7 entry daha
  • türkiye'nin imzalamadigi sözleşme.

    uluslararası antlaşmalar hukuku kurallarına göre, uluslararası antlaşmaların bağlayıcılığı, ilke olarak, sadece taraf olan devletler bakımından geçerlidir*. sözleşme hükümlerinin taraf olmayan üçüncü devletleri bağlaması için, bu devletlerin rızası aranır**. üçüncü devletlerin örf ve adet hukuku kurallarına dönüşen sözleşme hükümleri ile, bağlı olma (persistent objector) konumunda olmaması halinde mümkündür***. türkiye bmdhs’ne şekil verilen üçüncü deniz hukuku konferansı’nın aktif katılımcılarından biri olmakla birlikte, sözleşme metnini imzalamamış ve onaylamamıştır ****. türkiye’nin sözleşmeyi kabul etmemiş olmasının sebebi, deniz çevresinin korunmasına ilişkin hükümler açısından değil, esas olarak karasularının genişliği***** ve deniz hukuku uyuşmazlıklarında zorunlu yargı
    durumu, yetkisine ilişkin düzenlemeleri bakımındandır******.

    * 1969 viyana andlaşmalar hukuku sözleşmesi’nin 26. maddesinde, ahde vefa (pacta sund servanda) başlığı altında “yürürlükteki her andlaşma ona taraf olanları bağlar ve tarafların onu iyiniyetle icra etmesi gerekir” hükmü yer almaktadır.

    **1969 viyana andlaşmalar hukuku sözleşmesi’nin 34. maddesinde, üçüncü devletlere ilgili genel kural başlığı altında “bir andlaşma, rızası olmadan üçüncü bir devlet için ne hak ne de yükümlülük yaratabilir” hükmü yer almaktadır.

    ***“devletlerin temsil edici bir çoğunluğuyla kabul edilen bir teamül kuralı ortaya çıksa bile, başından beri muhalefetini belli eden devlet veya devletlere karşı ileri sürülemez. bu milletlerarası hukukun rızai oluşu ve devletlerin eşitliği esasından kaynaklanmaktadır”, gündüz, s. 25. bmdhs’nin üçüncü devletler üzerindeki etkisi konusunda bkz. lee luke t. (1993), “the law of the sea convention and third states”, ajıl, vol. 77, s. 566-568. ayrıca bkz. viyana andlaşmalar hukuku sözleşmesi, md. 38.

    **** türkiye üçüncü deniz hukukunun karakas toplantısında ikinci komiteye altı öneri sunarak katılmıştır. bu öneriler karasularıının genişliği, karasularının sınırlandırılması, kıta sahanlığının sınırlandırılması, ekonomik bölgenin sınırlandırılması, kapalı ve yarı kapalı denizler ve adaların deniz alanlarına ilişkindir. önerilerin yer aldığı resmi belgeler için bkz. the third unclos off.rec doc. a/conf.62/ c.2/l.3,. vol.ııı, s.118, doc. a/conf.62/c.2/l.9, vol.ııı, s.118, doc. a/conf.62/c.2/l.23, vol.ııı, s.201, doc. a/conf.62/ c.2/l.34, vol.ııı, s.213, doc. a/conf.62/c.2/l.56, vol.ııı, s.230, doc.a/conf.62/c2/ l.55, vol.ııı, s.230. 1976 yılında yapılan new york toplantısına ise karasularının genişliği konusunda değişiklik önerisi verilmiştir. 18 mart 1976. the third unclos off.rec, doc.a/conf.62/c.2/l90, vol.v, s.202. türkiye, 1977 yılında new york’ta yapılan altıncı toplantıda ise, adaların hukuki statüsüne ilişkin olarak cezayir, ırak, irlanda, libya, madagaskar, nikaragua, romanya, kamerun ile birlikte ortak bir öneri sunmuştur. 11 temmuz 1977, the third unclos off.rec, doc. a/conf.62/c.2/l.96, vol.vıı, s. 84. toluner’den naklen, s. 57.

    *****yunanistan konferansın onbirinci dönem toplantısında, sözleşme metnine çekimser oy veren devletlerin çoğunun ve red oyu veren dört devletin red sebebinin sözleşmenin deniz yatağı ile ilgili xı. bölümü olduğunu, sözleşmenin "genel olarak kabul görmüş olması" nedeniyle, sözleşmenin diğer hükümlerinin "uluslararası örf ve adet kuralı" haline geldiğini ileri sürmüştür. buna örnek olarak da karasularıyla ilgili azami 12 deniz mili genişlik öngören hükmü göstermiştir (the third unclos off. rec, vol..xvıı, resumed eleventh session, s. 110. para. 139). yunanistan'ın bu iddiası gerçeklerden uzaktır, türkiye'nin sözleşmeyi reddetmesinin en önemli nedeni, iddia edildiği gibi sözleşmenin xı. bölümü değil, (türkiye aksine bu bölüme herhangi bir itirazı olmadığını beyan etmiştir, bkz. the third unclos. vol.xvıı, s.76. para 139). karasularının azami genişliğini 12 mil olarak hükme bağlayan 3.madde hükmüdür. türkiye bu hususu onbirinci dönem toplantısında yunanistan'dan önce dile getirmiştir. (the third unclos off. rec. vol. xvıı, s.76. parag 139. 148).

    ****** bmdhsne göre uyuşmazlıkların barışçı yollarla çözümlenmesine yönelik sözleşme hükümleri, sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olarak tasarlanmştır. sözleşmeye taraf olmayı kabul eden devletler, sözleşmenin uyuşmazlıkların çözümüne ilişkin xv.bölümü ile de zorunlu olarak bağlı olacaklardır.

    kaynak: http://dergipark.org.tr/…wnload/article-file/627690
8 entry daha
hesabın var mı? giriş yap