715 entry daha
  • öncelikle şunu baştan belirteyim: kitapları nadirkitap.com'da da listelenen bir sahaf-cafe işletiyorum. ilgili website ve genel olarak sahaflık üzerine çeşitli sorunları bir de satıcı gözünden okumakta fayda var diye düşünüyorum. çünkü bazı iş bilmezler ve hurdacı-kitapçılar yüzünden hepimiz zan altında bırakılıyoruz.

    - bir gazeteye verdiğim röportajda sahaflığın da tıpkı berberlik, marangozluk gibi sertifika gerektirmesinden bahsetmiştim. belli eğitimlerden geçmenden nasıl ki marangoz olunamıyorsa, eğitimden geçmeden sahaflık da yapmamalı demiştim. tabii ki bu söylemim ciddi eleştiriyle karşılandı. peki kim tarafından? üstte bahsettiğim cahil cühela tacirler tarafından! oysa eğer böyle bir eğitim/kurs mümkün olsaydı, bugün kitapçılığa dair çoğu sorunu yaratan bu kişiler de başka işlerle meşgul olacaktı.

    - evet bu işte en önemli sıkıntı, işin yalnızca ticari kaygılarla yapılması. kitapçıların büyük kısmı dükkanı ticarethaneden ibaret görüyor. bu da okuru müşteriden ibaret görmesine sebep oluyor. oysa az çok okuyan herkes bilir ki, kitabevleri kültür yuvalarıdır, yazarların/şairlerin birbiriyle ve okurla buluştuğu noktalardır. tanpınar'dan tutun da selim ileri'ye kadar hemen her büyük yazar şair biraz da bu ortamlarda yeşermiştir. günümüzde halen böyle güzide kitapçılar yok değil; ama artık azınlıktalar. mesela sahaf turkuaz sahibi emin nedret hoca, ülkenin önde gelen entelektüellerinden ve pek çok ünlü şair/yazarın mekanında buluştukları biridir.

    - ekşi'de hemen herkes bu siteye öfke kusmuş, özellikle de fiyatlardan yakınmış. bir "satıcı" olarak benim de rahatsız olduğum mevzulardan biri bu fiyatlamadaki standartsızlık. yani yayınevinden tut, baskı yılına kadar hemen her şeyi aynı olan bir kitap 3 liraya da listelenebiliyor; 30 liraya da. bunun sebebi tamamen kitabevinin konumu ve dükkanındaki yoğunluk ile ilgili. çünkü o kitabı dükkanda zaten satabiliyordur, internete çok ihtiyacı yoktur. mesela işlek bir yerde olan bir kitabevinde, hem kira bedelinden hem de sürümden kaynaklı fiyatlar haliyle bir tık daha yüksek olacaktır. atıyorum istiklal'deki mefisto ile bağcılar ara sokağındaki bir kitapçının aynı kitabı aynı fiyata vermeleri beklenemez. çünkü giderleri aynı değil! tıpkı esenler'de kıraathanede içtiğin çay ile boğaz'da içtiğin çayın fiyatının aynı olmaması gibi.

    - bir diğer sorun da sitede depodan satışın mümkün olması. bakın piyasayı asıl bu adamlar mahvediyor. pek çoğu hurdacıdır, kitap okumaz, kitaptan da anlamaz; kiloyla aldığı için de siteye oldukça ucuza yükler. yüklerken de kitapla ilgili detayları belirtmez. hatta yanlış yüklerler zaman zaman. yahu bu gözler yahya kemal imzalı kitap yükleyenler gördü! adamın sağlığında kitabının olmadığından bihaber, imza görünce pat diye yapıştırmış!

    -kargo konusuna gelecek olursak bu da tamamen site yöneticilerinin kargo şirketlerine sözünü geçirememesi ile ilgili. günde onbinlerce kitap kargolanıyor ama sen anlaşmayı 16.50 liradan yapıyorsun! böylece okuru, ucuz ya da ücretsiz kargo sunan kitapyurdu, bkm gibi internet devlerine kaptırıyorsun. onlar nasıl ki oldukça ekonomik fiyatlarla anlaşma sağlamış, sen de sağlayacaksın; hem okurlar için hem de satıcılar için.

    siteye dair sorunlar daha arttırılabilir ama işin özü bu nihayetinde.
308 entry daha
hesabın var mı? giriş yap