• sunca yildir hala isminin nasil telafuz edildigini cozemedigim dehset yazar terry pratchett'in seriye ismini vermis dunyasi. delicesine komik adam terry'nin (adamdir insallah, tracy ismine kanip tracy hickman'i yillarca kadin bellemistik de ondan tedirginim) diskdunya kaynakli her romani (ozellikle erken donem yazdiklari) bir basyapittir, simdi kitaplari anlatirsam bu yazi diral dedenin dudugunu duyana kadar uzar o yuzden sadece "okumadan olmeyin" diyorum. yok eger olduyseniz de bir sekilde kalkin (tanidigim necromancer'lar var eger ihtiyac olusursa) okuyun. ben biraz 1995 psygnosis yapimi oyunundan bahsedeyim.

    efsane monty python grubunun eric idle'inin seslendirme yaptigi bir oyun olarak zaten daha bastan kafadan kopariyor (sahi yildo diye bir adam vardi ne oldu ona?). kitaplari okumayanlar icin bile sen sakrak kahkahalar attirabilme potansiyeli yuksek bir yapim. rincewind her zamanki gibi aliklikta sinir tanimiyor tabii. grafikleri bugun bile rahatlikla oynanabilir duzeyde. butun karakterler istisnasiz sahane. mesela "cut my own throat" cumlesini araliksiz kullandigi icin lakabi ayni olan seyyar satici. herhalde bunun turkceye en guzel cevrimi "anam avradim olsun" olur. eminonu'nunde isporta tezgahi acsa yadirgamayacaginiz kadar basarili biri. her turlu ise yaramaz seyi yuksek fiyatlarla satmaya calisip "anam avradim olsun ki sirf sana bu fiyata veriyorum, sen yabanci degilsin" ayagina yatiyor. hatta hemen onune tezgah kurdugu muayenehanenin icine girip duvardaki diplomayi inceleyince "cut my own throat" okulundan oldugunu goruyorsunuz ve o doktora muayene olmamaniz gerektigini anlamak icin dahi olmaniz gerekmiyor. mesela buyu okulundaki yasli bunak buyuculer de ayri bir mevzu. bunamanin butun belirtilerini gosteren bu neseli amcalarla arada soyle bir diyalog geciyor:

    -madem bu kadar bilgesin, bana bir yol goster, kulagima kupe olacak bir seyler soyle
    +her zaman beklenmeyeni bekle
    -e ben beklenmeyeni beklersem o zaman o beklenmeyen olmaz ki, cunku onu bekliyor olurum
    +siz gencler hep sorgularsiniz zaten

    kutuphaneci orangutan kendisine orangutan denmesine acayip icerleyerek ustunuzde tepiniyor. yanilip yunulup da bina icinde herhangi bir yerde kendisinden orangutan diye bahsederseniz tarzanin "aaaaaaaa" nidasiyla sizi bularak icerledigini tekrar gosteriyor (evet yine tepinerek).

    baska bir bolumde kendisine sarkintilik etme gafletine duserseniz sizi ananizdan dogdugunuza pisman edecek savasci kadinla komikotesi diyaloglara giriyorsunuz.
    fotograf makinasi icindeki resim cizen yaratigi kovaliyorsunuz.
    hele ki bir barda her onune geleni parcalarina ayirmak isteyen insan canlisi kapi gorevlisi ve barin icindeki kana susamis gerizekali karakterler yarim yarim yariyor.

    kisacasi orta halli bir ingilizceyle oynarsaniz kahkaha garantili bir oyun. bunun yaninda asil deginmek gereken nokta zorlugu. gercekten bir sure sonra objeleri birlestirme isi ve piksel avi tavan yapiyor. tam cozum olmadan oynamak her babayigidin harci degil belirteyim. misal oyuncakcinin onundeki yapiskana surmem gereken objeyi bulana kadar 3 gun her noktayi gezmistim zamaninda. cunku bazi yerlerde isin cilki cikiyor ve adventure mantigini dagitan mantiksiz bulmacalar geliyor. buna ragmen eski adventure oyuncularindan hala oynanamamis olanlarin mutlaka en kisa surede oynamasini tavsiye ederim. yeni nesil isletim sistemlerinde calistirmak icin dosbox gerekiyor bunu da soyleyeyim. guzel oyun yani, anam avradim olsun dogru soyluyorum, siz yabanci degilsiniz diye.
  • yediyle dokuz arasındaki, dördün iki katı, onaltının yarısı olan sayının asla ağza alınmaması gereken dünya.
  • terry pratchett tarafından yazılan efsanevi seri. hikayeler genel olarak birbiri ile bağlantılı olmasa da karakterler belli bir süreklilik izlerler. bir hikayenin ana kahramanı ikinci bir hikayede yardımcı rolde olabilir, yada sadece kendisinden 2 cümle ile bahsedilebilir. ancak tekrar ana kahraman olduğu noktada daha önceki olaylardan etkilendiği görülür.

    hikayeler hem mizah açısından, hem de içerdikleri bilgelik açısından benzerlerinden ayrılmaktadır. ancak bazı espriler ingilizce kelime oyunları kullanılarak yapıldığından orjinalinin okunması tarafımdan önerilmektedir.

    örneğin: bir şehirde hırsızlık yasallaştırılmış ve herkes kazancının belli bir kısmını hırsızlara vermek durumunda bıraktırılımıştır. ödemeler sonucunda hırsızlar ödemeyi yapana bir kağıt vermektedirler ve bu kağıda sahip olanları bir yıl boyunca soymak yasaktır. bu kağıtlar kanalizasyonda yazıldığından buna "in-sewer-ance" denmektedir. insewerance, okunuş olarak insurance (sigorta) kelimesine oldukça benzemektedir ve bu espriden terry pratchett'ın sigortacılar konusunda ne düşündüğü anlaşılmaktadır.
  • kutuphaneci maymun degil orangutandir. kendisine maymun denildigi zaman acaip sinirlenip kafa goz patlatir.
  • hazır entry girmişken yayınlanmış tüm kitapları sıralayım dedim.*

    01 the colour of magic (1983)
    02 the light fantastic (1986)
    03 equal rites (1987)
    04 mort (1987)
    05 sourcery (1988)
    06 wyrd sisters (1988)
    07 pyramids (1989)
    08 guards! guards! (1989)
    09 faust eric (1990)
    10 moving pictures (1990)
    11 reaper man (1991)
    12 witches abroad (1991)
    13 small gods (1992)
    14 lords and ladies (1992)
    15 men at arms (1993)
    16 soul music (1994)
    17 interesting times (1994)
    18 maskerade (1995)
    19 feet of clay (1996)
    20 hogfather (1996)
    21 jingo (1997)
    22 the last continent (1998)
    23 carpe jugulum (1998)
    24 the fifth elephant
    25 the truth (2000)
    26 the thief of time (2001)
    27 the last hero (2001)
    28 the amazing maurice and his educated rodents (2001)
    29 night watch (2002)
    30 the wee free men (2003)
    31 monstrous regiment (2003)
    32 a hat full of sky (2004)
    33 going postal (2004)
    34 thud! (2005)
    35 wintersmith (2006)
    36 making money (2007)
    37 unseen academicals (2009)
    38 i shall wear midnight (2010)
    39 snuff (2011)
    40 raising steam (2013)
    41 the shepherd's crown (2015)
  • şimdilik 36 kitapa ulaşmış sir terry pratchett tarafından kaleme alınan destansı dizi. genelde sword and magic türünde yazılan fantastik hikayer arasında absürt tarzıyla apayrı bir yere sahip olan dizi de olaylar, dev bir uzay kaplumbağası olan büyük a'tuin in kabuğundaki dört filin sırtında duran disk şeklinde bir dünya üzerinde yaşayan ve hemen herkesin zifnabmışcasına saçmalama potansiyeline sahip dünya.
    serinin yazarı olan terry pratchet'ın alzheimer teşhisinin ardından kaç kitap daha yazabileceğini bilemesek de kendi deyimiyle daha bir kaç kitap daha yazacak vaktinin olması acı bir gülümse katmaktadır hayranlarının suratlarına.

    serinin basılmış kitapları ve türkçeye çevirilenler şu şekildedir.

    1. the colour of magic (1983)
    2. the light fantastic
    3. equal rites
    4. mort
    5. sourcery
    6. wyrd sisters
    7. pyramids
    8. guards! guards!
    9. eric
    10. moving pictures
    11. reaper man
    12. witches abroad
    13. small gods
    14. lords and ladies
    15. men at arms
    16. soul music
    17. interesting times
    18. maskerade
    19. feet of clay
    20. hogfather
    21. jingo
    22. the last continent
    23. carpe jugulum
    24. the fifth elephant
    25. the truth
    26. thief of time
    27. the last hero
    28. the amazing maurice and his educated rodents
    29. night watch
    30. the wee free men
    31. monstrous regiment
    32. a hat full of sky
    33. going postal
    34. thud!
    35. wintersmith
    36. making money (2007)

    türkçeye çevrilmiş ve basılmış olanlar:

    1. büyünün rengi
    2. fantastik işık
    3. eşit haklar / eşit ayinler
    4. mort
    5. şifacı
    6. ucube kocakarılar
    7. piramitler
    8. muhafızlar! muhafızlar!
    9. hareketli resimler
    10. tırpanlı adam
    11. cadılar dışarıda!
  • rincewind, ölüm'e: "bunca insan ölüyor dünyanın dört bir tarafında. aynı anda bu kadar yerde birden olmayı nasıl başarıyorsun?"

    ölüm, sırıtarak (ki anatomisi zaten başka bir ifadeye izin vermemektedir): "iyi planlamayla..."

    (bkz: terry pratchett) (bkz: rincewind)
  • aşağıdaki diyaloga evsahipliği yapan efsanevi terry pratchett serisi:

    yoldan gecen bir buyucuyle ilgili iki kisi konusmaktadır:

    -i hate fuckin' wizards.
    -so why do you fuck them then?

    editsel not: terry pratchett abimiz esasen discworld serisinde "fuck" kelimesi yerine başka kelimeler kullanmaktadır ama biz anlıyoruz onun aslında ne dediğini.
  • üzerinde yaşayan bilim adamlarının (pardon, büyücülerin) çözmeye çalıştığı en büyük problemin, dünyayı sırtında taşıyan kaplumbağanın (great a'tuin) cinsiyetini öğrenmek olduğu dünya. bu uğraşın ise, multiverse'te discworld gibi daha birçok dünyanın yer aldığı ve bunları sırtlarında taşıyan great a'tuin misali başka kaplumbağalar bulunduğu gerçeğidir. bu kaplumbağalar, bilimsel hesaplara (pardon, inanışa) göre, multiverse'in bir noktasında buluşacaklar (büyük çarpışma) ve bir sonraki kaplumbağa neslini yaratmak üzere çiftleşeceklerdir. işte bu büyük çarpışma sırasında "kimin üstte olacağı"nın belirlenmesi, discworld sakinleri açısından yaşamsal öneme sahip bir konu olduğundan, büyücüler batiskaflar daldırmak suretiyle great a'tuin'in cinsiyetini öğrenmeye çalışmaktadırlar.
  • seriye dahil olan tüm kitaplar şöyle bir yer kaplamaktaymış. vay anasını sayın seyirciler.

    edit: imla. değil de tabii, üst kısımdakilermiş sadece. ama olsun ona da vay anasını çekerim yani, sorun değil.

    cedit: alayı discworld'muş.

    redit: charlotte blanc uyardı, yukarıda bir tane good omens araya karışmış.
hesabın var mı? giriş yap