamları ayrı. kışın başkadır verdiği haz, yazın başka...
    sohbeti bile samimi ve içten cümlelere zorlar ısıtırken dilimizin soğuk ve mesafeli kırgınlıklarını...
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap