stoik
-
- alıntı -
mecrâsı sengzâre* dönen cuylar gibi
vâdi-i uzletinde hamûşuz tevekkülün
varsın hurûş-ı kahrına had bilmesin felek
yoktur hududu bizdeki sabr u tahammülün
bu son beytin sabır ve tahammülünün üzerinde bilmem ısrara lüzum var mı? sansitif* ve kaderci olan eskiler hiçbir zaman bu cinsten stoik olmadılar. hiç olmazsa şiirde. osmanlı imparatorluğu dediğimiz bu üçüncü roma, stoizmini* hiç de böyle yüksek sesle ilan etmezdi. başı istendiği zaman verir, ekmeği elinden alınınca sızlanır, fakat kadere meydan okumazdı. filhakika o allah'tan sabır ve tahammül isterdi.
- alıntı bitti -
ahmet hamdi tanpınar, yahya kemal, s. 134.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap