• bu adam ile ilgili sahsi bir animi anlatayim size. bugune kadar daha once hic anlatmamistim. anlayin ne karakterde bir adam oldugunu.

    2013 yilinda san francisco bolgesinde bir alisveris merkezinde, christmas icin hediyelik esyalar satiyordum. uzerinde futbol, basketbol, universite takimlarinin logolarinin oldugu hediyelik esyalar. haftaici bir gun, alisveris merkezinin sakin bir saatlerinde bu geldi. yaninda birisi var. urunlere bakiyorlar. tabi ben tanimiyorum onu. basketbol ile de cok aram yok sadece nba final maclarini izlerim vaktim olursa. neyse bu adamin basketbolcu oldugunu elbette anladim hayvan gibi boy var, dukkanda urunleri incelerken millet geliyor fotograf cektirmek istiyor, etraf kalabaliklasti, dukkanin onunde guvenlik gorevlileri geldi falan. ama ben bilmiyorum kimdir hangi takimda oynar. sonra isyerinden arkadaslar soylediler. o donem golden state warriors'a daha yeni transfer olmus birkac ay once bir universite takimindan. daha caylak yani ama sonucta profosyonel nba oyuncusu. neyse bana dedi ki ne kadar hediyelik esyalar. dedim $30. tamam dedi. soruyor su takim var mi bu takim var mi ben de gosteriyorum. o da diyor su takimdan 3 tane ver, su takimdan 2 tane, sunlardan 1er tane vs. hic unutmuyorum tam 15 tane aldi. tanesi $30'dan $450 yapti. biraz daha bakindi gezdi falan sonra kasaya geldi total rakami soyledim. tam hatirlamiyorum ama $480-$490 arasi birseydi vergi sonrasi. abd'de urun ucret etiketleri vergisiz fiyatiyla yazilir. kasada satis vergisi odenir. neyse fiyati soyledim. sasirdi. hayir dedi. dedim nasil hayir? dedi vergi almayacaksin, duz $450 cash verecem. dedim yapamam vergi ucretini de almam lazim. dedi kart ile odemiyorum cash verecem, ya yaparsin yada butun urunleri kasada birakirim almam dedi. benlik birsey yok sirket proseduru bu sekilde dedim. dedi managerini ara :))) ahahah guler misin aglar misin. cebinden de bir tomar para cikartti bu arada hepsi 50'lik. sayiyor yavas yavas. neyse aradim manager'i acmadi telefonu. bir daha aradim cevap yok. birkac dakika gecti boyle. bekliyor kasada elinde cash para ile. ben de uzatmak istemedim tamam peki bu seferlik kabul edelim dedim. $450 cash olarak odemeyi aldim. tesekkur bile etmeden posetleri aldi gitti yaninda geldigi elemanla :)

    bu adam birkac yil once takimiyla 4 yilligina yanlis hatirlamiyorsam 100 milyon dolara sozlesme imzalamisti. benimle 2013 yilinda yaklasik $35'in pazarligini yapti :)

    bir ara dedim yazayim bunu redditte bir yerlere rezil edeyim karaktersizi diye sonra vazgectim. yillardir icimde kalmisti simdi burada anlattim rahatladim :) karaktersizin onde gideni bir adam yani.
  • jordan poole'a attığı yumruk sonrası spor hayatı bitmeliydi. abartmıyorum öldürme kastı vardı çünkü. sinsice, karşısındaki beklemiyorken, yavşakça vurulmuş bir yumruktu. ne oldu, o devam etti, poole gönderildi. nba yönetimi de gereğini yapmadı.

    nba dinamiklerini çözmüş, gücünün yettiğine efeleniyor. madem sende o göt var durant'le tartıştığında atsaydın o yumruğu da bitseydi kariyerin. ama yapmaz, lebron över, curry över. kendisini bitirecek kalibrede ne kadar adam varsa över.

    oyun olarak da zamanı çoktan geçti ama kendini bir bok sanıyor. ne demişti ünlü düşünür jordan poole? mr triple single.
  • bu adamın götünü kaldıran steve kerr dallamasının ve her seferinde cılız ceza veren nba yönetininin ta amk. yetti artık bu piç kurusunun yaptığı hareketler.
  • draymond green'in nefret ettigi bazi oyuncular var. rudy gobert bunlardan biri. firsat bulursa draymond o oyunculara her turlu itligi, kallesligi, kancikligi yapar. is sakat birakmaya, komaya sokmaya kadar gidebilir ve draymond nba cevrelerince korunup kollandigi icin bu boyle surmeye devam edecek.

    adamin olaydan sonraki aciklamasi "ben buyum. beni degistiremezsiniz. bana draymond green olmayi ogretmeye kalkmayin." minvalinde bir sey. yaptigindan herhangi bir pismanlik duyma, bir anlik kararla ve dusunmeden yapilmis sacma bir hareket oldugunu vurgulama gibi seyler yok. adam basbayagi diyor ki yine olsa yine yaparim.

    adam silver nasil kyrie'ye antisemitizm dersleri aldirdi, ja'ya psikolojik destek aldirdi. draymond'un da ofke kontrolunden gecmesi gerekiyor. bir degil iki degil. aktif basketbolcular arasinda en cok mactan atilmis oyuncu. cok dikkatli ve cok zeki bir oyuncu. yaptigi hicbir sey "yanlislikla" degil. hepsini yapiyor yapiyor bir sekilde kendinin masum oldugunu millete yediriyor. bir iki mac cezayla kurtuluyor. stephen a'nin yorumu bu hareketten alacagi ceza 2 maci gecmemeli seklinde. oradan hesap edin.

    ibreti alem olsun diye 1 sezon uzaklastirma ve zorunlu psikolojik destek almasi gerekiyor. ja morant da mal bir herif ama en azindan kimseye bir zarari olmadi. green'in vukuatlarinda hep birileri fiziksel olarak zarar goruyor. adam silver buna dur demeli.

    iyi podcast'ci ama berbat bir insan.

    edit: gene en dandik entry'm debe'ye girmis. draymond green ve debe ne alaka ya :) neyse, ne diyeyim...
  • öldürmeye teşebbüs vakalarına devam eden bidon. poole'u öldürmeye çalışması cezalandırılmayınca arkasından gelip gobert'i boğmaya çalışmış. bir sonraki saldırısı bakalım kime olacak?

    ah şöyle bir sheed'e, artest'e filan denk gelemedi ki şansına, bu şekilde tasmasız gezebiliyor.

    edit: 5 maç oynamama cezası aldı, bu sürede maç başına düşen ücretini almayacak. kabaca 770.000 usd lık bir ödeme.

    vergisi hesap edilince golden state 2.6 milyon dolarlık bir ödeme yükümlülüğünden sıyrılmış oldu. bu kısım problematik, bir anlamda gsw fayda elde etti.
  • triple-double'ın iyice ayağa düştüğü bu sezonda, ona adeta sanatsal bir yaklaşım getirmiş oyuncu.
  • benim bildiğim kadarıyla kendisi uzun süredir dünya üzerinde yaşayan en büyük orospu çocuğu. yaptıklarına neden bu kadar şaşırılıyor anlayamadım. bu konuda değişiklik varsa haber verin de metadan geri kalmayalım.
  • houston rockets maçı sonrası “houston'ı sel aldı kazandınız, sel yoktu kaybettiniz, gene sel oldu gene kazandınız ehehe ne diyon aga bu işe” diye dangoz dangoz sorular sorup, “üçlük olup yağdık emmoğlu daha ne olsun” yanıtı bekleyen muhabire bildiğin sert çıkıp atarın kralını yapan, eşşek ağızlı, hustleın tillahı bir kardeşimiz.

    draymond’ın cevabı aşağıdakine yakın bir şeydi ama inanmayan varsa buradan izleyebilir…

    "niye böyle kıl kıl sorular sorduğunu ve benden tartışma yaratacak cevaplar almak istediğini biliyorum ama, avcunu yalarsın. o bahsettiğin olaylarda insanların canlarına ve sevdiklerine zarar geldi. evleri, arabaları uçtu gitti. ben sadece o insanlar için üzülüyorum, bunun geyik malzemesi yapacak bir yanı yok, sikerim kremanı akıllı ol mına kodumun evladı..."

    helal olsun dedim.
  • cezalı duruma düştüğü posizyonda, lebron'un kişisel blogu espn'in öyle bir tezgahı döndü ki günlerdir, göbbels olsa secde ederdi espn'in önünde.

    şöyle ki;

    zaten darbeden falan lebron'un haberi yok. hissetmemiş bile darbeyi. lebron'un o pozisyonda atarlandığı nokta, green'in kendisine söyledikleri. "bitch" demiş arkasından yerden kalkarken green. zaten yayıncı kuruluş da pozisyonu maç içinde göstermeye değer bulmuyor.

    fakat espn'de brian windhorst diye bir eleman var. adamın lakabı "lebron whisperer". lebron'u ortaokul ve lise yıllarından itibaren izleyen yerel bir gazetenin muhabiri iken, lebron sonradan bunu espn'e kayyum olarak atadı adeta. espn'de lebron'un pr müdürlüğünü yapıyor yıllardır.

    işte bu eleman, maçtan sonra lebron'a green'in darbesini soruyor. lebron darbe falan hatırlamıyor. bu kalkıyor, youtube'dan pozisyonu lebron'a tam yedi kere izletiyor. burada bile lebron darbeden ikna olmuş falan değil. o hala green'in sözlerine takılmış.

    her neyse bu windhorst, o gece maçla ilgili yorumu sorulduğunda bu darbeyi gündeme getiriyor. green ceza almalı diyor. arkasından espn'de kaç tane yorumcu varsa, bir takımın seride 3-1 öne geçtiği maçtan sonra yaptıkları ilk yorumda, maçı bırakıp bu konuyla giriyorlar sohbete. kanal sabah akşam bunu işliyor, her saat 7 kere pozisyonu gösterip duruyor.

    tam iki gün sürdü bu propaganda ve sonucu alındı. nba zaten lebron kaybedecek diye tutuşuyordu, fırsatını bulmuşken seriyi 7. maça taşıyacak tezgahı da kurdular.

    yalnız en güzel yorum herhalde del negro'dan geldi dün. nba tv'de katıldığı bir programda sunucu ile sohbetleri şu şekilde oldu:

    sunucu: green ceza almalı mı?
    vdn: hayır.
    sunucu: nba, green'e ceza verir mi?
    vdn: verir.
  • 2012 nba draft'inde 35. siradan secilmesine bir hayli icerlemis olan oyuncudur ki, kendisinden once secilen 34 oyuncununda ismini, secildigi takimlari ve siralarini ezbere bilmektedir.

    ısin komik tarafi suan oynadigi takim olan warriors da, kendisini tam 2 kere es gecmis ve ancak takimin 3. secimi olmustur.
hesabın var mı? giriş yap