2 entry daha
  • madde 251 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    bir memur vazife esnasında bir kimse aleyhine bir cürüm işlerse kanunda ya-
    zılı olmıyan hallerde o cürme kanunen terettüp eden ceza üçte birden yarısına
    kadar artırılır.

    yedinci fasil
    hükümet memuriyetinin ve unvan ve şerefinin gasbı

    madde 252 - her kim mülki ve askeri memuriyetlerden birini hilafı nizam ifa
    veya ifaya teşebbüs eylerse üç aydan iki seneye kadar hapis ile mücazat olunur.
    aynı ceza memuriyetini terk ve tatil emri kendisine resmen bildirilmiş oldu-
    ğu halde yine memuriyetinde devam eden memur hakkında üç aydan iki seneye kadar
    memuriyetten mahrumiyet cezasiyle birlikte hükmolunur.
    mahkeme bu baptaki ilam hulasasının-masarifi mahkümdan alınmak şartiyle cür-
    mün vukubulduğu veya mahkümun ikamet eylediği vilayet ceridelerinden biriyle ne-
    şir ve ilanını emredebilir.

    madde 253 -(değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    (değişik: 7/6/1979 - 2245/4 md.) her kimse bir rütbe veya memuriyetin veya
    bir mesleğin resmi elbisesini yetkisi olmaksızın açıktan açığa giyer veya hakkı
    olmayan nişan veya madalyaları takarsa üç aydan bir yıla kadar hapis ve ikibin
    liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır.böyle bir elbise giyerek elbise-
    nin belirlediği meslek ve memuriyetle ilgili işler yapanlara altı aydan iki yıla
    kadar hapis ve binbeşyüz liradan üçbin liraya kadar ağır para cezası verilir. bu
    elbisenin sağlayacağı kolaylık ve olanaklardan yararlanarak bir cürüm işlenirse,
    yalnız bu eylemden ötürü yukarıdaki cezalar üçte birden yarıya kadar artırıla-
    rak hükmolunur.
    siyasi partinin takib ettiği prensiplerin remzi olan alamet ve işaretleri o
    partinin şerefini kıracak yerde kullananlarla partiden müsaade almaksızın kitap,
    gazete, mecmua veya matbuat kanununa göre matbua sayılan diğer şeyler üzerine
    veya sinama şeridlerine bunların muhteviyatını partiye mal edici manada koyanlar
    altı aya kadar hapis veya on liradan 200 liraya kadar ağır para cezasile ceza-
    landırılırlar.bu hususta takibat icrası alakalı siyasi parti genel sekreterliği-
    nin şikayetine bağlıdır.
    kızılay cemiyetine aid alamet ve işaretleri, kızılay cemiyetinin rızası ol-
    maksızın her hangi bir matbua veya evrak ve sair eşya üzerine koymak veya resim
    veya hakketmek veya her ne suretle olursa olsun o alamet ve işaretleri temsil
    veya tecessüm ettirmek suretile kullananlar üç aya kadar hapis veya beş liradan
    yüz liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılırlar.bu hususta takibat icrası
    kızılay cemiyeti umumi merkezinin şikayetine bağlıdır.
    (ek: 7/2/1949 - 5319/1 md.) birleşmiş milletler dünya sağlık kurulunun resmi
    mühür ve damgası ile dünya yuvarlağı üzerine resmedilmiş iki defne dalı ortasın-
    daki eskülap sembolünden ibaret alametinin ve (dünya sağlık kurulu) adının ve bu
    adın ilk harflerinden müşekkel kısaltmanın ticaret veya her hangi bir menfaat
    kastiyle, herhangi bir ticaret ve sanayi müessesesi veya bir kimse tarafından,
    bu kurulun rızası olmaksızın, kullanılması, herhangi bir matbua veya evrak ve
    eşya üzerine konması veya temsil ve tecessüm ettirilmesi yasaktır.buna aykırı
    hareket edenler üç aya kadar hapis veya beş liradan yüz liraya kadar ağır para
    cezası ile cezalandırılır.

    sekizinci fasil
    hükümete karşı şiddet veya mukavemet ve kanunlara muhalefet

    madde 254 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    resmi meclisler azasından veya hükümet memurlarından biri hakkında vazifesi-
    ne mütaallik bir işi yapmaya yahut yapmamaya icbar için şiddet veya tehdit gös-
    teren kimse, bir seneden üç seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    (değişik: 7/6/1979 - 2245/5 md.) eylem silahla bir kişi tarafından işlenmiş
    ise iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. eylemin iki veya daha çok
    silahlı kişiler tarafından anlaşarak birlikte veya silahsız ve anlaşma olmasa
    bile toplanmış beşten çok kişiler tarafından işlenmesi halinde verilecek ceza
    beş yıldan az olamaz.
    (ek: 28/9/1971 - 1490/4 md.) her kim birinci fıkrada yazılı olan şahıslardan
    birinin vazife gördüğü yeri her ne suretle olursa olsun kısmen veya tamamen iş-
    gal ederek, vazifesine mütaallik bir işin yapılmasına mani olursa altı aydan üç
    seneye kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. fiil, cebir ve şiddet veya tehditle
    işlenirse bir seneden üç seneye kadar, silahla veya kendini tanınmıyacak bir ha-
    le koyarak yahut birkaç kişi tarafından birlikte işlenirse, iki seneden beş se-
    neye kadar hapis cezasına hükmolunur.

    madde 255- yukarıdaki maddede yazılı cezalar adli, siyasi veya idari bir he-
    yetin veya bu heyetler mümessillerinin içtimaını yahut vazife görmelerini men
    veya ihlal veya müzakerelerinde nüfuz veya tesir icra etmek üzere şiddet kulla-
    nanlar veya tehdit gösterenler hakkında dahi tatbik olunur.

    madde 256 - şiddet veya tehdit ile yukarıki maddelerde yazılı olan fiili iş-
    lemek üzere teşekkül eden on veya daha ziyade kimselerden mürekkep bir içtimaa
    dahil olanlar bir aydan iki seneye kadar hapsolunur.

    madde 257- yukarıdaki maddede beyan olunan içtima cürmün silah ile işlenmesi
    için vaki olmuş ise hapis üç aydan üç seneye kadardır. eğer hükümetin emir ve
    ihtarı üzerine dağılırsa içtimaa dahil olanlar hakkında ceza verilemez.

    madde 258 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    bir memura veya ona yardım edenlere memuriyetine ait vazifeleri ifa sırasın-
    da cebir ve şiddet veya tehdit ile mukavemet eden kimse altı aydan iki seneye
    kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    (değişik: 7/6/1979 - 2245/6 md.) eylem silahla bir kişi tarafından işlenmiş-
    se iki yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. eylemin iki veya daha çok si-
    lahlı kişiler tarafından veya silahsız olsa bile toplanmış beşten çok kişiler
    tarafından işlenmesi halinde verilecek ceza üç yıldan beş yıla kadar hapis ceza-
    sıdır.
    eğer fiil, kendisini veya akrabasını hapis veya tevkiften kurtarmak maksa-
    diyle vakı olmuşsa birinci fıkradaki hal için iki aydan altı aya, ikinci fıkrada
    yazılı hal için dört aydan bir seneye kadar hapis cezası verilir.
    eğer memur haiz olduğu salahiyet hududunu tecavüz ederek veya keyfi hareket-
    lerle bu muameleye sebebiyet vermiş ise fail hakkında geçen maddelerdeki ceza
    dörtte bire kadar indirileceği gibi icabına göre ceza büsbütün de kaldırılabi-
    lir.
    254,255,256 ve 257 nci maddelerle yukarki fıkralarda yazılı fiiller, icra
    vekilleri heyetinden bir vekil aleyhinde işlenirse tayin edilecek ceza yarı nis-
    pette artırılarak hükmolunur.

    madde 259 - ceza kanunu itibariyle akrabadan murat, karı koca ile usul ve
    füru ve kardeş ve kız kardeş ve amuca ve dayı ve hala ve teyzelerle yegenler ve
    bunlar derecesindeki sıhri akrabadır.

    madde 260 - kanun ve nizam hükümlerinden birinin icrasına muhalefet için
    nüfuz ve müessir kuvvet sarfedenler bir seneye kadar hapis cezasiyle cezalan-
    dırılır.

    madde 261 - (değişik: 28/9/1971 - 1490/5 md.)
    kanun ve nizamlara aykırı olarak mektep veya dersane açanlar, açılan mek-
    tep veya dershane kapatılmakla beraber altı aydan iki seneye kadar hapis ceza-
    siyle cezalandırılır.
    ruhsatsız öğretmenlik edenlerle bunları istihdam eyliyenlere de aynı ceza
    verilir.
    mükerrirler hakkında verilecek ceza bir sene hapisten aşağı olamaz.

    madde 262 - camiler etrafındaki mezarlıklarla kiliseler avlu ve derunları-
    na ve meskün mahaller civarında bulunan kabristanlara ve ölü defnine mahsus
    olan mahallerden maada yerlere ruhsatsız ölü defneden veya ettiren kimse bir
    aydan altı aya kadar hapis veya otuz liradan yüz elli liraya kadar ağır cezayı
    nakdi ile mahküm olur.

    madde 263 - kolera ve sair bulaşık hastalıklardan musab veya vefiyat zuhur
    eden ev ve sair mahallerin kordon altına alınmasına dair hükümetçe verilen emir-
    lere ve yapılan icraata fiilen mümanaat edenler hareketlerinin derecesine göre
    bir aydan bir seneye kadar hapsolunur.

    madde 264 - (değişik: 7/6/1979 - 2245/7 md.)
    her kim ait olduğu merciden ruhsat almaksızın dinamit veya bomba veya buna
    benzer yıkıcı veya öldürücü alet veya barut ve benzeri ateşli ecza yapar veya
    bunları yabancı bir ülkeden türkiye'ye sokar veya sokmaya aracı olur veya ülke
    içinde bir yerden diğer bir yere götürür veya yollar veya götürmeye bilerek
    aracılık ederse, beş yıldan sekiz yıla kadar hapsolunur ve kendisinden onbeşbin
    liradan altmışbin liraya kadar ağır para cezası alınır.
    birinci fıkradaki eylemleri işlemek amacı ile teşekkül vücuda getirenlerle
    yönetenler veya teşekküle mensup olanlar tarafından sözü geçen fıkrada yazılı
    suçlar işlenirse failler hakkında on yıldan onbeş yıla kadar ağır hapis ve el-
    libin liradan yüzbin liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.
    ikinci fıkradaki hal dışında, iki veya daha çok kimselerin toplu olarak bi-
    rinci fıkrada yazılı suçları işlemeleri halinde sekiz yıldan oniki yıla kadar
    ağır hapis ve yirmibeşbin liradan yetmişbeşbin liraya kadar ağır para cezası
    hükmolunur.
    birinci fıkrada yazılı eylemleri işlemek amacıyla iki veya daha çok kimse-
    lerin önceden anlaşıp birleşmeleri teşekkül sayılır.
    ruhsatsız bu gibi şeyleri taşıyanlar veya bulunduranlar veya satanlar veya
    satmaya çalışanlar veya alanlar üç yıldan beş yıla kadar ağır hapis, onbin
    liradan yirmibin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. bu şeylerin
    cins ve miktar itibariyle vahamet göstermesi halinde beş yıldan sekiz yıla
    kadar ağır hapis ve yirmibeşbin liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezası
    hükmolunur. mahkemece bunların cins ve miktarının önemsiz sayılması ve failin
    meslek, kişilik ve ahlaki eylemleri yönünden tehlikesiz sayılması halinde hükm-
    olunacak ceza bir aydan bir yıla kadar hapis ve bin liradan üçbin liraya kadar
    ağır para cezasıdır.
    birinci fıkrada yazılı şeyleri, meskün yerde veya çevresinde yada halkın
    gelip geçtiği bir yerde ateşleyenler veya patlatanlar yahut bırakanlar, eylem-
    leri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde beş yıldan aşağı olmamak üze-
    re hapis cezası ve onbin liradan az olmamak üzere ağır para cezasıyla cezalan-
    dırılırlar. suçun halkın toplu olarak bulunduğu yerlerde veya kamu hizmetleri-
    nin görülmesine ayrılmış binalarda işlenmesi halinde, suç daha ağır bir cezayı
    gerektirse bile ayrıca bu eylemden dolayı aynı cezaya hükmolunur.
    kanunlar, şubat 1989 (ek - 3)
    her kim korku, kaygı veya panik yaratabilecek biçimde her ne amaç ve neden-
    le olursa olsun, meskün bir yerde veya çevresinde veya özel veya resmi veya ge-
    nel yapılara ya da her türlü taşıt araçlarına ya da halkın toplu olarak bulun-
    dukları diğer yerlere silahla ateş ederse, eylem başka bir suçu oluştursa bile
    ayrıca iki yıldan aşağı olmamak üzere hapis ve beşbin liradan az olmamak üzere
    ağır para cezasıyla cezalandırılır.
    yukarıdaki iki fıkrada yazılı eylemler, iki veya daha çok kişi tarafından
    birlikte veya taşıt aracı veya suçun icrasını kolaylaştırıcı başkaca araçlar
    kullanarak işlenirse cezalar üçte birden yarıya kadar artırılarak hükmolunur.

    madde 265 - (değişik: 10/6/1949-5435/1 md.; mülga: 7/12/1988-3506/10 md.)

    dokuzuncu fasil
    resmi sıfatı haiz olanlar aleyhinde cürümler

    madde 266 - (değişik: 28/9/1971 - 1490/7 md.)
    bir kimse resmi sıfatı haiz olan bir memurun huzurunda ve ifa ettiği vazi-
    feden dolayı şeref veya şöhretine veya vakar ve haysiyetine kavlen veya fiilen
    taarruz ve hakarette bulunursa, aşağıda gösterilen suretlerle cezalandırılır:

    1. hakaret ve taarruz asker veya jandarma efradından veya iki veya üçüncü
    bendlerde mezkür memurlardan gayrı memurinden biri aleyhinde ise iki aydan se-
    kiz aya kadar hapis ve ikiyüz elli liradan beşyüz liraya kadar ağır para cezası
    ile mahküm edilir.

    2. hakaret ve taarruz asker veya jandarma subaylarından veya polis komiser-
    lerinden veya amirlerinden yahut il genel meclisi veya belediye meclisi üyele-
    rinden biri aleyhinde ise üç aydan iki seneye kadar hapis ve beşyüz liradan bin
    liraya kadar ağır para cezası ile cezalandırılır.

    3. hakaret ve taarruz türkiye büyük millet meclisi üyeleri ile temsil sıfa-
    tını veya emir ve idare salahiyetini haiz rüesadan veya hakim ve cumhuriyet
    savcılariyle bunların yardımcıları veya sorgu hakimlerinden biri aleyhinde vaki
    olursa altı aydan otuz aya kadar hapis ve bin liradan iki bin liraya kadar ağır
    para cezası ile cezalandırılır.
    eğer birinci fıkradaki hakaret fiili maddei mahsusa tayin ve isnadiyle va-
    ki olursa:
    bir numaralı benddeki halde beş aydan üç seneye kadar hapis ve beşyüz lira-
    dan üç bin liraya kadar ağır para cezasına;
    iki numaralı benddeki halde altı aydan üç seneye kadar hapis ve bin liradan
    üç bin liraya kadar ağır para cezasına;
    üç numaralı benddeki halde yedi aydan üç seneye kadar hapis ve bin beş yüz
    liradan üç bin liraya kadar ağır para cezasına hükmolunur.
    (6 ve 7 nci fıkralar iptal: ana. mah.nin 19/12/1972 tarihli ve e. 1971/50,
    k. 1972/60 sayılı kararı ile.)
    (ek: 7/1/1981 - 2370/3 md.) bu maddede yazılı taarruz ve hakaret fiilinin
    resmi sıfat ve memuriyet sona ermiş olsa bile ifa edilen görevden dolayı ve hu-
    zurda işlenmesi halinde de yukarıdaki fıkralar ve bentlerdeki cezalara hükmolu-
    nur.

    madde 267 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    yukarıki madde de beyan olunan fiiller bir vazifenin ifasından dolayı olma-
    yıp da vazife esnasında vaki olursa tayin olunacak ceza üçte birinden yarısına
    kadar indirilir.

    madde 268 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    bir kimse kavlen veya fiilen her ne suretle olursa olsun adli,idari,siyasi
    veya askeri resmi bir heyet huzurunda veya bir hakimin duruşma yaptığı sırada
    veya duruşmaya mütaallik karar ve hükmün tefhimini mütaakıp şeref ve haysiyeti-
    ne veya vakarına tecavüz ve hakarette bulunursa altı aydan üç seneye kadar
    hapis cezasına mahküm edilir.
    eğer fiil maddei mahsusa tayin ve isnadiyle vakı olursa verilecek hapis ce-
    zası sekiz aydan aşağı olamaz.
    266 ncı madde ile bu maddede beyan olunan fiiller bu iki maddede gösterilen
    heyet veya memurlara hitap edilen veya hitap edildiği anlaşılan telgraf, tele-
    fon, mektup, resim veya herhangi bir yazı vasıtası ile işlendiği takdirde de
    aynı ceza verilir.
    (ek fıkralar: 28/9/1971 - 1490/8 md.)
    hakaret ve taarruz birinci fıkrada gösterilen heyetlerin sıfat veya hizme-
    tinden dolayı umuma neşir veya teşhir olunmuş yazı veya resim veya sair neşir
    vasıtalariyle işlenmiş olursa, fiilin mahiyetine göre birinci veya ikinci fık-
    ralarda yazılı olan cezalar yarısı nispetinde artırılarak hükmolunur.
    sıfat veya hizmetinden dolayı vaki hakaret ve taarruz, birinci fıkrada gös-
    terilen heyetlerin gıyabında alenen işlenmiş olursa, fiilin mahiyetine göre bi-
    rinci veya ikinci fıkralarda yazılı olan cezaların yarısı hükmolunur. bu fıkra-
    daki suçun tekevvünü için 153 üncü maddedeki aleniyet şarttır.

    madde 269 - geçen maddelerde muharrer taarruz ve hakaretler, cebir ve şid-
    det ve tehdit ile icra olunmuş ise ceza bir misli artırılır.

    madde 270 - geçen maddelerde muharrer cürümlerin faili hakaret ve taarruz
    eylediği şahıslara isnat ettiği ef'al ve evsafın şayi ve mütevatır olduğunu
    ispata kalkışırsa bu talebi katiyen kabul olunmaz.

    madde 271 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    (değişik: 7/1/1981 - 2370/4 md.) her kim resmi sıfatı haiz olan bir memura
    vazifesini icra ederken veya resmi sıfat ve memuriyeti sona ermiş olsa bile
    icra ettiği vazifeden dolayı cismen eza verecek veya hastalığını mucip olacak
    müessir bir fiil işlerse 456 ncı maddeye göre verilecek cezalar aşağıda göste-
    rilen suretlerle artırılır.
    1. eğer memur 266 ncı maddenin 1 inci bendinde gösterilen kimselerden ise
    ceza üçte birden yarıya kadar, 2 nci bendinde gösterilen kimselerden ise bir
    misli ve 3 üncü bendinde gösterilen kimselerden ise iki misli artırılır.
    2. eğer fiil 268 inci maddede yazılı hal ve zamanlarda işlenmiş olursa fii-
    lin istilzam ettiği cezaya üç misli zammolunur.
    hiçbir halde yapılacak zam altı aydan aşağı olamaz. bu maddede yazılı hal-
    lerde takibat şikayete bağlı değildir.

    madde 272 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    eğer memur memuriyeti hududunu tecavüz ederek veya keyfi hareketleriyle
    geçen maddelerde beyan olunan fiillerin vukuuna sebebiyet vermişse ceza dörtte
    bire kadar indirileceği gibi icabına göre büsbütün de kaldırılabilir.

    madde 273 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    kanunun hususi hükümler ile tasrih eylediği ahvalin haricinde her kim
    büyük millet meclisi azası ile temsil sıfatını ve emir ve idare salahiyetini
    haiz rüesadan veya diğer devlet memurlarından biri aleyhine sıfat ve hizmetle-
    rinden dolayı bir cürüm işlerse o cürüm için kanunen muayyen olan ceza altıda
    birden üçte bire kadar artırılır.
    (2., 3. ve 4 ncü fıkralar mülga: 5/1/1961 - 235/1 md.)

    onuncu fasil
    mühür fekki ve hükümetin muhafazasında bulunan eşyayı çalmak

    madde 274 - bir kimse kanuna yahut hükümetin emrine tevfikan bir şeyin mu-
    hafazasını yahut aynen mevcudiyetini temin için vazolunan mührü fekkederse üç
    aydan iki seneye kadar hapis cezasına ve kırk liraya kadar ağır cezayı nakdı
    itasına mahkum olur.
    eğer bu fiil, mühür vazını emir veya icra etmiş olan memur yahut resmen mü-
    hür altına alınan bir şeyi muhafaza etmek yahut yanında bulundurmak vazifesiyle
    mükellef olan kimse tarafından işlenmiş ise bir seneden dört seneye kadar hapis
    cezası ve otuz liradan yüz elli liraya kadar ağır cezayı nakdi tayin olunur.
    eğer cürüm, memur veya muhafızın müsamahası ve dikkatsizliği neticesi ola-
    rak vukua gelmiş ise bunlar hakkında otuz liradan yüz liraya kadar ağır cezayı
    nakdi hükmolunur.

    madde 275 - bir kimse cürmü teşkil eden ecsam ve eşyayı ve o sıfatı haiz
    bulunmak itibariyle hükümet dairelerinde saklanan evrak ve vesikaları veya mah-
    kemelere ve resmi dairelere tevdi olunan veya bir memurun memuriyeti icabınca
    yanında bulunan senetleri ve sair mühim evrakı ortadan kaldırır veya bozar ve
    yok eder yahut tahrif veya tağyir eylerse bir seneden üç seneye kadar hapsolu-
    nur.
    eğer bu cürmün faili memuriyeti iktizasınca bu ecsam ve eşyayı yahut evrak
    ve vesikaları elinde bulundurmak vazifesiyle mükellef bulunan memurun kendisi
    ise iki seneden beş seneye kadar hapis ve muvakkaten memuriyetten mahrumiyet
    cezaları ile cezalandırılır ve eğer bundan dolayı vukua gelecek zarar hafif
    olur ve fail bu ecsam ve eşya ve evrak ile vesika ve senetlerden kendisi için
    bir güna fayda istihsal etmezden ve hakkında takibata başlanmazdan evvel onları
    değiştirmeksizin iade ve teslim ederse birinci surette altı aydan iki seneye
    kadar hapsolunur; ikinci surette bir seneden dört seneye kadar hapis ve muvak-
    katen memuriyetten mahrumiyet cezaları hükmolunur.

    madde 276 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    bir kimse muhafaza edilmek üzere kendisine resmen teslim olunan merhun veya
    mahcuz veya her hangi bir sebeple vaz'ıyed edilmiş olan malları kendisinin veya
    başkasının menfaati için saklar, sahibine veya başkalarına verir veya tebdil
    veya lazımgelenlere teslimden imtina ederse üç aydan iki seneye kadar hapis ve
    otuz liradan üç yüz liraya kadar ağır para cezasile cezalandırılır.
    eğer suçlu merhun veya mahcuz veya her hangi bir sebeple vaz'ıyed edilmiş
    olan eşyanın sahibi ise verilecek ceza bir seneye kadar hapis ve on liradan yüz
    elli liraya kadar ağır para cezasıdır.
    eğer cürüm muhafızın ihmalinden veya tedbirsizliğinden ileri gelmiş ise
    muhafız hakkında beş liradan yüz liraya kadar ağır para cezası hükmolunur.
    eğer eşyanın kıymeti az ise veya cürmün faili eşyayı veya bedelini takibata
    başlamazdan evvel geri verirse ceza altıda birden üçte bire kadar indirilir.

    madde 277 - bu fasılda zikrolunan fiiller, cebir ve şiddet kullanmak veya
    tehdit suretiyle veya silahlı ve birden ziyade kimseler tarafından işlenirse
    ceza, üçte biri miktarı artırılır.

    on birinci fasil
    devlet memurlarına intisap iddiasiyle menfaat temin eyliyenler

    madde 278 - (değişik: 5/1/1961 - 235/2 md.)
    her kim olursa olsun resmi meclisler azasından yahut devlet memurlarından
    biri nezdinde hatırı sayıldığını yahut onlarla münasebeti bulunduğunu iddia
    ederek haklarında vuku bulacak tavassutta medarı teşvik yahut mükafat olmak
    üzere yahut aza veya memurun himayesine mukabil onlara verilmek veya onlara ve-
    rilmesi lazım gelen hediye veya mükafata sarf olunmak bahanesiyle kendi yahut
    başka bir kimse hesabına para veya sair menfaat alır veya kabul eder veya bun-
    ların verilmesine vaad alırsa bir seneden beş seneye kadar hapis olunur ve bin
    liradan az olmamak üzere temin veya vaad olunan menfaatin üç misli ağır para
    cezası alınır.
    fail milletvekili veya siyasi parti kademelerinde fiili vazife almış olduğu
    takdirde yukarıdaki cezalar üçte birden yarıya kadar artırılarak hükmolunur.
    ayrıca faile amme hizmetlerinden memnuniyet cezası da verilebilir.
    fail, devlet memurlarından ise cezasına müebbeten memuriyetten mahrumiyet
    cezası ilave olunur.

    on ikinci fasil
    geçen fasıllar arasında müştrek hükümler

    madde 279 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    ceza kanununun tatbikatında:
    1 - devamlı veya muvakkat surette teşrii, idari veya adli bir amme vazifesi
    gören devlet veya diğer her türlü amme müesseseleri memur, müstahdemleri;
    2 - devamlı veya muvakkat, ücretsiz veya ücretli, ihtiyari veya mecburi
    olarak teşrii, idari veya adli bir amme vazifesi gören diğer kimseler memur sa-
    yılır.
    ceza kanununun tatbikatında amme hizmeti görmekle muvazzaf olanlar:
    1 - devamlı veya muvakkat surette bir amme hizmeti gören devlet veya diğer
    amme müessesesinin memur ve müstahdemleri;
    2 - devamlı veya muvakkat, ücretli veya ücretsiz ihtiyari veya mecburi su-
    rette bir amme hizmeti gören diğer kimselerdir.

    madde 280 - memuriyet sıfatı kanuna göre cürmü teşkil eden anasırdan veya
    cürmün esbabı müşeddidesinden addolunduğu yerlerde memurdan bu sıfatın zail ol-
    muş bulunması veya cürmün vukuu esnasında vazifesini ifa halinde bulunmaması bu
    kaidenin tatbikına mani değildir.

    madde 281 - bir kimse cürüm işlemek için haiz olduğu memuriyete ait kuvvet
    ve vasıtaları kullandığı takdirde eğer kanun esasen memuriyet sıfatını nazarı
    itibara almamış ise irtikap olunan cürüm için tayin olunacak ceza altıda birden
    üçte bire kadar tezyit olunur.

    dördüncü bap
    adliye aleyhinde cürümler

    birinci fasil
    kanunen ifası lazım gelen bir hizmetten imtina

    madde 282 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    her kim adliye makamları tarafından şahid, ehlivukuf, veyahut tercüman
    sıfatile davet olunup da asılsız bir sebebi ileri sürmek suretile icabet mecbu-
    riyetinden vareste tutulmuş veya icabet etmekle beraber şehadet etmekten veya ehlivu-
    kuf veya tercümanlık vazifesini ifadan istinkaf eylemiş bulunursa altı aya
    kadar hapse veya on liradan yüz liraya kadar ağır para cezasına mahküm olur.
    fail ehli vukuftan ise mahkümiyet neticesi olarak hapis müddetine müsavi
    bir zaman için meslek ve sanatın tatili cezasına dahi mahküm olur.

    ikinci fasil
    suç tasnii ve resmi mercileri iğfal

    madde 283 - (değişiklik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    vuku bulmadığını bildiği bir suçu adliyeye veya keyfiyeti adliyeye tevdie
    mecbur olan bir makama veya kanuni takib yapacak veya yaptırabilecek bir mercie
    vuku bulmuş gibi ihbar ile yahut vaki olmıyan bir suçun eserlerini takibata mü-
    başeret olunabilecek derecede uyduran kimse 30 aya kadar hapis cezasına mahküm
    olur.
    adliye huzurunda sahte olarak bir suç işlediğini yahut bu suça iştirak ey-
    lediğini söyliyen kimse hakkında dahi aynı ceza tertib olunur.

    madde 284 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    başkasının yerine kendini koyarak hapishaneye giren şahıs bir aydan bir se-
    neye kadar hapis cezasiyle cezalandırılır.

    üçüncü fasil
    iftira

    madde 285 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    her kim adliyeye veya keyfiyeti adliyeye tevdie mecbur olan bir makama veya
    kanuni takib yapacak veya yaptırabilecek bir mercie ihbar veya şikayette bulu-
    narak suçsuz olduğunu bildiği bir kimseye bir suç isnad eder yahut o kimse
    aleyhinde böyle bir suçun maddi eser ve delillerini uydurursa isnad eylediği
    suçun nevi ve mahiyetine ve uydurduğu delillerin kuvvetine göre üç aydan üç se-
    neye kadar hapsolunur.
    bu isnad kendine iftira olunan kimsenin tevkifi gibi şahsi hürriyeti bağlı-
    yan bir halin hudusuna sebep olmuşsa müfteri hakkında bir seneden beş seneye
    kadar hapis cezası hükmolunur.
    kendine iftira olunan kimse hakkında üç seneden fazla şahsi hürriyeti bağ-
    lıyan bir ceza ile mahkümiyeti mutazammın bir hüküm sadır olmuşsa müfteri hak-
    kında on beş seneyi geçmemek üzere aynı ceza hükmolunur.
    eğer mağdurun mahkumiyeti müebbed ağır hapis ise müfteri on beş seneden
    aşağı olmamak üzere ağır hapisle cezalandırılır.

    (değişik: 21/11/1990 - 3679/19 md.) eğer mağdurun mahkümiyeti ölüm cezası
    ise, müfteri müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılır.

    (altıncı fıkra mülga: 21/11/1990 - 3679/28 md.)
    yukarıdaki fıkralarda yazılı olan suç faili mağdur hakkında takibat yapıl-
    madan evvel bu isnadatından rücu eder veya uydurduğunu itiraf ederse yukarıda
    yazılı cezaların altıda biri hükmolunur ve ceza müebbed ağır hapis ise on sene
    ağır hapse indirilir ve isnaddan rücu veya tasniin itiraf olunması takibata
    başlandıktan sorra vaki olursa asıl cezanın üçte ikisi indirilir ve müebbed
    ağır hapis yerine 24 sene ağır hapis cezası tayin olunur. tasni veya iftira,
    kabahat ef'aline taallük ederse bu madde ile 283 üncü maddede tesbit olunan ce-
    zalar yarıya kadar indirilir.

    dördüncü fasil
    yalan şahitliği ve yalan yere yemin

    madde 286 - yemin ettirerek şahit veya ehlihibre istimaına salahiyettar
    olan bir memur veya heyet huzurunda şehadet ederken yalan söyleyen veya haki-
    katı inkar yahut isticvap olunduğu hususat hakkında malümatı az veya çok ketmeyleyen
    kimse üç aydan üç seneye kadar hapis ile mücazat olunur.
    eğer fiil üç seneden fazla hürriyeti tahdit eden cezayı müstelzim bir cür-
    mün tahkik ve muhakemesi esnasında vakı olmuş ise cezası üç seneden on seneye
    kadar ağır hapistir.
    (değişik: 21/11/1990 - 3679/20 md.) eğer yalan şahadet, bir kimseye müebbet
    hapis cezası verilmesi sonucunu doğurmuş ise, faile verilecek ceza onbeş sene-
    den aşağı olamaz ve ölüm cezasına mahkümiyet halinde ise faile müebbet ağır
    hapis cezası verilir.
    eğer yeminsiz şahadet edilmişse ceza müddeti yarısına kadar indirilir.

    madde 287 - bir kimse hukuk davalarında müddei yahut müddeaaleyh sıfatını
    haiz olduğu halde yalan yere yemin ederse altı aydan üç seneye kadar hapis olu-
    nur ve otuz liradan yüz liraya kadar ağır cezayı nakdi alınır ve muvakkaten
    hidematı ammeden memnuiyet cezasiyle cezalandırılır. eğer fail bu dava hakkında
    bir karar verilmezden evvel yeminden dönerse hapis cezası bir aydan altı aya
    kadardır.

    madde 288 - yalan yere yemin veya şahadet eden şahıs:
    1 - hakikatı beyan ettiği takdirde kendisini veya akrabasından birini hür-
    riyet ve namusca behemehal fahiş bir zarara maruz kılması muhtemel olan,
    2 - kendi tarafından beyan olunan zati vasıflara nazaran şahit sıfatiyle
    celbi iktiza etmiyen yahut o şahsın ceza davasında şahit ve ehli hibre ve mü-
    tercim olmaktan istinkafa hakkı olduğu halde mahkemece kendisine bu hakkı ihtar
    edilmemiş bulunan,
    kimselerden ise yukarıki maddede mezkür olan cezalardan muaftırlar.
    eğer bunların yalan şahadeti diğer bir şahsi takibata yahut mahkumiyete ma-
    ruz kılarsa yukarıdaki maddelerde yazılı cezalar, yarısından üçte ikisine indi-
    rilir.

    madde 289 - bir kimse ceza tahkikat veya muhakematı esnasında şahadet et-
    tikten sonra iş lüzum veya meni muhakeme kararnamesi ile bitmezden veya muhake-
    me hitam bulmazdan veya yalan şahadet hadisesindan dolayı muhakeme başka güne
    talik olunmazdan evvel bu şahadetten rücu ile hakikatı söylerse 286 ncı maddede
    beyan olunan fiilden dolayı cezadan muaftır.
    eğer rücu beyan olunan zamanlardan sonra olur, yahut bir hukuk davasının
    muhakemesi esnasında vukua gelmiş olan yalan şahadete mütaallik bulunur ise bu
    şahadetin vukubulduğu dava hakkında mahkemeden karar çıkmazdan evvel zuhura
    gelmiş olmak şartiyle bu baptaki ceza üçte birinden yarısına kadar indirilir.
    eğer bu şahadet bir şahsın tevkifini yahut hakkında fahiş bir zararı mucip
    olmuşsa cürüm failinin göreceği ceza bu maddenin birinci kısmında yazılı hal-
    lerde üçte bir ve ikinci kısmında yazılı olan hallerde altıda bir derecesinde
    azaltılır.

    madde 290 - geçen maddeler ahkamı, adliye huzuruna davet olunarak hakikata
    mugayir rey ve malümat veren ehli hibre ile ifadeleri hakikate mugayir surette
    beyan ve tercüme eden tercümanlar hakkında dahi tatbik olunur.
    ehlihibre hakkında muvakkaten hıdematı ammeden memnuiyet cezası silk ve sa-
    natın tatili cezasını dahi şamil olabilir.

    madde 291 - bir kimse 286 ncı maddede yazılı olan cürmü işletmek için para
    vermek veya sair menfaat göstermek veya vait ve teşvik veya tehdit veya hile ve
    desise ile veya nüfuz kullanmak suretiyle şahit veya ehli hibre yahut tercüman
    tedarik ederek yalan şahadeti işletmiş ve hilafı vaki rey beyan ve tercümanlık
    ifa ettirmiş ise 286 ncı maddenin birinci fıkrasında muayyen olan hallerde bir ay-
    dan bir seneye kadar, ikinci fıkrasındaki hallerde üç seneden beş seneye kadar
    hapis, üçüncü fıkrasında yazılı hususatta on seneden aşağı olmamak üzere ağır
    hapis cezasiyle cezalandırılır. yalancı şahit ve o makuleden ehli hibre ve ter-
    cüman tedarik eden kimsenin onlara mükafaten verdiği şeyler müsadere olunur.
    bir kimse bu suretlerle şahit veya ehli hibre yahut tercüman tedarikine
    yalnız teşebbüs etmiş bulunursa geçen fıkralarda yazılı olan cezalar üçte bire
    indirilir.

    madde 292 - yukarıki maddede yazılı olan cürmün faili bizzat maznunu aleyh
    yahut yakın akrabasından biri olduğu halde, diğer bir şahsı takibata veye mah-
    kumiyete maruz kılmamış olmak şartiyle, mezkür maddede tayin olunan cezalar ya-
    rısından üçte ikisine kadar indirilir.

    madde 293 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    289 uncu maddede yazılı olan suret ve zamanlarda yalan şahidler şehadetle-
    rinden ve ehli hibre ve tercümanlar dahi hilafı hakikat olan rey ve tercümele-
    rinden rücu ettikleri takdirde bunları tedarik edenler hakkında 291 inci madde-
    de muayyen cezalar altıda birinden üçte birine kadar indirilir.

    beşinci fasil
    avukat ve dava vekillerinin sui istimali

    madde 294 - avukat veya dava vekili hasım tarafiyle uyuşarak veya sair hile
    ve desiselere sülük ederek kendisine verilen davaya zarar iras eyler yahut aynı
    davada hasım tarafına da yardım ederse üç aydan otuz aya kadar hapis ve mesle-
    kin tatiline dahi şamil olmak üzere muvakkaten hıdematı ammeden memnuiyet ceza-
    lariyle beraber otuz liradan iki yüz elli liraya kadar ağır cezayı nakdi ile
    cezalandırılır.

    eğer avukat veya dava vekili aynı davada bir tarafa vekalet ettikten sonra
    o vekaletten çekilerek diğer tarafın vekaletini deruhte veya o tarafa yardım
    ederse altı aya kadar hapsolunur veya otuz liradan yüz elli liraya kadar ağır
    cezayı nakdi alınır.

    madde 295 - kabul ettiği bir davada şahidin veya ehli hibre veya tercümanın
    veya müddeiumuminin ve karar verecek hakimin sahabetini istihsal etmek veyahut
    bunlara mükafat eylemek bahanesiyle müekkilinden para ve sair eşya alan avukat
    ve dava vekili iki seneden beş seneye kadar hapse ve iki yüz liraya kadar ağır
    cezayı nakdiye ve meslek ve sanata dahi şamil olmak üzere muvakkaten hıdematı
    ammeden memnuiyet cezasına mahküm olur.

    altinci fasil
    cürüm işleyenleri saklamak ve cürümün delillerini yok etmek cürümleri

    madde 296 - (değişik: 28/9/1971 - 1490/9 md.)
    her kim hapis cezasından aşağı olmıyan cezayı müstelzim bir cürüm işledik-
    ten sonra bu cürmün icrasında faillerle evvelce itifak etmiş ve cürmü neticelen-
    dirmekte yardımı dokunmuş olmaksızın, bir kimsenin o cürümden istifadesini te-
    mine veya hükümetçe icra olunacak tahkikatı yanlış yola sevk etmeye yahut
    hükümetin araştırmalarına veya hükmün icrasına karşı faili gizlemeye yardım
    eder yahut hakkında yakalama veya tevkif müzekkeresi çıkarılmış olan bir kimse-
    nin saklı bulunduğu yeri bildiği halde yetkili mercilere derhal haber vermezse
    veya her kim bu cezaları istilzam eden bir cürmün eser ve delillerini yok eder
    yahut bunları bir suretle değiştirir veya bozarsa, hapis cezasını gerektiren
    suçlarda altı aydan iki yıla kadar,ağır hapis cezasını gerektiren suçlarda iki seneden dört seneye,
    ölüm cezasını gerektiren suçlarda da üç seneden beş seneye kadar hapis cezasına
    mahkum olur. şu kadar ki, bu ceza müddeti asıl cürüm için kanunda tayin edilen
    cezanın üçte birini geçemez. sair fiillerden dolayı tertip olunacak ceza beş
    yüz liradan bin liraya kadar ağır para cezasıdır.

    bu fiilı usul veya füruunun, karı veya kocasının yahut kardeşinin lehine
    olarak işliyen kimseye ceza verilmez.

    madde 297 - maktulün cesedini saklayan veya saklatan veya hükümete haber
    vermeksizin ve keşfolunmaksızın gömen veya gömdüren kimseler üç aydan bir sene-
    ye kadar hapis ve elli liraya kadar ağır cezayı nakdı ile cezalandırılır.

    yedinci fasil
    tevkifhane ve hapishaneden firar ve firara vesatat

    madde 298 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/5 md.)

    bir kimse bir suçtan dolayı kanun dairesinde tutuklandıktan sonra kaçarsa
    iki aydan altı aya kadar hapsolunur.
    bu suç şahıslara karşı şiddet veya tehdit kullanarak veyahut kapı veya pen-
    cere kırarak veya duvar delerek veya kaçmaya mani olacak vasıtaları bozarak iş-
    lenmiş olursa ceza bir yıldan üç yıla kadar hapistir.
    yukarıdaki fıkrada belirtilen şekillerdeki kaçma eyleminin birden ziyade
    kimseler tarafından bir arada işlenmesi ya da tehdit veya şiddet kullanmanın
    bir kişi tarafından olsa bile silahla yapılması hallerinde ceza dört yıldan
    sekiz yıla kadar ağır hapistir.

    madde 299 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/6 md.)

    bir kimse bir suçtan dolayı kanun dairesinde hapsedildikten sonra kaçarsa
    aşağıda yazılı şekillerde ceza görür:
    1. müebbet ağır hapis hükümlüsü ise cezasının bir yılı geceli gündüzlü bir
    hücrede yalnız başına bırakılmak suretiyle çektirilir.
    2. muvakkat şahsi hürriyeti bağlayıcı bir ceza hükümlüsü ise geri kalan
    müddetlerine bu müddetlerin altıda birden üçte birine eşit bir müddet zammedi-
    lir. ancak zammedilecek bu müddetler dört aydan eksik ve iki yıldan fazla ola-
    maz.
    bu suç, şahıslara karşı şiddet veya tehdit kullanarak veyahut kapı ve pence-
    re kırarak veya duvar delerek veya kaçmaya mani olacak vasıtaları bozarak işlen-
    miş olursa birinci bentte yazılı hücre müddeti bir yıl altı ay, ikinci bentte
    yazılı nispet üçte birden yarıya kadar olarak tatbik olunur. ancak zammedilecek
    bu müddetler bir yıldan eksik, dört yıldan fazla olamaz.
    yukarıdaki fıkrada belirtilen şekillerdeki kaçma eyleminin birden ziyade
    kimseler tarafından bir arada işlenmesi ya da tehdit veya şiddet kullanmanın
    bir kişi tarafından olsa bile silahla yapılması hallerinde birinci bentte yazı-
    lı hücre müddeti iki yıl, ikinci bentte yazılı nisbet yarıdan üçte ikiye kadar
    olarak tatbik olunur. ancak zammedilecek bu müddetler beş yıldan eksik, sekiz
    yıldan fazla olamaz.
    bu maddede yazılı hükümler cezaevi dışında çalıştırılan hükümlüler hakkında
    da tatbik olunur.
    *
    madde 300 - kaçan mevkuf ve mahkum bir güna cebir ve tazyik neticesi olma-
    yarak on beş gün zarfında kendiliğinden gelip teslim olursa geçen maddelerde
    gösterilen cezaların altıda biri hükmolunur.

    madde 301 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/7 md.)
    her kim, bir tutuklu veya hükümlünün her ne suretle olursa olsun kaçmasını
    hazırlar veya kolaylaştırırsa kaçan kimsenin işlemiş olduğu suçun ağırlığına
    ve çekmekte bulunduğu cezanın geri kalan miktarı ve nevine göre bir yıldan beş
    yıla kadar hapsolunur.
    eğer hükümlünün çekmekte olduğu ceza müebbet ağır hapis ise kaçmasını ha-
    zırlayan veya kolaylaştıran kimsenin cezası beş yıldan sekiz yıla kadar hapis-
    tir.
    eğer hükümlünün cezası idam cezası ise, kaçmasını hazırlayan veya kolaylaş-
    tıran kimseye sekiz yıldan oniki yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
    birden ziyade tutuklu veya hükümlünün kaçmasını hazırlayan veya kolaylaştı-
    ran faile yukarıdaki fıkralara göre tayin edilecek ceza üçte birden yarıya ka-
    dar artırılır.
    eğer hükümlü veya tutuklunun kaçmasını hazırlamak veya kolaylaştırmak için
    fail 299 ncu maddede sözü edilen vasıtalardan birini kullanır ve bu yüzden hü-
    kümlü veya tutuklu kaçmış olursa ceza üçte birden yarıya kadar artırılır.
    eğer kaçamamış ise ceza üçte bire indirilir.
    eğer sanık tutuklu veya hükümlünün usul ve füruundan ve karı kocadan ve
    kardeş ve kızkardeşlerinden biri ise göreceği ceza üçte bir miktar azaltılır.

    madde 302 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/8 md.)
    bir tutuklu veya hükümlünün muhafazasına veya nakline memur olan kimse,
    onun her ne suretle olursa olsun kaçmasını hazırlar veya kolaylaştırırsa kaçan
    kimsenin işlemiş olduğu suçun ağırlığına ve çekmekte bulunduğu cezanın geri ka-
    lan miktarı ve nevine göre iki yıldan beş yıla kadar hapsolunur.

    eğer hükümlünün çekmekte olduğu ceza müebbet ağır hapis ise failin göreceği
    ceza altı yıldan sekiz yıla kadar ağır hapistir ve müebbeten kamu hizmetlerin-
    den mahrumiyet cezası dahi hükmolunur.
    eğer hükümlünün cezası idam cezası ise failin göreceği ceza dokuz yıldan
    onbeş yıla kadar ağır hapistir ve müebbeten kamu hizmetlerinden mahrumiyet ce-
    zası dahi hükmolunur.
    eğer hükümlü veya tutuklunun kaçmasını hazırlamak ve kolaylaştırmak için
    fail, kaçağın şiddet kullanmasında veyahut kapı ve pencere kırmasında ve duvar
    delmesinde kaçakla birleşir veya silah ve sair böyle bir işe lazım olan şeyleri
    verir veya bunların tedarikini men etmezse yada kaçması hazırlanan veya kolay-
    laştırılan tutuklu veya hükümlü birden ziyade ise tutuklu veya hükümlünün kaç-
    mış olması halinde memur, birinci fıkradaki halde üç yıldan, ikinci fıkradaki
    halde yedi yıldan, üçüncü fıkradaki halde on yıldan aşağı olmamak üzere ağır
    hapis ve müebbeten kamu hizmetlerinden mahrumiyet cezası ile cezalandırılır ve
    kaçamadığı takdirde memura sekiz yıla kadar ağır hapis cezası verilir.

    madde 303 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/9 md.)
    firar maddesi memurun kayıtsızlık veya tedbirsizliğinden neşet etmiş ise
    memur hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası tertip olunur ve kaçağın
    görmekte olduğu ceza idam ve müebbet ağır hapis olduğu takdirde hapis cezası üç
    yıldan beş yıla uzar, bu iki surette ceza süresi kadar kamu hizmetlerinden
    mahrumiyet cezası da verilir.

    madde 304 - (değişik: 28/9/1971 - 1490/10 md.)

    i - (değişik: 7/1/1981 - 2370/10 md.) önceden aralarında bir anlaşma olsun
    veya olmasın üç ve daha ziyade hükümlü veya tutuklu her ne sebeple olursa olsun
    cezaevi idaresine karşı ayaklanırsa, üç yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla
    cezalandırılır.
    cebir ve şiddet göstererek veya tehdit ederek veya nüfuz ve müessir kuvvet
    sarfederek cezaevinin idaresine kısmen veya tamamen mani olunması hali bu mad-
    denin tatbikinde ayaklanma sayılır.
    kullanılmış olmasa bile, ayaklanmaya silahla katılan hükümlü ve tutuklular
    beş yıldan yedi yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.
    yukarıda yazılı hallerde ayrıca bir tahribat meydana getirilmişse, tayin
    olunan ceza, tahribatın derecesine göre üçte birden yarıya kadar artırılarak
    hükmolunur.
    ii - azmettirenler veya teşvik edenler ayaklanmaya fiilen katıldıkları tak-
    dirde, haklarında birinci bendin birinci veya üçüncü veya dördüncü fıkralarında
    yazılı olan cezaların yukarı haddi hükmolunur.

    iii - (mülga: 7/12/1988 - 3506/10 md.)

    madde 305 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/11 md.)
    bir tutuklu veya hükümlünün muhafazasına veya nakline memur olan kimse tu-
    tuklu veya hükümlünün tutuklu bulunduğu veyahut cezasını çekmekte olduğu yerden
    geçici de olsa kanun ve nizamın izin verdiği hallerin dışında uzaklaşmasına mü-
    saade ederse, altı aydan iki yıla kadar hapsolunur.

    bu müsaade neticesi olarak tutuklu veya hükümlü kaçmış olursa memura veri-
    lecek hapis cezası iki yıldan beş yıla kadar uzar ve her halde ceza süresi ka-
    dar kamu hizmetlerinden mahrumiyet cezasına da müstahak olur. bu müsaade neti-
    cesi olarak kaçan hükümlünün cezası idam veya müebbet ağır hapis ise memura beş
    yıl ağır hapis cezasıyla birlikte müebbeten kamu hizmetlerinden mahrumiyet
    cezası da hükmolunur.

    yukarıdaki fıkralarda belirtilen eylemlerin birden fazla tutuklu veya hü-
    kümlüye ilişkin olması halinde memura verilecek ceza üçte birden yarıya kadar
    artırılır.

    madde 306 - bir mevkuf veya mahkümun muhafazasına veya nakline memur bulu-
    nan kimse 303 ve 305 inci maddelerde beyan olunan cürümleri irtikap ettiği tak-
    dirde firar vukuundan itibaren üç ay zarfında kaçanların yakalanmaları yahut
    kendiliklerinden teslim olmaları sebeplerini elde ederse 303 üncü maddede beyan
    olunan cezadan ve 305 inci maddenin ikinci fıkrasında yazılı olan temditten
    muaftır.
    kanunlar, şubat 1989 (ek - 3)

    madde 307 - işbu kanunda tasrih olunan hallerin gayri olarak bir mahküm
    mahkümiyetinin müstelzim olduğu vazifelere muhalif hareket ettiği takdirde ber-
    veçhi ati mücazata müstahak olur.

    1 - mahkümun mahküm bulunduğu ceza, hıdematı ammeden veyahut meslek ve sa-
    natın icrasından memnuiyet keyfiyetleri ise mahküm bulunduğu ceza müddetlerine
    asla halel gelmemek üzere hakkında bir seneye kadar hapis ve yüz liraya kadar
    ağır cezayı nakdi tertip olunur.

    2 - mahkümun mahküm bulunduğu ceza emniyeti umumiye nezareti altında bulun-
    maktan ibaret ise bir aydan bir seneye kadar hapis cezasına müstahak olur ve
    mevkufiyet ve mahbusiyet müddetinde emniyeti umumiye nezareti altında bulunmak
    cezasının cereyan müddeti tatil olunur.

    sekizinci fasil
    kendiliğinden ihkakı hak edenler

    madde 308 - bir kimse hükümete müracaata muktedir olduğu ahvalde iddia ey-
    lediği bir hakkı istihsal maksadiyle eşya üzerinde kuvvet sarfiyle kendiliğin-
    den hakkını ihkak ederse otuz liradan elli liraya kadar ağır cezayı nakdiye
    mahküm olur.
    eğer fail eşya üzerine değil de şahıslara karşı tehdit veya şiddet istimal
    etmiş olursa bir aydan bir seneye kadar hapis ve elli liraya kadar ağır cezayı
    nakdiye mahküm olur.
    şiddet silah ile veya dövmek veyahut yaralamak ile vuuka gelirse işbu döv-
    mek veya yaralamaktan dolayı 456 ncı maddenin birinci fıkrasında beyan olunan
    ahvalden daha ağır bir netice husule gelmediği takdirde hapis iki aydan ve ağır
    cezayı nakdi kırk liradan aşağı olamaz.
    cürmün faili hakkını ispat ederse göreceği cezanın dörtte üçü kadarı indi-
    rilebilir.
    resen takibi iktiza eden diğer bir cürüm dahi birlikte irtikap olunmamış
    olmak şartiyle bu maddede beyan olunan cürümden dolayı takibat icrası şahsi
    dava ikamesine bağlıdır.

    madde 309 - (değişik: 11/6/1936-3038/1 md.)
    hükmen yedi nezolunup da müstahiklerine teslim kılınan gayrimenkul malları
    tekrar zaptu işgal eden kimse iki aydan bir seneye kadar hapsolunur.
    muhafaza edilmek üzere başkasına resmen teslim olunan merhun veya mahcuz
    veya her hangi bir sebeple vaz'ıyet edilmiş olan menkul malını alan veya tahrib
    veya telef eden kimse bir aydan bir seneye kadar hapsolunur.
    bundan evvelki fıkrada yazılı cürüm, muhafızının müsamahasından ileri gel-
    mişse on liradan yüz liraya kadar ağır para cezasile cezalandırılır.

    madde 310 - yukarıdaki maddede yazılan ahval, mühür bozmak veya birden zi-
    yade silahlı kimseler tarafından cebir ve şiddet kullanmak suretiyle icra edi-
    lirse fail altı aydan beş seneye kadar hapsolunur.

    beşinci bap
    ammenin nizamı aleyhine işlenen cürümler

    birinci fasil
    suç işlemeye tahrik, korku ve panik yaratma amacıyla tehdit(1)

    madde 311 - (değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.)
    (değişik birinci ve ikinci fıkralar: 7/1/1981 - 2370/12 md.):
    bir suçun işlenmesini aleni olarak tahrik eden kimse aşağıda yazılı şekil-
    lerde cezalandırılır.
    1. eğer tahrik ettiği cürmün cezası muvakkat ağır hapsin üstünde bir ceza
    ise üç yıldan beş yıla kadar ağır hapis;
    2. muvakkat ağır hapis veya hapis cezasını müstelzim ise fiilin nevine göre
    üç aydan üç yıla kadar hapis;
    3. sair hallerde bin liradan beş bin liraya kadar ağır para cezası,
    tahrik, her türlü kitle haberleşme araçları, ses kayıt bantları, plak,film,
    gazete, mecmua ile veya sair basın aletleriyle veya elle yazılıp çoğaltılarak
    yayınlanan veya dağıtılan yazılar ile ya da umumi yerlerde levha ve ilan asmak
    suretiyle olursa, yukarıdaki bentler uyarınca suçlu hakkında tayin olunacak
    ağır hapis ve hapis cezaları bir misli artırılır. para cezası hükmolunacak hal-
    lerde bu ceza suçun nevine göre ikibinbeşyüz liradan onbin liraya kadar ağır
    para cezası olmak üzere tayin olunur.
    yukarda 2 ve 3 sayılı bentlerde beyan olunan hallerde ceza tahrik olunan
    suç için muayyen olan cezanın en yukarı haddini geçemez.
    aleni tahrik neticesi olarak istenilen suç işlenir veya suçun icrasına te-
    şebbüs edilirse tahrikçiler, asıl suçlular ile aynı derecede ceza görürler.

    madde 312 - (değişik: 7/1/1981 - 2370/13 md.)
    kanunun cürüm saydığı bir fiili açıkça öven veya iyi gördüğünü söyleyen veya
    halkı kanuna itaatsizliğe tahrik eden kimse altı aydan iki yıla kadar hapis ve
    ikibin liradan onbin liraya kadar ağır para cezasına mahküm olur.
    halkı; sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge farklılığı gözeterek kin ve düş-
    manlığa açıkça tahrik eden kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis ve üçbin lira-
    dan onikibin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. bu tahrik umumun
    emniyeti için tehlikeli olabilecek bir şekilde yapıldığı takdirde faile verile-
    cek ceza üçte birden yarıya kadar artırılır.
    yukarıdaki fıkralarda yazılı suçları 311 nci maddenin ikinci fıkrasında sa-
    yılan vasıtalarla işleyenlere verilecek cezalar bir misli artırılır.

    madde 312/a. - (ek: 21/11/1990 - 3679/21 md.) hayat, sağlık veya mal bakı-
    mından halk arasında endişe, korku, panik yaratmak amacıyla alenen tehditte bu-
    lunanlara iki yıldan dört yıla kadar hapis ve üçmilyon liradan onmilyon liraya
    kadar ağır para cezası verilir.
    -----------------------------
    (1) birinci fasıl başlığı "suç işlemeye tahrik" iken 21/11/1990 tarih ve 3679
    sayılı kanunun 21 inci maddesi ile "suç işlemeye tahrik, korku ve panik ya-
    ratma amacıyla tehdit" olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir.

    kanunlar, ağustos 1991 (ek - 9)

    ikinci fasil
    cürüm işlemek için teşekkül meydana getirenler

    madde 313 - (değişik: 6/6/1991 - 3756/4 md.)
    her ne suretle olursa olsun cürüm işlemek için teşekkül oluşturanlara
    veya bu teşekküllere katılanlara bir yıldan iki yıla kadar ağır hapis cezası
    verilir.
    bu teşekkül halk arasında korku, endişe veya panik yaratmak veya siyasi ve-
    ya sosyal bir görüşten kaynaklanan amaçla veya ammenin selameti aleyhine cürüm-
    lerle kasten adam öldürmek veya yağma ve yol kesmek ve adam kaldırmak cürümleri-
    ni işlemek için meydana getirilmişse,verilecek ceza bir yıldan üç yıla kadar
    ağır hapistir.
    teşekkül mensupları dağlarda ve kırlarda veya genel yollarda veya meskün
    yerlerde içlerinden iki veya daha fazlası silahlı olarak dolaşır veya buluşma
    yerlerinde veya emin bir yerde silah saklarsa; birinci fıkradaki halde bir yıl-
    dan üç yıla,ikinci fıkradaki halde iki yıldan dört yıla kadar ağır hapis ceza-
    sı verilir.
    teşekkülün yöneticileri hakkında yukarıdaki fıkralar uyarınca hükmedilecek
    ceza üçte birden yarıya kadar artırılır.
    teşekkül mensuplarının teşekkülün amacına yönelik cürüm işlemeleri halinde,
    verilecek cezaların toplamı en ağır cezayı gerektiren fiilin cezasının azami
    haddini geçemez.
    bu maddede yazılı teşekkül, iki veya daha fazla kimsenin birlikte cürüm iş-
    lemek amacı etrafında birleşmesi ile oluşur.
    bu kanun ve diğer kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.

    madde 314 - (değişik: 7/6/1979 - 2245/9 md.)
    (değişik: 6/6/1991 - 3756/5 md.) yukarıdaki madde uyarınca oluşturulan
    teşekküllerin mensuplarına bilerek ve isteyerek barınacak yer gösteren veya er-
    zak yahut silah ve cephane tedarik veya yardım edenlere altı aydan bir yıla ka-
    dar hapis cezası verilir.bu yardım;dernek,siyasi parti,işçi ve meslek kuruluşla-
    rına veya bunların yan kuruluşlarına ait bina,lokal, büro veya eklentilerinde
    veya öğrenim kurumlarında veya öğrenci yurtlarında veya bunların eklentilerinde
    yapılırsa bu fıkradaki ceza,bir kat artırılır.
    bu suretle usul ve füruundan olan hısımlarından veya karı veya koca veya
    kardeşinden birine barınacak yer gösteren veya yiyecek veya içecek sağlayan
    kişi hakkında bu cezalar yarısından üçte ikisine kadar azaltılır.

    madde 315 - (mülga: 6/6/1991 - 3756/26 md.)

    altinci bap
    ammenin itimadı aleyhinde cürümler

    birinci fasil
    paralarda, itibarı amme kağıtlarında veya kıymetli damgalarda sahtekarlık

    madde 316 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    1 - memlekette kanunen tedavül eden milli paralarla yabancı memleketlerde
    tedavülü kanunları icabından olan paraları taklit eden.
    2 - zahiren daha yüksek bir kıymeti haiz göstermek için paraları tağyir
    eyliyen.
    3 - taklit veya tağyirde iştiraki olmaksızın taklit veya tağyir eden kimse
    veya mütevassıt ile anlaşarak taklit veya tağyir edilmiş olan paraları memleke-
    te sokan veya muhafaza eden yahut herhangi bir suretle tedavüle koyan veya asıl
    fail ile tedavüle koyanlar arasında tavassutta bulunan,
    4 - tedavüle koymak maksadiyle taklit veya tağyir edilmiş olan paraları,
    taklit veya taklit eden kimseden veya bir mütevassıttan satın alan yahut her ne
    suretle olursa olsun alan.
    kimse üç seneden on iki seneye kadar hapis ve bin liradan on bin liraya ka-
    dar ağır para cezasiyle cezalandırılır.
    milli ziynet altınları hakkında da bu madde hükmü tatbik olunur.

    madde 317 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    yukarı maddedeki paraları her ne suretle olursa olsun kıymetini indirerek
    tağyir edenler veya tağyir edilmiş olan bu paralar hakkında yukarıki maddenin üç
    ve dört numaralı bentlerinde gösterilen fiilleri işliyenler üç seneden beş sene-
    ye kadar hapis ve beş yüz liradan bin liraya kadar ağır para cezasına mahküm
    olurlar.

    madde 318 - (değişik:8/6/1933 - 2275/1 md.)
    evvelki maddelerde yazılı haller haricinde, tedavüle koymak için taklit veya
    tağyir edilmiş paraları memlekete sokan, satın alan, kabul veya muhafaza eden
    veya bunları herhangi bir suretle tedavüle çıkaran kimse hakkında bu maddelerde
    yazılı olan cezalar üçte birden yarıya kadar indirilerek hükmolunur.

    madde 319 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    yukarıki maddelerde yazılı olan fiiller devletin, veya yabancı bir devletin
    parasının kıymetten düşmesini mucip olmuş veya dahilde veya yabancı memleketler-
    de devletin veya parası taklit edilen yabancı devletin itibarını tehlikeye dü-
    şürmüş ise hükmolunacak cezaya asıl cezanın altıda birinden yarısına kadar zam-
    molunur.

    madde 320 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    bilmiyerek aldığı taklit veya tağyir edilmiş olan paraları bilerek sarfeden
    veya başka suretle tedavüle çıkaran kimse altı aya kadar hapis veya elli liradan
    aşağı olmamak üzere ağır para cezasına mahküm olur ve herhalde hükmolunacak para
    cezası sarfetmek istediği paranın beş mislinden aşağı olamaz.

    madde 321 - (değişik: 8/6/1933-2275/1 md.)
    taklit veya tağyir edilen paranın kalplığı kolaylıkla anlaşılabilir surette
    ise geçen maddelerdeki cezalar üçte bire kadar indirilir.

    madde 322 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    316, 318 ve 320 nci maddeler hükümleri, kıymetli damgaların taklit ve tağyi-
    rinde ve memlekete ithalinde ve taklit edilmiş olan kıymetli damgaların satılıp
    alınmasında, saklanmasında ve kullanılmasında ve tedavüle çıkarılmasında da
    tatbik olunur. şu kadar ki tayin edilecek cezanın yarısı indirilir.
    ceza kanunundaki kıymetli damgalardan maksat, hususi kanunlara göre çıkarıl-
    mış olan damgalı kağıtlar ve damgaya yarayan markalar, pullar ve pula muadil tu-
    tulan sair kıymetli kağıtlardır.

    madde 323 - (değişik: 8/6/1933-2275/1 md.)
    itibarı amme kağıtlarının veya kıymetli damgaların imalinde kullanılan fi-
    ligranlı kağıtları taklit eden veya taklit edilmiş olan filigranlı kağıdı satın
    alan veya ahara satan ve yanında saklıyan kimse, fiili daha ağır bir cezayı is-
    tilzam etmediği takdirde, iki seneden beş seneye kadar hapis ve iki yüz liradan
    bin liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.

    madde 324 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    filigranlı veya munhasıran paraların, kıymetli damgaların filigranlı kağıt-
    ların taklit veya tağyirine mahsus alat ve vesaiti imal eden veya satın alan
    veya muhafaza eden veye ahara satan veya veren kimse, fiili daha ağır bir cezayı
    istilzam etmediği takdirde, bir seneden beş seneye kadar hapis ve yüz liradan
    beş yüz liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.

    madde 325 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    demiryolu veya sair amme nakliyat şirketlerinin biletlerini taklit veya
    tağyir eden ve yahut taklit veya tağyir fiillerine iştirak etmeksizin taklit ve-
    ya tağyir edilmiş olan bu biletleri sürmek için alan veya muhafaza eden veya
    tedavüle koyan kimse bir aydan bir seneye kadar hapis ve elli liradan aşağı ol-
    mamak üzere ağır para cezasiyle cezalandırılır.

    madde 326 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    evvelki meddelerde yazılı olan fiillerden bir veya bir kaçını işledikten
    sonra hükümetçe haber alınmazdan evvel bu maddede yazılı şeylerin taklit veya
    tağyir veya imaline veya tedavüle konmasına mani olanlara ceza verilmez.

    madde 327 - (değişik: 8/6/1933 -2275/1 md.)
    taklit veye tağyir fiillerine iştirak etmeksizin taklit veya tağyir edilmiş
    olan kıymetli damgaları kullanan kimse bir aydan üç seneye kedar hapis ve elli
    liradan dört yüz liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.
    eğer bunlar bilinmiyerek alınmışsa 320 nci maddede yazılı olan ceza üçte bir
    nispetinde indirilerek tatbik olunur.

    madde 328 - (değişik:8/6/1933 - 2275/1 md.)
    taklit veya tağyir fiillerine iştirak etmeksizin demiryolu veya sair amme
    nakliyat şirketlerinin taklit veya tağyir edilmiş olan biletlerini bilerek alıp
    kullanan kimse altı aya kadar hapis veya elli liradan iki yüz liraya kadar ağır
    para cezasile cezelandırılır.
    eğer bunları bilmiyerek alıpta bilerek kullanmışsa on liradan yüz liraya
    kadar ağır para cezası hükmedilir.

    madde 329 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    kıymetli damgaları veya demiryolu, yahut sair amme nakliyat şirketlerinin
    biletleri üzerine evvelce kullanılmış olduklarına dair konulan işaretleri silmek
    veya her ne suretle olursa olsun yok etmek suretile bunları kullanan veya kul-
    lanmak üzere başkalarına veren kimse bir seneye kadar hapis ve iki yüz liraya
    kadar ağır para cezasile cezalandırılır.
    kullanılmış pulları iptal işaretlerini yok etmeksizin evrak, eşya veya mek-
    tuplar üzerine bilerek yapıştırıp tekrar kullanan kimse elli liraya kadar ağır
    para cezasına mahküm edilir.

    madde 330 - (değişik:8/6/1933-2275/1 md.)
    yukarıki maddelerde yazılı fiillerden dolayı bir sene ve daha ziyade müd-
    detle hükmolunacak hapis cezasına bu müddete muadil olmak üzere emniyeti umumi-
    ye nezareti altına alınmak cezası da ilave olunur.

    madde 331 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    ceza kanunu tatbikatında itibarı amme kağıtları para gibidir. itibarı amme
    kağıtları tabiriyle kanunen para gibi tedavül edenlerden başka hükümetler tara-
    fından ihraç edilmiş hamile muharrer senetler ve kuponlar ve haiz oldukları me-
    zuniyete binaen müesseseler tarafından ihraç edilmiş olupta kanunen tedavül et-
    mekte bulunan diğer bütün evrak ve senetler maksuttur.

    ikinci fasil
    devlete ait mühürler ve damgalarla sair alametlerin taklidi

    madde 332 -(değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    hükümetin emir ve kararları üzerine konulmağa mahsus olan devlet mührünü
    taklit eden veya taklit fiiline iştirak etmeksizin başkaları tarafından taklit
    olunan mührü kullanan kimse üç seneden on seneye kadar hapis ve elli liradan
    beşyüz liraya kadar ağır para cezasına mahküm olur.

    madde 333 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    resmi dairelerden veya amme müesseselerinden birinin mührünü taklit eden ve-
    ya taklit fiiline iştirak etmeksizin başkaları tarafından taklit olunan mührü
    kullanan kimse bir seneden beş seneye kadar hapis ve yirmi liradan iki yüz lira-
    ya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.
    ammeye itimat vermek için kullanılan tasdik ve tevsik muamelelerine mahsus
    sair alet ve vasıtaları taklit eden veya taklit fiiline iştirak etmeksizin bun-
    ları kullanan kimseye de aynı ceza verilir.

    madde 334 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    evvelki maddelerde yazılı olan aletlerin işaret veya eserlerini taklit eden
    veya taklit fiiline iştiraki olmaksızın taklit olunan eseri havi olan şeyi kul-
    lanan kimse hakkında fiilin mahiyetine göre bu maddelerdeki cezalar üçte bir
    nispetinde indirilerek tatbik olunur.

    madde 335 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    yukarıda yazılı maddelerdeki suçlara iştirak haricinde taklit edilmiş olan
    işaret veya eserleri havi olan evrak ve eşya ve vesikaları satan vaya satın alan
    veya her ne suretle olursa olsun alan kimse bu suçlar için muayyen olan cezalar-
    la cezalandırılır.

    madde 336 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    hakiki mühürleri ve ammeye itimat vermek için kullanılan tasdik ve tevsika
    mahsus alet ve vasıtaları ele geçirerek bunları başkalarının zararına veya kendi
    veya başkalarının menfaatine kullanan kimse altı aydan üç seneye kadar hapis ve
    yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.

    madde 337 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    taklit veya tağyir edilmiş olan kanuni damga veya işaretleri veya her ne
    suretle olursa olsun tağyir edilmiş olan ölçü veya tartı aletlerini başkalarının
    zararına kullanan kimse iki aydan bir seneye kadar hapis ve on liradan iki yüz
    liraya kadar ağır para cezasiyle cezalandırılır.
    ticaret yaparken veya ammeye açık olan ticaret yerlerinde taklit veya tağyir
    edilmiş olan kanuni damga veya işaretleri veya her ne suretle olursa olsun tağ-
    yir edilmiş olan ölçü veya tartı aletlerini elinde bulunduran kimseye de aynı
    ceza verilir.

    madde 338 - (değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.)
    ceza kanunu tatbikatında ölçü veya tartı aletleri tabirinde; ölçmeye veya
    tartmağa yarayan herhangi bir alet dahil sayılır.

    üçüncü fasil
    evrakta sahtekarlık

    madde 339 - bir memur memuriyetini icrada tamamen veya kısmen sahte bir
    varaka tanzim eder veya hakiki bir varakayı tağyir ve tahrif eyler ve bundan do-
    layı umumi ve hususi bir mazarrat tevellüt edebilirse üç seneden on seneye kadar
    ağır hapis cezasına mahküm olur. eğer işbu varaka sahteliği ispat edilmedikçe
    muteber olan evrak kabilinden ise ağır hapis cezası beş seneden on iki seneye
    kadar verilir.
    evrakın musaddak suretleri kanunen zayi olan asılları makamına kaim olmak
    lazım geldiği takdirde mezkür suretler hakkında asılları gibi muamele olunur.

    madde 340 - bir memur memuriyetini icra halinde bir varaka tanzim veya
    tahrir ederken hakikate muvafık olmıyan keyfiyet ve ifadeleri sahih ve huzurunda
    cereyan etmiş gibi gösterir, yahut zaptına memur olduğu ifadeleri zaptetmez, ya-
    hut bu ifadeleri değiştirir ise bundan dolayı umumi veya hususi bir zarar tevel-
    lüt edebildiği takdirde baladaki maddede yazılı olan cezalar ile cezalandırılır.

    madde 341 - bir memur aslı mevcut olmıyan resmi bir varakanın musaddak sure-
    tini tasni ve kanuni şekline uydurarak ita eyler veyahut aslını değiştirip mah-
    vetmeksizin işbu asla mugayir bir suret verir ise üç seneden sekiz seneye kadar
    ağır hapis cezası görür. eğer işbu varaka sahteliği ispat olunmadıkça muteber
    addolunan evrak kabilinden ise ağır hapis cezası dört seneden eksik olamaz.
    eğer sahtekarlık resmi evrak münderecatının sıhhatini tasdik esnasında irti-
    kap olunmuş ise bundan dolayı umumi veya hususi bir zarar tevellüt edebildiği
    takdirde fail hakkında bir seneden beş seneye kadar hapis cezası verilir.

    madde 342 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    bir kimse resmen memur olmadığı halde 339 uncu maddede gösterilen suretlerle
    resmi bir varakada sahtekarlık yaparsa iki seneden sekiz seneye kadar ağır hapis
    cezasile cezalandırılır.
    eğer vesika kanunen sahteliği isbat olunmadıkça muteber olan resmi evrak
    kabilinden ise dört seneden on seneye kadar ağır hapis cezası hükmolunur.
    ve eğer sahtekarlık aslın vücudunu farzederek yahut sahih olan aslına muga-
    yir surette yazarak veyahut sahih bir sureti tahrif eyliyerek resmi bir varaka-
    nın sureti üzerinde işlenmişse bir seneden üç seneye kadar ağır hapse mahküm
    olur.
    eğer mezkür varaka kanunen sahteliği isbat olunmadıkça muteber addolunan
    evrak kabilinden ise verilecek ceza iki seneden beş seneye kadar ağır hapistir.

    madde 343 - her kim resmi bir varaka tanzimi esnasında kendisinin veya baş-
    kasının hüviyet ve sıfatı yahut mezkür varaka ile sıhhati ispat olunacak sair
    ahval hakkında memurine karşı yalan beyanatta bulunursa bundan dolayı umumi veya
    hususi bir zarar husule geldiği takdirde üç aydan bir seneye kadar hapis ceza-
    siyle cezalandırılır.
    eğer mezkür varaka tevellüdat, münakehat ve vefiyata yahut adli işlere mü-
    teallik bulunursa fail altı aydan iki seneye kadar hapis olunur.

    madde 344 - her kim ticaret evrak ve senedatı tanziminde kendisinin veya
    başkasının hüviyeti hakkında yalan beyanatta bulunursa üç aydan bir seneye kadar
    hapis olunur.

    madde 345 - bir kimse tamamen veya kısmen sahte olarak hususi evrak ve sene-
    dat tanzim eder yahut sahih olarak tanzim olunmuş bir varaka veya senedin yazı-
    larını tagyir eylerse bundan umumi veya hususi bir mazarrat tevellüt edebildiği
    ve böyle sahte veya muharref bir varaka veya senedi fail yahut bilerek başkası
    kullandığı takdirde bir seneden üç seneye kadar hapis cezasına mahküm olur.

    madde 346 - (değişik: 11/6/1936-3038/1 md.)
    bir kimse sahtekarlık cürmünde ortaklığı olmaksızın sahte bir varakayı bile-
    rek kullanır veya onunla menfaat temin ederse mezkür varaka resmi evraktan ise,
    342 ve hususi evraktan ise, 345 inci maddelere göre ceza görür.

    madde 347 - bir kimse geçen maddelerde beyan olunan cürümleri kendisi veya
    başkası için sahih bir keyfiyetin esbabı sübutiyesini tedarik maksadiyle işle-
    mişse resmi evrak sahtekarlığından dolayı bir aydan iki seneye kadar ve resmi
    olmıyan evrak sahtekarlığından dolayı altı aya kadar hapis cezasına mahküm olur.

    madde 348 - (değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.)
    bir kimse tamamen veya kısmen bir varakanın aslını yahut aslın zıyaı takdi-
    rinde kanunen makamına kaim olan suretini ortadan kaldırır veyahut bozar ve bun-
    dan umumi veya hususi bir zarar neş'et ederse 339, 342, 343, 344 ve 345 inci
    maddelerde bildirilen farklara göre mezkür maddelerde yazılı cezalarla cezalan-
    dırılır.

    madde 349 - geçen maddeler ahkamının tatbikı hususunda kanunen mahkemeler
    ve resmi daireler huzurunda muteber sayılan evrak tanzimine mezun olan kimseler
    resmi memur gibidirler.
    (değişik: 21/11/1990-3679/22 md.) emre veya hamile yazılı olarak tanzim edi-
    len kambiyo senetleri, emtiayı temsil eden evrak yahut ortaklık veya alacaklılık
    sağlayarak belli bir meblağı temsil eden hisse senetleri, tahviller ve hazine
    bonoları gibi kıymetler ile bunlar dışında kalan kıymetli evrak ve mali değerle-
    ri temsil eden veya ihraç edenin mali yükümlülüklerini içeren her türlü evrak
    resmi varaka hükmündedir.
57 entry daha
hesabın var mı? giriş yap