2 entry daha
  • dede korkut hikayelerinin hiç olmazsa bir kısmının biryerlerden apartma olduğunu isbatlayan destan. şöyle ki:

    odysseus bu destanda öyle bir adaya gidiyor ki bu adada bir nevi tepegözler yaşıyor. bunlardan biri odysseus ve arkadaşlarını tutsak alıyor sonra neyse hasılı kelam odysseus bir kaç arkadaşını zaiyat olarak verip kurtuluyor. dede korkut hikayelerinde de o şanlı turk yiğitlerinden biri tepegözün icabına bakıyordu. iki hikaye arasında sadece tepegözlü bir yaratıktan ibaret benzerlik yok. daha pek çok benzerlik var ağıl, koyunlar, tepegözün gözüne saplanan kızdırılmış odun, koç postuna giren yiğit bünye vs vs.

    ama mantıklı bir insan evladı buradan ne sonuç çıkarır? bence orjinal destanın odysseia olduğu sonucu çıkmalı. çünkü odysseia dede korkuttan 2000 sene önce yazıya geçmiş. ama öyle ezik ve şoven cinsler var ki yok efendim bu destanın aslı türklerdeymiş de yazılı kültüre geç geçtikleri için yazılı kaydı yokmuş. (bunu savunanlara bizzat şahit olunmuştur) yunanlar türklerden almış. sormak lazım, "o destanın antik yunan'da yazıya geçtiği dönemde türkler orta asyanın uçsuz bozkırlarında at sırtında yağma ve talanla hayatlarını idame ettiren göçebe bir topluluk değil miydi? ne kültürü arkadaşım ne destanı?"
89 entry daha
hesabın var mı? giriş yap