• seri katil jeffrey dahmer'ın öyküsünü konu alan 2022 yapımı netflix mini serisi. dahmer karakteri evan peters tarafından oldukça başarılı biçiminde canlandırılmıştır ancak göze batan tek mevzu bir üstteki yazarın da belirttiği üzere dahmer'ın heybetli yapısına göre peters'ın ufak kalmasıdır. özellikle yamyamlığından ötürü diğer seri katillerden daha da "tabu" olan dahmer'ın öyküsü, oldukça ilgi çekicidir. bundan sonraki kelamlar dahmer'ın yaşam öyküsünü bilmeyenler açısından spoiler niteliği taşıyacaktır.

    --- spoiler ---

    jeffrey dahmer bilinen diğer seri katillerden bazı özellikleriyle ayrılmaktadır. birden fazla bozukluğu barındırmaktadır. bunlar arasında en bilindik olanı yamyamlık, bunun yanında nekrofili, mumyalama (dahmer pratiği açısından zombileştirme), pedofili bulunmaktadır. ayrıca birçok seri katil sadece bireysel yarattığı korkudan değil toplum üzerinde yarattığı endişeden de beslenmektedir, richard ramirez yahut the zodiac killer gibi, dennis rader gibi. onlar açısından toplumda yarattıkları terör ortamı, kaç-kovala oyunu, bilinmezlik, zeka oyunları, polisi alaya alma oyunun bir parçasıdır ancak dahmer'ın böyle bir niyeti olmamıştır, ayrıca bireyde yarattığı korkudan da beslenmemektedir. onun yarattığı dehşet, evine gelen iki polisin bulduklarından sonra başlamıştır, dahmer'ın yarattığı varlığından haberdar olunmayan bir seri katilin eylemleri sonrasında toplumsal ve dahmer'ın bir biçimde hayatında yer edinenlerce hissedilen travmadır.

    dizide dahmer'ın çocukluğuna, aile yapısına, yetişme biçimine dair birçok gönderme vardır. annesi ona hamileyken aşırı miktarda ilaç kullanmakta ve kendi ifadesiyle "hamilelikten keyif almamakta" bu nedenle de diğer kadınların hissettiklerini hissetmiyor olduğu için kendini suçlamaktadır. ayrıca öfke kontrolü sorunu yaşaması, depresyonu, intihar eğilimi patolojik göstergelerdir. jeffrey birincil elden bakım vermesi gereken ebeveynlerinden yeterince ilgi, şefkat görememiştir. bu nedenle de "kendi başına" ve "yalnız" olarak büyümüştür. ayrıca aidiyet hissiyatı, terk edilme, reddedilmeyle alakalı da sorunlar yaşamıştır. tıpkı ailesi kendisiyle ilgilenmediği yahut onu reddeden davranışlar sergilediği gibi günün birinde bir öğretmenine hediye etmek istediği balıkları öğretmen bir başka çocuğa verince kimsenin kendisini kabul etmediğini, her an refüze edilebileceğini yahut terk edilebileceğini, bunun ailesine mahsus bir davranış kalıbı olmadığını anlamıştır.

    okul zamanında, ergenlik evresinde de çevresinde kendi ilgilendiği alanlara benzer şeylerle ilgilenenleri aramış ve fakat kendine benzer kimselerle karşılaşmamıştır. yalnızlığı giderek büyür. ayrıca ergenlikle beraber alkol kullanmaya ve çok da fazla kullanmaya başlamasıyla beraber hayaller ile gerçekler birbirinden kopamamaya başlar. fantezilerinde konuştuğu kişiler gerçekte yoktur. bir bira açıp karşı koltukta sohbet ettiği kişi esasında orada değildir. yoğun miktardaki alkol kullanımı, gerçeklikle bağlantısını giderek azaltır.

    başka seri katillerin de öykülerinde rastlanılacağı üzere ilk cinayetini öldürme güdüsüyle işlememiş ve oldukça da panik yaşamıştır. yine de hayvanların iç organlarını çıkararak, uzuvlarını keserek çocukluğundan beri deneyimledikleri cesetten kurtulması adına kendi işine yarar. sonrasında ise ilk cinayetindeki kimse aklında dönen, zaman zaman karşısına çıkan ve onu cinsel açıdan da tahrik eden bir figüre dönüşür. böylelikle dahmer diğer cinayetlerinde yanından ayırmayacağı, hep kendisiyle kalacak, terk etmeyeceğinden emin olduğu birini yaratma çabasına girer ki bunu "zombileştirme" olarak ifade eder. hatta kurbanlarının kafatasında delik açıp içine asit dökerek onları öldürmeden yaşayan birer varlık olarak yanında tutmayı ister.

    dahmer bencildir zira çocukluğundan beri yalıtılmış yalnız yaşantısı içinde her daim kendi isteklerini yapabilmiştir. ayrıca henüz lisedeyken evde tek başına yaşamaya başlamış, ebeveyn denetiminden uzak bir yaşam sürdürerek alkol-fantezileri-fetişleri ve vücut geliştirmesi üzerinde bir rutin edinmiştir. yakalanana dek hayatından bu rutinleri de neredeyse eksik etmemiştir. bilhassa düzgün erkek bedeni, ona sarılma arzusunu beraberinde getirir zira o bedenin yanında kendini güvende hissedecek ve o beden tarafından terk edilmeyecektir. bu erkek bedenine dair fetişini giyim mağazası modellerinden karşılayıp bastırmaya çalışsa da, dahmer açısından hiçbiri kalbi atan birini temsil etmez.

    dahmer'ın iç organlara bilhassa kalbe dair arzusu üst düzeydedir. kalp, onun açısından yaşamın sembolü, simgeleyen ögesidir. yamyamlığı fetişistik biçimde gerçekleştirenlerin aktardığına baktığımız zaman da yedikleri beden parçalarının onlar açısından anlamı olduğunu görürüz, yedikleri parçalarla yenilen kişiyi özümsediklerini, içlerine attıklarını bazen de yenilen parçalar vasıtasıyla kendilerinde eksik bulduklarını tamamladıklarını söylerler; örneğin kalbi güçsüz biri bir kalp yiyerek kalbini güçlendirir, bir başkası "çok zeki" birinin beynini yiyerek onun zekasını kendine aktarır. akranlarına göre daha farklı ilgilerinin olması, bilhassa hayvanların iç organlarını çıkarma deneyimleri kurbanlarını parçalamada işine yarar. dahmer, böylece başka seri katillerin yaptığı gibi bedenleri boş arazilere bırakmaz yahut gömmez, böylece ortalıkta bir beden olmadığı için bir cinayet de keşfedilmez.

    elbette ki dahmer'ın kurbanlarını seçkisiz biçimde öldürmesi de fark edilmemesini sağlar. ayrıca kendi evini tuttuğu zaman daha çok siyahi olan bir mahallede bulunmaktadır, kurbanları da siyahidir ve eşcinseldir. o dönem ayrıca aids açısından herkesin panik ve hassas bir dönem yaşaması, hastalığın nasıl bulaştığına dair dahi söylentiler eşcinsellere cüzzamlı muamelesi yapılmasına, polis kontrolünden de uzak olmalarına neden olur. siyahi ve eşcinsel birinin söylemi yerine polis beyaz olanın söyleminin kuvvetli olduğunu tercih eder. günümüzde belki de artık "klişe" gibi hissedilse dahi 90'larda yadsınamayacak bir durumdur bu. seri katillerin en büyük şansı öncelikle şanslarıdır, dahmer da önüne çıkan polislerin bazen iyi niyeti bazen aptallığı ancak nihayetinde prosedür dışı davranmalarından ötürü bilindiği kadarıyla 17 cana kıymıştır.

    dahmer'la alakalı yalnız ve yalıtılmış büyüdüğünü, reddedildiğini, terk edildiğini, kabul edilmediğini, toplumun onu izole ettiğini ve ancak kıpırdayamayan bir zombi ile ya da ölü bir beden üzerinde "sonsuz kontrol" sağladığı için bencilce insanları öldürdüğünü hem kendi özel öyküsünden hem de diziden anlıyoruz. ancak bu gibi çevresel etmenler ve aynı zamanda annesinin ağır ilaç kullanımı, öfke kontrol sorunu, depresyon ve intihar eğilimi gibi genetik nedenler olsa bile ve bunun üzerine yoğun alkol kullanımı ve gerçeklikten kopma eklense dahi dahmer'ın öldürme güdüsünü yeterince açıklamak mümkün değildir. psikoloji bir ve birin toplamının iki ettiği bir disiplin değildir. tamamen dahmer ile aynı şartlarda yaşayan, aynı deneyimlere sahip bir başka insan öldürmenin yanından dahi geçmeyebilir.

    diziyle alakalı olarak, evan peters'ın oyunculuğu gerçekten şahanedir. dahmer'ın mahkeme görüntüleri, sonrasında verdiği mülakatlar internetten izlenebilir. mimiklerin dahi neredeyse aynı yapıldığı, ağzını pek de fazla açmadan konuşmasının da tam yansıtıldığını görürüz. ayrıca öykünün klasik bir seri katil öyküsü olmaması, öykü içindeki önemli paydaşların da öykülerinin dizi boyunca aktarılması da başarılıdır. örneğin işitme engelli kurbanın anlatıldığı 6.bölümde sessizliğin, sesi duyamamanın kurbanla empati kurmaya yaradığını; komşunun yaşantılarının ve sürekli aldığı kokudan rahatsız oluşunun, dahmer'ın yakalanmasının ardında yaşadığı post travmatik deneyimlerin de komşu ile bağdaşım kurmaya yaradığını görürüz. baba karakteri neredeyse bir melek gibi aktarılmış olmasına rağmen, onun kendine jeffey'i bir çocuk olarak yalnız bıraktığı için çektiği vicdan azabı tiradını görürüz. yakalanmasının ardından kurbanların ailelerinde bıraktığı izlerle beraber empati kurarız. belki de seyircinin en az empati kurabildiği dahmer olmaktadır.

    öykünün sonundan başlayan ve öykünün süreç boyunca geri dönüşlerle yedirildiği eserler her zaman iyi olmamaktadır ancak bu dizide geri dönüşler oldukça anlamlı, başarılı ve hemen her bölüme uygun bir tema üzerinden işletilmiştir.

    muhtemelen temel motivasyonlar ve genetik/çevre kısır tartışması dizinin ardından burada döndürülecektir. insanın tek, yegane bir formülü yoktur! basit bir yöntem, temel bir nedensellik tüm insan davranışlarına genellemez. daha da önce de dediğim üzere, aynı genetik ve çevre şartlarında yetişen bir birey dahmer olmaz, dahmer'ı da genetiği, çevresi yahut her ikisi de tanımlamaya ve basitçe açıklamaya yetmez, tıpkı hiçbir insan için böyle bir açıklama olamayacağı gibi. yine de haz ilkesinin en derinde ve dipte bir şeyleri sarstığı, iteklediği ve kaşıdığı barizdir.

    şöyle ki,

    bir seri katilden tutun da yapılan herhangi sıradan davranış yahut bir ritüelistik eylem için dahi temel sürükleyici motivasyonu zamanında walter white söylemişti: "i liked it, i was good at it." gerek sıradan bir kimya öğretmeninden uyuşturucu satıcısı çıkması, gerekse dahmer gibi bir seri katil açısından temel motivasyon yaptığı şeyden haz alması ve yaptığı şeyi becerikli biçimde icra etmesidir.

    --- spoiler ---

    dizi bilhassa meraklısı açısından oldukça akıcı, merak uyandırıcı olmuştur. oyunculuklarda dahmer karakteri gibi, babasını canlandıran oyuncu da oldukça başarılıdır. ayrıca netflix 7 ekim 2022 tarihinde "jeffrey dahmer tapes" isimli belgeseli de yayınlayacaktır.

    işbu yazı, başlıktaki dizinin izlenmesinin ardından kalanları kelam etmek için yazılmıştır.

    günler sonra gelen edit: netflix'te dahmer'ın ses kayıtlarından oluşan belgeseli de gelmiştir. (bkz: conversations with a killer jeffrey dahmer tapes) belgesel için yorum, açıklama; (bkz: #143633726).
  • netflix'in en iyi islerinden sayilacak kalitede yapim. evan peters oyunculugu ile odulleri garantilemis, yuzunu gordugumde seri katil hatirlayacak kadar etkisi altindayim. simdiden efsane…

    jeffrey dahmer hakkinda hic bilgim olmadigindan polis kayitlarindan gercek bir konusma aktarildigi sahneye dek, rahatsiz olarak izliyordum. o andan sonraki bolumlerde ise rahatsiz olmanin yaninda buyuk bir caresizlik ve ofke de sardi. cunku seri katilin cocuklugu, ailesi, egitimi gibi konulardan baska irkcilikla da yuzlestirdi. hicbir sahne gereksiz degil cunku on yargilar bir yerde katilin amaclarina hizmet etmis, islerini kolaylastirmis. hastalikli bir dusuncenin guvenlik ve adalet alaninda calisan kisileri nasil etkisi altina aldigini ve aptal durumuna dusurerek gozlerinin onundeki sucluyu goremez duruma getirdigini izledigim anlar keske kurgu olsaydi.

    --- spoiler ---
    herkes ebeveyn olmamali fikrini hatirlatan sahneler cok fazla. bu konuda en etkilendigim sahne baba dahmer'in gecmisi sorguladigi an. jeffrey'in basina gelen her olumsuz olay sonrasi, sordugu sorulara aldigi gecistirici cevaplari sessizce kabullenisi ders niteliginde.
    --- spoiler ---
  • --- spoiler ---

    14 yaşındaki çocuğu jeff ile birlikte eve geri yollayan polisler, en az katil kadar tiksindirdi beni..

    --- spoiler ---
  • dahmer'ın kurbanlarının yakınları diziden ötürü hiç memnun değiller. erkek kardeşi katledilen ve mahkemede sinir krizi geçiren rita isbell'in kuzeni, ailelerinin çok öfkeli olduğunu ve netflix'in son dönemde çok revaçta olması sebebiyle gerçek suç öykülerini istismar etmesi yüzünden tekrar tekrar travmatize olduklarını yazmış. https://twitter.com/…lhu/status/1572996958884700160
  • herkes dahmer'ın suçları sırasında ve ardından etrafında gelişen peripheric olayların fazla işlenişine taktığından konuyla ilgili birkaç şey demek istedim.

    öncelikle glenda cleveland karakterinin gerçek bir karakter olmadığını söyleyerek başlayayım. yani aslında kısmen gerçek. şöyle ki jeffrey dahmer'ın yakalandığı apartman kompleksinde karşı kapı komşusu evet, siyahi bir kadın. ve evet zaman zaman kokuyla ilgili dahmer'a ve apartman sahibine şikayetçi olduğu doğru. ama o kadar.

    nihayetinde dizideki glenda cleveland karakteri gerçek hayatta bu vakayla etkileşime girmiş iki farklı insanın hibridi olarak kurgulanmış kurmaca bir karakter.

    kim peki bu iki kişi?

    biri jeffrey'nin karşı kapı komşusu ve sadece son dönemde kokudan şikayetçi olan fakat cinayetlerle ilgili dizide resmedildiği gibi bir farkındalık sahibi olmayan pamela bass isimli kadınla dahmer'ın yakalandığı oxford bloklarının yan binasında oturan ve kızıyla yeğeni dahmer'ın 14 yaşındaki kurbanını apartman girişinde bulup polise haber veren, hatta sonraları 14 yaşındaki konerak sinthasomphone'nin kayıp posterine rastlayıp çocuğun aynı çocuk olduğunu polise bildirmesine rağmen siklenmeyen ve gerçek hayatta suçlar işlenirken yan binada yaşayıp dünya üstünde dahmer'dan en çok kıllanan (hep vardır ya böyle biri: bu mevzu dexter'daki sergeant james doakes ile çok güzel anlatılmıştı) insan olan hakiki glenda cleveland karışımı uydurma bir karakter.

    havalandırmadan duyulan gürültüler, glenda'nın neredeyse bir katille komşu olduğundan eminmişçesine hayatına devam etmesi, çok önceleri dahmer'ın katil olduğunu bildiği filan ima ediliyor ancak gerçekte bunlar tam böyle değil.

    yani özetle dahmer'ın yan apartmanında yaşayan kadının özelliklerini karşı komşusu olan kadına ekleyerek böyle bir karakter çizmişler.

    ben dizinin sonlarında işlenmiş bu periferik etkinin beklendiğinden uzunca bir şekilde işlenişine bayıldım diyebilirim. oldukça cesur ve farklı bir girişim, epeyce riskli buldum. biraz daha uzasa dizinin gerilimini öldürebilir.

    ayrıca netflix yine yapacağını yapmış ve işaret diliyle konuşan ve dahmer'ın aşık olduğu karakterin azınlık çarpı azınlık üstü azınlık fırsatını affetmemiş ve mükemmel bir incelikle hikayeye yedirmişler, gerçekten hayran kaldım. sanırım bu mevzu çeşitli amaçlara hizmet ediyor. bir tanesi dahmer ile fazla içli dışlı olup empati kurmaya meylettiği noktada seyirciyi böylesine hayat dolu, iyi yürekli bir karaktere yönlendirip dahmer'dan uzaklaşmasını ve onu ait olduğu yere koymasını sağlamak olabilir diye düşünüyorum.

    --- spoiler ---

    however, in reality, cleveland's daughter and her niece spotted konerak sinthasomphone, a 14-year-old boy, running out of jeffrey's flat naked and covered in blood. cleveland then reached out to the police several times and even contacted the fbı after she found a missing poster of sinthasomphone. but her efforts went in vain.
    --- spoiler ---

    bence sjw'lik yapılacaksa böyle yapılmalı. netflix yapa ede bu işin ayarını buldu. bak burada çok az kurmaca gerçek insanlar gerçek olaylar... sjw tuning sadece bunlara odaklanmak. doğrusu budur. disney'in sjw açısından daha çooook yolu var. * adabıyla, ölçüsüyle, gerçek olaylarla ilgisiyle dizinin bu yanını da çok çok başarılı buldum.
  • dizi inanılmaz ağır ilerliyor. özellikle son bölümde sıçmışlar bence. hele isa'ya döndüm, peder, oğlan, kutsal ruh falan muhabbetleri youtube 2010 hristiyan ilahi kanalı videoları gibiydi.
    seri katillerle ilgili kurgusal dizi yapmayı kesmeliler bence. bu konuda manhunt: unabomber bir şaheserdi. ondan başka hiçbirini başarılı bulmadım. dahmer da belgesel mini-dizi olarak yapılsa daha iyi olurdu. mesela the night stalker inanılmazdı. sinematografisi olsun, hikaye anlatımı olsun, her yönüyle. ramirez ile ilgili ciddiye alınabilecek hiçbir yapım yoktu zaten. netflix'ten tez zamanda ed kemper ile ilgili the night stalker, bundy: conversations with a killer gibi bir yapım bekliyorum.
    dahmer'da beğendiğim şey ise tek bacaklı tavuk görse terapiste gidecek tiplerin seri katil hayranlığına soyunmasını eleştirmesiydi. herhangi bir seri katile hayran olmanın ahlaki boyutu umrumda değil sadece gerzekçe bir durum. çünkü adamlar istisnasız korkak, pis dürtüleriyle savunmasızları avlayan birer zavallılar amk.
  • rahatsız edici bir dizi. izlerken sürüngen beynim devreye giriyor. korkuyorum, kaçmak istiyorum çünkü yapılan her şey gerçek, karakter gerçekten var olmuş. kurgu bir karakterin bu denli rahatsız edici olamayacağı zaten açık.

    ancak en çok rahatsız eden, dünyanın geldiği noktada bir sürü dahmer ile omuz omuza yaşıyor olmanın bilinci. çocuklara, engellilere, hayvanlara yapılan kan dondurucu işkencelere şahit oluyoruz her gün. hiçbiri kurgu değil. bazıları yan dairemizde olmaya devam ediyor.

    daha dün gaziantep'te işkence ile öldürülüp cesedi buzlukta saklanan çocuk, özel bir merkezde işkence gören otizmli genç, annesinin kafasını kesip balkondan atan bir adamın haberi düştü önümüze. bunlar neredeyse her hafta bir şekilde haberdar olduğumuz kan donduran gerçek olaylar.

    tıpkı polislerin 14 yaşındaki kurbanını katile geri teslim etmesi gibi bir aldırmazlık, umursamazlık ve bazı kesimlerin asla ciddiye alınmaya yakarışları da her allahın günü gördüğümüz, yaşadığımız diğer şeyler.

    sonunu bilmek bu diziyi katlanır kılan tek şey. asıl katlanılmaz olan sonunu bilmediğimiz bir korku çemberinde ömür tükettiğimiz gerçeği.

    öööffff...
  • şuan 7. bölüme geçiyorum. dahmer'in eşcinsel olabileceğinden şüphelenmeye başladım.
  • aristoteles nikomakhos'a etikte diyor ki : "haksız ve haz düşkünü eylemler yapan insanın haksız ve haz düşkünü olmayı istemediğini varsaymak saçmalıktır ve eğer bizi haksız yapmakla sonuçlanacak eylemleri bilerek yapıyorsak isteyerek haksız oluruz"
    dahmer'i akıl hastası, deli, şartların ürünü gibi görmek ya da görmeyi istemek insanın bilerek isteyerek kötülük yapamayacağı inancından kaynaklanıyor. ama dahmer, john gacy, ted bundy vb. gayet akıllı, zeki güzel görünümlü insanlar ve maalesef hazzı bilerek isteyerek seçerek kötülüğü de gayet istemli bir şekilde yapıyorlar. bu insanı korkutuyor evet ama aynı zamanda insanın ne olduğunu, olabileceğini anlamasını ve olduğu hali değiştirmesinin imkanını da sağlıyor.
  • netflix'te yayınlanan ve seri katil jeffrey dahmer'ın hayatını anlatan dizi. evan peters katili canlandırıyor ve tek kelimeyle döktürüyor.

    yeteri kadar yalnız ve sevgisiz bırakırsanız evde kendi sosyapatınızı nasıl yetiştirirsiniz bunu izliyorsunuz. dizi güzel mi evet ama bence eksiklikleri var. bundan sonrası spoiler.

    --- spoiler ---

    dizide komşunun bu kadar anlatılması bana garip geldi. 17 kişi öldürülmüş. onların ailelerine daha fazla yer verilebilecekken komşunun üstünde bu kadar durulması neden yani dedirtti. ya da ne bileyim annesi ve kardeşi neler yaşadı bunlar anlatılabilirdi. kardeşinin büyümüş hali hiç yoktu mesela. hani bu diziye direkt biyografi diyemiyorum. herkesin gözünden olayı anlatmaya çalışmışlar da gerek var mı adamlar zaten kurban seyirci onlara zaten empati yapıp üzülür. esas dahmer'ın bu hale nasıl geldiği daha detaylı anlatılsa sanki daha güzel olurdu.

    seri katille empati yapmak hoş görünmüyor fakat sadece şu diziyi izleyerek bile ailenin ne kadar önemli olduğunu görüyorsunuz. 6. bölümde dedim ki bu sevgi bunu düzeltebilir. adam sevginin, güvenin ne demek olduğunu bilmiyor ki bulduğunda anlasın. beni en çok üzen bölüm sanırım 6 bu yüzden.

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap