edmund spenser
-
16. yüzyılın en önemli şairlerindendir. rönesans şiirlerinin ana teması olan karşılıksız aşkı sonelerinde çok güzel işleyen, kelimeleri adeta dans ettirebilmiş, ingiliz edebiyatının kendisine çok şey borçlu olduğu bir isimdir. bugün kendisinin 89 sonelik bir sonnet sequence'i olan amoretti'den 54. sonesini çevirdim, her ne kadar kullandığı metaforların yanından bile geçemesem de az çok gösterebilmek isterim kaleminin kuvvetini.
of this worlds theatre in which we stay,
my love like the spectator ydly sits
beholding me that all the pageants play,
disguysing diversly my troubled wits.
sometimes ı joy when glad occasion fits,
and mask in myrth lyke to a comedy:
soone after when my joy to sorrow flits,
ı waile and make my woes a tragedy.
yet she, beholding me with constant eye,
delights not in my merth nor rues my smart:
but when ı laugh she mocks, and when ı cry
she laughs and hardens evermore her heart.
what then can move her? if nor merth nor mone,
she is no woman, but a senceless stone.
translatıon
dünya denen bu tiyatroda,
sevgilim seyreder beni kayıtsızca
oyunlarımdan anlamayan bir seyirci gibi,
görmemiş gizlediğim sorunlu nüktelerimi.
bazen olur ya; eğlenirim gelir yeri,
mutluluk maskesi takınırım bir komedi oyununda gibi
mutluluğumun yerini keder aldığı zamansa,
feryat eder ve sunarım kederimi gözler önüne bir trajedyayla.
sevgilim boş gözlerle beni izler,
ne mutluluğumdan neşelenir, ne de hüzünlendirir onu bendeki keder
fakat güldüğümde alay eder ve akarken gözyaşlarım birer birer,
katılaşan kalbiyle güler; bu daha da beter!
ne sevinç ne de keder onun kalbini titretemiyorsa
o taş kalplinin tekidir; zira hissederdi eğer bir kadın olsa.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap